Romanda sıradışılık sadece bir renk - Son Dakika
Kültür Sanat

Romanda sıradışılık sadece bir renk

Romanda sıradışılık sadece bir renk

Babasının izini süren Otto ve sevgilisi Tom'un bu yolculukta başlarına gelen tarih dolu bir hikâyeyi anlatan Marlene'nin Yetimi raflardaki yerini aldı

15.05.2013 13:42  Güncelleme: 14:32
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Marlene'nin Yetimi'nin yazarı Melih Esen Cengiz'in "Edebiyat dünyası üstüne çalışırsa, çok fazla satır bulacaktır bu romanda" dediği sıradışı romanı üzerine gerçelkleştirilen söyleşi eminim sizin de ilginizi çekecektir.

- Melih Esen Cengiz'i nasıl anlatırsınız, yazı hayatına nasıl başladı?

Ben her Türk genci gibi lise yıllarında edebiyatla çok yakın alakam oldu. Bu ilgim üniversite yıllarında da devam etti. Özellikle herhangi bir gençten farklı olarak da ben sinemayla çok ilgilendim, çok film seyrettim. Türk sinematek derneği ve Türk film arşivinin üyesiydim. Sinema ile ilgili sanat kitaplarını, özellikle sinema ile ilgili kitap ve dergileri takip ettim. Fenerbahçe'yi nasıl seviyorsam sinemayı öyle seviyorum. O dönem iki de senaryo yazdım. Tabi bunlar talebe(öğrenci) senaryosuydu Yeşilçam'a vermedim. Aslında yazdığım senaryolardan birini o dönem bir yönetmen çekmek istedi fakat istediğim konseptte olmadığı için senaryomu vermek istedim. Edebiyat ve sinema hayatıma kısaca böyle başladım diyebilirim…

- İlk tarih yazma deneyiminiz ne zaman başladı?

Uzun yıllar iş hayatından dolayı yakından ilgilenemedim fakat sinema ve edebiyatı uzaktan da olsa takip etmeye devam ediyordum. Birde benim öğrencilik yıllarımda özel bir ilgim tarih ve tarih çalışmalarıydı. O dönem çok teklifler gelmişti hatta Darüşşafaka'da bazı hocalarım akademik olarak tarih dalını seçmemi çok istemişlerdi fakat kısmet olmadı. Çok iyi bir Fenerbahçeli olduğum için 2005'ten hatta daha öncesinden Fenerbahçe'nin tarihini bireysel olarak incelemeye başlamıştım. Daha sonra 2006 yılında Fenerbahçe'nin tarihini anlatan Asr-ı Fener'in başında ben bulundum, kitabı derledim ve yayına hazırladım. Asr-ı Fener benim tarihle çok yakın ilişkim olduğundan böylece sporun mikro tarihiyle başlamış oldum. Asr-ı Fener'i hazırlarken çok özel dosyalara ulaştım Çankaya'da yada Arşivler Genel Müdürlüğü'nde Atatürk imzalı Fenerbahçe ile ilgili orijinal belgeler, Fenerbahçeli eski sporcu yada yöneticilerin özel fotoğrafları, mektuplarına ulaşınca o dönemlere gittim.

-Bundan önceki romanınız 'Bir Osmanlı Yazı' tarih serüvenine Asr-ı Fener etkili oldu mu?

Tabi ki tarih serüvenine Asr-ı Fenerden sonra beni bir tarih romanı yazmaya yönlendirdi ve 'Bir Osmanlı Yazı' isimli romanımı kaleme aldım. Romanım Fenerbahçe tarihinden bir kesit ama tamamiyle kurgu bana ait. Bir duygu birikimi beni bu romanı yazmaya itti. 'Bir Osmanlı Yazı' romanı 1914 yılı yazını anlatan Rus, Türk ve Alman gençlerini anlatan bir kitap. Normal roman tekniğinde değil belki ama o dönemi iyi yansıttı. O dönemin gençlerinin duygularını, yaşadıklarını, çektiklerini, sevindiklerini anlattı.

- İkinci romanınız da tarih miydi?

İkinci romanım daha çok bizim yaşadığımız yıllara 1985 yılına denk gelen bir roman karakterler yabancı, Ttürk karakter yok ama artık dünya edebiyatında hiç kimse ısrar etmesin ki; İngiliz-İngiliz, Alman-Alman, Türk-Türk romanı yazar. Yok öyle bir şey özellikle duygular globalleştikçe herkes her şeyi yazabilir. Burada kilit nokta duyguların nasıl satırlara döküleceği, artistik beceri ve ciddiyet bunlar yan yana geldiğinde çok çeşitli eserler çıkar. Tabii ki yerel öğeleri yansıtmak ancak yerel yazarların, artistlerin sanatçıların işi ona bir şey demiyorum. Ben de öğrencilik zamanında, iş hayatımda Amerika ve Avrupa ile çok ilişkim olduğu için çok rahat bir şeklide o kültürleri romanımda işledim.

