Batuhan Yaşar: "Yaş'ta Fetö'nün B Takımını Getireceklerdi"

İhlas Haber Ajansı ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Yaşar, Türkiye Gazetesi'ndeki köşesinde "YAŞ toplantıları neden Genelkurmay'da değil Başbakanlık'ta?", " Ergenekon, Sarıkız, Balyoz, Ay Işığı, Casusluk, Şike. Sistematik bu davalarla ne yapılmak istenildi?", "Gezi, MİT TIR'ları ve 17-25 Aralık'ta ne yapmak istediler?", "Tepede darbeyi düzenleyenleri kamufle edebildiler mi?", "Kripto FETÖ'cüler ne zaman ortaya çıkacak?", "Meclis'i vuran hain pilot nerede?" sorularına cevap aradı.

Batuhan Yaşar'ın 'YAŞ'ta FETÖ'nün B takımını getireceklerdi' başlıklı yazısının tamamı ise şöyle:

"Perşembe günü bu kez Çankaya Köşkü'nde Yüksek Askeri Şüra toplantısı gerçekleştirilecek. 1 hafta öne alındı. YAŞ, ilk kez Genelkurmay Başkanlığı dışında toplanacak.

Başbakan Binali Yıldırım bu yeni durumu normalleşme olarak açıklıyordu:

'Artık normale döndük. Zaten Başbakanın başkanlığındaki bir toplantı. Başbakanlık'ta yapılmasından daha doğal ne olabilir ki..'

Bundan sonra YAŞ toplantıları Genelkurmay'da değil Başbakanlık'ta yani Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirilecek.

Türkiye bir taraftan da hızla yaralarını sarmaya çalışıyor. Sarmak zorunda.

15 Temmuz gecesi Türkiye'ye çok ağır bir darbe vuruldu. Bitirici, diz çöktürücü bir hamleydi. Yapılmak istenen şimdi daha net görünüyor.

Ama Türkiye kazandı, ayakta durmayı başardı. Sis perdesi henüz dağılmadı ama sistematik girişimlerin peş peşe nasıl geldiğini unutmamalıyız:

1990'lı yıllar, her şey tam istedikleri gibi gidiyordu. 28 Şubat post modern darbesi ile yaptıkları şeyi taçlandırmak istediler. Ama oyunları 2002 yılında bozuldu. 28 Şubat süreci bırakın bin yılı 4 yıl bile sürmedi.

AK Parti'nin ilk yıllarıydı, Danıştay, Dink, Malatya saldırıları ile iç savaş çıkarmayı, seçilmiş hükümeti uzaklaştırmayı denediler olmadı.

2007 yılında darbe bu kez e-muhtıra ile yapılmak istendi. Hemen erken seçim kararı alındı, Anayasa değiştirildi yine önleri kesildi.

Ergenekon, Sarıkız, Balyoz, Ay Işığı, Casusluk, Şike... Sistematik bu davalarla kurumları ele geçirmeye ve sistemi çökertmeye çalıştılar.

Gezi, en dikkat çekici girişimlerden biriydi. Hedefinde Türkiye'yi yavaş yavaş iç savaşa sürüklemek vardı. FETÖ'cüleri o dönemde belki göremiyorduk ama başroldelerdi.

MİT TIR'ları önemli bir başka operasyonlarıydı, yine başaramadılar.

17-25 Aralık darbe girişimi, 15 Temmuz'un adeta bire bir kopyasıydı. Şimdi daha iyi anlıyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dirayeti sayesinde savuşturuldu.

Ve 15 Temmuz'da bitirici hamleyi yapmak istediler. Bütün Türkiye adeta yeni bir destan yazarcasına FETÖ terör örgütüne, yeni bir kalkışmaya cüret edemeyeceği şekilde dersini veriyordu.

En keskin virajı, yine otobüsü devirmeden dönüyorduk.

Ankara'daki kaynaklarımızdan önemli bir ismin 15 Temmuz'a ait şu tespiti çok dikkat çekici:

"Bu darbe girişiminin en önemli hedeflerinden birisi de tepede darbeyi düzenleyenleri kamufle edebilmekti. Bunu başardılar."

Sadece onu değil birçok kripto ismi de saklamayı başardılar. Çok cevapsız soru var. Şablon bir türlü oturmuyor. Her şey ama her şey araştırılıyor.

Sivil bağlantıları da mercek altına alınmış durumda.

Bütün bunlar olurken, FETÖ'cülerin YAŞ toplantısında B kadrosunu devreye sokacağı istihbaratı alındı.

Aldıkları darbeye rağmen hala yapmaya çalıştıkları işe bakar mısınız!

Bunun üzerine toplantı 1 hafta öne çekildi. Şimdi bütün yapı isim isim, tek tek inceleniyor.

En alttan en üste, astsubayına kadar bütün rütbelilerin üzerinden geçiliyor.

Örnek vermek için yazıyorum, 2003 devresi mesela, hem kendi hem de alt ve üst devrelerinden soruşturuluyor. Diğer güvenlik ve istihbarat prosedürleri de titiz bir şekilde uygulanıyor.

İnce elenip sık dokunuyor.

General ve amiraller için daha farklı yöntemler var.

Ne kadar kripto FETÖ'cü varsa kısa sürede ortaya çıkartılacak. Kuvvet, kolordu, tümen ve tugay komutanları ve onların alt kadroları adeta cımbızla seçilecek.

'Sızıntı' olmaması için ciddi bir çalışma yürütülüyor.

Çünkü karşımızda 'hava gibi olun, kimse sizi görmesin' talimatını bire bir gerçekleştirmeyi başarmış bir terör örgütü var.

İsimler birkaç yerden teyit ettiriliyor/ettirilecek.

Çok ilginç ve sürprizlerle dolu bir YAŞ bizi bekliyor.

Ardından askeri yapı bütünüyle ele alınacak.

Genelkurmay Başkanlığı'nın Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanması değil de kuvvet yapısı başta olmak üzere sistem yeniden kurgulanacak. Batı ülkelerindeki gibi. NATO'daki kuvvet yapısı benzeri.

Gücün tek elde toplanmaması ve dağıtılması düşünülüyor.

Yıllardır tartıştığımız gibi aslında bu şekilde profesyonel orduya geçilmesi de hedefleniyor. Bir kaynağımız bu yeni durumu şöyle açıkladı:

"Kara, hava ve deniz şimdiki gibi ayrı ayrı yapılar şeklinde olmayacak. Bir bütünün parçası haline dönüşecekler. Dünya bizdeki gibi ayrı ve bağımsız kuvvet yapılandırmasından çoktan vazgeçti. Tüm kuvvetlerini tek çatı altına topladı."

1., 2. ve 3. Ordu Komutanlıkları gibi bir yapıdan ziyade, daha güçlü kolorduların ve tugayların oluşturulması planlanıyor.

Seçenekler masada...

Sırada darbenin sivil ayaklarının ortaya çıkartılmasına yönelik hamleler var.

Melih Gökçek TGRT'de "darbecilerin Başbakanı ve Cumhurbaşkanı da belliydi" dedi ve ekledi:

"Biri erkek biri dişi!.."

***

Hala Meclisi vuran o hain pilotun peşindeyiz...

Hala o isme ulaşamadık.

Karartma devam ediyor...

Ama bulacağız..." - ANKARA