Fetö'nün "Mahrem Hizmetler Yapılanması" Davası - Son Dakika
Güncel

Fetö'nün "Mahrem Hizmetler Yapılanması" Davası

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) "mahrem hizmetler yapılanmasına" dahil olduğu gerekçesiyle haklarında "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan 138 kişinin yargılandığı davanın ikinci celsesi tamamlandı.

25.07.2017 18:17
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) "mahrem hizmetler yapılanmasına" dahil olduğu gerekçesiyle haklarında "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan 138 kişinin yargılandığı davanın ikinci celsesi tamamlandı.

Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada savunmasını yapan ve daha önce Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğünde uzman olan tutuklu sanık Hüseyin Obuz, "mahrem hizmet" kavramını ilk kez 15 Temmuz'daki darbe girişiminden sonra öğrendiğini savundu.

"FETÖ'nün üyesi veya sempatizanı değilim." diyen Obuz, KPSS ve Maliye Bakanlığı Uzman Yardımcılığı sınavlarını, en az 2 yıl çalışarak kazandığını söyledi.

Eşinin birçok yere iş başvurusunda bulunduğunu ancak sadece iddianamede belirtilen dershanelerden birinin başvurusunu kabul ettiğini anlatan Obuz, "Çalışma koşullarının zorluğundan yalnızca 1 yıl çalıştı. Çalıştığı sürede maaşı Bank Asya'dan ödendi." dedi.

Daha önce Tunceli'de öğretmenlik yapan tutuklu sanık İbrahim Çoban da "mahrem hizmetler yapılanmasında yer aldığı" iddiasını reddetti. ByLock kullanıcısı olmadığını savunan Çoban, daha önce çalıştığı yerlerden bazılarının maaşlarını Bank Asya'ya yatırdığını, bu sebeple bu bankada hesabı bulunduğunu ifade etti.

Üniversiteden mezun olduktan sonra tamamen ekonomik nedenlerle, daha sonra örgütle irtibatı çıkan kurum ve kuruluşlarda 2012'ye kadar çalıştığını bildiren Çoban, "Eşim de 2002-2012 arasında çalışmıştır. Bana ve eşime ait Bank Asya hesabı, özel okullarda çalıştığımız dönemde açılmış hesaplardır. Örgüt liderinin talimatıyla açılmış hesaplar değildir." diye konuştu.

Öğretmen olan sanık İbrahim Karapınar ise hiçbir zaman herhangi bir terör örgütüyle ilgisi olmadığını, adli ve idari soruşturma geçirmediğini ifade ederek, suçlamaları reddetti.

Karapınar, ByLock kullanmadığını iddia ederek, isminin neden ByLock listesinde bulunduğunu anlamadığını söyledi. "Jandarma abiliği' yaptığım iddiasını kabul etmiyorum." diyen Karapınar, Bank Asya'da hesabının bulunmasına ilişkin, "Çalıştığım yerin anlaşmalı olduğu bankadır. Maaşlarımız oraya yatırılıyordu." dedi.

Malatya İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesinde doktor olan sanık İlhan Dolaşık da "mahrem imam yapılanmasında yer almadığını, jandarma abiliği yapmadığını" öne sürdü.

ByLock kullanmadığını savunan Dolaşık, "Kendime ait Bank Asya hesabım yoktur. İddianamede ismi geçen kişi kayınbabamdır. İhtiyacı olduğunda borç para ister. 19 işlemde yaptığım 14 bin 480 liralık EFT buna dayanır. Örgütsel amaç yoktur. Bank Asya'yı kurtarma amacıyla hareket etseydim kendi hesabım olurdu. Tahliyemi istiyorum." diye konuştu.

"Mahrem yapının içinde bulunmadım"

Sanıklardan öğretmen olan İskender Ebcim, FETÖ'nün mahrem yapılanmasının içinde yer aldığı ve jandarma personelinin abiliğini yaptığı iddiasını reddetti.

İddianamede örgüt içi iletişimde kullandığı öne sürülen 3 telefon numarasından birinin kendisine, diğerinin eşine ait olduğunu dile getiren Ebcim, üçüncü numaranın ise kime ait olduğunu bilmediğini söyledi.

ByLock kullanmadığını öne süren Ebcim, örgütün talimatıyla Bank Asya'daki hesabına para yatırdığı iddasını da kabul etmeyerek tahliye ve beraat istedi.

