Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı - Son Dakika
Güncel

Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "ABD heyeti geçen hafta bize 5 maddelik, resmi bağlayıcılığı olmayan, ana başlıklarıyla ABD'nin çekilme kararını teyit eden bir kağıt verdi.

15.01.2019 20:43

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "ABD heyeti geçen hafta bize 5 maddelik, resmi bağlayıcılığı olmayan, ana başlıklarıyla ABD'nin çekilme kararını teyit eden bir kağıt verdi." dedi.

Kalın, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu, basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ile geçen hafta yapılan görüşmeye ilişkin soru üzerine "Geçen hafta benim başkanlığımdaki heyet tarafından kabul edilen ABD heyeti bize 5 maddelik, resmi bağlayıcılığı olmayan, ABD'nin çekilme kararını teyit eden bir kağıt verdi." diyen Kalın, bu 5 maddenin geçen hafta gündemde olan konuları ihtiva ettiğini söyledi.

Kalın, "Ana başlıkları itibarıyla Amerika'nın buradan çekilme kararını teyit eden, DEAŞ ile mücadelenin süreceğini ifade etmektedir. Bizim katılmadığımız bir nokta olarak özellikle PYD- YPG ile ilgili birtakım düzenlemeler yapılmasını talep eden bir kağıttır. Bir de Amerika'nın o bölgede koalisyonun bir parçası olarak hava sahasını korumaya devam edeceğini ifade eden bir kağıt." şeklinde konuştu.

Türkiye'nin de ABD heyetine karşılık vererek bir kağıt sunduğunu bildiren İbrahim Kalın, şöyle devam etti:

"Biz de orada ABD'nin çekilme kararını olumlu bulduğumuzu ifade ettik. DEAŞ ile mücadelenin Türkiye tarafından kararlı bir şekilde devam ettirileceğini söyledik. Çekilme kararı çerçevesinde terör örgütleri DEAŞ, PKK, YPG dahil alan verilmemesi, onlara yeni fırsat alanları yaratılmaması gerektiği hususunun da altını çizdik. Aynı şekilde Münbiç yol haritasının bir an önce uygulanması ve Sayın Cumhurbaşkanımızın Grup konuşmasında ifade ettiği gibi bunun Fırat'ın doğusuna teşmil edilmesi gerektiği konusunu dile getirdik. Verilen silahların toplanması, askeri güçlerin dağıtılması ya da Türkiye'ye devredilmesi böylece bu bölgede Türkiye'nin bir güvenlik hakkı oluşturması konularını ifade ettik."

"ABD'nin YPG/PYD terör örgütü ile ilişkisini kesmesinin zamanı gelmiştir"

ABD ile müzakerelerin devam ettiğini vurgulayan Kalın, "Sayın Cumhurbaşkanımız bugün Grup konuşmasında da söyledi, dün Sayın Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde de ifade ettiler; ABD'nin artık kendileri için de bir maliyet haline gelen YPG/PYD terör örgütü ile ilişkisini kesmesinin zamanı gelmiştir." dedi.

Kalın, ABD'nin Suriye'den çekilme kararıyla birlikte yeni dinamiklerin devreye girdiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Bunu, terör örgütlerine hiçbir fırsat vermeden, alan açmadan, sivillerin zarar görmesini önleyecek bir şekilde, Suriye'nin toprak bütünlüğü ve siyasi bütünlüğü çerçevesinde biz yapabiliriz. Bunu DEAŞ karşıtı uluslararası koalisyon ile birlikte yapabiliriz. Buradan bu terör örgütünü çıkartmamız halinde bu planı çok daha kolay, meşru bir zeminde, yerel aktörleri de devreye sokarak gerçekleştirebiliriz. Bizim ABD'li mevkidaşlarımıza verdiğimiz mesaj bu. Bu konudaki çalışmalarımız, görüşmelerimiz devam edecek."

ABD Başkanı Donald Trump'ın Twitter üzerinden yaptığı tehdit içerikli açıklamaya ilişkin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "Asla çekilmeyin, alttan almayın" çağrısına ilişkin düşünceleri sorulan İbrahim Kalın, şunları kaydetti:

"Biz gerekli cevapları verdik, dün akşam da Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Trump ile gayet kapsamlı, verimli, olumlu bir havada geçen bir görüşme yaptılar. İki lider olarak bu konuyu bir sonuca bağladılar. Zaman zaman Sayın Trump'ın çeşitli mecraları kullanmak suretiyle bu tür çıkışları olduğunu biliyoruz ama dünkü görüşme tonu itibarıyla genel havası itibarıyla olumlu bir görüşmeydi. Nitekim görüşmeden sonra Sayın Trump bir tweet daha atarak, Türkiye ile ekonomik ilişkileri geliştirmek istediğini, bunun için büyük bir potansiyel bulunduğunu söyledi. Bugün Sayın Cumhurbaşkanımız da Grup konuşmasında da ifade ettiler; 75 milyar dolar ticaret hacmini iki lider belirlediler. Bu hedefe ulaşabilmek için de ilgili ekonomi birimlerimizin, hassaten de Hazine ve Maliye Bakanımızın bu konuda çalışmaya başladığını ifade ettiler. Zaten Hazine ve Maliye Bakanımız bu konuyu yakından takip etmekte, 'Bu hedefe nasıl ulaşırız' diye kapsamlı bir çalışma şu anda yapılıyor."

