İbb Şehir Tiyatroları "Çocuklar El Ele Hediyeler Umuda ve Kardeşliğe" Kampanyası Başlattı

Haber: EDDA SÖNMEZ - Kamera: SADIK KARAKULOĞLU

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehir Tiyatroları, "Çocuklar el ele hediyeler umuda ve kardeşliğe" kampanyası başlattı. İBB Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ayşegül İşsever, "Ülke olarak hepimiz çok büyük felaketle yüzleştik. Yaşama dair umuda dair bir şeyin yeşermesi gerekiyor aksi takdirde hep beraber yuvarlanıp gideceğiz. Şarj olmamız gerekiyor ki enerji ürütebilelim ve bir yardımımız olsun. Çocukların aralarında kuracakları arkadaşlığın, dostluğun geleceğimiz adına önemli olduğunu düşünüyorum" dedi.

İBB Şehir Tiyatroları Çocuk Eğitim Birimi'nde tiyatro eğitimi alan öğrencilerin katılımıyla depremden etkilenen çocuklar için "Çocuklar el ele hediyeler umuda ve kardeşliğe" adıyla oyuncak ve kitap kampanyası başlattı. 5 Mart'ta çocuk oyunlarıyla perdelerini açacak olan Şehir Tiyatroları'nın kampanyasında, İstanbul'da yaşayan çocuklar, hediye paketlerine hem hediye kitap ya da oyuncağı hem de depremzede minikleri teselli edecek duygu ve düşüncelerini ifade eden bir mektup koyabilecek.

Kampanya ile ilgili olarak ANKA Haber Ajansı'na konuşan İşsever, "Ülke olarak çok büyük bir felaketle yüzleştik" diyerek, şunları söyledi:

"KORKUNÇ BİR PSİKOLOJİNİN İÇİNE DÜŞTÜK. AMA BİR ŞEKİLDE HAVLU ATMAMAMIZ GEREKİYOR: Bunun geleceği belli miydi? Belliydi. Ama yine de hazırlıksızdık. Her şeye hazırlıksızız. Biz İBB Şehir Tiyatrosu olarak 1999 depreminde sahada olan bir tiyatroyuz. Dolayısıyla bu kaslarımız çok güçlü. 'Ne yapabiliriz' diye düşündük. Şu anda herkes bir şey yapmaya gayret ediyor. Psikolojimiz son derece bozuk. İnsanlar acılarını bir şey yaparak azaltmak istiyorlar. Bu anlamda Yenikapı'daki ve Kartal'daki Büyükşehir Belediyemizin lojistik alanı insanlara çok yararlı oldu. İnsanlar arı gibi çalıştılar. Korkunç bir psikolojinin içine düştük. Ama bir şekilde havlu atmamamız gerekiyor. Aslında çocuk oyunlarımızı biliyorsunuz başlatıyoruz bu ayın 5'inde. Büyük oyunlarını başlatıp başlatmamak arasında çok uzun müzakereler yapmak zorunda kaldık. Halen de içimize sinmedi ama hayat devam edecek. Yaşama dair, umuda dair bir şeyin yeşermesi gerekiyor. Aksi takdirde hep beraber yuvarlanıp gideceğiz, şarj olmamız gerekiyor ki enerji yürütebilelim ve bir yardımımız olsun.

KÜÇÜKLER BÖYLE BİR ŞEYİ BAŞLATMAK İSTİYORLARSA BİZE DE KÖPRÜ OLMAK DÜŞER BÜYÜKLER OLARAK: Bu kampanya böyle bir şeyin ışığında çıktı. Bizim çocuk birimimiz var, 1984'ten itibaren hiç kesintiye uğramadan devam eden çocuk birimimiz var. Talep de öğrencilerimizden geldi. Bir tanesi geldi dedi ki 'Ayşegül abla ben her gece beraber yattığım bir ayım var. Ben onu oradaki arkadaşıma yollamak istiyorum. Onu alınca hiç korkmuyorum o da korkmasın istiyorum. Ben bir de mektup yazdım' deyince elçiye zeval olmaz. Eğer küçükler böyle bir şeyi başlatmak istiyorlarsa bize de köprü olmak düşer büyükler olarak. İnanılmaz bir geri dönüş aldım, çok da mutlu olduk. Seyircilerimizle çok sıkı bağlarımız varmış demek ki herkes çok büyük bir sevgi ile sarıldı bu kampanyaya. Ne yapabiliriz diye öğretmenler arıyor.

