CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Hülya Güven Açıklaması

CHP İzmir İl Gençlik Kolları tarafından CHP İzmir İl Başkanlığı'nda düzenlenen Bütünşehir yasası bilgilendirme toplantısında konuşan İzmir Milletvekili Prof. Dr. Hülya Güven, amacın köy ve belde tüzel kişiliğine ait mal ve toprakları talan etmek olduğunu söyledi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Hülya Güven ve İzmir İl Başkan Yardımcısı Ülkümen Rodoplu'nun Bütünşehir yasa tasarısını anlattığı toplantıya gençler büyük ilgi gösterdi. Konuşmasına Fransa'dan örnek vererek başlayan Güven, nüfus ve yüz ölçümü olarak Türkiye'den daha küçük olmasına rağmen belediye sayısının çok daha fazla olduğunu belirterek, "Fransa'nın yüz ölçümü ve nüfusu bizden daha az olduğu halde nüfusu 200 olan yerlerin dahi belediyeleri mevcut. Bu durum yerelde yönetimin ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Fransa'da yaklaşık 36 bin 569 belediye mevcutken biz 2014 seçimlerine 1395 belediye olarak gireceğiz. Bizde çıkarılan kanun ile nüfusu değil; 200, 2000'den aşağı olan ya da ne olursa olsun "bütün şehir" kapsamına giren belde belediyeleri kapatılarak mahalleye dönüştürülmektedir. Bu nedenle en çok etkilenecek olan köylerimiz ile beldelerimiz olmaktadır" dedi.

"BAKANLIK KÖY ARAZİLERİNİ NE YAPACAK?"

Köy ve beldelerin tüm mal varlıklarının belediyelere aktarılacak gibi gösterildiğini ancak işin iç yüzünün göründüğü gibi olmadığını anlatan Güven şunları söyledi:

"Köy ve beldelerin mülklerinin ne olacağı ile ilgili kararları valilikte oluşturulan bir kurul verecek. Köy kahveleri dahil köy arazilerinin ne olacağına bu kurul karar verecek. Kurul, mal varlıklarını belediyeye değil bakanlığa devredebilecek. Köy tüzel kişiliğine ait araziler artık köylüler tarafından kullanılamayacak ve köyün gelir kaynağı kalmayacak. Zaten göç veren köylerde insan kalmayacak. Bu da eğitimden sağlığa, ulaşımdan işsizliğe tüm toplumun ilgilendiren koca bir sorun yumağı halinde tekrar gündemdekini yerini alacak."

"HAYVANLARIN DA İÇTİKLERİ SU PARALI OLACAK"

Gezdiği, tanık olduğu yerlerden örneklerle konuşmasını sürdüren Güven, "Ödemiş doğal "Bademli" suyuyla ünlüdür ve işletmesi belde belediyesine aittir. O da devrolacak ve valilikteki kurul kararıyla bir süre sonra satılacak. Yine 2b arazileri belki de yüz yıllardır kullanan sahiplerine yüksek bedelle satılmaya çalışılıyor. Ancak yurttaşlarımızın bu bedelleri ödeme güçlerinin olmadığını ve kendi arazilerinin satın alamadığını görüyoruz. Amaç da bu zaten bakanlığa kalsın ve kolayca satılsın. Kırsal alanda hükümet yatırım yapmıyor. Köylü suyu sondajla çekiyor ama artık sayaç takacaklar. Hayvanlar otlamaktan köye döndüklerinde köy çeşmelerinden su içerler. Artık bu hayvanlarında içtikleri sulara para ödenecek. Çünkü köy çeşmelerine de sayaç bağlanacak ama sayaç köy adına olamayacak. Peki kim ödeyecek?" diye konuştu.

"HALKA SORULMALIYDI"

CHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Dr. Ülkümen Rodoplu da, yasa ile köylerin mahalle olacağına ve bunun ciddi zararları olacağına değinerek, "Bu yasa çıkarılırken halka sorulmalıydı. İl Başkanlığımız, bundan önce kapanması söz konusu olan beldelere sandık koydu ve halka sordu. Yaptığımız referandum sonucunda aldığımız sonuçlar, belde halklarının çok büyük bir bölümünün belde belediyelerinin kapatılmamasından yanaydı" dedi.

CHP İzmir Gençlik Kolları Başkanı İbrahim Soydan, halkı bu yasa tasarısı hakkında bilgilendirilmek için bu toplantılardan öğrendiklerini onlara anlatma görevleri olduğunu hatırlattı. Soydan "Ben de parti büyüklerime katılıyorum. Partimiz, iktidara gelecektir ama şunu unutmayalım ki partimiz, ancak ve de ancak çareyi kendinde bulanlarla değil çareyi örgütte, ilkelerimizde bulanlarla olacaktır. Bizim için çare örgüt, çare Cumhuriyet Halk Partisi. Ben değil, sen değil, biz diyebilenler ancak çare olabilirler" dedi. - İZMİR