Başbakan Yardımcısı Arınç: CHP'nin İçinde İhsanoğlu'nun Aleyhinde Çalışabilecek Çok İnsan Bulunuyor

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, MHP tabanının bir ölçüde Ekmeleddin İhsanoğlu'na destek vereceğini belirtirken, "Ama CHP tabanında ya da CHP'nin parlamentodaki grubu içerisinde bu şahsı desteklemeyecek, hatta aleyhinde çalışabilecek çok insanın bulunduğu kesine yakın bir bilgi olarak gündeme geldi. Eğer iki partinin anlaşmasıyla bu iş olacaksa diğer bütün temaslarda dikkate alınması gereken hususlar göz ardı edilmişse böyle bir adayın Cumhurbaşkanlığı seçiminde iddiasının ne kadar olacağını sizler takdir edin" diye konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu'nun ardından Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç basın toplantısı düzenledi. Bakanlar Kurulu'nda Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın TBMM gündemine ilişkin bilgi verdiğini belirten Arınç, AB süreciyle ilgili olarak AB Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun bilgi verdiğini kaydetti. Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce'nin bir sunum yaptığını kaydeden Arınç, "Bakanlar Kurulu toplantımızın ana gündemi ve üzerinde çokça görüş ifade edilen, tartışılan konusu Irak'taki gelişmelerdir. 31 TIR şoförümüz ve 49 konsolosluk görevlimiz belli bir süredir konsolosluktan ayrılmışlardır. Biz onların Türkiye'ye salimen dönmelerini arzu ediyoruz. Şoförler de bir başka yerde, başka bir örgüt tarafından entegre edilmiş durumdadır. Bununla ilgili olarak da çalışmalar devam etmektedir" dedi.

-"HAYIRLI HABERLERİNİ ALMAK ÜZERE ÇALIŞMALAR YÜRÜTÜLMEKTEDİR"-

Türkiye'nin Irak'taki çıkarlarının ne durumda olduğunun da Bakanlar Kurulu'nda gündeme geldiğini kaydeden Arınç, bu konuya ilişkin 4 bakanının bir toplantı yaptığını ve toplantının ardından bir açıklama yaptığını kaydetti. Türkiye'nin salimen vatandaşlarını kurtaracağını ifade eden Arınç, "Ama durumun hükümetler arası ilişkilerimizi zedelememesi ve oradaki ekonomik çıkarlarımızı ayrıca göz ardı edilmemesi gerekmektedir. Bu konuda ayrıca tartışıldı" dedi.

Bu olayların sadece Irak'ı ilgilendirmediğini vurgulayan Arınç, "Irak'ı aşacak bölgesel gelişmeler ne olabilir bu konu üzerinde de arkadaşlarımızın ve Dışişleri bakanımızın özet sayılabilecek sunumları oldu. Ama bütün görüşmelerimiz ekseni 49 konsolosluk görevlisi ki içlerinde küçük yavrularımız da var. Kadınlar da var erkekler de var, güvenlik görevlileri de var. Bunların en kısa zaman içerisinde Türkiye'ye dönüşlerinin sağlanmasıdır. Yine ekmek parası peşinde koşarken bir şekilde hürriyetleri ellerinden alınan 31 şoför yurttaşımızın da eşlerine, yurtlarına, ailelerine teslim edilmesidir. Şu an itibariyle müjdeli, hayırlı, başarılı bir haber verecek noktada değilim. Her an bunu bekliyoruz. Bu gelişmeler noktasında Türkiye Hükümeti, Hükümetimiz, bütün görevli arkadaşlarımız çok kapsamlı, çok ciddi bir çalışma içinde. Bu çalışmalara bazen ABD, bazen BM, bazen merkezi hükümet yetkilileri, bazen de bölgenin aktörleri ile Irak Kürdistan Bölgesi ile kurumlar, kuruluşlarla da bir an evvel ülkelerine dönecek bu yurttaşlarımızın hayırlı haberlerini almak üzere çalışmalar yürütülmektedir" diye konuştu.

-"ONLARI TAHRİK EDECEK AÇIKLAMALARDAN KAÇINALIM"-

Bölgedeki aktörler ile yapılan görüşmelerin olumlu seyrettiğini kaydeden Arınç, "Halkımız şundan müsterih olsun; inşallah en kısa zamanda bu yurttaşlarımızın ülkelerine döndüğünü ve kucaklaştığını hep birlikte göreceğiz" dedi.

