2. Uluslararası Üst Düzey Su Konferansı öncesi Ankara'da hazırlık toplantısı düzenlendi

Haziran'da Tacikistan'ın başkenti Duşanbe'de gerçekleştirilecek uluslararası su konferansı öncesi Ankara'da hazırlık toplantısı ve brifing düzenlendi.

2. Uluslararası Üst Düzey Su Konferansı "Sürdürülebilir Kalkınma için Su" Uluslararası Eylem On Yılı, 2018 - 2028 hazırlık toplantısı ve brifingi, Birleşmiş Milletler (BM) Türkiye Mukim Koordinatörü Alvaro Rodriguez, Tacikistan'ın Ankara Büyükelçisi Eşrefcan Gulov ve Dışişleri Bakanlığı Çevre, İklim Değişikliği ve Sınıraşan Sular Genel Müdür Yardımcısı Adnan Altay Altınörs'ün katılımıyla çevrim içi yapıldı.

Burada bir konuşma yapan Rodriguez, etkinliğin haziran ayında Tacikistan'ın başkenti Duşanbe'de düzenlenecek konferans öncesi fikir paylaşımı açısından önemli olduğunu vurguladı.

Sürdürülebilir Kalkınma 2030 Hedefleri'nin daha adil, yeşil ve katılımcı bir kalkınma modeli sunduğuna işaret eden Rodriguez, bu hedeflerin Kovid-19 pandemisinin de gösterdiği gibi salgınlar ve Ukrayna'daki savaş nedeniyle tehdit altında olduğunu ifade etti.

Artan gıda fiyatları, enerji fiyatları ve finansal istikrarsızlıkların önemli bir problem olduğunu aktaran Rodriguez, suya ulaşımın da sürdürülebilir kalkınmayı tehdit ettiğini söyledi.

Rodriguez, iklim değişikliğinin su kaynakları üzerine yaptığı etkiye de değinerek, "Kovid-19 temiz suya küresel anlamda ulaşabilmenin ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Su hem toplumun her kesimi için hem de gıda üretimi, enerji üretimi, mal ve hizmetler için önemli." diye konuştu.

Dünyada 2 milyardan fazla insanın temiz suya ulaşamadığını, 3,6 milyar insanın ise güvenli hijyen hizmetlerini almakta zorlandığını dile getiren Rodriguez, "2,3 milyar insanın evinde sabun ve temiz su gibi basit el yıkama imkanları bulunmazken 600 ila 700 milyon civarında insanın evinde su bile yok." dedi.

"Bilim iklim değişikliğinin su kıtlığını artırdığını gösteriyor"

Gulov da suyun temizlik, tarım, sağlık ve ekosistem açısından önemine dikkati çekerek, "Bilim, küresel bir kriz olan iklim değişikliğinin su döngüsündeki değişkenliği artırdığını, dolayısıyla su arz ve talebindeki öngörülebilirliği azalttığını, su kalitesini kötüleştirdiğini, su kıtlığını artırdığını ve sürdürülebilir kalkınmayı tehdit ettiğini gösteriyor." şeklinde konuştu.

Bu etkilerin yoksul ve savunmasız grupların hayatını daha da zorlaştıracağının altını çizen Gulov, ülkesinin bu alanda birçok seviyede girişimde ve diyalogda bulunduğu söyledi.

Uluslararası Eylem On Yılı teklifinin ilk olarak Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman tarafından getirildiğine de işaret eden Gulov, ilk on yıllık plan olan "Yaşam için Su 2005-2015"in de Rahman tarafından 2003'te teklif edildiğini hatırlattı.

Gulov, on yıllık programın ortasında düzenlenecek BM 2023 Su On Yılı Yarı Dönem Değerlendirmesi öncesi Tacikistan ve Hollanda'nın eş başkanlığında Duşanbe Konferansı düzenleneceğini aktardı.

Bu konferansın değerlendirme sürecine hazırlık anlamı taşıdığını anlatan Gulov, "Son on yılda bölgemizde iklim değişikliğinin etkilerini artan bir şekilde görüyoruz. Kışlar daha uzun ve soğuk, yazlar daha sıcak ve kuru geçiyor. Bu nedenle bölgemiz artan bir şekilde su ve elektriğe ihtiyaç duyuyor. Bu kapsamda bölge ülkelerinin ve dünyanın dikkatini daha aktif eylemlere çekmek, iklim değişikliğiyle mücadele etmek ve iklim değişikliğinin sonuçlarını ortadan kaldırmak için çalışmalarımızı sürdürmeyi planlıyoruz." diye konuştu.

Gulov, konferansın dünyanın iklim değişikliği ve su konularındaki çabaları birleştirecek ve güçlendirecek katkılar sağlayacağını belirterek, herkesi 6-9 Haziran'da Duşanbe'ye davet etti.

"Tacikistan'ın su konusundaki çabaları Türkiye tarafından takdir ediliyor"

Altınörs ise Tacikistan'ın su konusunda gösterdiği çabalara yer vererek, "Birçok ülke kendi gündemlerine nedeniyle su konusunu farklı şekilde ele alıyor ancak Tacikistan bu konuda nötr ve su konusunu küresel sürdürülebilir kalkınma ve refah için ele alıyor. Tacikistan'ın bu konudaki çabaları Türkiye tarafından takdir ediliyor." dedi.

Su konusunda çok fazla atılması gereken adım olduğunu vurgulayan Altınörs, bu konuda siyasi irade, küresel iş birliği, kapasite ve finansal konuların önemine vurgu yaptı.

Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'ne ulaşmak için su konusundaki çabaların ikiye katlanması gerektiğini belirten Altınörs, sınır aşan sular konusuna da değindi.

Altınörs, bu suların çatışma değil iş birliği konusu olması gerektiğini söyleyerek, "Bu konuda bir araya gelmeli, tartışmalı, iklim değişikliğinin etkilerini değerlendirmeli ve planlar yapmalıyız. Bu şekilde bölgemizdeki su kaynaklarımızı sürdürülebilir şeklinde kullanmalıyız. Türkiye sınır aşan sular konusunda komşularıyla her türlü iş birliğine açıktır." ifadelerini kullandı.