Emek Partisi (EMEP) Şanlıurfa İl Örgütü tarafından 'Ortadoğu'da ve Türkiye'deki Gelişmeler' Paneli yapıldı.
Şair Nabi Konferans Salonu'nda yapılan panele Halkların Demokratik Partisi Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan, Evrensel Gazetesi Yazarı Yusuf Karataş, İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) Diyarbakır Yöneticisi Sosyolog Seher Akçınar konuşmacı olarak katıldı.
Panelde Ortadoğu'da yaşanan Arap Baharı, Rojava Devrimi'nin bölge ve Türkiye siyasetine etkisi ve Kürtlerin kazanımları masaya yatırıldı. Ortadoğu'da Libya ve Tunus'ta başlayarak bölgedeki diğer ülkelere yayılan Arap Baharının altında yatan sebepleri açıklayarak konuşmasına başlayan Evrensel Gazetesi Yazarı Yusuf Karataş, bölgede Rusya-Çin ittifakı ile Amerika Birleşik Devletlerinin yanına çektiği Arap ülkeleriyle kurduğu ittifakın bir güç mücadelesi içinde olduklarını söyledi. Türkiye'nin Kürtlerin Rojava'daki kazanımlarını engellemek için çaba sarf ettiğini belirten Karataş, Türkiye'nin Irak Şam İslam Devleti'ne (IŞİD) destek verdiğini kaydetti. Farklı ülkelerdeki radikal İslamcıların katılması ve bölgedeki Sünnilerin dışlanmasının IŞİD'i güçlendirdiğini belirten Karataş, "IŞİD'in Kobani'ye saldırmasının iki nedeni var. Birincisi, IŞİD'in Kobani'yi Suriye ile Irak arasında bir engel olarak görmesi. İkincisi ve asıl önemlisi Rojava'da Kürtler, bütün inançların, halkların bir arada olduğu kantonlar inşa ettiler, demokratik modeller ortaya koydular. Bu, IŞİD'in Ortadoğu'da kendi modeli dışında imkan tanımayan modeli karşısında çok önemli bir alternatiftir, halklar bakımından. Bu alternatifin alt edilmesi gerekiyordu IŞİD'in bölgesel hakimiyeti bakımından. Bunların yok edilmesi gerekiyordu. Dolayısıyla var gücüyle saldırmış oldu. Bu saldırının biz AKP tarafından desteklendiğini biliyoruz" dedi.
'MEŞRU MÜCADELE TERÖRİZE EDİLİYOR'
Kürtlerin yıllardır verdiği mücadele sonucu AK Parti hükümetinin barış için masaya oturmak zorunda olduğunu belirten Sosyolog Seher Akçınar ise 6-7 Eylül olayları ve sonrasında yaşananların resmini çizmeye çalıştı. 6-7 Eylül olaylarında özellikle Kürtler arasında Kobani'deki olaylardan dolayı bir öfke patlaması yaşandığını belirten Akçınar, halkın HDP'nin çağrısı üzerine değil, bu öfke sonucu sokağa çıktığını dile getirdi. HDP'nin sokağa çıkmayı isterken eylemin sınırlarını da çizmesi gerektiğini söyleyen Akçınar, bölgede PKK ve Hizbullah'ın çatışmasının bölgeye zarar verdiğini ve bundan kaçınılması gerektiğini vurguladı. Hükümetin Kürtlerin meşru isteklerini terörize etmeye çalıştığını ifade eden Akçınar, "Kürtlerin dünya kamuoyu nezdindeki meşru mücadelelerini bizzat Türkiye Cumhuriyeti bizzat terörize ederek yok etmeye çalışıyor. Çünkü çözüm süreci AK Parti'nin iddia ettiği gibi, 'bu süreci biz başlattık, Türkiye için böyle güzel bir şey yaptık' anlamına gelmiyor. Tam da masaya oturtan taraf Kürtlerin yıllardır verdiği mücadelesiydi. Kürtler bir kazanım elde etmeselerdi ben, AK Parti'nin gelip o masanın bir tarafına oturup müzakere sürecini başlatacağına inanmıyorum doğrusu. Tam da bu burada çözüm sürecinin belki de belkemiği Rojava üzerine kurulmuştur. Rojava'daki Kürtlerin kazanımlarına bakıldığında buradaki Kürtlerin AK Parti'yi zora sokacak bir şeydi" diye konuştu.
'ORTADOĞU'DA ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞI YAŞANIYOR'
Ortadoğu'da aslında üçüncü dünya savaşının yaşandığını belirten HDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan, Kobani'de tamamen özgürlükçü, demokratik bir sistemin ortaya çıktığını ve bu sisteme karşı, bu sistemi istemeyen güçlerin de bu karşı bir tavır takındıklarını söyledi. Kobani'ye neden ve kimlerin karşı çıktığın sorusunu soran Ayhan, "Aslında iki statükocu gücün özellikle bu Arap Baharı denilen süreçle beraber Ortadoğu'da ciddi bir şekilde çatışmasına ve savaşmasına şahit oluyoruz. Adeta Ortadoğu'da bir üçüncü dünya savaşı uzun bir süredir yaşanıyor. Bu üçüncü dünya savaşındaki güç iki iktidar arasındaki güç savaşıdır. Daha fazla güce sahip olma, daha fazla iktidar alanına sahip olma savaşıdır. Bir tarafta Rusya'nın başını çektiği Şii tarafı, diğeri ise ABD'nin Türkiye'nin ve İsrail'in de içerisinde bulunduğu Sünni tarafı. Aslında bu iki güçte tek bir felsefeyi tek bir anlayışı ifade ediyor. Tamamen kapitalist sistemle, devletçi sistemle, 5 bin yıllık bir sistemi değişik sistemlerle, değişik yöntemlerle kendini yaşatma mücadelesidir. Bu her iki yöntem de halklara alternatif sunmaktan yoksun. Daha çok çatışmayı, daha çok savaşmayı, daha çok krizi benimseyen bir modeldir. Böyle iki egemen çizginin karşısında alternatif olabilecek üçüncü bir çizgi, Rovaja gerçekliğini görüyoruz. Bu çizgi Kobani'de, Afrin'de, Kamışlo'da kantonlaşarak kendini pratikleşmiş ve kendini bu devletçi, statükocu değerlere karşı esas alan bir değerler üzerine inşa etmeye çalışan bir model olarak kendisini var etmeye çalışıyor" ifadelerini kullandı. Yapılan sunumların ardından panel soru ve cevaplarla sona erdi.
(Kaynak: Gazeteipekyol)
Son Dakika › Güncel › Akçınar: Hükümeti Zorlayan Kürtlerin Mücadelesidir - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?