Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Işık: (2)

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "Özellikle tekrar HDP'ye çağrımız biran önce aralarına terör örgütüyle mesafe koymaları. Terör örgütünün silah bırakmasıyla ilgili her türlü çalışmayı yapmaları, bırakın teröre destek olacak açıklamaları terörü açıkça lanetlemeleridir" dedi.

AK Parti Kocaeli 79. İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda konuşan Işık, bu akan kan dursun, Türkiye boşu boşuna kaybettiği yılları tekrar kaybetmesin diye "Çözüm Süreci" ile gösterilen irade ve sabrın bazıları tarafından zaaf olarak algılandığını bildirdi.

Bu tavrı zaaf olarak gösterenlerin nasıl bir aymazlık, gaflet, dalalet ve ihanet içinde olduğunu görmeye başladıklarını belirten Işık, "Tepelerine bombalar yağmaya başlayınca anyayı Konya'yı anladılar. Bu Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin gücünü kimsenin sınamaması gerektiğini gösteren önemli bir olaydır. Büyük devletler sabırlı devletlerdir. Hiç kuşkusuz Türkiye Cumhuriyeti de büyük bir devlettir" diye konuştu.

Işık, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Siz kalkacaksınız Suruç'u bahane ederek, gece yatağında yatan iki polisimize hunharca suikast yapacaksınız, şehit edeceksiniz, arkasından da 'AK Parti Çözüm Süreci'ni sabote etti' diyeceksiniz. ya bu ne biçim iki yüzlülüktür, bu ne biçim sahtekarlıktır. Bu ne biçim gaflet, dalalet ve ihanettir. Hele sözde aydın geçinenler 'biri iki polis öldürüldü diye Çözüm Süreci mi durdurulur' diyor. Çözüm Süreci'ni durduranlara, ülkeyi terörle dize getirmeye çalışanlara dönüp, 'Siz ne yapıyorsunuz, bu ülkenin bu devletin size verdiği krediyi niye doğru kullanıp da barışa yönelmiyorsunuz' diyecekleri yerde, Türkiye Cumhuriyeti devletine, askerine, hükumetine dil uzatıyorsun. Ama biz bu hainleri çok gördük. Ama ihanetinin sonucunun ne olduğunu da tarih kaydetti, bugün de kaydediyor."

"Adamın iradesi Kandil'in elinde"

"HDP barajı aşarsa Çözüm Süreci daha da hızlanır" niyetiyle yaklaşık 6 milyon insanın 7 Haziran'da HDP'ye oy verdiğine dikkati çeken Işık, "Biz bu HDP'ye verilen oyun büyük bir kısmının Çözüm Süreci daha güçlü olsun diye verildiğini biliyoruz. HDP de zaten propagandayı bu şekilde yürüttü. 'Eğer HDP'ye oy verirseniz biz Çözüm Süreci'ni sonuca ulaştıracağız, Türkiye'ye barışı getireceğiz, barış ortamı güçlenecek' diye propaganda yaptılar ve bu propaganda üzerinden oy aldılar. Ama 7 Haziran seçimleri sonucunda oluşan tabloyu en yanlış okuyan parti HDP oldu" ifadesini kullandı.

Işık, "Eğer HDP gerçekten akıllı hareket etmiş olsaydı, 8 Haziran sabahı PKK'ya silah bırakma çağrısı yapması gerekirdi. 'Ey PKK, ben 6 milyonun üzerinde oy aldım. Bu ülke barışa destek verdi. Gelin artık silahı bırakın ve biz demokrasi ve siyaset düzleminde mücadelemizi yapalım.' Doğru olan bu değil miydi? Doğru olan buydu. Ama ne oldu, kalktı bir tanesi, 'bu emanet oydur' dedi, hemen Kandil'den ayar geldi. 'Sen ne diyorsun o oy emanet oy değil.' 'Pardon efendim, kem küm.' Adamın iradesi Kandil'in elinde" değerlendirmesinde bulundu.

"Elde silah, dilde demokrasi söylemi olmaz. ya silahtan vazgeçeceksin ya da demokrasi söyleminden vazgeçeceksin. HDP'nin yapması gereken en önemli tercihi budur" diyen Işık, şöyle devam etti:

"HDP ya terör örgütüne silah bıraktıracak cesareti kendinde bulacak ve bunun için mücadele edecek ya da kalkıp demokrasi, özgürlük, barış edebiyatı yapmayacak. Millete gerçek yüzünü gösterecek. Bunu yapmayınca, diğer yaptığı iş laf ebeliğidir. HDP, 8 Haziran'da bu çağrıyı yapsaydı inanın daha da büyürdü. Ama liderlik öyle parlatmayla, cilalatmayla olmaz. Seçimlerde söyledik, memlekette cila kalmadı. Ne oldu? Öyle liderlik eline bağlama alıp türkü çağırmak değildir. Liderlik, zor zamanlarda ülke için millet için memleket için risk almaktır. Bu riski almayan lider olamaz. Çipras'ın Yunanistan'ı ne hale getirdiğini gördük. Aynı tarzda Türkiye'ye yutturulan Demirtaş'ın liderliğini de gördük."

