Bakan Fakıbaba: "Bir Ülke Gıdada Dışa Bağımlıysa Bağımsız Değildir" - Son Dakika
Politika

Bakan Fakıbaba: "Bir Ülke Gıdada Dışa Bağımlıysa Bağımsız Değildir"

Bakan Fakıbaba: "Bir ülke gıdada dışa bağımlıysa bağımsız değildir" Ziraat Öğretiminin 172. Yılı Kutlama Töreni Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Dr.

10.01.2018 13:43

Bakan Fakıbaba: "Bir ülke gıdada dışa bağımlıysa bağımsız değildir"

Ziraat Öğretiminin 172. Yılı Kutlama Töreni

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Dr. Ahmet Eşref Fakıbaba:

"Bir ülke gıda üretemez, dışarıdan alırsa bağımsızlığını sağlayamamıştır"

"25 yıl sonra silah değil gıda konuşulacak"

SAMSUN - Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Dr. Ahmet Eşref Fakıbaba, "Bir ülke kendi gıdasını üretemiyor ve başka ülkelerden gıda alıyorsa tam bağımsızlığını sağlayamamıştır" dedi.

Sağlık Bakanı Dr. Ahmet Demircan ile Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Dr. Ahmet Eşref Fakıbaba, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesinde düzenlenen "Ziraat Öğretiminin 172. Yılı Kutlama Töreni"ne katıldı. OMÜ Atatürk Kültür ve Kongre Merkezinde gerçekleştirilen programda konuşan Bakan Ahmet Eşref Fakıbaba, milli tarımın ve üretimin her şeyden önce geldiğinin altını çizdi.

Fakıbaba, "Tarımsal eğitim öğretim faaliyetlerin 172. yılına ulaştık. Bayram havasında kutluyorum. Bizler cerrahız. Bizde en önemli şey koruyucu hekimliktir. Gıda, tarım ve hayvancılığın sağlıkta ne kadar önemli olduğu biliyorum. Verimlilik ve ihracat çok önemli. Gıda sağlığı da çok önemli. Bizim 1. görevimiz, çiftçiyi bilgiyle ve doğruyla buluşturmak. Hep beraber ele ele verdiğimizde iyi yerlere geleceğiz. 10 Ocak'ta tarımsal eğitimin ilk adımı atıldı. Atatürk, 'Milli Ekonominin Temeli Ziraattir' diyerek, tarımın ülke ekonomisindeki önemini vurguladı. Bu aynı zamanda ülkenin bağımsızlığıdır. Bir ülke kendi gıdasını üretemiyor ve başka ülkelerden gıda alıyorsa tam bağımsızlığını sağlayamamıştır. Bugün ülkemizde 37 ziraat fakültesi var. Tarımda kırsal kalkınmayı gerçekleştirecek olanlar genç arkadaşlardır. Kırsal kalkınma, kırsalda hayat çok önemli ve sağlıklıdır. Maalesef biz, ihmallerden dolayı orada yaşanan ortamı yetersiz bulan insanlar şehirlere geldi. Köyler sahipsiz geldi. Kırsal kalkınmayı gerçekleştirdiğimizde göçler tersine dönecektir. Şehirden köylere göç başlayacak. Üniversite olmazsa tarım ve gıdacılık da olmaz. Bu sadece bakanlığın yapacağı işler değil. İlk geldiğim günden veri toprağı suyla, çiftçiyi bilgiyle buluşturacağımızı öğrendik. Böyle olmadığı zaman toprağa zarar vermiş oluruz. Toprak her zaman sulanamayabilir ama çiftçilere daima eğitim vermeliyiz. Bilinçsiz sulama da toprağı zarar verir ve israfa neden olur. Elimizdeki zenginliği torunlarımıza bırakmamız gerekiyor. Bilinçsiz sulama yüzde 60 su kaybına ve toprağın zarara uğramasına neden oluyor" diye konuştu.

"25 yıl sonra silah değil gıda konuşulacak"

Dünyada yaşanan açılığa dikkat çeken Bakan Fakıbaba, "Biz gıdada güvenliği sağlayamazsak, karnımızı doyuramazsak 40-50 gün dayanırız sonra da her şeyi yapar hale gelebiliriz. Her yerde önümüze bir şeyler koyuyorlar. Ben yemiyorum. Önümüzde koyulan şeylerin 4'te 3 yeniliyor yinede. Belki yemek istemiyorum. Çiftçilerim ürünleri çok zor şartlarda üretiyor ama çok kolay tüketiyoruz. Dünyada 800 milyon insanın açlıkla mücadele ettiği yerde önümden yiyeceklerin yarım yarım gitmesi zoruma gidiyor. Bunu anlatmak için yetişmiş akademik kadro ile bilgili insan kaynağına ihtiyaç var. 20-25 yıl sonra silah mı gıda mı diye sorulsa gıda denecek. İstediğiniz kadar silahınız olsa da gıdayı üretmek zorunda kalacağız. Bu nedenle ziraat ve veteriner fakülteleri çok önemli öğretim kurumlarıdır. Tarımsal öğretime başlanan 1846 yılından bu zaman çok yol kat edildi. Bugün gelinen nokta bir son değil, bir başlangıç olarak kabul edilmelidir. Elde ettiğimiz bilgileri daha da ilerleterek tarımı aktarmalıyız. Tarım milli bir olaydır. Tarımımıza özel önem vereceğiz. Hiç ağıra girmeden diploma alan veteriner hekim ve mühendis arkadaşlar var. Veteriner ağıra girip o koku üstüne sinmezse o arkadaş veteriner değildir. Son 15 yılda mühendis ve veteriner hekim sayısını 3 kat arttırdık. Bu yeterli olmayacak bunları daha da arttıracağız. Su ürünleri mühendisleri sayısında da artış yaşanacak. Bütçe imkanları doğrultusunda ihtiyaç olan istihdamı sağlayacağız. Bu sayı şu anda yeterli değil" şeklinde konuştu.