- Asr-ı Fener'den sonra ilk romanınız 'Bir Osmanlı Yazı' yine futbolla alakalı tarihi işleyen bir romandı. Fakat Marlene'nin Yetimi bambaşka bir duygu. Size ilham veren neydi bu romanı kaleme alırken?

İlk romanımı, birinci dünya savaşında hayatını kaybetmiş her ulustan tüm futbolcuların anısına yazdım. O bir gençlik romanıydı. Marlene'nin Yetimi bambaşka bir roman. Çünkü burada bambaşka bir kültür var ve dünya gençliğinin, özellikle ikinci dünya savaşında doğan ve bizi de derinden etkileyen olayların yaşandığı bir dönem. Bu roman özelikle 1945'ten sonra doğanların yaşadıkları ortamla ilgili bir kurgu. 1943'ler dönemi sonra 68'ler var 1980'den sonra bambaşka bir şey başladı. 1980'den önce özgürlük peşinde olan gençler 1980'den sonra daha değişik alanlara, biraz sefaata kayıyor. Marlene'nin Yetimi'ndeki karakterlerden biri AIDS hastası bir genç. 1960'larda yaşanan cinsel tercih, cinsel özgürlük dönemi 1980'lerden sonra yavaş yavaş cinsel arayış dönemine giriyor. Ben bir yargıç değilim; anlatıcıyım kimseyi yargılamam ne yüreği ne de şahısları yargılarım o bana ait bir şey. Öyle yapanlar da var istediğine göre yargılayanlar. Oscar Wilde'nin güzel bir sözü vardır; 'İyi bir artist, yazar eserinde kendisini belli etmeyen yazardır' demiştir. 'Bir Omsalı Yazı' romanımda kendimi çok belli ettim. O dönem (1914 yılı balkan savaşı yıları) çok üzüldüğüm yıllardı kaybedilmiş gençlik gidiyor . 1914 'Bir Osmanlı yazı' romanımdaki karakterlerden biri olan Ahmet İzi'nin torunuyla tanıştım daha sonra. Marlene'nin Yetimi 1940'lardan sonra ki çeşitli renkte insanların hayatının geçtiği bir roman. Burada değişik fikirler AIDS, GAY, Sosyalizm var insanların yaşadığı gel gitler var.

- Meraklılarının bir alt-kültür olarak II. Dünya Savaşı'na bu kadar rağbet

göstermesini neye bağlıyorsunuz?

Benzer bir ilgi I. Dünya Savaşı'na yok örneğin.

Bu biz Türklerin cehaleti bence. Birinci savaş yani "Büyük Harp" batıda hep ilgi gördü. Edebiyat, müzik, güzel sanatlarda doğumuna yol açtığı o dev insanların yoğunluğunu biz ikinci savaştan sonra yaşayamadık. Surrealism, Art Deco 20'lerde doğdu. Jazz bu dönemde serpildi. Sinema ve radyo yine bu yılların sarsıcı icatları ve kültürel paylaşımın kitlelerce daha çok önemsenmesinin en önemli silahları. Hemingway, Picasso, Chaplin, Kafka, Joyce, Hesse, Fitzgerald, Shaw,Eliot, Remarque, Huxley, Lewis hep bu fırtınalı zamanların yarattığı yansıtıcılar. Ya sosyalist kültür ve uygulamaları Ekim devrimini takip eden ?Göreceli olarak daha az sayıda yaratıcılar geldi ikinci savaştan sonra. Neredeyse çoğu da özgün doğumlarını birinci harbe borçlu insanlar. Birinci savaşın etkisi modada olsun ,bireysel yaratıcılığın rekabet ettiği her düşünsel alanda olsun çok yoğundu.20'lerin modasına , şarkılarına bakın. O yılların modasına sonraki yıllarda hep geri dönüş olmuştur. Niye? İmrenilecek bir görkem olduğu için. Şanssızlıkları savaş ertesinin kısa olması; önce 29 buhranı ardından ikinci harp. Benim çok alakamı çekiyor o yıllar.

- Okuyucu bu kitabı okurken neler yaşayacak?

