GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in açıklamaları Maliye Bakanı Şimşek: (2)- "Önümüzdeki dönemde muhtemelen gelişmekte olan ülkelerde stres biraz daha devam edebilir. Ama Fed'in faiz artırması muhtemelen gecikecek, öyle görünüyor. Dolayısıyla, 'Üç aşağı beş yukarı yakın dönemde yaşadıklarımızın benzeri bir resimle karşı karşıyayız' desem çok abartılı olmaz"- "Tüm iç ve dış konjonktüre rağmen orta ve uzun vadede kamu maliyesindeki güçlü duruşumuzu devam ettirme iradesini ortaya koyduk. Reform iradesi ortada. Ben bunlarla Türkiye'nin pozitif yönde ayrışacağını ve Türkiye'nin tekrar daha hızlı büyüme patikasına ve dengelerin daha da iyileştiği bir çerçeveye oturacağına inanıyorum" Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, önümüzdeki dönemde, gelişmekte olan ülkelerde stresin biraz daha devam edebileceğini belirterek, "Ama Fed'in faiz artırması muhtemelen gecikecek, öyle görünüyor. Dolayısıyla 'Üç aşağı beş yukarı yakın dönemde yaşadıklarımızın benzeri bir resimle karşı karşıyayız' desem çok abartılı olmaz" dedi.Şimşek, Vergi Denetim Kurulu Başkanlığında, ocak-eylül dönemi bütçe uygulama sonuçları, 2015 sonu bütçe gerçekleşme tahmini ve 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı hakkında basın toplantısı düzenledi.Mehmet Şimşek, küresel büyümenin yavaşlamaya devam ettiğini belirterek, dünya ekonomisinin potansiyelin altında büyümeyi sürdürdüğünü dile getirdi. Dünya ekonomisinde ciddi kırılganlıklar olduğunun altını çizen Şimşek, zaman zaman bu stresin piyasalara yansıdığını, dönem dönem de bir takım veriler üzerinde rahatlamalar yaşandığını bildirdi. Şimşek, son 1-2 haftadır bazı verilerde bir miktar rahatlama olmakla birlikte temelde artçı şoklar ve kırılganlıkların 6-7 yıldır devam ettiğini söyledi. ABD'de başlayan krizin dünyayı etkilemesinin ardından Avrupa'daki borç krizi ile birlikte Avrupa'nın 6 yıl durgunluk içerisinde kaldığına dikkati çeken Şimşek, gelişmekte olan ülkelerde artçı şokların devam ettiğini belirtti. Şimşek, "Çin ekonomisi yumuşak inişi başarabilecek mi" sorusunun en önemli soru olduğunun altına işaret ederek, bunun emtia fiyatlarını belirlediğini, Fed'in faiz artırmamasının arka planında da bu kaygıların olduğunu bildirdi. Çin'de de bazı gelişmekte olan ülkelerde de özel sektörün aşırı borçlanması ve kredi riski bulunduğuna işaret eden Şimşek, "Önümüzdeki dönemde muhtemelen gelişmekte olan ülkelerde stres biraz daha devam edebilir. Ama Fed'in faiz artırması muhtemelen gecikecek öyle görünüyor. Dolayısıyla, 'Üç aşağı beş yukarı yakın dönemde yaşadıklarımızın benzeri bir resimle karşı karşıyayız' desem çok abartılı olmaz" şeklinde konuştu. Şimşek, IMF'in geçen hafta Küresel Ekonomik Görünüm Raporu'nu yayımladığını anımsatarak, dünya ekonomisine ilişkin büyüme tahmininin 0,7 puan aşağıya çekildiğini ve dünya ekonomisinin 2015 yılında yüzde 3,1 büyüyeceğinin tahmin edildiğini kaydetti. IMF'in gelişmekte olan ekonomilere ilişkin tahminlerini de ciddi şekilde aşağı doğru revize ettiğinin altını çizen Şimşek, en büyük aşağı yönlü revizyonların ise Çin, Hindistan hariç gelişmekte olan ülkelerle ilgili olduğunu, bu ekonomilere ilişkin büyüme tahminlerinin 1,7 puan aşağı çekilerek, 1,9 büyümelerinin öngörüldüğünü ifade etti. Şimşek, Türkiye'de yüzde 3'lük büyümeyi yetersiz gören çevreler olduğunu dile getirerek, dolayısıyla Türkiye'nin, Çin, Hindistan hariç gelişmekte olan ekonomilerden 1,5 kat hızla büyüyeceğini söyledi.Dünyanın en önemli ekonomisi ve itici gücü olan ABD'de gidişatın iyi göründüğünü anlatan Şimşek, "Ancak henüz parasal sıkılaştırmayı yeni bir aşamaya götürecek kadar herhalde kendilerini güvende hissetmiyorlar. Bunun da temelinde Çin'e ve küresel büyümeye ilişkin kaygılar var" dedi. -"İnşallah Türkiye de bunlardan biri olur" Şimşek, AB'nin Türkiye için çok önemli olduğunu, "durgunluktan çıkıyor" gibi göründüğünü ancak ciddi bir ivme kazandığının söylenemeyeceğini dile getirdi. Siyasi belirsizliklerin sadece Türkiye'de değil, bir çok ülkede bulunduğunu ifade eden Şimşek, bunun gelişmekte olan ülkelerin risk primini artırdığını bildirdi. Şimşek, gelişmekte olan ülkeler için tek çıkış noktasının "reform" olduğuna dikkati çekerek, "Siyasi istikrarı yakalayan ve bunu da reforma dönüştüren ülkeler önümüzdeki bir kaç yıl içerisinde pozitif yönde diğer gelişmekte olan ülkelerden ayrışacaklar. İnşallah Türkiye de bunlardan biri olur" ifadelerini kullandı. Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı AB'nin büyük bir durgunluk içerisinde olduğunu, şimdilerde toparlanmaya girdiğini, ancak Türkiye'yi bu döneme kadar aşağıya çektiğini dile getiren Şimşek, Ortadoğu'da da sosyal ve ekonomik faaliyetlerin dibe vurduğunu söyledi. Fed'in faz konusunda alacağı kararın Türkiye piyasalarına da yansıdığına işaret eden Şimşek, siyasi belirsizliğin de Türkiye'yi etkilediğini, bütün bunların ülkede büyümeyi sınırlandırdığını bildirdi.Şimşek, büyümenin bu sene yüzde 3 olarak gerçekleşeceğini belirterek, bu rakamın Çin ve Hindistan'a bakıldığında fena olmadığını kaydetti. Latin Amerika'daki ülkelerin 2015 yılında ortalamada yüzde 0,3 küçüleceğini, Rusya ekonomisinde de daralma olacağını dile getiren Şimşek, şu değerlendirmelerde bulundu: "Türkiye'deki yüzde 3'lük büyüme... Bu siyasi konjonktürde iki seçimin yapıldığı, ciddi belirsizliklerin olduğu, sistemin kilitlendiği, geçici hükümetin kurulmasında dahi sıkıntıların yaşandığı bir ülkeden bahsediyoruz. Niye, çünkü AK Parti hükümetleri döneminde Türkiye'nin temelleri sağlamlaştırıldı, reformlar yapıldı, mali disiplin konusunda ödün verilmedi ve bu nedenle Türkiye büyümeye devam ediyor. Siyaset daha çok iş ve AŞ üretmek için yapılır. Bütün bu bütçelerin amacı da bu. Türkiye'de 2007'den bu yana 7,1 milyon vatandaşa iş imkanı sağladık. Sadece son 1 yıl içerisinde bütün bu olumsuz gelişmelere rağmen 932 bin vatandaşımıza iş bulduk. Bu tesadüf değildir, bu aktif iş gücü politikaları ile istihdamın güçlü bir şekilde desteklenmesi ile bizim uygulamaya koyduğumuz programlar sayesindedir. İşsizlik