Milli İttifak'ın Trabzon Mitingi

Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, çözüm sürecine değinerek, "Bir hukuk devleti vatandaşının temel haklarını dinen de hukuken de pazarlık konusu yapamaz" dedi.

Mustafa Kamalak ve eski Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Atatürk Alanı'nda düzenlenen mitingde, birlikte kürsüye çıkarak katılımcıları selamladı.

Kamalak, burada yaptığı konuşmada, ülkenin, Karadeniz'in ve Trabzon'un sorunlarını çözecek olanın Milli İttifak olduğunu belirterek, "Sorunları çözemezler, o maya yok çünkü o maya yok. Bu iş cesaret ve iman işidir. Televizyonları başındaki aziz milletime soruyorum 'sizler Haçlı birliğinden yana mısınız, İslam birliğinden yana mısınız?' O halde adres belli değil mi Allah aşkına" diye konuştu.

Kendilerinin Karadeniz'in yiğit insanlarının sıkıntılarını bildiğini, dünyada fındığın yüzde 80'ini Karadeniz'in ürettiğini ancak kazancını batının kazandığını savunan Kamalak, "Biz 2 milyar dolarlık fındık ihraç ediyoruz, elin adamı bizden alıyor, ismini değiştiriyor, bize satıyor tekrar bir kısmını. Sadece bir markadan 12 milyar dolar kazanıyor. Üreten benim insanım, kazanan yabancı" ifadesini kullandı.

Kamalak, kendilerinin kurduğu koalisyon hükümeti döneminde Trabzon'da yapılan yatırımları anlatarak, şunları söyledi:

"Bizden sonra devlet buraya gelip bir tek fabrikanın temelini attı mı, ne yüzle oy isteyecekler sizden? Siz ne akla hizmetle bunlara oy vereceksiniz? Son 10 yılda Karadeniz'den sadece İstanbul'a göç eden insan sayısı 4 milyon. Bunlar sizin evlatlarınız, bu güzel diyarı terk eder bu insanlar. Karadeniz ki cennet misalidir. İnsan yaşamaya, havasını teneffüs etmeye doyamaz, peki bu insanlar niye gidiyor? Gidiyor çünkü iş yok, ürününe, emeğine sahip çıkılmıyor, toprak karın doyurmuyor, namerde muhtaç duruma düşmüş."

Karadeniz'den göçün önlenmesi için 46 yıllık milli görüş mazisinin desteklenmesini isteyen Kamalak, "Bizim 46 yıllık sürede bir tek suçumuz var, milletimize hizmet etmek, işçiye, memura, emekliye ilk etapta yüzde 50 zam vermek, çay üreticisinin alın terini korumak, fındık üreticisinin hakkını savunmak, taban fiyatı yükseltmek, yani sizlere hizmet etmek. Suçumuz bu. Allah aşkına biliyorsanız başka bir suçumuzu söyleyin. Çünkü bu millet tarihin en şanlı milletidir. Batı kapılarında kul köle olmak bu aziz milletin torunlarına yakışmaz" dedi.

Kamalak, kendilerinin baraj altında kalacağı iddialarına da değinerek, "Diyorlar ki 'bunlar iyi, güzel insanlardır ama barajı geçemezler'. Hadi oradan canım, baraj çoktan yıkıldı. Yaptıkları anketlerde bu durumu gördükleri içindir ki Erbakan hocamızı hem sırtından hem kalbinden hançerleyenler, AKP'nin parti sözcüsü çıkmış diyor ki 'Saadet Partisi ittifak kurmakla Erbakan hocanın hatıralarına ihanet ediyor'. Cevap vermeye değer bulmuyorum. Evet hocaya sadakat şerefimizdir" diye konuştu.

