Alp Yalman: Görev Verilirse Bataklıktan Çıkarız

Galatasaray’da artık nefesler tutuldu, gözler yarınki büyük seçime çevrildi. Olağanüstü Seçimli Genel Kurul’da Duygun Yarsuvat ile başkanlık koltuğu için yarışacak olan Alp Yalman, Milliyet’e önemli açıklamalarda bulundu. İşte Yalman’ın mesajları...

Her seçimde iktidar iyi bir tablo çizer, iktidara gelmek isteyenler kötü... Ama Galatasaray’da bırakan başkan da dahil herkes geleceğin zor olduğunda hemfikir. Bu koşullar motivasyon mu getirir, bezginlik mi?

Galatasaray’ın bu seçimini bir kere normal bir seçim olarak kabul etmemek gerekir. Bu bir nerdeyse baskın seçim. Durup dururken bizim başkan bıraktı. Seçime gitmeye karar verdi. Galatasaray boşluk içinde kalmasın diye insanlar, ben ve arkadaşlarım göreve talip olduk. Bu motivasyonumuzu daha arttırdı. Galatasaray’ın bu hallere düşmesini hiçbir Galatasaraylı ister mi? Biz istemeyiz. İnşallah bir daha böyle durumlara da düşmeyiz ve Galatasaray bu günleri yaşamaz.

Futbol kulüpleri, sizler gibi kulüple özdeşleşmiş insanlar dışında başarı ve coşku odaklı kitlelere de muhtaç. Galatasaray’ı zor günler bekliyorsa onların aynı yerde durmasını ne sağlayacak? Başarı ve umut gözüküyor mu ufukta?

Eğer Galatasaraylıyım diyorsa, Galatasaray taraftarıyım diyorsa tabii ki o heyacanı devam ettirmek mecburiyetinde. Biz de Galatasaray taraftarıyız. Biz de Galatasaraylıyız. Biz de maçlarda heyecanlanıyoruz, üzülüyoruz. Ama en önemli şey bir arada oluyor olmak. Birbirine destek olarak. O pozitif enerjiyi aktarıyor olmak lazım.

Size göre Galatasaray nasıl bu duruma geldi?

Galatasaray’ın bu durumda olmasının birinci nedeni hesapsızlık. Ciddi miktarda iş bilmemek. Hiçbir yerde, hiçbir işletmede bu kadar pahalı malzeme ile çalışılmaz. Pahalı malzeme demek değeri yüksek malzeme demek sadece. Bir şeyin pahalı olması için onu değerinden yüksek bir fiyata almış olmanız lazım. Değerinde alıyorsanız o pahalı değil, değerindedir.

Yazılıp çizilenlere göre Galatasaray çok kazanmış çok harcamış... Neredeyse yağma ve talan sürecinden geçmiş. (Taraftar lideri canlı yayına bağlanıp yolsuzluk açıklıyor; o hale gelmiş durum) Doğruysa nemalananlar olmalı ve sürmesini isterler. Seçilme şansınız azalır mı o zaman?

Nemalananlar başka bir şey. Savrukluk söz konusu. Kimseyi görmeden hırsızlıkla itham edemem. Yağma ve talan başka bir manaya geliyor ama savrukluk olduğu kesin. Bu savrukluk içinde savrulanlar nereye gitti onu gelince bakacağız.

‘Herkesle dostuz’

Sizin hesaplarınıza göre Galatasaray mal varlıklarının bir kısmını elden çıkarmadan borçlarından kurtulabilir mi?

Zaten mal varlıklarımızı elden çıkarmak gibi bir düşünce içinde de değiliz.

Siz seçilirseniz Galatasaray genel kurulu çoğunluğunun Fenerbahçe ile dostluk istediği sonucu çıkarabilir miyiz?

İnşallah öyle bir sonuç çıkar. Galatasaray zaten bütün kulüplerle dosttur. Kurumlar, kulüplerle düşman olması için bir neden yok.

Galatasaray, Fenerbahçe’nin “1 milyon üye” projesi veya benzerini yapabilir mi... Aksi halde Fenerbahçe başarırsa makas açılacak.

Onların projesi onlar kendilerine göre bir şey yapıyorlar. İnşallah muvaffak da olurlar. Galatasaray da kendine göre bir takım şeyler muhakkak yapar.

İktidarlara eleştirmeden izlemek için bir süre tanınır... Sizin istediğiniz süre ne kadar olacak?

Ben hiçbir süre tanınsın istemiyorum. Yapılacak eleştiri varsa hemen yapılsın. Çünkü biz buraya eleştirilmemek için gelmiyoruz. Galatasaray bir problemin ve batağın içinde. Galatasaray’ı hep beraber elbirliği ile nasıl çıkartırız onun derdindeyiz. Eğer bize böyle bir görev verirlerse de bundan çıkarmak istiyoruz. Eleştirisiz bir gün bile geçirmesinler.

‘Çılgınlık değil görev’

Kulübün mevcut durumunu tanımlar mısınız?

Galatasaray’da helvayı yapmak isteyenler şekeri fazla koymuşlar, ateşini fazla yakmışlar. İçine konulacak irmiği de fazla koymuşlar. Bunları hepsini dozunda yapmazsak iyi bir helva olmaz. Aşçının da iyi olması lazım. Malzemenin de kararında ve kıvamında. Yoksa yenilmeyecek bir helva çıkar.

Başkan olmaya karar verdiğiniz günden beri uykunuzun kaçtığı geceler oldu mu?

olmaya karar verdiğim günden bu yana değil Galatasaray’daki kötü gidişatın başladığı günden itibaren rahat uyumamaya başladım.

Yaptığınız çılgınlık mı, vefa mı?

İkisi de değil. Bence bir görev.

Genel kurul üyelerine son mesajınız?

İnşallah son mesajım değildir. Kulüp üyeleri kongrelerine gerektiği önemi gösterir.

‘İmaj önemli değil’

Siz Galatasaray tarihinde yerini almış bir başkansınız. Ekonomik fair play nedeniyle Avrupa’ya gidememe ihtimali dahil ciddi sorunları çözmeye talip olurken, imajınızı riske attığınızı düşünüyor musunuz?

İmaj benim için hiç önemli değil. Galatasaray iyi olsun diye herkes bir şey yapmak zorunda. Eğer varsa bir imajım Galatasaray’ın iyiliğinden daha önemli olamaz.

‘Prandelli’nin sözleri felsefemizle çelişiyor’

Prandelli, Avrupa’dan önce hedefinin ligde 4. yıldızı takmak olduğunu söyleyince ne hissettiniz?

Galatasaray Kulübü’nün sadece kuruluş felsefesiyle değil bütün spor anlayışının felsefesi ile de çelişiyor. Böyle bir şey olabilir mi? İnsan katıldığı bir turnuvada ‘Zaten amacımız bu değildi’ diyebilir mi? Böyle bir düşünce olabilir mi? Ben bunu kabul edemem.

‘Duygun’a hiç yakıştıramadım’

Siz sakin ve beyefendi kişiliğinizle bilinen bir isimsiniz. Duygun Yarsuvat’ın ekibinizle ilgili “İntikam tugayları” benzetmesi oldu. Yine sessiz kalacak mısınız?

Galatasaray felsefesinin, düşüncesinin olduğu yerde intikam kelimesinden söz edilemez. Böyle bir şey Galatasaray’a yakışmaz da. Özellikle biz Duygun’un kazanması halinde emrinde olacağımızı söyledik. Bunu laf diye de söylemedim. Bu söylemini hiç yakıştıramadım. Hiç hoş bulmadım. Tanıdığım Duygun’dan da beklediğim bir laf değildi.