Sanık eski Yüzbaşı Kaan Çengel de 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Afganistan'ın başkenti Kabil'de görev yaptığını, görevden uzaklaştırıldıktan 1 hafta sonra Türkiye'ye döndüğünü belirtti.

Astsubaylıktan subaylığa çok kısa sürede geçtiği iddiasını kabul etmediğini dile getiren Çengel, 25 yıllık hizmeti bulunduğunu, mesleğinin 10. yılında subaylığa sınavla geçtiğini söyledi. Çengel, örgütün mahrem yapılanması içinde bulunduğu ve "jandarma abiliği" iddiasını da reddetti.

ByLock kullanmadığını iddia eden sanık, tahliye ve beraat istedi.

"Casusluk yapmadım"

Milli İstihbarat Teşkilatı Sinyal İstihbaratı Başkanlığı emrinde istihbarat uzmanı olarak görev yaparken meslekten ihraç edilen sanık Kağan Serhan A. da hakkındaki iddiaları reddetti ve herhangi bir örgütle irtibatının bulunmadığını savundu.

FETÖ'nün mahrem hizmetler abilerinden Atilla Öztürk ve Yasin Ugan ile irtibatı olduğu iddiasını kabul etmeyen sanık, örgüt üyeleriyle irtibat iddiasının baz istasyonu birlikteliğine dayandırıldığını ancak bunun iki kişi arasında iletişimi gösterecek sağlıklı bir delil olamayacağını savundu. Kağan Serhan A, MİT'e bildirdiği telefonu dışında 3 telefon numarası daha kullandığı iddiasını kabul etmedi.

FETÖ'ye MİT'ten bilgi sızdırdığı iddiasını da yalanlayan sanık, "Hakkımdaki MİT Teştiş Kurulu raporu, casusluk yapmadığımı, bilgi sızdırmadığımı ortaya koyuyor. Kurul benim FETÖ ile organik bağımın bulunmadığını da tespit etti." dedi.

ByLock kullandığı iddiasını da kabul etmeyen sanık, iddianamedeki para transferlerinin mesai arkadaşları ve yakınlarıyla borç alışverişine dayandığını savundu. Hakkındaki tüm delillerin toplandığını belirten Kağan Serhan A, tahliye ve beraat istedi.

Eski MİT mensubu Kazım M. de FETÖ'nün "mahrem hizmetler yapılanmasında yer aldığı" suçlamasını reddetti. Teşkilat çalışmaları sırasında hiçbir bilgi ve belgeyi paylaşmadığını söyleyen sanık, MİT'in raporunda da bilgi ve belge sızdırmadığının belirtildiğini anlattı.

Kazım M, "Silahlı terör örgütünün içinde ne şekilde bulunduğuma ilişkin bir açıklama iddianamede bulunmamaktadır." dedi ve tahliyesini talep etti.

Davaya yarın 08.30'da devam edilecek.

İddianame

İddianamede 27 Temmuz 2016 akşamı TEM Dairesi Başkanlığı Nöbetçi Amirliğini arayan ve ismini vermek istemeyen bir kişinin "elinde çok önemli bilgilerin olduğunu, bu bilgileri kapalı bir zarf içerisinde Emniyet Genel Müdürlüğü binasının alt kısmında kalan Cemal Süreyya Parkı'ndaki bir çöp bidonunun içerisine bıraktığını, bu bilgilerin detaylı şekilde incelenmesi sonucunda FETÖ/PDY ile alakalı çok önemli konuların çözüleceğini" beyan ettiği belirtiliyor.

İhbarda belirtilen çöpün incelenmesi sonucunda, sarı renkli bir zarfta 11 sayfa, beyaz renkli ikinci zarftaysa 6 sayfadan oluşan isim listesi olduğunun belirlendiği bildirilen iddianamede, burada isimleri yer alan kişiler hakkında soruşturma açıldığı kaydediliyor.

Savcılık soruşturması sonucunda, ihbarda isimleri yer alan kişilerin FETÖ/PDY üyesi oldukları ve örgütün mahrem hizmetler yapılanmasında görev üstlendiklerinin belirlendiği ifade ediliyor.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Fetö'nün 'Mahrem Hizmetler Yapılanması' Davası - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement