Grand Prix Raporu - Almanya - Son Dakika
Spor

Grand Prix Raporu - Almanya

Grand Prix Raporu - Almanya

Hoffenheim’da son yıllarda koşulan yarışlar sakin ve bir o kadar da sürprizden uzak sonuçlara yol açıyordu.

30.07.2019 12:22  Güncelleme: 12:22

Hoffenheim’da son yıllarda koşulan yarışlar sakin ve bir o kadar da sürprizden uzak sonuçlara yol açıyordu. “İstatistikler ve büyük sürücüler yanılmaz!” mantığına sahip olan bizler, son 10 yarışın dokuzunu kazanan Mercedes’i bir kez daha favori görüyorduk. Nasıl görmeyelim ki?

Mercedes’in İngiliz sürücüsü Lewis Hamilton, son yıllarda yağmur altında geçilen tüm yarışları çok rahat bir şekilde kazanmayı başarmıştı. Fakat bu işin içinden bir bit yeniği çıkacağı cuma gününden belliydi. Zamanı biraz geriye sarmakta fayda var...

Cuma günü yapılan antrenman turlarına oldukça motive başlayan Ferrari sürücüleri, pist üzerinde hakimiyeti çok rahat ele almıştı. Mercedes ve Redbull takımlarının pit duvarlarından çıkan mesajlara göre bu hafta sonu Ferrari’nin büyük sükse yapması bekleniyordu.

Cumartesi gününe gelindiğinde sıralama turlarına start verilmesiyle birlikte Kırmızılar için aksilikler -sezon boyunca olduğu gibi- bir kez daha boy göstermeye başladı. Sebastian Vettel, aracının güç ünitesindeki arıza sebebiyle Q1’de süre bile alamadan 20. sıraya mahkûm oldu. Cuma gününün yıldızlarından Charles Leclerc de tıpkı takım arkadaşı Sebastian Vettel gibi Q3’de aracındaki arıza sebebiyle süre alamadan 10. sıranın sahibi oldu.

Mercedes ise rakibinin aksine sezon boyunca olduğu gibi bir kez daha, yarışa hazır bir biçimde, sıralama turlarında zirveye oturmayı başardı. Motor sporlarında 125. yılını kutlayan “Gümüş Oklar”, hastalığı sebebiyle formsuz olmasına rağmen Lewis Hamilton ile birinci sırayı, Valtteri Bottas ile de üçüncü sırayı kaptı. Mercedes’lilerin arasına giren isimse komşu ülkenin haylaz çocuğu Red Bull pilotu Max Versttapen’di.

Hafta boyu günlük güneşlik bir havaya sahip olan Hoffenheim’da pazar günü sabah saatleri itibarıyla pistin üzerinde kara bulutlar dolaşması, ıslak zeminde bir yarışın koşulacağının sinyallerini veriyordu. Ne yani, bir önceki gün yapılan toplantılar ve taktikler yağmurun başlamasıyla kenara itilmek zorunda mı kalacaktı?

Takımlar bu duruma karşı stratejilerini hazırlamaya koyulmalıydı. Lakin kim bilebilirdi ki, dünyanın en iyi sürücülerinin hava tanrıları karşısında tüm stratejilere rağmen bu kadar çaresiz kalacağını? Ve yine kim tahmin edebilirdi ki bu sebeple Formula 1 tarihinin en harikulade yarışlarından birini izleyecek olacağımızı?

“Haydi başlayalım!”

Yağmur sebebiyle yarışın başı dahi çağdaşlarına göre oldukça farklı bir atmosferde başladı. Güvenlik aracıyla birlikte üç ısınma turu atan sürücüler, pit duvarına ve yarış hakemlerine kulaklıklarından “Zemin çok iyi. Hazırız. Haydi başlayalım!” mesajını verdi. Hakemlerin de onayıyla birlikte yarışa start verildi.

Dev mücadeleye ikinci ve dördüncü sırada başlayan Red Bull sürücüleri kalkış anında yavaş kalmaları sebebiyle yerlerini basit bir şekilde kaybetti. Yarışın ilk turundan kazanım elde eden isimler beşinci sıradan başlayan Kimi Raikkonen ve yirminci sıradan başlayan Sebastian Vettel oldu.

Henüz yarışın ikinci turunda Racing Point pilotu Sergio Perez’in çukura gömülmesi, sonsuz bir döngüyü ve zamanın bükülmesini anlatan Alman yapımı Dark dizisine atıfta bulunurcasına, güvenlik aracı ve pit stop silsilesinin yalnızca başlangıcıydı.

Lastiğinizi nasıl isterdiniz?

Sarı bayrakların sallanması ve güvenlik aracının piste girmesiyle birlikte önce Vettel, ardından diğer sürücüler birer birer pite girdi ve tam ıslak zemin lastiklerini, ıslak zemin lastikleriyle değiştirmeye başladı. Bir kumar oynayan ve pite girmeyen Haas’lı Kevin Magnussen, rakipleriyle arasındaki farkı açan Hamilton’ın hemen arkasında ikinciliğe oturdu. Fakat kumarı tutmayan Magnussen, kısa sürede rakiplerinin güçlü lastikleri karşısında çaresiz kaldı ve gerilere düşmeye başladı.

Yarış 14. tura kadar selamet içerisinde devam ederken motor arızası yaşayan Daniel Ricciardio aracını kenara çekmek zorunda kaldı ve güvenlik aracı bir kez daha piste girdi. Bu durumu fırsat bilen ve pite çağırılan Ferrari’li Charles Leclerc, yeni lastikleriyle pist üzerinde zaman rekorları kıran turlar atmaya başladı. Tur başına yarış lideri Hamilton’dan 4,8 saniye, Bottas ve Versttapen’den beşer saniye çalan genç sürücü; 29. tura kadar aradaki farkı saliselere indirmişti ki bariyerlere çarptı ve olası galibiyetini, ironik bir biçimde, Mercedes’in 125. yılını kutladığı panoların hemen önünde sonlandırdı.

