Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, başı açığın da başı örtülünün de kendisinin kardeşi olduğunu belirterek, "Bunların hepsi bu ülkenin vatandaşı. Bunların arasına niye ayrımcılık sokuyorsunuz? Niye ayrımcılık tohumlarını atıyorsunuz? Yoksa başörtülü, başı açık, aralarında problem yok. Problem bu sapık zihniyetlerde" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rize Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen toplu açılış töreninde vatandaşlara hitap etti.
Toplumda bazı kesimlerin tüm uğraşlarına rağmen içlerindeki başörtü ve inanç düşmanlığını saklayamadığını, bastıramadığını ifade eden Erdoğan, "Tabii bunların kafasındaki ideal yönetim, milli şefin idaresindeki tek parti. Hani milletin ekmeği bile karneyle aldığı, camilerin depoya çevrildiği, satıldığı, en küçük bir muhalif sesin dahi şiddetle bastırıldığı tek parti dönemi" diye konuştu.
Kürt vatandaşların dindar ve inancına sahip olduğunu dile getiren Erdoğan, "Kalkıp da bu ülkenin Müslüman insanlarına, Müslüman Kürt evladına, kalkıp Kabe'yi Taksim olarak gösterenlere 7 Haziran'da gereken dersi verecek misiniz? Benim Rize'den zaten endişem yok, o ayrı mesele ama bunlara haddini toptan bildirmek gerekiyor" ifadesini kullandı.
- "Menderes ve arkadaşlarının kanı hala bunların ellerinde"
Erdoğan, bazı kesimlerin 1950 yılından bu yana her seçimden sonra hayal kırıklığı yaşadığını ve milletin sandıkta koyduğu iradenin onlar için bir kabusa dönüştüğüne işaret ederek, şunları kaydetti:
"Demokrasiye düşmanlıkları oradan geliyor. Eskiden millet çalışıyor, onlar yönetiyordu. Millet yönetimde söz sahibi olunca, bunların borusu ötmez oldu. Onun için her darbeyi, her cuntayı, her vesayet girişimini desteklediler, alkış tuttular. Şimdi de alkış tutuyorlar. 27 Mayıs 1960 darbesinin arkasında bunlar vardı. Rahmetli Menderes'in milletten gördüğü teveccüh karşısında sandıkta netice elde edemeyeceklerini anlayınca, işi cuntacılara havale ettiler. Menderes ve arkadaşlarının kanı hala bunların ellerinde. Türkiye'nin daha sonra yaşadığı siyasi ve sosyal krizlerin temelinde 27 Mayıs Anayasası ile tesis edilen sistem vardır. Bu Anayasa'nın ardından ise akademisyenleri, bürokratları ve siyasetçileri ile tam kadro tek parti döneminin yönetiminin olduğunu biliyoruz. 1970'lerin başındaki cunta hareketlerinin gerisinde de daima CHP gölgesi olmuştur. Demokrasi yoluyla elde edemediği iktidarı, tehdit yoluyla gasp etmek bu zihniyetin klasik yöntemidir. Nitekim 1997 yılında 28 Şubat döneminde aynı zihniyetteki partiler, yine aynı yöntemle iktidarı gasp ettiler."
-"Bunlarda kök yok kök. Köksüz. Sıkıntı burada"
Ana muhalefet partisinin Ankara milletvekili listesinin birinci sırasındaki kadın adayın, 28 Şubat döneminde insanların inancına, özellikle de başörtülü kızlara yönelik baskıların en büyük savunucusu olduğunu ifade eden Erdoğan, "Biliyorsunuz 2008 yılında üniversitelerde başörtüsünü tamamen serbest bırakmak için bir anayasa değişikliği yapmıştık. Hani meşhur, '411 el kaosa kalktı' diye başlığın atıldığı o günü hatırlıyorsunuz değil mi gençler? Ahh ahh! Şimdi bunlar aynı koalisyonun içindeler. Anayasa Mahkemesi bu değişikliği iptal etmiş. O zaman genel başkanı olduğum partiye de kapatma davası açmışlardı. Bu süreçte yapılan laiklik mitinglerinin başını işte bu aday çekiyordu. Daha sonra köprünün altından çok sular aktı. Türkiye bu yasakları geride bıraktı" diye konuştu.
Erdoğan, artık üniversitelerde, ortaöğretimde ve kamuda başörtüsünün serbest olduğunun altını çizerek, "Başı açığı da başı örtülüsü de bunların hepsi benim kardeşim. Bunların hepsi bu ülkenin vatandaşı. Bunların arasına niye ayrımcılık sokuyorsunuz? Niye ayrımcılık tohumlarını atıyorsunuz? Yoksa başörtülü, başı açık, aralarında problem yok. Problem bu sapık zihniyetlerde. Ne oldu? Bu yasalar çıktı, kıyamet mi koptu? Türkiye onların beklediği gibi bir karanlık çağa girmedi. Tam aksine bir aydınlık çağda yürüyor. Ama bunların kafası karanlık, zihniyeti karanlık. Bunlarda kök yok kök. Köksüz. Sıkıntı burada" değerlendirmesini yaptı.
-"Her fırsatta milletin değerlerine saldırmaktan da geri durmazlar"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün yönünü geleceğe çevirmiş, 2023 hedefleri için çalışan bir Türkiye'nin olduğunu belirterek, ana muhalefet partisinin Ankara birinci sıradan gösterdiği milletvekili adayıyla geçmişe duyduğu özlemi açık şekilde ortaya koyduğunu dile getirdi.
Milletin değerlerine düşman olanlarla gidilecek yolun, yeniden yasakların Türkiyesi olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Bunlar için demokrasi, sadece kendi iktidarlarını; özgürlükler de kendi ideolojilerinin hakimiyetini ifade eder. Adları, 'sosyal demokrat'tır ama kendileri faşisttir. Kavgaları bu milletin tarihi ile dertleri bu milletin kültürü ve inancıyla. Dikkat edin ağızlarından milletimizin değerlerine ilişkin hiçbir söz çıkmaz. Lafa gelince saygılı olduklarını söylerler ama her fırsatta milletin değerlerine saldırmaktan da geri durmazlar" dedi.
(Sürecek)
Son Dakika › Yerel › Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rize'de - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?