F.Bahçe'nin hocası, devre arası transferin zorluğuna dikkat çekti, "Oyuncu grubumuz ile yapabileceklerimizi düşündüğüm zaman, nereye gelebileceğimizi düşündüğüm zaman, futbolun doğrularını düşündüğüm zaman, gelebileceğimiz seviyeyi hayal edince şampiyonluk için her şeyin var olduğunu görüyorum" dedi.
Öncelikle ilk yarıyı değerlendiren Kocaman, "Sıkıtılar olacağını biliyordum, bunlara da hazırlıklıydım ama düşündüğümün, beklediğimin çok üzerinde gerçekleşen saha sonuçları ile karşılaştık. Bu durum, esas itibariyle kırılgan olan yapımızı çok daha geriletti ve ilk yarıya damga vuran en önemli faktör oldu. Ta ki
Osmanlıspor maçına kadar gelen süreçte.
Osmanlıspor ve öncesindeki
Kayserispor maçı, tarihsel olarak bakıldığı zaman pek kolay gibi gözüken bir durum değildi. İçeride oynayıp da 3-1'den maç vermek Fenerbahçe'nin genetiğine pek uygun değil. Arka arkaya aynı şeylerin tekrarlanması skor anlamında olağanüstü bir durumu gösteriyordu. Hakikaten Osmanlıspor maçında kadar olan süreç çok kırıcıydı. Benim de bir karar vermem gerekiyordu. Şöyle ki; yüksek karakterli, mesleğini seven, dayanışması yüksek son derece iyi bir takım var. Fakat kıramadığımız bir şey var gibi gözüküyordu. Ben de bu anlamda sorumluluğu üzerime aldım" dedi.
Adaptasyon sorunu
Sonraki süreçte devam etmenin daha doğru olacağını düşündüğünü belirten tecrübeli hoca, "Ve o andan itibaren de aslında bu kadar kırıcı etki yaşamasına rağmen tamamen değişen, istediklerini yapmaya doğru yönelen bir takım haline geldik" diye konuştu.
Transfer konusuna da değinen Kocaman şöyle devam etti;
"Birincisi ara transfer dönemi zaten zor. İkincisi ise transfer yapmak istediğiniz yerlerdeki oyunculardan daha üst seviyede olanı buldunuz. Şu anki maliyetler ortada, çok yüksek meblağlar. Bunu herkes görüyor. Yani sizin talip olduğunuz, size fayda sağlayacağına inandığınız ki transfer listemiz var, o konuda bir derdimiz yok. Ancak buralara gittiğiniz andan itibaren, birincisi kulüpleri iyi futbolcularını bırakmak istemiyor. İkincisi maliyetler gerçekten çok yüksek. Varsayalım kulüp bu yükün altına girdi, transfer gerçekleşti. İkinci yarının altıncı haftasında
Beşiktaş ile oynayacağız. Baktığınızda ikinci yarının ilk altı haftalık dönemi çok yoğun. Oyuncuyu aldınız, bugün geldiğini varsayarsak adaptasyon dönemi, hangi seviyede olduğu, takıma uyum sağladı mı sağlamadı mı? Bu ve buna benzer bir sürü bilinmezin ortasında olmaya başlayacak. Diğer taraftan kulübün mali çerçevesi. Transfer ister miydim? Elbette isterdim. Esas amacımız oyun ve oyuncu kalitemizi bir adım daha ileri götürebilmek. Ama öbür taraftan var olan gerçekler var. Şu andaki durumumuz, şu andaki kadromuz, bence şampiyonluk için yeterli. Bu benim görüşüm. Herkesin de fikrine saygı duyuyorum. Dolayısıyla kendi iç dünyamdan, oyuncu grubumuz ile yapabileceklerimizi düşündüğüm zaman, nereye gelebileceğimizi düşündüğüm zaman, futbolun doğrularını düşündüğüm zaman, gelebileceğimiz seviyeyi hayal edince şampiyonluk için her şeyin var olduğunu görüyorum. Saha içi için söylüyorum bunu. Bu oyuncu grubu bunu başarabilecek seviyede. Sonuç olarak; olabilirse, mümkünse bize katkı sağlayacak her oyuncuya kapımız açık ama var olan oyuncularımız şu anda benim için dünyanın en iyi oyuncuları."