Basından sorumlu bir bakan olarak bu olayla bağlantılı olarak bir hassasiyeti dile getirmek istediklerini kaydeden Arınç, "Basına bir sansür getirmek değil hem bu yurttaşlarımızın hayatları ve özel durumlarıyla ilgili hem de milli bir hassasiyetten ileri gelmektedir. IŞİD isimli çok daha yakından tanıdığınız, yaptıklarını, fotoğraflarla, sözleriyle, hareketleriyle, kılık ve kıyafetleriyle çok daha yakından görme imkanı bulduğunuz, örgütle ilgili çok tahrik edici bir spekülatif haberler yarışına girmememiz gerekiyor. Yurttaşlarımız bunların elindeyse ve biz de bu yurttaşlarımızı bunların elinden almak kaygısı içerisindeysek, bu örgütü nasıl bir örgüt olduğunu biliyoruz. Onunla ilgili onları tahrik edebilecek bir takım açıklamalardan kaçınmamız gerektiğini şahsi bir kanaat olarak ileri sürmek istiyorum" açıklamasında bulundu. Arınç, konsolosluk çalışanları ile rehin şoförlerin yerlerini bildiklerini ve temas kurabildiklerini kaydetti.

-"ORADA MESELE SADECE IŞİD OLMAKTAN ÇIKMIŞTIR"-

Arınç bölgede bulunan Türk vatandaşlarının tamamının tahliyesinin gündemde olmadığını kaydederek, bölgedeki tüm Türk vatandaşlarının tahliye edilebileceğini fakat bunun gündemde olmadığını anlattı.

Irak'ta bulunan Türkmenlere askeri veya silah yardımı yapılması konusunda Irak Türkmenlerinden bir talep gelip gelmediğinin sorulmasının üzerine Arınç, "Irak Türkmen Cephesi akıllı insanlardır. Onlar Türkiye'den silahlı bir yardım istemenin mümkün olmayacağını, bunun reel politikaya uygun olamayacağını, Türkiye'nin elindeki silahlı güçleri ile başka bir ülkenin topraklarına şu veya bu vesileyle girmesinin mümkün olamayacağı sizden de, bizden de iyi bilirler. İstedikleri bölgedeki diğer güçlerin kendileri ile birlikte hareket etmeleri ve IŞİD'e karşı kendilerinin yanında hem silahlanması hem de şehirlerini yurttaşlarını kendi insanlarını muhafaza etmesidir. Oradaki dengeler neyi gerektiriyorsa Irak'taki Türkmenler onu yapıyor. Bizim de Türkmen kardeşlerimizden istediğimiz tek şey aralarındaki mezhep farklılıklarını bir kenara koyarak birlikte hareket etmeleridir. Salihi de bu konuda başarılı deneyimler vermiş, gerçek bir siyasetçidir. İçinde bulundukları şartları biliyoruz. AFAD vasıtasıyla insani yardım yoldadır, bir kısmı da ulaşmıştır" diye konuştu.

Telafer ve Bağdat'ın önemli olduğuna dikkat çeken Arınç, "Sayın Başbakanımız bir konuyu üzülerek ifade ediyor. Orada mesele sadece IŞİD olmaktan çıkmıştır. Bugün o bölgeyi ateşe verecek olan şey mezhep savaşının başlayacak olmasıdır. Gelişmeler bu noktada" değerlendirmesinde bulundu.

-"İHSANOĞLU BU KONUDA BÜYÜK BİR SEVİNÇ İÇERİSİNDEDİR"-

MHP ve CHP'nin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde çatı aday olarak açıkladığı Ekmeleddin İhsanoğlu ismini değerlendiren Arınç, " AK Parti'nin adayı cumhurbaşkanlığı seçimin kazanacaktır" dedi.

İhsanoğlu'nu tanıdığını belirten Arınç, "İlişkilerimiz geçmişten bu yana iyi olan bir insandır. Bir bilim adamıdır. Şahsı üzerinde olumlu ya da olumsuz bir söz söylemek durumunda değilim. Sayın Bahçeli ve bir taraftan Kılıçdaroğlu kapı kapı dolaştılar, binde bir oy alan partilere bile gittiler. Sonunda iki partinin bir isim üzerinde anlaşmış gibi görünüyor. Peki ya diğer partiler? Diğer STK'lar, diğer meslek kuruluşları, onların bu konudaki bir kararını duymadım? MHP Genel Başkanı bu şahsın taşıdığı değerler bakımından veya dünya görüşü bakımından kendilerine çok yakın olduğunu bildiği için hiçbir itirazı olmadı. Ama CHP içerisinde Kılıçdaroğlu'nun dışında hemen hemen herkes bana ulaşan bilgiler içerisinde bir kısmı saygı sınırlarını da aşarak bu şahsı kötülemekten geri kalmadı" diye konuştu.

MHP tabanının bir ölçüde Ekmeleddin İhsanoğlu'na destek vereceğini belirten Arınç, "Ama CHP tabanında ya da CHP'nin parlamentodaki grubu içerisinde bu şahsı desteklemeyecek, hatta aleyhinde çalışabilecek çok insanın bulunduğu kesine yakın bir bilgi olarak gündeme geldi. Eğer iki partinin anlaşmasıyla bu iş olacaksa diğer bütün temaslarda dikkate alınması gereken hususlar göz ardı edilmişse böyle bir adayın Cumhurbaşkanlığı seçiminde iddiasının ne kadar olacağını sizler takdir edin. Bu kadarla söyleyeyim ama aday olarak bu kesinleşecekse bildiğiniz gibi en az 20 milletvekilinin kendisini aday göstermesi gerekir. Bu sayı çok kolaydır. İkincisi de kendisinin böyle bir görevi kabul etmesi gerekir. Bana ulaşan bir bilgi ne kadar doğrudur bilmiyorum. Sayın İhsanoğlu bu konuda büyük bir sevinç içerisindedir. Adaylığı da kabul edecek gibi birkaç cümle söylemiştir. Ben bundan ötesini söyleme noktasında değilim" diye konuştu.

-"BEN ARTIK DEVREDE DEĞİLİM"-

Arınç, Türkiye'nin Irak'taki durum nedeniyle uluslararası çapta bir konferans düzenlemesinin gündemde olmadığını kaydetti.

Arınç, Diyarbakır'da Türk bayrağını indiren kişinin kimliğinin belirlendiğini fakat söz konusu şahsın yakalanmadığını kaydetti.

Türkiye'nin Mısır politikası konusunda bir değişiklik olup olmayacağının sorulması üzerine Arınç, "Bundan sonraki ilişkilerimizin nasıl devam edeceğini veya cereyan edeceğini şüphesiz Mısır'ın da Türkiye'nin de tavırları belirleyici olacaktır. Gelişmeleri birlikte izleyelim ama bu bizim başta koyduğumuz rezervleri artık kaldırdığımız anlamına gelmez. Demokrasiye doğrudan geçiş için adımların nasıl atılacağını ve Mısır halkının bunu nasıl karşılayacağını görmemiz lazım" diye konuştu.

4 eski bakanla ilgili olarak TBMM'de kurulacak araştırma komisyonuna AK Parti'nin isim göstermemesinin anımsatılmaması üzerine Arınç, "Söylediğim sözleri dün gibi hatırlıyorum. Hatırlatmanıza gerek yok. Böyle bir durumda ne yapılması gerektiğini muhalefet partileri çok iyi bilirler. Sizler de gazeteciler olarak sürekli bunları yazarsınız, kamuoyunun duyarlılığını her gün göz önüne getirirsiniz. Benim kendi grubumla ilgili olarak bundan fazla söyleyebileceğim ne olabilir? Madem ki bildirilmemiştir onlara soracaksınız "neden bildirmiyorsunuz' diye. Onların söylediği sözler sizi tatmin etmiyorsa eleştireceksiniz veya hala bildirmediler diyeceksiniz. Ben artık devrede değilim sordunuz cevabını verdim. Artık önümüzde tatile gidiyor bu tatile kadar bildirilecek mi bildirilmeyecek mi, gerçekten bu dört bakanla ilgili soruşturma önergesinde acaba görüşünü belirtmemiş tarafsız kalabilmiş veya ihsası reyde bulunmamış milletvekili sıkıntısı mı çekiliyor? Bunları sizin gibi araştırmacı gazetecilerin o güzel sorularınızın cevabını bulması lazım. Bulacağınızdan da eminim" diye konuştu.