"Pozitif gündemle çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz"

"Biz, pozitif bir gündemle bugüne ve yarına bakalım" çağrısında bulunan Kalın, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tabii ki görüş ayrılıkları olabilir. ABD'nin PYD/YPG konusundaki devam eden tutumunu kabul etmediğimizi zaten ifade ettik, bunu ifade etmeye devam edeceğiz. Kendileri de önünde sonunda bu politikanın yanlış olduğunu, kendilerine de zarar verdiğini, Suriye'nin toprak bütünlüğüne aykırı olduğunu görecekler. Belki biraz gecikerek, belki adım adım ama biz bu konuda görüşlerimizi ısrarlı, kapsamlı bir şekilde anlatmaya devam edeceğiz. Ekonomik tehdit vesaire konuları artık geride kaldı. Bugün yeni bir hedef kondu. Bu pozitif gündemle de çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD Başkanı Trump ile görüşmesinde ifade edilen "güvenli bölge" kavramının daha önce Türkiye tarafından önerilen güvenli bölge olup olmadığının sorulması üzerine Kalın, "Sayın Cumhurbaşkanımız bugünkü Grup konuşmasında da bu konuyu aslında paylaştı. Dünkü görüşmede de bu konu ele alındı. Sayın Trump'ın bu teklifi, 20 mil yaklaşık 30-32 kilometrelik bir alana tekabül ediyor. Bir kere olumlu baktığımızı ifade ettik. Neden? Aslında bu, Sayın Cumhurbaşkanımızın yaklaşık 4 yıldır dile getirdiği bir tekliftir." dedi.

Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bunu ilk dile getirdiğinde özellikle mülteci akınını önlemek amacıyla bu konuyu detaylı şekilde çalıştığını, dünya liderleriyle paylaştığını hatırlatan Kalın, "O zaman Obama, Merkel, Fransa, İngiltere ve diğer ülkeler buna olumlu baktıklarını, bunun mülteci akınını durduracak, sivilleri güvence altına alacak bir teklif olduğunu ifade etmişler ama maalesef gereğini yapmamışlardı. Bu teklif aslında o zaman kabul edilseydi, 2015-2016 yıllarına damgasını vuran büyük mülteci akını yaşanmayacaktı. Birçok insan öldü, onların hayatları kurtarılacaktı." değerlendirmesinde bulundu.

"4 yıl sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği noktaya geldiler"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bunu her görüşmede dile getirmeye devam ettiğini vurgulayan Kalın, şunları ifade etti:

"İlk defa Amerikan yönetimi tarafından en üst düzeyde bunun uygulanabilir, gerçekleştirilebilir bir plan olduğu ifade edilmiş oldu. Yaklaşık 4 yıl sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği noktaya geldiler. Bu sevindirici bir şey ama şimdi bunun modelitesi nasıl olacak, nasıl uygulanacak, alan nasıl şekillenecek, askeri, istihbari boyutu ne olacak, bununla ilgili görüşmeler devam ediyor. Önümüzdeki günlerde de bu görüşmeler devam edecek. Yarın Genelkurmay Başkanımız, Brüksel'de Amerikan Genelkurmay Başkanı'yla görüşecekler. Bu konuyu askeri boyutuyla ele alacaklar."

Sadece Türkiye için değil, Suriye'deki mülteciler için de bir güvenli bölge olduğuna dikkati çeken Kalın, "Sadece bizim sınırımızı güvence altına alan değil, onun 30 kilometre eninde yaşayan herkesi güvence altına alan bir güvenli bölge olarak planlanıyor." dedi.

Burada terör örgütüne bir koruma sağlayabilecek bir angajmana, plana evet demelerinin söz konusu olamayacağını kaydeden Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bunu net bir şekilde ifade ettiğini söyledi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "Suriye'nin kuzeyinde tampon bölge kurmak, ardından muhtemel uçuşa yasak bölge ilanı teröristlere 'Al da at' dercesine gollük pas vermektir." açıklamasına ilişkin Kalın, "Sayın Bahçeli bu noktaya dikkat çekiyor. Elbette burada, Türkiye'yi adeta boşa çıkartacak, terör örgütlerine yeni bir fırsat alanı yaratacak bir anlaşmaya, sahadaki planlamaya onay vermemiz asla söz konusu değil. Müzakereler zaten bu ilke çerçevesinde yapılacak. Detaylar netleştikçe paylaşacağız." değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, şunları kaydetti:

"Buranın kontrolü Türkiye'de olacak. Dolayısıyla burada Türkiye'nin askeri konuşlanmasıyla, istihbari faaliyetleriyle, yerel halkın sürece dahil edilmesiyle bir güvenli bölge oluşturulacak. Cerablus- El Bab hattında, Afrin'de ve oradan İdlib'e uzanan coğrafyada bu gerçekleştirilmiş durumda. Adına güvenli bölge denmese de şu anda fiilen orada Türkiye'nin kontrolünde bir güvenli bölge hattı var. Baktığınız zaman bu saydığım coğrafya içerisinde ne rejim unsurları var ne PKK/PYD/YPG unsurları var ne de DEAŞ unsurları var. Buralar güvenli bir bölge halinde yerel halk, yerel kent konseyleri tarafından yönetilmekte. Benzer bir model Münbiç'te ve Fırat'ın doğusunda da rahatlıkla uygulanabilir."

(Bitti)

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement