AB Liderler Zirvesi Sona Erdi

Avrupa Birliği'nin (AB) 28 üye ülkesinin devlet ve hükümet başkanlarını bir araya getiren iki günlük zirve sona erdi. Zirvenin ana gündem maddelerini güvenlik, yasa dışı göç, Brexit, iklim değişikliği ve ekonomik durum gibi konular oluşturdu.

Brüksel'deki AB Konseyi binasında gerçekleştirilen zirve sonrasında AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker ve AB Konseyi'nin dönem başkanlığını yapan Malta Başbakanı Joseph Muscat'ın katılımıyla basın toplantısı düzenlendi.

Tusk, liderlerin dün 3 önemli karar aldığını, bunların Rusya'ya karşı ekonomik yaptırımların uzatılması, Paris İklim Değişikliği Anlaşması'nın uygulanması ve Brexit sonrasında merkezi Londra'da bulunan AB kurumlarının nereye taşınacağı kararının kasım ayında verilmesi olduğunu söyledi. Tusk, zirvenin ikinci gününde ise ana gündem maddelerinin güvenlik, yasa dışı göç ve kontrolsüz küreselleşme olduğunu açıkladı.

Brexit konusunun zirvede öncelikli konular arasında bulunmadığını kaydeden Tusk, İngiltere Başbakanı Theresa May'in dün akşam vatandaşlık hakları konusunda sunduğu teklifin ise "beklentilerin altında" olduğunu söyledi. Tusk, "Başbakan May'in teklifi vatandaşların durumunu kötüleştirecek gibi görünüyor. Bizim önceliğimiz tüm AB ve İngiliz vatandaşlarının haklarının garanti altına alınması." dedi.

Tusk, Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Mario Draghi'nin zirve çerçevesinde yaptığı sunumda "Avrupa genelinde gidişatın iyi yönde olduğunu" belirttiğini, birlik genelinde "güven, tüketim, yatırım ve istihdam"ın artmasının büyük önem taşıdığını söyledi.

Zirvede ticaret konusunun da gündeme geldiğini bildiren Tusk, AB'nin serbest ticaret taraftarı olmaya devam ettiğini ancak mütekabiliyet çerçevesinde haksız ticaret uygulamalarına karşı da tedbir alınması gerektiğini savunduğunu kaydetti.

Tusk, yasa dışı göçle mücadelenin zirvede ele alınan konulardan biri olduğunu, bu çerçevede Libya ve Orta Akdeniz güzergahı hakkında değerlendirmeler yaptıklarını açıkladı. Yasa dışı göçmen sorununa ilişkin Tusk, "Bu duruma kesin bir çözüm bulmalıyız." dedi.

Mülteci sorununa ilişkin konuşan AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker de "Üye ülkelerin verdiği taahhütlerin yerine getirilmesi gerekiyor. Üye ülkeler gerekli katkıyı sağlamıyor." şeklinde konuştu.

Juncker, AB'de ekonomik durumun iyiye gittiğini, istihdam ve büyümenin artmasının yanı sıra bütçe açığının azalmasının büyük başarı olduğunu vurguladı. Ticaretin serbest olması gerektiğini söyleyen Juncker, "Ancak ticaret aynı zamanda adil olmalı." dedi.

AB Konseyi dönem başkanı Malta'nın Başbakanı Muscat ise tüm üye ülkelere mülteci konusunda vaatlerini yerine getirme çağrısında bulunarak, "Mülteci konusunda bir anlamda hayal kırıklığı yaşanıyor." diye konuştu.

Macron-Merkel ortak basın toplantısı

Zirvede en çok dikkat çeken hususlardan biri AB'nin iki "büyük" ülkesinin liderleri Almanya Başbakanı Angela Merkel ile Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un ortak basın toplantısı düzenlemesi oldu.

Macron, Almanya ve Fransa'nın tek bir ağızdan konuştuğunda ancak Avrupa'nın ilerleyebileceğini kaydetti.

"Savunma konusunda önemli ilerlemeler kaydettik" diyen Macron, sığınmacı krizi konusunda da ilerlemelerin olduğunu, iltica başvurularının hızlandırılması kararını aldıklarını aktardı.

Macron, "Göç krizi sadece bazı ülkelerin görevi değil tüm AB'nin ortak mücadelesidir. Bu ortak mücadele her ülkenin birlikte cevap vermesini gerektirir. Sığınmacıları kabul etmemiz gerekiyor. Bu bizim görevimiz ve onurumuzdur." ifadelerini kullandı.

Almanya Başbakanı Angela Merkel de AB'deki 27 ülkenin çalışmalarının, İngiltere'nin birlikten ayrılma müzakerelerinden daha öncelikli olması gerektiğini belirterek, "Bu, İngiltere ile gerçekleştirilen müzakerelerin yoğun bir şekilde yapılmayacağı anlamına gelmiyor ancak geleceğimiz ile ilgilenmemiz gerektiğinin bilincine vardık." dedi.

Ortak savunma fonun oluşturmasının yanı sıra toplantıda ticaret konusunun da ele alındığını belirten Merkel, özellikle koruyuculuğun gündemde olduğu dönemde AB'nin kurallara dayalı serbest ticaretten yana olmasının önemli olduğunu vurguladı.

Merkel, AB'nin dış sınırlarının korunması konusunda ilerlemeler sağlandığını, ancak sığınmacıların dağıtılması hususunda gelişme kaydedilmediğini belirtti.

Brexit'te vatandaşlık hakları

İngiltere Başbakanı May de düzenlediği basın toplantısında İngiltere'de yaşayan yaklaşık 3 milyon AB vatandaşının Brexit sonrasında ülkeden ayrılmak zorunda kalmayacağını ve buna ilişkin teklifini AB liderlerine ilettiğini söyledi. May, aynı şeyin AB ülkelerinde yaşayan 1 milyondan fazla İngiliz için de geçerli olmasını istediklerini kaydetti.

May, bu konudaki ayrıntılı tekliflerinin pazartesi yayınlanacağını ve mümkün olan en kısa sürede bu konuda bir anlaşmaya varmak istediklerini ifade etti.

İtalya'ya destek

İtalya Başbakanı Paolo Gentiloni de May'in Brexit planına ilişkin, May'in AB ve Birleşik Krallık vatandaşlarının haklarına yönelik sunduğu teklifin iyi niyet göstergesi olduğunu ancak bunları teyit etmek gerektiğini kaydetti.

Yasa dışı göç çerçevesinde İtalya'ya yönelik desteğin arttırılmasının kararlaştırıldığı zirveye ilişkin konuşan Gentiloni, konseyin Akdeniz'deki düzensiz göç akınına yönelik aldığı kararlardan memnun olduğunu açıkladı.

Sığınmacıların kota temelinde üye ülkeler arasında dağıtımı konusuna değinen Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov da "Türkiye ile sığınmacılar alanındaki anlaşmaya tüm ülkeler destek verdi. Sınırların muhafazası konusunda Türkiye ile işbirliği yapmak gerekiyor." dedi.

Liderler iki gün süren zirve sonunda aldıkları kararları bir sonuç bildirgesiyle özetledi.