Bir macera yaşamak için okumalı okuyucu. Zaten kitabın ilk başında onu hissedecek, büyük bir maceraya başlıyor özellikle genç nesil bilmediği o soğuk savaş dönemini, çok yakın tarihten bir kesit görecek. Ama onun ardında satır aralarında değil, satırlar var ki düşünmesi gereken satırlar. Zaten kitabın ilk başında Artur Schopenhauer'in bir sözü var 'İnsan aslında istediğini yapabilir; ama istediğini isteyemez' kısaca bu kitapta ders alınması gereken, üstüne çok düşünülmesi gereken satırlar var

- Bu kitaba başlamadan konuyu belirlemenize ne sebep oldu?

Bir Osmanlı Yazı romanımı yazarken o dönemi çok iyi bildiğim için yazdım. Fakat bu romanı telepati üstüne başladım. Daha gerçekçi bi temele oturttum romanı. Dramatik öğeler var. Üçüncü romanıma başladım orda da dramatik öğelere yer verdim. Marlene'nin Yetimi çok duygulu sona erdi. Romanda gaylar sadece bir renk. Aşk hikayesi yok. Orda çeşitli sosyalist fikirler var. İnsanların rüyaları, siyaset ve özlem (o yüzden yetim lafı kullanıldı) edebiyat dünyası üstüne çalışırsa çok fazla satır bulacaktır bu romanda.

Kaynak: Haberler.Com

Son Dakika Kültür Sanat Romanda sıradışılık sadece bir renk - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • Milli Kütüphane, Ankara dışından da erişilebilir hale getiriliyor
    11:20 Milli Kütüphane, Ankara dışından da erişilebilir hale getiriliyor

    Türkiye'nin kültürel hafızası Milli Kütüphane kaynaklarında bugüne kadar 20 milyon sayfa dijitale aktarılırken, kütüphanenin yakın zamanda Ankara dışından da erişilebilir hale getirilmesine ilişkin çalışmalar başlatıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Taner Beyoğlu, dijitalleşme çalışmaları hakkında bilgi verdi. Milli Kütüphane, gazete, dergi, kitap ve diğer bilgi kaynaklarını dijitalleştirerek vatandaşların çevrimiçi erişimini kolaylaştırmayı hedefliyor.

  • Eyüpsultan Belediyesi Ramazan Sohbetlerinde Necmettin Nursaçan'ı Ağırladı
    11:14 Eyüpsultan Belediyesi Ramazan Sohbetlerinde Necmettin Nursaçan'ı Ağırladı

    Eyüpsultan Belediyesi'nin düzenlediği etkinlikler kapsamında Zal Mahmut Paşa Külliyesi'nde gerçekleştirilen Ramazan Sohbetlerinin konuğu emekli Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Necmettin Nursaçan oldu. Nursaçan, günlük hayatta yaşananların İslami boyutuna dikkat çekti ve önemli bilgiler aktardı.

  • Troya Müzesi'ne ait dijital dergi araştırmacıların hizmetine sunuldu
    10:54 Troya Müzesi'ne ait dijital dergi araştırmacıların hizmetine sunuldu

    Çanakkale merkeze bağlı Tevfikiye köyünde bulunan Troya Müzesi, Troy Museum Journal adlı dijital dergiyi araştırmacıların kullanımına sundu. Dergi, müzecilik, arkeoloji, tarih, sanat tarihi, etnografya, sosyoloji, coğrafya, edebiyat tarihi, felsefe tarihi ve kültürel çalışmalara ait içerikler içermektedir. Amacı, bilimsel araştırmaların ve çalışmaların yayınlanması ve araştırmacılarla paylaşılmasıdır. Derginin ilk sayısı yayınlanmış olup, ikinci sayısı eylül ayında yayınlanacak ve yılda iki sayı olarak devam edecektir. Troya Müzesi, derginin uluslararası platformlarda da taranmayı hedeflemektedir.

  • Erzincan'da Huzur İçin Erzincan Projesi kapsamında 'Birlikte Emniyetteyiz' paneli düzenlendi
    10:53 Erzincan'da Huzur İçin Erzincan Projesi kapsamında 'Birlikte Emniyetteyiz' paneli düzenlendi

    Erzincan Valiliği himayesinde yürütülen Huzur İçin Erzincan Projesi kapsamında, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Erzincan Emniyet Müdürlüğü iş birliği ile 'Birlikte Emniyetteyiz' paneli düzenlendi. Panele Rektör Prof. Dr. Akın Levent, İl Emniyet Müdürü Kenan Kurt ve diğer yetkililer katıldı. Panelde erken yaşta evlilik, aile içi şiddet, siber suçlar ve kadın destek hattı gibi konular ele alındı.