"Türkiye gücünü elbette gerektiğinde göstermesini bilir"

Bakan Işık, Türkiye'nin sabrının sınamamasını isteyerek, "Hiç kimse Türkiye'nin terörle dize getirileceği gafletine, dalaletine ve ihanetine düşmesin. Türkiye, terörle ve teröristle mücadelesini sonuna kadar sürdürecek. Ama bunu yaparken de asla kardeşlikten, birlikte yaşama arzusundan zerre kadar taviz vermeyecek. Türkiye'nin yol haritası budur" ifadesini kullandı.

Türkiye'nin artık 12 yıl öncesinin Türkiye'si olmadığına işaret eden Işık, "Artık Türkiye, 'Kandil'i bombalarken benim şu silahımı kullanamazsın, benim bu silahımı kullanamazsın, şunu yapamazsın' diye sınırlama koyulabilecek bir ülke değil. Bugün Kandil tamamen milli imkanlarla geliştirdiğimiz silahlarla vuruluyor. Artık Türkiye'de terörden medet umanlar şunu bilsin ki Türkiye, Türkiye'ye düşmanlık yapanlara dünyayı dar edecek güce ve enerjiye sahiptir. Herkes bunu böyle bilsin. Türkiye gücünü elbette gerektiğinde göstermesini bilir" dedi.

Işık, genel seçimlerden önce HDP'ye yaptığı çağrıyı tekrarladığını belirterek, "Ey Selahattin Demirtaş, sana düşen PKK'ya silahsızlanma çağrısını yapmak ve PKK'nın silah bırakması ve artık Türkiye'de terörü bir yöntem olarak kullanmayı terk etmesini sağlamaktır. Halk sana sorumluluğu verdi. Bunun gereğini yerine getirmedikten sonra Türkiye'de senin siyaset yapman her geçen gün zorlaşacaktır. Bakın şuanda kayıplar. Ortalığı ateş çemberine çevirmeye çalışan vandallar ortada, onlar kayıp" diye konuştu.

"HDP'ye çağrımız biran önce aralarına terör örgütüyle mesafe koymaları"

Arzularının, Türkiye'deki terör gruplarının terörden vazgeçmesi ve terörü bir yöntem olarak Türkiye Cumhuriyeti'ni zayıflatmak için kullanmaktan vazgeçmeleri olduğuna işaret eden Işık, "Bunu yapmazlarsa Türkiye Cumhuriyeti yaptırmasını bilir. Bunu yaptıracaktır. Son dönemde ortaya konulan kararlılık aslında Türkiye'nin gücünün bir daha sınanmaması gerektiğini de gösteren en önemli kararlılıktır. Bu kararlılık bundan sonra hiçbir şüpheye mahal bırakmayacak şekilde sürdürülecektir" açıklamasında bulundu.

Işık, "Özellikle tekrar HDP'ye çağrımız biran önce aralarına terör örgütüyle mesafe koymaları. Terör örgütünün silah bırakmasıyla ilgili her türlü çalışmayı yapmaları, bırakın teröre destek olacak açıklamaları terörü açıkça lanetlemeleridir" dedi.

Işık, sözlerini şöyle tamamladı:

"2 polisimiz hunharca katlediliyor, şehit ediliyor, adam terör örgütünü bırakın lanetlemek yerine eski marksist söylemle geçiştirmeye çalışıyor. Bunu Güneydoğu'da HDP'ye oy veren Kürt kardeşimiz dahi çok net görüyor. İnşallah Türkiye bu mücadeleyi başarıyla tamamlayacaktır, hiç kimsenin tereddüdü olmasın. Ama bunu yaparken demokrasiden ayrılmak, demokrasinin sınırlarının dışına çıkmak aklımızdan geçmiyor. Türkiye terörle mücadelesine terör örgütünü tamamen silahsızlandırıp, terör örgütünün terör faaliyetlerini tamamen sonlandırarak kardeşlikten de çözüm sürecinden de vazgeçmeyecek. Bu iki konu bizim aynı anda yürütmemiz gereken iki konudur. Bir terörle mücadele, iki Çözüm Süreci. Bin yıldır kardeşçe yaşadığımız bu topraklarda Allah'ın izniyle kıyamete kadar kardeşçe birlik ve beraberlik içinde yaşamaya devam edeceğiz."

(Bitti)