Büyük kaos

Leclerc’in kazasından dakikalar sonra bu kez de Hamilton aracının kontrolünü kaybederek stadyum alanının hemen önündeki duvara çarptı ve ön kanadını parçaladı. Mercedes, yalnızca bu yarışa özel olarak garajını Netflix’in “Formula 1: Drive To Survive” belgeseli için açmıştı. Tahmin edersiniz ki, izlenme rekorları kıracak o anlar Mercedes için korku ve kaos dolu dakikaların başlangıcıydı.

Hamilton’ın beklenmedik kazası sonrası aldığı anlık pite girme kararıyla birlikte, yüksek ihtimalle ilk ve son kez, Mercedes mekanikerlerini bu kadar çaresiz halde gördük. Pit ekibinin, İngiliz sürücünün aracının kanadını ve lastiklerini hazırlayıp takması tamı tamına 50 saniye sürdü. Bu sürenin, modern Formula 1 tarihindeki pit stopların yaklaşık olarak 20 katına tekabül ettiğini hatırlatmakta fayda var.

Pek tabii aksilikler bununla da bitmedi. 50 saniyelik kaos sonrası rakiplerinin oldukça gerisinde kalan Hamilton’a bir darbe de pit alanına kurallara aykırı biçimde girdiği için hakemler heyetinden geldi ve Britanyalı pilota beş saniye ceza kesildi.

Sebastian Vettel: The Hateful Eight

40. tura geldiğimizde ise podyumda yer almaya doğru emin adımlarla ilerleyen Nico Hulkenberg’in kazası ile bir kez daha güvenlik aracı piste davet edildi. Ve yine yeniden pit hareketliliğiyle karşılaştık.

Zeminin kurumasıyla birlikte ıslak zemin lastiklerinden kurtulan sürücüler, yumuşak hamur lastiklere geçiş yaptı. Güvenlik aracının pistte olduğu 44. turda Ferrari garajıyla Vettel arasında ilginç bir diyaloğa kulak misafiri olduk. Tecrübeli sürücü, garajdan bir fayda görememiş olacak ki, kendi stratejisini ekiple paylaştı. Alman pilot, kenardan onay gelince yumuşak hamurla beraber tabiri caizse uçuşa geçti.

Yarış boyu yaşanan her aksiyon ve güvenlik aracı sonrası kendisini sekizinci sırada bulan, bu durumuyla sosyal medyada bir hayli dillere dolanan Vettel; bu dakikaların ardından rakiplerini birer birer geride bırakarak beşinciliğe kadar yükseldi.

Mercedes için Armageddon

Mercedes takım sekreteri Toto Wolff yarıştan sonra yaptığı açıklamada, “Bizim için korkunç bir gündü. Tam olarak Armageddon. Bundan daha kötü bir günümüz olamaz.” ifadelerini kullandı.

57. tur, Wolff’ün açıklamalarının ışığında, yarışın turnusolü olacak cinstendi. Hamilton’ın 29. turdaki kazası ve pitte kaybettiği saniyelerin ardından liderliği eline geçiren Bottas, adım adım galibiyete gidebileceği dakikalarda aracının kontrolünü kaybederek kendisini stadyum alanının duvarlarında buldu.

Bu kaza sonrası bir kez daha piste davet edilen güvenlik aracı, Vettel’in önündeki rakipleriyle arasındaki farkı kapatması için büyük fırsattı.

Geçtiğimiz sezon Hoffenheim’da lider götürdüğü yarışı çok basit bir hata sonrası yaptığı kazayla duvarda sonlandıran dört kez dünya şampiyonu, yenilenmiş lastikleriyle yarışın bitimine son beş tur kala büyük bir ivme yakalayarak önce Carlos Sainz, ardından Lance Stroll ve son olarak Daniil Kyvat’ı geride bırakarak yıllar sonra ülkesinde podyuma çıkmış oldu.

Yeni yüzler

Birkaç cümle de Lance Stroll ve Daniil Kyvat’a ayırmakta fayda var. Formula 1 camiası tarafından hakkında “Zengin aile çocuğu, eh işte boyutlarında da yeteneği var.” ifadeleri kullanılan Lance Stroll, Avustralya’nın ardından Almanya’da da çok iyi bir iş çıkarttı. Keza Daniil Kyvat da “Nelson Piquet’nin damadı olmasa bu mecrada yer bulamaz.” diyenlere cevabını tüm yarış boyunca soğukkanlılıkla hareket edip podyumun son basamağında yer bularak göstermiş oldu.

Sezonun 11. ama fevkalede zevkiyle, belki de tüm sezonların birincisi olmaya aday yarışını anılarımıza sabitlemekte fayda var. Formula 1’i neden bu kadar tutkuyla takip ettiğimize değer bir günü geride bıraktık. Mercedes adına, takım sekreteri Toto Wolff’un dediği gibi “Armageddon” gibi bir gün iken Max Versttappen, Daniil Kyvat, Lance Stroll ve Sebastian Vettel için ise harçlıkların biriktirilerek alındığı beyaz ayakkabıların çamurlu bir yolda kirletilmeden eve götürüldüğü bir gündü.

Hatalarınıza, aerodinamiğinize ve en önemlisi tutkunuza bin teşekkürler…

Kaynak: EuroSport.com

Son Dakika Spor Grand Prix Raporu - Almanya - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement