AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, "16 Nisan, Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesine taşıyacak aydınlık yarının müjdecisidir. Geçmişin acı hatıralarına kapıyı sonuna kadar kapatacağız. Bu milletin iyiliğini istemeyen, yalanla, dolanla kafaları bulandıran çevreler olduğunu görüyoruz. Bunların siyasetinde tutarlılık, hedef, proje yok. Sadece iftira, tehdit, karalama var. Bilecik'ten söylüyorum. Boşa kürek çekiyorsunuz. Bu millet basiretli bir millet. Bu milleti bildiği doğru yoldan çeviremezsiniz. Bu millet çalışanı da boş konuşanı da bilir." dedi.
Yıldırım, anayasa değişikliği halk oylamasına ilişkin partisince Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmasına, cihan devleti Osmanlı'nın ilk mimarı Ertuğrul Gazi'yi ve beylikten devlete yürüyüşün öncüsü Osman Gazi'yi rahmetle anarak başladı.
Osmanlı Devleti'nin ruh mimarı Şeyh Edebali'nin manevi huzurunda bulunmanın mutluluğunu yaşadığını ifade eden Yıldırım, Bilecik'in tarihi yürüyüşün önemli merkezlerinden biri olduğunu belirtti.
Asırları aşan büyük yürüyüşün bu topraklarda can bulduğunu anlatan Yıldırım, alandakilere " Söğüt, büyük medeniyet çınarının kokusudur. Söğüt yeniden dirilişin, yükselişin sembolüdür. Bilecik, 16 Nisan Pazar günü bir direnişe, yeniden yükselişe hazır mısınız? Bir sefer daha tarih yazmaya var mısın Bilecik?" diye seslendi.
Yıldırım, 15 Temmuz alçak darbe girişimine Bilecik'te "dur" dendiğini, meydanın boş bırakılmadığını, Cumhuriyet Meydanı'nda o gece hainlerin cumhuriyeti yıkmasına izin verilmediğini söyledi.
Bileciklilerin meydanda 1 ay boyunca demokrasi nöbeti tuttuklarını anımsatan Yıldırım, "Her düşünceden vatandaşlarımız bu meydanda ay yıldızlı bayrakla bir araya geldik, kenetlendik, milli iradeye sahip çıktık. Hainler o gece Ankara Gölbaşı Polis Özel Harekat Müdürü Zafer Koyuncu'yu şehit ettiler. Zafer kardeşimiz, Bilecik'in medarıiftiharıdır. Bütün şehitlerimizi rahmetle, şükranla anıyorum. Sizlere, bizlere bıraktıkları bu aziz emanete sahip çıkmak hepimizin boynunun borcudur. Biz her canı aziz bilen, 'İnsanı yaşat ki dünya yaşasın, devlet yaşasın' diyen bir ecdadın torunlarıyız." diye konuştu.
Osmanlı'nın kurucusu Osman Gazi'nin ninesi Hayme Ana'nın vasiyetini alandakilere anlatan Yıldırım, şunları dile getirdi:
"AK Parti iktidarının istikameti de milletin istikametidir. Yürüdüğümüz yol sizin yolunuzdur. Bu milletin bütün renklerine, farklılıklarına aynı sevdayla, muhabbetle bağlıyız. Bir olmanın, birlik olmanın, dirlik içinde yaşamanın derdindeyiz. Beceriksiz, çok parçalı zayıf yönetimler, kendi menfaatini düşünen siyasetçiler geçmişte bu ülkeyi felaketin eşiğine getirdiler. Milleti temsil etmek üzere siyaset yapması gerekenler darbecilerle, vesayetçilerle, baskı odaklarıyla bir araya geldiler. Sadık olmadıkları tek şey millet oldu. Bu kayıp yılları hep beraber yaşadık. Bu yılların bedelini birlikte ödedik. Bu kötü yönetimlerin Türkiye'ye yaptıklarını unutacak mıyız? O beceriksiz iktidarların IMF'ye nasıl teslim olduğunu unuttuk mu? Unutmadık, asla unutmayacağız.
16 Nisan Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesine taşıyacak aydınlık yarının müjdecisidir. Geçmişin acı hatıralarına kapıyı sonuna kadar kapatacağız. Bu milletin iyiliğini istemeyen, yalanla, dolanla kafaları bulandıran çevreler olduğunu görüyoruz. Bunların siyasetinde tutarlılık, hedef, proje yok. Sadece iftira, tehdit, karalama var. Bilecik'ten söylüyorum, boşa kürek çekiyorsunuz. Bu millet basiretli bir millet. Bu milleti bildiği doğru yoldan çeviremezsiniz. Bu millet çalışanı da boş konuşanı da bilir."
Yıldırım, 2002'den beri milletin aziz emaneti kendilerine verdiğini, millete hizmet ettiklerini, Bilecik'in yollarının Bozüyük'ten İstanbul'a, Eskişehir'e, Kütahya'ya kadar bölünmüş yol olduğunu anlattı.
Milletin güvenini boşa çıkarmamak için yemin ettiklerinin altını çizen Yıldırım, milletle ele ele verdiklerini, ülkeye birçok şey kazandırdıklarını vurguladı.
(Sürecek)
Son Dakika › Politika › AK Parti'nin Bilecik Mitingi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?