Karadeniz'in ürününe sahip çıkacaklarını, çayın, fındığın hükümetin devletin koruması altında olmasını sağlayacaklarını söyleyen Kamalak, "48 milletvekili ile Kıbrıs Barış Harekatını biz gerçekleştirdik. Bizden sonra gelen iktidarların sata sata bitiremediği ya temelini attığımız ya da açılışını yaptığımız fabrikalardır. Türkiye'nin çözülemeyecek problemi yoktur, bu problemleri çözecek olan yegane parti de biziz. İktidar partisi bu ülkede hiçbir temel problemi çözemediği için 'şu problemi çözeceğim, bana oy verin' diyemiyor" değerlendirmesinde bulundu.

Çözüm sürecine değinen Kamalak, "Çözüm dediler, çözüm diyerek neyi çözdüler? Neyi söylüyorlar, Güneydoğu'ya özerklik mi, bağımsızlık mı verecekler. Neyi konuştuklarını biliyor musunuz? Birinin el sallamasıyla 10 binler sokağa döküldü 6-8 Ekim'de, tam 50 genç hayatını kaybetti. Devleti zaafa uğrattılar. Biz net olarak söylüyoruz, bir hukuk devleti vatandaşının temel haklarını dinen de hukuken de pazarlık konusu yapamaz. 'Birileriyle pazarlık yapıyoruz' diyerek devlet zaafa uğratılamaz. Terörist dediğin ekiple pazarlık, müzakere yapılmaz, mücadele edilir" ifadesini kullandı.

Başkanlık sisteminin ülkenin meselelerini halledemeyeceğini, bu sistemin despotizm sistemi olduğunu savunan Kamalak, genel seçimlerde kendilerine destek verilmesini istedi.

"Zafer inananların olacaktır"

Eski BBP Genel Başkanı Destici ise Türk İslam coğrafyasındaki kanın durdurulması, gelir dağılımdaki adaletsizliği ve dış politikadaki itibarsızlığı ortadan kaldırmak için, açlık sınırında vatandaş bırakmamak için, emekliyi, askeri ücretliyi, taşeron işçiyi, memuru ve bu ülkedeki tüm insanları alnı ak başı dik şekilde yaşatmak ve milli değerlerden kopuşa bir isyan olarak milli ittifakı kurduklarını söyledi.

İslami değerlerin hiçbir dönemde bu kadar istismar edilmediğini ve 7 Haziran'da milletin ittifaktan yana olanları sandıktan çıkaracağını savunan Destici, "Zafer inananların olacaktır" dedi.

Destici, iktidar partisinin millete verdiği sözleri yerine getirmediğini, yeni anayasayı yapmadığını, Türkiye'yi demokratikleştirmediğini ve darbe anayasasıyla yönettiğini öne sürerek, "Bugün diyorlar ki 'bu gömlek bu bedene dar geliyor, başkanlık sistemine geçmemiz lazım'. Hayır. Bu gömlek bu bedene dar gelmiyor, siz bu millete, bu memlekete dar ettiniz, 7 Haziran'da da bu millet sandığı size dar edecek" diye konuştu.

AK Parti'yi eleştirerek çözüm sürecine değinen Destici, "Bakmayın bunların kayıkçı kavgası yaptığına, bunlar, seçim öncesi birbirlerini büyütme gayretleri. AKP Milli İttifak'ın kurulmasıyla kendinden kaçan oyları durdurmaya çalışıyor, HDP'yi de barajı aşırtmaya çalışıyor" ifadesini kullandı.

Destici, AK Parti ve HDP'yi eleştirerek, "Bu seçimde AKP'ye verilen her oy HDP'ye verilmiştir, HDP'ye verilen her oy da PKK'ya verilmiştir" değerlendirmesinde bulundu.

Konuşmaları zaman zaman partililerce "İşler yarım yamalak, kurtar bizi Kamalak", "Bu nesil sizi iktidar yapar" sloganları ve tekbirlerle kesilen Kamalak ve Destici'nin Trabzonspor renklerini taşıyan bordo-mavi atkı taktıkları gözlendi.