Bakan Demircan: "Sağlık ve tarım iç içedir"

Sağlık ve tarımın gıda sektörü nedeniyle iç içe olduğunun altını çizen Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, şunları söyledi: "Tarımla sağlığın çok iyi bir ilişkisi var. Beslenme ve sağlık doğru orantılıdır. Anadolu binlerce yıl tarıma beşiklik etmiştir. Bu bilgi birikimi kuşaktan kuşağa aktarılmış. Bu 172 yıl sembolik bir yıldır. Anadolu, insanlığın beslenmesinde dolu dolu analık yapmıştır. Tarım, bilgi ve teknolojiyle birlikte ele alınmalı. Bu coğrafyada maruz kaldığımız saldırılarda anlımız ak bir şekilde insanlığa hizmet etmek için teknoloji üretmesi gerekiyor. Bilgi ve teknolojinin de tarımda çok büyük önemi vardır."

Programda konuşan Samsun Valisi Osman Kaymak, " Türkiye'de modern anlamda ilk tarım eğitimi Osmanlı döneminde İstanbul'da başladı. Günümüzde tarımın pek çok konuda stratejik konumu vardır. Dünyada tarım sektörünün gelişiminin takip edilmesi gerekir. Bilimsel araştırmalara göre teknolojik gelişmeler ile bilimsel tarım verimliği artmıştır. İlimiz ülkenin en büyük tarımsal ve hayvansal çeşitliliğe sahip illerden biridir. Halkın yüzde 67'si tarımsal faaliyette çalışıyor. İl ekonomisinde tarımın etkisi bazı dallarda ülkede 1. sıradadır. Manda üretiminde Türkiye'de ilk sıradayız. Bafra ve Çarşamba ovalarında yetişen tarımsal ürünler, bölgenin ticari faaliyetinin temel yapı taşıdır" ifadelerini kullandı.

Üniversiteye her zaman destek olduklarını vurgulayan Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, "Her gün 505 bin öğrenci bu kampüse geliyor. Biz kampüsümüzün Samsun'a verdiği katkıyı göz önüne alarak, kıt bütçemize rağmen üniversitenin ulaşım ihtiyacını karşılamak için 7,5 kmlik bir raylı sistemi üniversiteye çıkarma gayreti içerisindeyiz. Bu da 110 milyonluk bir masrafa denk geliyor. Ziraat Fakültemizin de ülkemize ve şehrimize daha çok katkı vermesini diliyoruz. Samsun ekonomisinde tarımın payı yüzde 25 seviyesinde. Yüzde 60'lık kısım da hizmet sektöründen kazanılıyor. Geri kalan gelir payı da sanayiden kaynaklanıyor. Bundan sonraki çalışmalarımızı sanayi kazancını arttırmaya yönelik yapmaya çalışıyoruz. 2 bakanımızın da Samsun'a gelerek sorunlarımızı dinlemelerinden mutluluk duyuyoruz" açıklamalarında bulundu.

OMÜ Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç konuşmasında şunları kaydetti: "Türkiye potansiyeli itibariyle kendi kendine yetebilecek hayvan ve sebze üretebilecek bir ülke olmasına rağmen zaman zaman kendine yetemediği durumlar oluyor. Bu açıdan bakanlık ile üniversitenin ortaklaşa çalışması gerekiyor. Üniversitemiz, eğitim ihracatında Türkiye'de 2. sıradayız. Uluslararası alanda gelişimlerimizi hızlandırarak, çalışmalarımızı bu yöne doğru yönlendireceğiz."

Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Demir ise 10 Ocak'ı "Tarım Bayramı" olarak kutlayacaklarını açıkladı.

Programın sonunda her 2 bakana da çeşitli hediyeler verildi.

Bakanların programına ayrıca AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, AK Parti Samsun Milletvekili Fuat Köktaş, AK Parti İl Başkanı Muharrem Göksel, İlkadım Belediye Başkanı Erdoğan Tok, Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı ve askeri mülki erkan katıldı.

Bakan Fakıbaba: "Bir Ülke Gıdada Dışa Bağımlıysa Bağımsız Değildir"
Kaynak: İHA

Son Dakika Politika Bakan Fakıbaba: 'Bir Ülke Gıdada Dışa Bağımlıysa Bağımsız Değildir' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement