Çorum'da "Demokrasi ve Şehitler Mitingi"

Eski TBMM Başkanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Cemil Çiçek, "15 Temmuz günü Türkiye'ye bu acıyı yaşatanlar, bu kadar insanımızın kanını dökenler, devletimize, milletimize kasteden hareket, postmodern bir zındık hareketedir. Bunun böyle bilinmesi lazım." dedi.

Çorum'da vatandaşlar, Cumhurbaşkanlığı himayesinde, İstanbul Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi desteğiyle İstanbul Yenikapı Miting Alanı'nda düzenlenen "Demokrasi ve Şehitler Mitingi"ne destek vermek için Hürriyet Meydanı'nda toplandı.

Gazi Caddesi'nin çift yönlü trafiğe kapatıldığı meydanı dolduran vatandaşlar, ellerinde Türk bayrakları ve pankartlarla Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine tepki gösterdi. İl Emniyet Müdürlüğü tarafından geniş güvenlik önleminin alındığı meydanda kalabalık ve sıcak nedeniyle fenalık geçiren bazı vatandaşlara sağlık ekipleri müdahale etti.

Sıcak hava nedeniyle alanda bulunan bir itfaiye aracından zaman zaman vatandaşların üzerine su sıkıldı.

Alanda kurulan platforma çıkan Vali Necmeddin Kılıç, eski TBMM Başkanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Cemil Çiçek, TBMM İdare Amiri Salim Uslu, AK Parti Çorum Milletvekilleri Ahmet Sami Ceylan ve Lütfiye İlksen Ceritoğlu Kurt, Garnizon ve İl Jandarma Komutanı Jandarma Albay Fatih Üstündağ, Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, İl Emniyet Müdürü Murat Kolcu, AK Parti İl Başkanı Rumi Bekiroğlu, CHP İl Başkanı Hasan Suvacı, MHP İl Başkanı Mehmet Akif Aras ile ilçe belediye başkanları hep birlikte vatandaşları selamladı.

Vali Kılıç ile beraberindekiler, burada yaptıkları konuşmalarda FETÖ'nün darbe girişimine tepki göstererek, birlik ve beraberlik mesajları verdi.

"Bu post modern bir zındık harekettir"

Eski TBMM Başkanı Çiçek, yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 15 Temmuz gecesi, yakın siyasi tarihinin en vahşi, en dehşetli ve tarihine kara leke olarak geçecek bir günü yaşadığını belirterek, "O günü yaşarken adeta kıyameti yaşadık. Allah bir daha milletimize böyle sıkıntılı günler yaşatmasın" dedi.

Darbe girişimi sırasında vatandaşların meydanlarda, milletvekillerinin de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde, hain teşebbüsün defedilmesi için büyük bir mücadele verdiğini vurgulayan Çiçek, kazananın Türkiye ve Türk milleti olduğunu söyledi.

"15 Temmuz gecesi bir zındık hareketin ortaya koyduğu alçaklığı yaşadık." ifadesini kullanan Çiçek, "15 Temmuz günü Türkiye'ye bu acıyı yaşatanlar, bu kadar insanımızın kanını dökenler, devletimize, milletimize kasteden hareket, postmodern bir zındık hareketedir. Bunun böyle bilinmesi lazım. Artık postmodern bir zındık harekettir. Bunun adını koymanın zamanı geldi. 'Yok ekstremistir, yok radikalisttir' bırakın o kelimeleri. Bu milletin anladığı dilden konuşalım. Bu postmodern bir zındık harekettir. Başkasının emriyle, başkasının planlamasıyla, başkasının kumpasıyla, yönlendirmesi ve planlamasıyla. Bunu iyi bilelim." diye konuştu.

FETÖ'nün elebaşı Fetullah Gülen'in Amerika'da yaşadığına dikkati çeken Çiçek, "Şimdi yeri gelmişken, halk daha anlasın diye atasözlerimizi söylüyoruz. Atasözlerimiz bizim bin yıllık tecrübemizin ortaya koyduğu husustur. Süt vermeyen ineğe saman döker misiniz, yem verir misiniz? ya kesersiniz, ya satarsınız. Bu zındık hareketin başı durumunda olan adam 1999'dan beri sözüm ona bizim müttefikimizin olduğu bir ülkede, onların kovasına süt vermeye devam ediyor. Bu sütten bizim kovamıza akan bir damla yok. Bunu anlamanın zamanı geldi." dedi.

Çiçek, Türk milletinin yaşananlardan ders çıkarması gerektiğini vurgulayarak, Türk halkının bayrak, vatan ve devletinin söz konusu olduğunda parti, dini görüş ve meslek grubu gözetmeksizin bir araya gelebildiği sürece tüm sorunlarını aşacağını belirtti. Çiçek, Türkiye'de siyasi farklılıkların kavga sebebi olmaması gerektiğini 15 Temmuz gecesi çok iyi anladıklarını kaydetti.

"Bu ve benzeri çarpık yapılar var, gelecekte de olabilir"

Osmanlı ve Selçuklu döneminde de zındık hareketlerinin, insanları kandırarak devletin ve milletin aleyhine birtakım faaliyetlerin içerisine soktuğunu ifade eden Çiçek, şöyle devam etti:

"Bugün 7 Ağustos 2016 tarihiyle şunu unutmayın; aklınızı kimseye vermeyin, vicdanınızı kimseye vermeyin. Allah'ınızı severseniz cüzdanınızı da kimseye vermeyin. Öyle olsaydı Allah aklınızı ipotek verdiğiniz adama verir, bizden akılı esirgerdi. Allah herkese akıl vermiş. Neden birisi sizden daha akıllı olmuş? Bundan dolayı İngiliz'in, İtalyan'ın, Fransız'ın bile yapmadığı alçaklık yapıldı. Bu milletin parlamentosu bombalandı, bu milletin fertlerine genç, yaşlı demeden kurşunlar sıkıldı. Neden böyle oldu? Bir kısmı, aklını sözüm ona mehdi, Mesih, ne haltsa, neyin Mesih'i ise ona götürdü, ona verdi. Bu ve benzeri çarpık yapılar var, gelecekte de olabilir. Aklınızı kimseye vermeyin. Hayır ve hasenat yapacaksınız, hesabını soramadığınız himmet, zimmet gibi ne kadar ahlaksız iş varsa bunlar millete kurşun olarak geri döndü. Hesabını soramadığınız hiçbir yere para vermeyin."

"IŞİD'ten ne farkın var, PKK'dan ne farkın var?"

Türkiye'nin de içerisinde bulunduğu coğrafyadaki insanların din kullanılarak kandırıldığını ifade eden Çiçek, "Kandırılmış insanlar ülkesi olmayalım. Önüne ayet okuyorlar, arkasına hadis koyuyorlar, yok peygamberi rüyasında görmüş... Hadi oradan sahtekar. Keraheti olanın kerameti mi olur? Peygamber senin gibi bir alçağa niye görülecek, neden görülecek? Yok rüyamda şunu gördüm, yok rüyamda bunu gördüm, peygamber böyle diyor, şu şöyle diyor. Kerameti kendinden meçhul, hafakan geçiren birileri din adına bir süre sahtekarlık yapıyor. 15 Temmuz'un arkasında ne varsa aklın, vicdanın ve cüzdanın birilerine emanet edilmesinin getirdiği sıkıntılardan oluşuyor." diye konuştu.

Darbe girişiminde Türk milleti ve devletinin yanı sıra en büyük zararı İslam'ın gördüğünü dile getiren Çiçek, şöyle devam etti:

"15 Temmuz gecesinin en büyük zararı üç şey gördü. Birincisi millet gördü. 2016 yılında demokrasi ile yönetilen millet kendi iradesine hakim. Millet en büyük zararı gördü, bir dehşet gecesi yaşadı. İkincisi devletimiz gördü. 15 Temmuz'dan beri devlet olarak Suriye'de ne oluyor bilmiyoruz, Irak'ta, Kafkasya'da neler oluyor, dünyanın öbür ucundaki gelişme ne? Bunların üzerinde duramıyoruz. Buralardaki her gelişme Türkiye'yi ilgilendiriyor. Bu gelişmeleri iyi değerlendiremezsek bir daha bu konuşmaları buralarda yapma şansımız yok. Devlet zarar görsün diye bu alçakları kullandılar. En büyük zararı İslam gördü. İslam barış dini, esenlik dini. Boğazlamak, kurşunlamak var mı? Alçakça Müslüman kardeşine kurşun yağdırmak var mı? IŞİD'ten ne farkın var, PKK'dan ne farkın var?"

Çiçek'in konuşmasının ardından darbe girişiminde hayatını kaybedenler ile Türkiye'nin geleceği için dua edildi. Dua sırasında birçok vatandaşın gözyaşlarına hakim olamadığı görüldü.

Vatandaşlar daha sonra meydana kurulan dev ekrandan, İstanbul'da düzenlenen "Demokrasi ve Şehitler Mitingi"ni izledi.