İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nusret Soylu, "Bir kişi istismara uğradığında, fiziksel, davranışsal, duygusal, ruhsal sonuçları olduğunu biliyoruz. Bir de bunun aslında epigenetik mekanizmalarla biyolojik olarak da sonraki nesle aktarıldığını da biliyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan himayesinde, TOGEMDER öncülüğünde, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı iş birliğiyle hazırlanan "Biz Geleceğiz" projesi kapsamında Şişli'de bir otelde, "Çocuk İhmal ve İstismarı Sempozyumu" gerçekleştirildi.
"Çocuk İhmal ve İstismarında Pedagojik Yaklaşım" oturumunda "İhmal ve istismarın çocukta oluşturduğu kısa-uzun etkiler" konusunda sunum yapan Soylu, ihmal ve istismarın hem biyolojik hem fiziksel hem ruhsal hem sosyal hem de kişilik ve kimlik gelişimi gibi birçok alanda çocuğu etkilediğini söyledi.
Çocukların ihmal edilmesi ve istismara uğramasının, zeka düzeyi ve beyin yapılarını etkilediğine dikkati çeken Soylu, şöyle konuştu:
"Anne-babasıyla güvene dayalı ilişkisi olan çocuğun beyin durumu normalken, yoğun ihmale maruz kalan çocuğun beyin durumu, beyin hacmi dahi etkileniyor. Bir çocuğun gelişimi için uygun uyaranlara ihtiyacı var. İstismar ise çocukları daha farklı etkiliyor. İstismarın fiziksel sağlığını ve ruhsal sağlığını etkileyen sonuçları var hatta biyolojik sonuçları da var. Sayısız çalışma var, istismara uğrayan çocukların beynindeki bazı bölgelerin daha farklı çalıştığı, beyin hacimlerinin daha farklı olduğu, uyaranlara daha farklı yanıt verdiğine dair. Bu da onun tüm hayatını etkiliyor. Travmalar sadece bireyi etkilemiyor, birkaç nesli etkiliyor. Bir kişi istismara uğradığında, fiziksel, davranışsal, duygusal, ruhsal sonuçları olduğunu biliyoruz. Bu kişiler yetişkin halinde yine travmalara yatkın hale geliyorlar. Bir de bunun aslında epigenetik mekanizmalarla biyolojik olarak da sonraki nesle aktarıldığını da biliyoruz."
"Çocuk İhmal ve İstismarında Mevcut Uygulamalar" oturumunda konuşan İstanbul Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürü Serkan Gömce, emniyetin istismar ve suça itilen çocuklar konusundaki uygulamalarından bahsetti.
Aile içi istismar olaylarının en çok zorlandıkları konu olduğunu belirten Gömce, "2001 yılında Çocuk Polisi'nin kurulmasıyla, mağdur çocuklar polis merkezlerinde psikologlar tarafından karşılanıyor devamında avukat ve uzman polis memuru tarafından ifadesi alınarak savcılığa gönderiliyor. Suça itilen çocuklar konusunda ise sadece kimlik kontrolü yapılıp savcılığa nakli yapılıyor. İfade işlemleri savcılık tarafından yapılıyor. Çocukların dilendirilmesi de bir istismar konusudur. Ama bu konuda yaptığımız işlem Kabahatler Kanunu çerçevesinde. Bu konuda yasal düzenlemenin yapılması gerektiği görüşündeyim." ifadelerini kullandı
Son Dakika › Güncel › Çocuk İhmal ve İstismarı Sempozyumu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?