Başbakan Yardımcısı Türkeş: (2)

Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal'a ait olduğu iddia edilen görüntülere ilişkin, "Bunu kaydetmek şerefsizliğin başta geleni değil mi yani? Bana göre öbürünün yaptığı bir ayıp ise bunu bile gölgede bırakan bir şerefsizliktir." dedi.

Türkeş, CNN Türk televizyonunda katıldığı programda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.

Baykal'a ait olduğu ileri sürülen görüntülerle ilgili bir soruyu yanıtlarken Türkeş, insanların hayatında ahlaki, gayriahlaki ve başkalarının görmemesi gereken davranışlar olduğunu söyledi. Söz konusu görüntülerin kaydedilmesini "şerefsizlik" olarak değerlendiren Türkeş, "Bana göre öbürünün yaptığı bir ayıp ise bunu bile gölgede bırakan bir şerefsizliktir." görüşünü dile getirdi.

Türkeş, idam cezasına ilişkin, "Ben ilk kaldırılırken karşıydım. 'Kaldırılmasın' dedim" ifadelerini kullandı. MHP'nin iktidar ortağı, kendisinin de başka bir partinin genel başkanı olduğu bir dönemde idam cezasının kaldırıldığını anımsatan Türkeş, bütün milletvekillerine mektup yazdığını ve devlete ve çocuklara karşı işlenen suçlarda idam cezasının kaldırılmaması gerektiğini anlattığını belirtti.

Bugün de aynı fikirde olduğunu dile getiren Türkeş, "Bugünkü süreç ayrı bir şey. İki tane adama ceza verelim diye Türkiye'yi ortaçağa sokar mıyız sokmaz mıyız, çok uzun bir tartışma. Başlı başına bir program gerektiriyor." dedi.

Af konusundaki tartışmalara yönelik Türkeş, affı sağlıklı ve netice verici bulmadığını ifade etti. "Rahşan affı" ile dışarı çıkan birçok insanın tekrar suç işleyerek cezaevine döndüğüne dikkati çeken Türkeş, "Islah edici değil. Mahkumiyetin maksadı nedir; ders almaları, ıslah olmaları" dedi.

"HDP'nin mitinge davet edilmemesi iyi oldu"

Türkeş, Yenikapı'daki demokrasi mitingine HDP'lilerin davet edilmemesini "İyi ve güvenli oldu, karışırdı oralar" sözleriyle değerlendirdi. Türkeş, " PKK'nın siyasi kanadıyla bu kadar coşkulu ve milli ruhun kalkıştığı üç partinin tabanını aynı kapının içerisine nasıl... Ateş ile barut yani. Terörle arasına mesafe koymuyor. Ben başka bir terör örgütünü telin için miting yapıyorum. O bir terör örgütünün siyasi uzantısı açık koyalım ortaya." görüşünü dile getirdi.

"Bu çocuklar Fransa'dan İsviçre'den falan gelmediler, dağ kadrosu bunları seçti" ifadelerini kullanan Türkeş, "Terör örgütünün siyasi kanadı bir nevi bunlar. Bunları alıp nasıl koyacaksın oraya? Beş milyon insan Allah muhafaza" dedi.

Türkeş, şöyle devam etti:

"Son iki senedir tarihi fırsatları kaçırdı HDP. Cumhurbaşkanlığı sürecinde o çocuk saz çaldı türkü söyledi, kamuoyunda bir sempati kazandı, onunla legalize olabilirlerdi. Yani 'aşırı solcu, beyaz Türk, vesaire' - toplumdaki tabirleriyle, benim tabirlerim değil bunlar- partiye bir teveccüh oldu ve ciddi bir oy aldılar. Bu bir fırsat işte. Terör örgütüne hafif şöyle omzunu dönüp, 'Ya bu millet de beni ciddi bir parti olarak algılıyor'a başlasalardı hakikaten hem Türkiye'ye katkısı olurdu, onlar da belki ıslah olurdu."