  • İzmit'te Lokomotif Çocuk Köyü'nde Eğlence ve Eğitim Bir Arada
    10:51 İzmit'te Lokomotif Çocuk Köyü'nde Eğlence ve Eğitim Bir Arada

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından İzmit'te kurulan Lokomotif Çocuk Köyü'nde çocuklar hem eğleniyor hem de yeni bilgiler öğreniyor. Köyde düzenlenen etkinlikler arasında sahne gösterileri, yarışmalar ve atölyeler yer alıyor. Ayrıca, çocuklar ve ebeveynler için psikolojik danışmanlık hizmeti de sunulacak.

  • Tarihi Tuzhisar Kilisesi 16 Milyon TL'ye Satışa Çıkarıldı
    10:49 Tarihi Tuzhisar Kilisesi 16 Milyon TL'ye Satışa Çıkarıldı

    Sivas'ın Hafik ilçesinde bulunan ve bir zamanlar Ermeniler tarafından kullanılan Tarihi Tuzhisar Kilisesi, sahibi Hatice Akay tarafından 16 milyon TL bedelle satışa çıkarıldı. Kilise, 1. derecede sit alanı ve koruma altında olup, tapusu bulunmaktadır. Kilisenin içerisinde ve dış yüzeyinde haç işaretinin işlendiği taşlar bulunmaktadır. Kilisenin satış süreci başlamış olup, yeni sahibine hayırlı olsun denilmiştir.

  • Esenler Belediyesi, Ömer Döngeloğlu için anma programı düzenledi
    10:23 Esenler Belediyesi, Ömer Döngeloğlu için anma programı düzenledi

    Esenler Belediyesi, ilahiyatçı-yazar Ömer Döngeloğlu için anma programı düzenledi. Programa vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.

  • Melikgazi Belediyesi, Gön Han'da Pastırma-Sucuk Atölyesi ve Müzesi Projesi Başlatıyor
    10:06 Melikgazi Belediyesi, Gön Han'da Pastırma-Sucuk Atölyesi ve Müzesi Projesi Başlatıyor

    Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, Gön Han'ın içinde Pastırma-Sucuk Atölyesi ve Müzesi'ni hayata geçireceklerini duyurdu. Proje, Kayseri'nin pastırma ve sucuk kültürünü tanıtmayı ve yaşatmayı amaçlıyor.

  • Çankaya Belediyesi Kütüphane Haftası Etkinlikleri Devam Ediyor
    10:04 Çankaya Belediyesi Kütüphane Haftası Etkinlikleri Devam Ediyor

    Çankaya Belediyesi'nin Kütüphane Haftası kapsamında düzenlediği etkinliklere her yaştan vatandaş ilgi gösteriyor. Etkinlikler arasında söyleşiler, atölyeler, çocuk etkinlikleri ve Sesli Kütüphane bulunuyor.

  • Mehmet Tosun, Bodrum'da Sahne Sanatları Oyununu İzledi
    10:02 Mehmet Tosun, Bodrum'da Sahne Sanatları Oyununu İzledi

    Cumhur İttifakı Bodrum Belediye Başkan Adayı Mehmet Tosun, MSKÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları öğrencilerinin sahnelediği 'Bernarda Alba'nın Evi' oyununu izledi. Tosun, Bodrum'un kültür ve sanat dünyasını zenginleştirecek projelerine önem verdiğini belirtti. Ayrıca, esnaf ziyaretleri ve halk buluşmalarıyla projelerini anlatmaya devam ediyor.

  • Edirne'de gastronomi yolculuğu başladı
    01:07 Edirne'de gastronomi yolculuğu başladı

    Edirne Valiliği, Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırarak gelecek nesillere aktarmak amacıyla bir proje başlattı. Edirne'de düzenlenen iftar programında geçmişten günümüze gelen lezzetlerin yer aldığı bir menü sunuldu. Proje kapsamında 87 farklı çeşidin yer aldığı bir kitap oluşturulacak ve Edirne'nin gastronomi turizmi geliştirilecek.

  • İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü'nü coşkuyla kutladı
    00:34 İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü'nü coşkuyla kutladı

    İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü'nü ücretsiz olarak sahnelediği 8 oyunla tüm sahnelerinde coşku ile kutladı. Uluslararası bildiri Norveçli yazar Jon Fosse tarafından kaleme alınırken, ulusal bildiri Tamer Levent tarafından yazıldı. Tiyatro, sanatın barış olduğunu vurgulayan bir platform olarak ön plana çıktı.


Advertisement