Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, bakanlıkça Antalya'da 3 gündür sürdürülen "Büyükbaş ve Küçükbaş Hayvancılık Çalıştayı"nın kapanış oturumuna katıldı. Bakan Fakıbaba, burada yaptığı konuşmada, hayvancılıkta ana iskeletin orta ve küçük işletmeler üzerine kurulması, büyük işletmelerin de mutlaka ve mutlaka desteklenmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'nin hayvan varlığı konusunda farklı rakamların çıktığını ifade eden Fakıbaba, bu konuda bu yıl bir çalışma yapılacağını, Türkiye'nin hayvancılık varlığının tam olarak ortaya çıkarılacağını ve kayıt altına alınacağını dile getirdi.
KÖYLERDE YAŞAM STANDARDI
Tarımla uğraşan, köyde yaşayan gençlerin giderek azaldığı konusunun ele alındığını belirten Fakıbaba, şöyle konuştu:
"Ben de yıllardır yöneticilik yapıyorum, sizin kadar olmasa da bazı şeyler konusunda tecrübelerim var. Genç bir arkadaş düşünün, kötü bir ortamda yatıyor, bulunduğu yerde çöp toplanmıyor. Ben olsam, ben de o köyde yaşamak istemem ama gözlerinizi kapatın ve düşünün, ahırı mükemmel, pırıl pırıl. Hayvanlarını seviyor, hayvanı ona ürün veriyor, geçindiriyor. Evine geliyor üstünü başını değiştiriyor, duşunu alıyor, halı sahaya gidiyor, sporunu yapıyor. Köyde kütüphanesi var. Olmayacak şeyler değil."
"KÖYSEL DÖNÜŞÜM, KENTSEL DÖNÜŞÜM KADAR ÖNEMLİ"
Fakıbaba, köysel dönüşümün kentsel dönüşüm kadar önemli olduğunu, ekonomik olarak rahat, huzurlu, altyapısı iyi köylerde hem tarımın, sanayinin tutunabileceğini, hem de gençlerin köylerinde kalabileceğini ifade etti.
Tarımsal örgütün ve sigortanın önemine dikkati çeken Fakıbaba, bunların da yetiştiricilerin eğitimiyle mümkün olabileceğini söyledi. Bakanlığı yönetmenin kolay olduğunu ancak afetler konusunda ellerinden bir şeyin gelmediğini belirten Fakıbaba, "Bugün Antalya'ya indim yağmur var. Şimdi yağmur Allah korusun sele dönüşecek mi, seralar ne olacak. Burada otururken bir yandan da yağmuru düşünüyorum." dedi.
Veterinerlik ve ziraat fakültelerinde eğitim alan çocukların, üniversitelerdeki hocaların en büyük laboratuvarının arazi olması gerektiğini, sadece teorik ders almanın yeterli olmadığını kaydeden Fakıbaba, aşı yapmadan veteriner hekim olmuş, ziraat mühendisi olmuş öğrenciler bulunduğunu söyledi.
"HOCA UNVANIYLA ÇIKIP VATANDAŞI YANLIŞ YÖNLENDİRİYORSUN"
Sağlıklı toplumun önemine işaret eden Fakıbaba, hoca unvanıyla çıkan bazı kişilerin toplumu yanlış yönlendirdiğini kaydetti. Halkın sağlığının, her gıdadan yeterince yemenin önemli olduğuna işaret eden Fakıbaba, şöyle konuştu:
"Önce can, sonra canan. Böyle kendini bilmez bir şekilde anlatıyor. 'Şunu yiyin, bunu yemeyin.' Allah aşkına hoca unvanıyla çıkıyorsun, milleti yanlış yönlendiriyorsun. 'Bal iyi değildir.' diyor. Bu, Türkiye'de üretilen bal. Dün Samsun'daydım, daha önce Ardahan'da. Diyetten anlamam ama ben bir hekimim. Allah öyle güzel şeyler yaratmış ki. Aşırıya kaçmadan, sağlıklı olmak kaydıyla temiz olması kaydıyla karnınız doyduğu an bırakmak kaydıyla yiyin. Tereyağını da zeytini de pekmezi de yiyeceksin. 'Şunu yeme, bunu yeme. Ekmeği de yiyeceksin. Allah öyle bir organizma yaratmış ki kuralına ve kalorisine göre yiyeceksin. Ben 50 tane zeytin yiyebilir miyim? 'Yiyebildiğiniz kadar yumurta yiyin.' diyor. Ben genel cerrahım 6 yumurta nasıl yenir, yenmez."
CİĞER FİYATLARI
Kendisine et ithalatı nedeniyle canlı hayvan kesiminin azaldığı, bunun da ciğer fiyatlarını artırdığı yönünde sorular geldiğini kaydeden Fakıbaba, 13 bin noktada ayda ortalama sadece 5 bin ton karkas et satıldığını dile getirdi.
Fakıbaba, "2017 yılı için bu 1 milyon 250 bin tondu, bu sene 1 milyon 350 bin ton olacak. Bu, tüketilen etin yüzde 4'ü, 5'i civarında. Kardeşim sen zam yapmak istiyorsun, dışarıdan gelen eti bahane ediyorsun." dedi.
Son Dakika › Ekonomi › Bakan Fakıbaba: Köysel Dönüşüm, Kentsel Dönüşüm Kadar Önemli - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?