Askeri okulların kapatılması

Tuğrul Türkeş, askeri okulların kapatılması ile ilgili olarak "Kaynağın çeşitlendirilmesi şart" değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin NATO'ya müracaatında NATO'nun, Varşova Paktı ülkelerini kuzeye hapsedecek kalabalık bir orduya ihtiyaç duyduğunu ancak günümüzde kalabalık ordunun o kadar da önemli olmadığını ifade eden Türkeş, "2016 yılının Türkiye Cumhuriyeti devletinin askeri ihtiyaçları nedir 750 bin kişi midir, 300 bin kişi midir, bir buçuk milyon mudur, bunun oturulup konuşulması lazım." diye konuştu.

Türkeş, 15 Temmuz kalkışmasının ardından Hükümet olarak bu konuyu tartışmaya başladıklarını bildirdi.

AB'nin dağılacağını ifade eden Türkeş, ancak Türkiye'nin bir gelişmişlik kıstası ve çıtası olarak yüzü AB'ye dönük durması gerektiğini ifade etti.

Türkiye'nin son 30-40 yıldır asimetrik bir savaşla uğraştığına dikkat çekerek profesyonel orduların bu savaşta daha başarılı olduğunu dile getiren Türkeş, "Temel eğitimi alıp cepheye sürülen bir askerin terörle mücadele etmeye çalıştığını anlatan Türkeş, bilgisayar, hukuk gibi birçok meslek alanından Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu modern, dinamik bir silahlı kuvvetlerin ortaya konulması gerektiğini söyledi. Türkeş, "Ancak profesyonel orduya geçerken harbe hazırlık anlamında temel askerlik eğitimin de sürmesi gerekir." dedi.

"Toplumu kamplaştırmamak gerek"

Türkeş, "Sanatçı Sıla, 'Demokrasinin yanındayım, darbelere karşıyım ama miting bir şov' şeklinde açıklama yaptı ve bazı konserleri iptal edildi. Bu tip değerlendirmelerle ilgili ne düşünüyorsunuz?" sorusuna karşılık, herkesin kişisel bir bakış açısının olabileceğini, toplumu kamplaştırmamak gerektiğini söyledi.

"Siyasetçilerin bir kısmı kalkıyorlar, 'Ben yanılmışım, hata yapmışım' diyorlar. 'Ben yanıldım' diyen 60-70 yaşındaki adamı mazur göreceğiz de harp okulu talebelerinin hepsini topyekun karşımıza mı almalı yoksa bunları bir rehabilitasyonla kazanmalı mıyız?" diyen Türkeş, darbe girişimine kalkışan, devleti ele geçirmeye çalışan bir cemaatin, bir de bunlara uyanlar ya da bunların kendilerine uydurmaya çalıştıkları kişilerin olduğunu, bunun sınırını güzel çizmek gerektiğini dile getirdi.

Türkeş, kutuplaşma ikliminin geride kalıp kalmadığıyla ilgili soruya ilişkin, yaranın daha çok sıcak olduğunu, konuşulan meselenin üzerinden henüz tam olarak 1 ayın geçmediğini vurguladı.

İlk günden bu yana olayın cadı avına döndürülmemesi gerektiğini belirttiğini anlatan Türkeş, "Üniversitelerde rektör seçimi var, her aday karşı tarafı 'FETÖ'cü' diye ihbar ediyor. Alakası var mı, bakıyorsunuz yok. Komşu bakkalla husumetiniz ya da rekabetiniz varsa ihbar et, o canını kurtarana kadar sen malı götür. Bunu da doğru bulmuyorum." diye konuştu.

Türkeş, "MHP'den ayrılmanızla ilgili aile fertlerinizle bir kırgınlığınız var mı?" sorusuna "Ömründe siyasetle uğraşmamış aile fertlerimiz ben AK Parti'ye geçtikten sonra MHP'de siyaset yapmaya karar verdiler. Bunu ilginç buluyorum." ifadelerini kullandı.

(Bitti)