AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çavuşoğlu Antalya'da

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Çavuşoğlu, "Terörün dini, ırkı, milleti, inancı yok ama bizim de Allah'a şükür, korkumuz yok ve korkmuyoruz. Eğer demirden korksaydık trene binmezdik, hele hele hızlı trene hiç binmezdik" dedi.

Çavuşoğlu, Antalya Kültür Merkezinde partisinin il başkanlığınca düzenlenen proje tanıtım toplantısındaki konuşmasında, Türkiye'den KKTC'ye su teminine değinerek, bunun asrın projesi olduğunu ve dünyanın Türkiye'ye bir kez daha gıpta ettiğini belirtti.

Dünyanın, bir kez daha Türkiye'nin ne kadar büyük bir ülke olduğunu, istediği her projeyi tüm engellere rağmen gerçekleştirebileceğini gördüğünü ifade eden Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Dün bildiğiniz gibi Türkiye'de, Anadolu topraklarında hemen Antalya'yla Mersin'in birleştiği yerde Anamur'dan yavru vatanımıza Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetimize barış suyunu, asrın projesini gerçekleştirdik. Kıbrıslı kardeşlerimizle suyu buluşturduk. İşte böylesine vizyonu büyük bir Türkiye'nin yol arkadaşları, dava arkadaşları, hizmetkarı olduğumuz için çok mutluyuz. Bunu gerçekleştiren Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza ve hükümetimize de şükranlarımızı sunuyoruz. Ne mutlu bizim Kıbrıslı kardeşlerimize."

Çavuşoğlu, 14 yıl önce "Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak" diye yola çıktıklarını ve ülkede büyük hizmetler yaptıklarını, engellere rağmen pes etmediklerini, geri adım atmadıklarını anlattı.

"Tuzak aynı, oyun aynı"

Milletten güç aldıklarını vurgulayan Çavuşoğlu, şöyle dedi:

"Bundan sonra da en büyük gücümüz, yine milletimiz olacak. Milletimizden başka hiçbir güç, bizi bu yoldan geri çeviremez. Allah'ın izniyle de çeviremeyecek. Bugün görüyoruz tuzak aynı, oyun aynı. Hiçbir şey tesadüf değil. Türkiye IMF'ye borcunu ödedi, hemen arkasından Gezi olayları başladı. Türkiye, yoluna emin adımlarla ilerledi. 17-25 Aralık darbe girişimleri... O da yetmedi, şimdi önümüze yine terör tuzağı, içeriden dışarıdan saldırılar, manipülasyonlar, algı operasyonları. Ama Allah'ın izniyle bu önümüze çıkarılan engeller de bizi yolumuzdan çeviremeyecek. Sonuna kadar terörle ve teröristlerle mücadele edeceğiz. Sonuna kadar terör bitinceye kadar mücadelemizi sürdüreceğiz."

Güçlü ve itibarlı Türkiye

Çavuşoğlu, Türkiye'nin artık güçlü bir üke ve itibarı olduğunu vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:

"Gidin yurt dışındaki vatandaşlarımıza, onların ne hissettiklerini sorun. 60 yıl önceki Türkiye ile 60 yıl sonraki buldukları Türkiye, hayal ettikleri Türkiye arasındaki farkı o kardeşlerimize sorun. Biz içeride bunları her gün yaşadığımız için bazen değerini, önemini, farkını hissedemiyoruz. Şimdiki Türkiye'yle ne kadar güçlü olduğunu, ne kadar gurur duyduğunu onlardan dinleyin lütfen. Sadece yurt dışındaki vatandaşlarımız mı? Bu Türkiye'yi yüz yıldır bekleyenler vardı. Bosna'daki imamın söylediği gibi, kendisine iki saat geciktirdiğim için özür dilediğim de, 'Biz sizi Türkiye'yi, Türkleri yüz yıldır bekliyoruz. İki saat beklemişiz ne önemi var' dedi. Çok şükür sadece Türkiye'yi değil, dünyadaki mazlum insanları ve toplulukları da güçlendirdik. Onların da artık, güçlü Türkiye'den beklentileri var. Onlar da güçlü Türkiye'yle gurur duyuyorlar, umutları var."

Çavuşoğlu, 7 Haziran'dan bu yana dünyanın her yerinden telefonlar aldıklarını bildirerek, "(Tekrar iktidara geleceksiniz değil mi? Tek başınıza geleceksiniz değil mi? Bugüne kadar bize sırtını çevirenlere, bugüne kadar bizi hor görenlere lütfen bu ülkeye temsil etmeyin) diyorlar. Onlara söylediğimiz şu, 'Evelallah bizim milletimizin aklıselimdir. Siz hiç merak etmeyin. biz istesek de bu millet buna müsaade etmez ve bunları Türkiye'yi emanet etmez' diyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

"Terörün dini, ırkı, milleti, inancı yok ama bizim de Allah'a şükür, korkumuz yok ve korkmuyoruz" diyen Çavuşoğlu, "Eğer demirden korksaydık trene binmezdik, hele hele hızlı trene hiç binmezdik" ifadesini kullandı.

Çavuşoğlu, güçlü Türkiye'yi millet ve AK kadrolarla birlikte inşa ettiklerini söyledi.

Yeni bir seçimin arifesinde olunduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Elbette tüm partiler halka beyannamelerini sundu. Hepsinin halka vaatleri vardır ama bu millet, kimin vaadini yerine getirip getirmeyeceğini, kimin sözünü tutup tutamayacağını çok iyi bilir. Bugüne kadarki seçim beyannameleri, hükümet programlarıyla bir nebzede olsun diğer siyasi partilere öncülük ettiyse bundan büyük mutluluk duyarız. Tüm siyasi partilerin de aynı çizgide ilerlemesini arzu ederiz."

(Sürecek)