AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar, son zamanlarda yaşanan terör olaylarına ilişkin, "Hemen yanı başımızda Suriye'de yaşanan olayların içerisine ülkemizi de çekmek, Türkiye'nin de AK Parti iktidarıyla birlikte bölgede ve dünyada sahip olduğu söz hakkını kaybetmesini sağlamak." dedi.
Hotar, bir otelde düzenlenen "Teröre karşı tek yürek" toplantısında yaptığı konuşmada, Doğu ve Güneydoğu'daki sosyoekonomik şartların iyileştirilemesine yönelik adımlar atıldığını, kültürel hakların genişletilmesinin sağlandığını, 2009'dan itibaren demokratik açılım ve onu takip eden reformlar yapıldığını bildirdi. Hotar, AK Parti olarak akan kanın durmasını, anaların ağlamamasını istediklerini belirtti.
Hotar, öncelikle Milli Birlik ve Kardeşlik Projesini başlatarak Kürtlerin de bu ülkenin asli unsuru olduklarının bilinciyle, geçmiş hükümetlerin yaptıkları hataları bir bir telafi etmek için reform niteliğinde adımlar attıklarına işaret etti.
Hotar, şöyle devam etti:
"Bu adımları atarken temel amacımız ayrım yapmaksızın bütün vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin devletimizin eşitlikçi çatısı altındaki birleştirici ruhu yeniden yakalamalarını sağlamaktı. Bu demokratik adımları aslında belli bir kesim için değil, bu ülkenin içinde yaşayan tüm etnik unsurlar için attık. Biz daha çok demokrasi derken aslında zamanın ruhunu yakalamayı, demokratik hukuk devletinin prensiplerini egemen kılmayı amaçlıyorduk. Uzun yıllar boyunca reformcu bir anlayışla çok büyük adımlarla tek millet, tek devlet, tek bayrak anlayışıyla ülkemizi güçlendirmeye çalıştık. Fakat bu adımlara rağmen terör unsurları amaçlarının hak ve özgürlük olmadığını gösterdiler, kanlı eyleri de bunu göstermektedir."
Bölücü terör örgütünün, ülkeyi kaosa sürüklemek isteyen muhalefetten de yüz bularak saldırılarına yeniden başladığını iddia eden Hotar, "Oysa ülkenin geleceği her türlü kaygıların üzerinde olmalıdır. Ancak muhalefetin bu memleketin kalkınması, gelişmesi, birlik ve beraberliği gibi bir derdi yoktu." dedi.
Hotar, terörün amacının belli olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Hemen yanı başımızda Suriye'de yaşanan olayların içerisine ülkemizi de çekmek, Türkiye'nin de AK Parti iktidarıyla birlikte bölgede ve dünyada sahip olduğu söz hakkını kaybetmesini sağlamak. Biz buna izin vermeyeceğiz. Türkiye'deki terör esasında iç kaynaklı değildir. Toplumda var olan sosyolojik bloklar arasında kanlı bir çatışma yoktur. Çatışmaların asıl kaynağı bu coğrafyaya karşı emperyal duygularla hayata geçirilen sömürgeci emellerdir. Türkiye'deki terör, kamu işleyişine yönelik bir saldırı olmanın ötesinde milletin birliğini hedef alan bir amaca sahip olduğundan esas kaynağı da küresel aktörlerdir. Türkiye'deki terör daha önce demokrasi açığından nemalanmıştır. Özellikle 2002'den sonra itibaren ülkemizde demokratikleşme adına yürütülen çalışmalar toplumsal refahı artırmaya başlamıştır. Bu durum terör taraflarını ciddi anlamda rahatsız etmeye başladığından son dönemlerde terör, demokrasiyi istismar etmeye başladı. Türkiye bu terörü yenecektir. Ancak terörün içeriden destek bulması işi çok zorlaştırıyor."
Hotar, bir gazetecinin milletvekillerinin dokunulmazlıklarına ilişkin sorusu üzerine de şöyle dedi:
"Her sağduyulu vatandaşımızın masum sivilleri katleden, mehmetçiğimizi şehit eden, gözü dönmüş teröristlerin cenazelerine giden kişilere, en azından duyarsız kalmayacağına inanıyorum. Bir konuda da dikkatinizi çekmek istiyorum, terörist cenazelerine katılmak bir yana, oradaki söylemlere lütfen dikkat edelim. İki gün önce yine HDP'li bir vekil 'direnişçiyi, direnişinden dolayı tebrik ediyorum, gurur duyuyorum' dedi. Oradaki direniş kime karşı, Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı. Sonunda ne oldu, bir sürü masum vatandaş öldü, mehmetçiklerimiz şehit oldu. Buna sebep olmuş bir kişiyi cenazesinde, ailesinin acılı gününde tebrik etmek, 'iyi ki öldü, bak ne güzel oldu direndi' demek... 'Tebrik ediyorum' şeklindeki konuşmalara dikkatinizi çekmek istiyorum. Vatandaşın 'sen git bizi mecliste temsil et, hakkımızı hukukumuzu koru, geliştir, uluslararası standartlarımızı geliştir' diye yolladığı milletvekilinin bu tarzdaki davranışlarını hoş görmek, karşılıksız bırakmak bence sorumluluklarımızı yerine getirmemek anlamına gelir, en hafif deyimiyle. Anayasanın, kanunların tanıdığı imkanlar ölçüsünde milletvekili de olsa milletvekilliğinin en asgari standardında kalmayanlara karşılık yüce meclis gerekeni yapacaktır. Bunun da öncüsü AK Parti olmuştur. Diğer partilerin önemli bir sorunu olmalıdır bu. Bunun da öncüsü AK Parti olmuştur. Diğer partilerin de bu konudaki yaklaşımlarını bekliyoruz. Ümit ediyorum TBMM'de ortak bildiriye imza attıkları gibi, CHP, MHP, bu konuda da desteklerini vererek meclisimize, ülkemize, birliğine, bütünlüğüne, yeminimizdeki ilk cümlemize sadık olduğumuzu göstereceklerdir."
Hotar, dün İstanbul'daki saldırıdan sonra İzmirlilerin evden çıkmama gibi bir psikoloji içine girdiğini belirterek, terörün de bu psikolojiyi amaçladığını, ancak terörden korkmadıklarını, çapulculara pabuç bırakmayacaklarını sözlerine ekledi.
AK Parti İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık da terör örgütlerinin isimlerinin DAEŞ, PKK, DHKP-C gibi farklı olsa da, aralarında amaç birliği bulunduğunu, amaçlarının da ülkenin istikrarsızlaştırılması olduğunu kaydetti.
AK Parti İzmir Milletvekili Kerem Ali Sürekli ise sosyal medyanın bugünlerde insanları yanlış yönlendirdiğini ifade ederek, asılsız söylentilerin teröre en büyük katkıyı verdiğini dile getirdi.
Son Dakika › Politika › AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hotar Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?