ona rağmen yüzde 9,8, nispeten yüksek ama bizde çalışma çağındaki nüfus hızla artıyor, iş gücüne katılım artıyor, dolayısıyla bu Türkiye gibi bir ülke için son derece normal. Ama dikkat ederseniz bizim seçim beyannamemizin en önemli bileşeni gençlerin istihdamıdır. Türkiye eğer önümüzdeki seçim sonrasında tekrar istikrarı yakalar, güçlü bir hükümetle bu yapısal dönüşüm reform programını da uygulamaya koyarsa ben inanıyorum ki, Türkiye pozitif yönde küresel ekonomiden ve gelişmekte olan ülkelerden ayrışacaktır."- "Sene sonu için öngördüğümüz enflasyon oranı yüzde 7,6"Bakan Şimşek, enflasyonu bütün bu olumsuzluklara rağmen tek hanede tuttuklarını belirterek, "Sene sonu için öngördüğümüz enflasyon oranı yüzde 7,6. Tabii ki orta ve uzun vadede biz enflasyonu yüzde 5'lere, ardından da düşük tek haneye düşürmeyi hedefliyoruz. İnanıyorum ki bunu da reformlarla başaracağız" şeklinde konuştu.Cari açığın daraldığına dikkati çeken Şimşek, geçen sene cari açığın 46,5 milyar dolar olduğunu, bu sene 36,7 milyar dolara gerileyeceğini söyledi.Şimşek, cari açığın daha da düşük olmasını beklediklerini ancak paritenin Türkiye'nin ihracatını dolar bazında vurduğunu aktardı. Ara malların önemli bir kısmının dolar cinsinden alındığını, doların avro karşısında değer kazandığını kaydeden Şimşek, ihracatın önemli bir kısmının avro cinsinden olduğunu, bunun da cari dengeyi etkilediğini ifade etti. -"Yapısal reformlar ve istikrar iki önemli husus"Yapısal reformlar ve istikrarın önemine vurgu yapan Şimşek, şöyle devam etti: "Önümüzdeki dönem için altın ticareti muhtemelen normal bir seyre girecek, iç talepte ılımlı büyüme devam edecek, enerji, petrol fiyatları muhtemelen nispeten düşük kalacak. Rekabetçi bir kur düzeyine sahibiz. Bunların hepsi cari işlemler dengesini olumlu yönde, aşağı yönlü etkileyecek ama olumsuz yönde etkileyebilecek bazı faktörler var tabi. Turizm, özellikle Rusya'daki gelişmelerden etkileniyor. Avro, dolar paritesi bir miktar daha aleyhe dönebilir veya şu anda zaten aleyhte. Ticaret ortaklarımıza, Ortadoğu'da, savaşın olduğu bölgeye mal satmak kolay değil. Dış talep düşük, Rusya ekonomisinde ciddi sıkıntılar var, bunların aşılıp aşılmayacağı bizim cari açığımızı belirleyecek. Ama tüm bu iç ve dış konjonktüre rağmen orta ve uzun vadede kamu maliyesindeki güçlü duruşumuzu devam ettirme iradesini ortaya koyduk. Reform iradesi ortada. Ben bunlarla Türkiye'nin pozitif yönde ayrışacağını ve Türkiye'nin tekrar daha hızlı büyüme patikasına ve dengelerin daha da iyileştiği bir çerçeveye oturacağına inanıyorum. Son 13 yıldır sağlıklı makroekonomik politikalar uyguladık, reform yaptık, refah arttı ve Türkiye'nin temelleri hala sağlamdır. Yapısal reformlar ve istikrar önümüzdeki dönem için mucizevi değnek yerine geçecek iki önemli husustur, başka da sorunlara kısa bir yolu ve hızlı bir çözüm yolu yok."(Sürecek)
Son Dakika › Ekonomi › Şimşek: 'Sene Sonu İçin Öngördüğümüz Enflasyon Oranı Yüzde 7,6' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?