İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Türkiye'nin 2023 yılı hedeflerine işaret ederek, "Yüzüncü yılımızı inşallah dünyanın en güçlü ülkeleri arasında mutlaka ilk onda tamamlamak, milli refahımızı, sanayi gücümüzü, bilimsel gücümüzü en üst seviyeye çıkartmak ideallerimizin başında geliyor" dedi.
Vali Mutlu, "2023'e 10 kala Ar-Ge ve Yenilikte İstanbul" hedefiyle düzenlenen "Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği Bölgesel Toplantısı"na katıldı.
Konuşmasında, toplantıya katılan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık'a yeni görevi için hayırlı olsun dileklerini ileten Mutlu, göreve başlar başlamaz böyle bir toplantıya katılımından dolayı da ayrıca Bakan Işık'a teşekkür etti.
Mutlu, "Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği Bölgesel Toplantısı"nın sonuncusunun gerçekleştirilmekte olduğunu hatırlatarak şunları söyledi:
"Bugüne kadar kalkınma ajanslarımızın olduğu vilayetlerin tamamında toplantılar gerçekleştirildi. Bu toplantılardan ortaya çıkan çok önemli veriler var. 2023 bizim için çok önemli bir tarih. Milletçe hepimizin, muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkma idealine ulaşmak için bir an evvel varmak istediğimiz çok önemli bir tarih. 100. yılımızı inşallah dünyanın en güçlü ülkeleri arasında mutlaka ilk onda tamamlamak, milli refahımızı, sanayi gücümüzü, bilimsel gücümüzü en üst seviyeye çıkartmak ideallerimizin başında geliyor."
Zamanın en büyük zenginlik olduğunu dile getiren Mutlu, bu zamanın çok iyi kullanılması gerektiğine işaret etti.
Konuşmasında hedeflere ulaşmak için işbirliği kavramının önemine de vurgu yapan Mutlu, "Bu toplantıların da hedefi üç önemli birim arasında işbirliği ortaya çıkarmaktı" dedi.
İnovasyon ve Ar-Ge konusunda üniversitelerin önemine dikkati çeken Mutlu, 2023 hedeflerine ulaşmak için bu işbirliğinin önümüzdeki yıllarda da en güçlü şekilde devam etmesi gerektiğini kaydetti. İstanbul'un bilim ve teknoloji açısından öneminden de bahseden Mutlu, İstanbul'un Türkiye'nin gücü olduğunu söyledi.
-"Geleceğin dünyasında varolmak, bu çağın ruhuna uygun hareket etmeye bağlı"
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan da tarih boyunca insanlığa büyük atılımlar yaşatmış olan bilimsel ve teknolojik alandaki gelişmelerin, son yıllarda baş döndürücü bir boyut kazandığını belirterek, toplum, ekonomi ve yönetim tarzı başta olmak üzere hayatın her noktasının, bu alandaki gelişmeler eşliğinde geçmişte olduğu gibi bugün de köklü bir değişime uğradığını söyledi.
Teknolojiyi üreten toplumların, aynı zamanda bilimsel bilgi gücüne sahip olan toplumlar olduğunu ifade eden Bahçıvan, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bir gerçek daha var, bu da maddi servetten çok daha önemli ve etkili olmaya başlayan entelektüel sermayenin, bilimsel bilgiye ve teknoloji üretme gücüne sahip toplumlarda yoğunlaşmış olmasıdır.
Bilim, teknoloji ve entelektüel sermayeden oluşan üçgeni kurmuş olan ülkeler, kaçınılmaz bir şekilde birçok alanda hakim ve belirleyici güç olmaktadır. İçinde bulunduğumuz değişim çağında sanayiciler olarak, genelde çağın ruhunu, özelde ise üretim ile ekonominin bugün ve gelecekteki boyutları ve özelliklerini anlamaya çalışıyoruz. Bunu yapmak bizim için bir zorunluluk."
Geleceğin dünyasında varolmanın, bu çağın ruhuna uygun hareket etmeye bağlı olduğunu dile getiren Bahçıvan, "Küresel düzeyde rekabet gücünü artırmış, 2023 vizyonundaki Türkiye için, yüksek katma değerli, ileri teknolojiye dayalı, verimli, çevreye duyarlı, dışa bağımlılığı azaltan, güvenli ve sürdürülebilir bir üretim yapısına geçilmesi hedeflenmiştir" ifadelerini kullandı.
Bahçıvan, bu hedeflere, her şeyden önce yeniden üretime odaklanarak ulaşılabileceği değerlendirmesinde bulunarak, şunları söyledi:
"O halde, ülkemizin gelecek vizyonunda, sanayimize ve sanayicilerimize büyük görevler düşmektedir. İşte tam bu noktada, bilim ve teknoloji üretmek kadar, belirsizlik ve karmaşa çağında bilimsel bilgi eşliğinde yapılan öngörüler, herkes için olduğu kadar bizler için de büyük bir önem taşımaktadır.
Ülkemizdeki üniversiteler, akademik enstitüler, teknoloji transfer ofisleri ve araştırma merkezlerine bilim ve teknoloji üretmenin yanı sıra bu bağlamda da büyük görevler düşüyor."
Üniversitelerin mevcut teknolojik alt yapı ve imkanları ile teknoloji envanterinin oluşturulması, özellikle sanayi firmalarının bilgiye ve teknolojiye ulaşması açısından büyük önem taşıdığının altını çizen Bahçıvan, mevcut durumda, sanayi firmalarını ve akademisyenleri maddi ve prosedürel anlamda zorlayan döner sermaye ve benzeri tüm yasal düzenlemelerin revize edilmesine ihtiyaç duyulduğunu dile getirdi.
-"Sanayi-üniversite işbirliği faaliyetleri, devlet bünyesinde kurumsallaştırılmalı"
Bahçıvan, bunun yanı sıra sanayi-üniversite işbirliği faaliyetlerinin devlet bünyesinde kurumsallaştırılmasının gerekliliğine ve sistematik-hızlı-sonuç odaklı bir ekosistem oluşturulması gerektiğine dikkati çekti.
Bahçıvan, şöyle devam etti:
"Projelerini üniversiteler ile işbirliği yaparak geliştiren firmalara sağlanacak destek oranlarının artırılması, üniversite-sanayi işbirliğini daha da teşvik edecektir. Odamız, sanayi sektörünün rekabet gücünü artırması için sanayi – üniversite işbirliğinin somut projeler ile hayata geçirilmesine önem vermektedir. Bu amaçla birçok üniversite ile sanayide katma değer yaratmayı hedefleyen çeşitli işbirlikleri ile projeleri sürdürmeye ve artırmaya kararlıyız.
Kısa süre önce oluşturduğumuz İSO Üniversite Sanayi İşbirliği ve Ar-Ge İhtisas Kurulu ile yeni atılımlar yapmayı hedefliyoruz. Boğaziçi Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi'nin ortak çabasıyla bir sanayi platformu kurmak için ilk adımı atmış bulunuyoruz. Bu amaca yönelik olarak Şubat 2014'de bir tarama konferansı gerçekleştireceğimizi burada sizlerle paylaşmak istiyorum."
Konuşmaların ardından Vali Mutlu, Bakan Işık'a bir plaket takdim etti. - İstanbul
Son Dakika › Ekonomi › Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği Bölgesel Toplantısı' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?