Kocaman, saha dışındaki sabırsızlığın saha içindeki bireysel hataları tetiklediğini belirtti, "Biz profesyoneller bunu tespit ettikten sonra üzerine çıkmanın çarelerini aramalıyız. Kolay bir şey mi? Kendi iç dünyamız açısından tabii ki bunlar işin zorlu tarafları. Fakat diğer taraftan, bunların arkasına sığınmanın anlamı yok. Ciddi bir sabırsızlık var. Fakat Türk futbolunda da bu böyle, hayatımızda da böyle" dedi.
'Elif listede yer alacak'
"Şu anda listeye yazacağımız 14 tane yabancı oyuncumuz var. Elif de bu listede yer alacak. Yerli transferi kolay değil. Hem oyuncu seçiminden dolayı, aynı zamanda seçtiğiniz oyuncuyu alabilmek de kolay değil. Bir taraftan da bir oyuncuyu listeden çıkarmanız lazım. Bu da işin sıkıntı yaratabilecek başka bir tarafı. "
'9-13 puanlık kayıp kabul edilebilir'
"Yedi tane takım birbirine çok yakın bir şekilde zirve hesabı yapıyor. Bununla birlikte mevcut yabancı kuralının ligimize getirmiş olduğu rekabet ortamı aşikar ve takımların güç dengesi birbirine çok yakın. Bütün bunları yan yana getirdiğimiz zaman, bu yedi takımın birbirleriyle oynayacakları ve diğer güçlü takımlarla oynayacakları maçlar neticesinde puan ortalamasının geçen yıllara oranla biraz daha aşağıya gelme ihtimali yüksek. Bu sezon şampiyonluk 70 ile 75 arası puan toplamak yeterli olacak gibi görünüyor. Fenerbahçe özelinden gidersek, şu anda 33 puandayız. 40 puan alırsak 73 puan eder. Bu tablo da şunu gösteriyor; 9 ila 13 puan arasında kabul edilebilir bir puan kaybı olarak gözüküyor. Bu sebeple o bahsettiğim zorlu deplasman maçlarında avantajı rakiplere vermemeliyiz."
3 Temmuz'un izleri geçmedi
"3 Temmuz'un hem etkisinin, hem izlerinin pek geçtiği inancında değilim. O dönem çok sıcaktı. Müthiş bir reaksiyon verdi Fenerbahçe camiası. Doğru olduğuna, haklı olduğuna inandığımız bir yolda, sahada kazandıklarımızın masa başında elimizden alınmaması için müthiş bir reaksiyon gösterdik. Ama o sıcak bir dönemdi. Ancak sonra unutulan şu oldu; bu dönem hala bitmedi bence! Hala devam ediyor gibi gözüküyor. Aynı yoğunlukta mı? değil. Ancak etkileri hala devam ediyor."
'Basit hata oranı düştü'
"Gol yeme, pozisyon verme sorunumuz biraz azaldı. Bununla birlikte basit hata oranımız çok azaldı, bu durum yediğimiz gol sayısını olumlu anlamda etkiledi. Gol atma konusunda zaten sıkıntı yaşamıyoruz, hemen her maçta iki veya üzeri gol atabilecek düzeydeyiz. Sonuç olarak sezon başına göre futbolumuzda değişen ne; oyunumuzda siyah ile beyaz kadar büyük farklar yoktu ama basit hata oranımızın düşmesi, pozisyon verme sayımızın azalması son altı maçta beş galibiyetlik bir seriye dönüştü."
Sizin düşünceleriniz neler ?