Osman Aşkın Bak, Kamu Denetçiliği Kurumu tarafından düzenlenen Sporda Hak İhlalleri ve Denetim Çalıştayı'na katıldı.
Bakan Bak, buradaki konuşmasında, Sporda Hak İhlalleri ve Denetim Çalıştayı'nın yapılmasının kendileri açısından önemine değinerek, "Spor, dünyanın ilk 10 endüstrisinden bir tanesi. Dolayısıyla hak ihlallerinden tutun da denetime kadar pek çok konuyu gözden geçirmeniz gerekiyor. Sizin kamu denetçiliği olarak bu bakış açısıyla bir başlangıç vermeniz önemli." dedi.
Sporun bilinen amatör vasfından çıktığını anlatan Bak, "Endüstri haline gelen bir yapıyla karşı karşıyayız. Bunun başında da tüm dünyayı etkileyen, futbol başta olmak üzere sporlardaki tartışmaları hepimiz takip ediyoruz. Sporcu yetiştirme konusunu da işin içine kattığımızda pek çok konu karşımıza çıkıyor. Camia içinde antrenör, doktor, masör, sporcusu ve çalışanları var. Bu iş bir endüstri ve kuralları da gitgide sert bir şekilde gelişecek, gerçek bu." değerlendirmesini yaptı.
"Spor hukukuna ihtiyaç var"
Gençlik ve Spor Bakanı Bak, sporda kanunların olduğunu belirterek, "Uygulamayı yaparken kanunları iyi bileceğiz. 6222 sayılı kanunu kulüplerimiz sporcularına ne kadar anlattı? Taraftarlara ve sporun aktörlerine ne kadar aktarıldı?" dedi.
"Doğruları sormak ve öğrenmek zorundasın." diyen Bakan Bak, şöyle devam etti:
"Genel hukuk dışında özel bir hukuka ihtiyaç var. Spor hukukuna ihtiyaç var. Bizde yeni yeni oluşan bir yapı. Sporcu da idareci de yaptırımlara karşı kendisini savunacak bilgiye sahip değil. Haklarını ve oyunun kurallarını bilmiyor. Bu bir gerçek. Başta oyunun kurallarını öğretmemiz lazım. En önemli noktalardan bir tanesi bu. Antrenör, haklarını ne kadar biliyor? Spor hukuku böyle gelişti. Sporun tüm tarafları haklarını en iyi şekilde bilirse o zaman aradaki itilaflar azalır. Devlette sporla uğraşan yapının içerisindeki görevlilerin de federasyonların da oyunun kurallarını iyi bilmeleri gerekli. O zaman bu sorunlar azalacak. Derin bir yapı. Sporda denetim mekanizması çok geniş. Esas sorun, oyunun kurallarını iyi bilmemiz lazım. Herkes işini iyi yapmalı ve yapmak zorundadır. Bizim, sporun doğrularına bakmamız lazım."
Sporun aynı zamanda bir kültür olduğuna da dikkati çeken Bakan Bak, "Bunların en başında eğitim geliyor. Sporcuların eğitimi geliyor. Kuralları bilirseniz az hata yaparsınız. O zaman ortaya az sorun çıkıyor. Eğitim çok önemli. Bilimi kullanmak önemli bir faktör. Spor hukukunun, uzmanlarıyla birlikte bu işin içinde yer alması, daha da etkin bir şekilde olması, önemli ve doğru. Sporda hak ihlalleri olmasın." ifadelerini kullandı.
Baykan: "Çalıştay, çözüm için yol gösterecektir"
Katılımcılardan Spor Genel Müdürü
Mehmet Baykan da çalıştayı düzenleyenlere teşekkür etti.
Baykan, "Spor denetiminde, devletin sporda etkinliği hep tartışılan bir konu olmuştur. Bu çalıştayın tartışmalara son vermeyeceği muhakkak. Bundan sonrasında çözümler için yol gösterecektir." diye konuştu.
Çalıştaya, Bakan Bak ve Baykan'ın yanı sıra Spor Genel Genel Müdür Yardımcısı Murat Kocakaya, bazı federasyon başkanları, teşkilat çalışanları ve spor camiasından isimler katıldı.
Kamu Denetçiliği Kurumunca (KDK), başta
Türkiye Futbol Federasyonu olmak üzere spor federasyonları hakkında yapılan başvurularda artış gözlenmesi üzerine, konunun taraflarını dinlemek, KDK tarafından verilecek kararlara esas teşkil etmek, mevcut spor teşkilatlanması ve yargılamalara ilişkin değerlendirmelerde bulunmak amacıyla "Sporda Hak İhlalleri ve Denetim Çalıştayı" düzenlendi.
Kamu Başdenetçisi Malkoç, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak'ın katılımıyla gerçekleştirilen çalıştayın açılışında, Türkiye'nin teröre karşı mücadelesini etkin bir şekilde sürdürdüğünü ifade ederek,
Zeytin Dalı Harekatı'nda şehit düşen askerlere Allah'tan rahmet, yaralı gazilere acil şifalar diledi.