KENDİ ÇOCUKLUĞUMA GİTTİM. BENİM İKİ TANE MEKTUP ARKADAŞIM VARDI. O MEKTUPLAR GELDİĞİ ZAMAN ÇOK HEYECANLANIRDIK EVDE: Dayanışma içinde kampanyası. Hafta içi idare amirleri ve güvenliklere bırakabiliyorlar. Hafta sonu da gene idari amirleri, çocuk oyunları oynarken teslim alacaklar. Beni burada esas ilgilendiren ve çok duygulandıran şey, çocukların mektup yazmak istemesiydi. Çok naif bir düşünce bu. Ben kendi çocukluğuma gittim. Benim iki tane mektup arkadaşım vardı. O mektuplar geldiği zaman çok heyecanlanırdık evde. ve onlar sofralarda okunur. Eminim ki karşı taraf için de böyle bir şey. Güzel bir sinerji yakalanabilir. Çünkü, çocukların vasıtasıyla aileler de birbirleriyle bir sinerji yakalayabilirler. Biz bir tohum atalım, yeşertelim dedim. Güzel de gidiyor kampanyamız. Bizi böyle bir zamanda yalnız bırakmadığınız için çok çok teşekkür ediyoruz.

SANATIN İYİLEŞTİRİCİ GÜCÜNÜ KULLANACAĞIZ: İlk 1,5-2 ay orası tıklım tıklım dolar, sonrasında orada hiç kimseyi bulamazsınız. Orada çok yalnızlık hisseder insanlar, işte bizim işimiz o zaman başlayacak. Hep diyorum, sanatın iyileştirici gücünü kullanacağız ve çok uzun süreli bir rehabilitasyon, sanatsal rehabilitasyon uygulayacağız. Planladık bunu.

BİR KERE HER ŞEYDEN ÖNEMLİSİ YARDIMLARIN 1,5-2 AY PLANLANMAMASI LAZIM: Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanlığı bizlere çok güzel destek veriyor. Onların lojistik desteğiyle oraya gideceğiz. Planlarımızı yaptık, özellikle çocuklara ve kadınlara orada destek gerekiyor. Atölyelerimizle, kamyonlarımızla gerekli lojistik desteklerimizi verdik ama bu kadar. ve bunu ne yaparsanız yapın yetersiz görüyorsunuz. Bir kere her şeyden önemlisi yardımların 1,5-2 ay planlanmaması lazım. Çok daha uzun yardımlar olması lazım. Çünkü, kalan insanlar için hayat çok zor olacak orada, onu görebiliyoruz buradan. Elimizden gelen bu bunu sürdürüp güzel bir şekilde yerine ulaşmasını sağlayacağız.

ŞU ANDA İSTANBUL'DA KAÇAN KAÇANA. HEPİMİZ PROBLEM YAŞIYORUZ: Ama büyük oyunlarıyla ilgili bir karar veremedik. Bu kadar acının üzüntünün üzerine ne yapılabilir bilemiyorum. Ama bir yerden başlamamız gerekiyor. Acılarımızı nasıl iyileştireceğiz? Bunun da bir yoluna bakmamız gerekiyor. Şu anda İstanbul'da kaçan kaçana. Hepimiz problem yaşıyoruz. Çok üzülüyorum tabii, ama üzülmekle olmuyor, harekete geçip gerekeni yapmak gerekiyor. Ayakta durmalıyız. Hayata dair, yaşama dair, umuda dair herkes ne yapabiliyorsa, kime ne verebiliyorsa bunu yapmak gerekiyor."

Öte yandan, mektuplar, kitap ve oyuncaklar, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Kartal ve Yenikapı Kadir Topbaş Kültür Merkezi'ndeki lojistik alanlarında toplanacak.