Sporun Türkiye'de ve dünyada birçok kesimin ilgilendiği alan olduğunu dile getiren Malkoç, bu konuda anayasa, yasalar ve diğer mevzuatta yapılan birçok düzenleme olduğunu hatırlattı. Malkoç, "Her konuda olduğu gibi bu alanda da hak ihlalleri olabiliyor. Bu hak ihlallerinin denetimi veya bunların kontrolü oldukça tartışmalı. Özellikle anayasada son yapılan değişiklikten sonra bu iyice tartışmalı hale geldi, henüz belirginleşmedi." diye konuştu.
Anayasa Mahkemesinin dün bu konuda verdiği bir kararın Resmi Gazete'de yayımlandığını anımsatan Malkoç, şöyle konuştu:
"Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğümüz ve sporla alakalı olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine müracaatlar yapılıyor. Bize de müracaatlar yapılıyor. Biz federasyonlarla karşılıklı olarak görüş alışverişinde bulunuyoruz ama tartışmalı bir konu. Bize yapılan müracaatları da karara bağlamamız gerekiyor. Hem Anayasa'nın 59. maddesi, bu yapılırken KDK'nın düzenlendiği 74'üncü madde ve Yüksek Seçim Kurulunun kararlarına karşı itirazla ilgili düzenlenen 79. madde dikkate alınarak hem bundan sonra sporda hak ihlalleri sorunu nasıl çözülür,
AİHM'e gitmeden bu konuları nasıl halledebiliriz, kendi iç hukukumuzda nasıl yol arayabiliriz, o açıdan bu çalıştayı düzenledik."
Katılımlarından dolayı Bakan Bak'a ve ilgililere teşekkür eden Malkoç, "Esas olan toplumda ihtilafların oluşmadan işlerin yürümesidir." dedi.
Spor alanında da spor hukukunda ihtilaflar çıktığına dikkati çeken Malkoç, KDK'nin, yargıya müdahale etmeden mahkeme öncesindeki alternatif çözüm yollarından biri olduğunu dile getirdi.
Malkoç, KDK'ye başvuruların çok kolay olduğunu vurgulayarak, "Her türlü yoldan başvurabilirsiniz, üstelik herhangi bir harç, pul parası veya herhangi bir ücret alınmıyor. Bunun yanı sıra bize yapılan başvuruları yasamızda belirtildiği üzere 6 ay içinde karara bağlamak zorundayız. Mahkemelere göre oldukça kısa bir süre ve hepsinden önemlisi idare ve vatandaş arasında arabuluculuk, köprü görevi gördüğümüzden, halkın avukatlığını yaptığımızdan eğer bize müracaatları haklı bulursak, idareyi çözüme zorluyoruz." diye konuştu.
"Toplumun temeli olan aile sarsılıyor"
İş Kanunu'nda 2018 Ocak ayında değişiklik yapıldığını, bireyler arasındaki ihtilafı çözmek için arabuluculuk müessesesinin kurulduğunu hatırlatan Malkoç, bunun zorunlu hale getirilmesinden duyduğu memnuniyeti de dile getirdi.
Malkoç, kurum olarak çok güzel kararlar aldıklarını ifade ederek, şöyle devam etti:
"Türkiye'de son yıllarda kanayan yaralardan biri de evlilik hukuku, aile hukuku ve boşanmayla birlikte oluşan velayet sorunları. Boşanma oranlarına baktığımızda inanılmaz derecede artıyor. Toplumumuzun geleneksel yapısı bozuluyor, anayasada belirtilen toplumun temeli olan aile sarsılıyor. Bizim de yapılan müracaatlar üzerine KDK olarak ortaya koyduğumuz çözümlerden bir tanesi "Aile Arabulucuğu" müessesesinin yasallaşması gerektiğiydi. Bunu hem Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına hem de Adalet Bakanlığına tavsiye olarak ilettik. Ardından da bu kanunun çıkması için onlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Aile ihtilaflarının asgariye inmesi, özellikle boşanmalardan sonra velayet sorunlarından kaynaklanan kadın cinayetlerinden çocuk cinayetlerine, aile içi istismara, şiddete kadar bunları önlemek için yeni mekanizmalar önerdik."
Malkoç, geçen ay 2 çalıştay daha yaptıklarını, bundan sonra da vatandaşla idare arasındaki ihtilafları çözmek için bu toplantılara devam edeceklerini dile getirdi.
Çalıştaya katılan
Sayıştay Başkanı
Seyit Ahmet Baş da Sayıştayın bir denetim kurumu olduğunu hatırlatarak, Kamu Denetçiliği Kurumunun geçmişinin de
Osmanlı dönemine dayandığını anlattı.
Ombudsmanlığın her ne kadar "tavsiye kararı" denilse de yaptırımı olan kararlar gönderebildiğini aktaran Baş, hak ihlallerinin mahkemeye gitmeden çözülmesinin önemini vurguladı.
Açılış konuşmalarının ardından TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı
Emrullah İşler'in başkanlığında "Türk Hukukunda ve Mukayeseli Hukukta Ulusal Spor Yapılanması" başlıklı ilk oturum yapıldı.
Çalıştay, "Türkiye'de Spor Tahkimi" ve "Karşılaştırmalı Hukukta Spor Tahkimi ve İnsan Hakları Sorunları" adlı iki oturumla sona erecek.
Sizin düşünceleriniz neler ?