"Değişen Zamanlarda Sosyal Demokrasi: Balkanlar'da Dayanışma ve Refah" - Son Dakika
Güncel

"Değişen Zamanlarda Sosyal Demokrasi: Balkanlar'da Dayanışma ve Refah"

"Bu bağlamda Avrupa Birliği'nin (AB), Batı Balkanlar'ın yanında Türkiye'ye karşı da daha kapsayıcı bir siyaset izlemesinin gerekli olduğunu vurgulamak isterim" dedi.

24.11.2012 12:08

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugünkü Avrupa'nın Batı Balkanlar'ı da içermediği sürece tamamlanamayacağını belirterek,

"Bu bağlamda Avrupa Birliği'nin (AB), Batı Balkanlar'ın yanında Türkiye'ye karşı da daha kapsayıcı bir siyaset izlemesinin gerekli olduğunu vurgulamak isterim" dedi.

CHP tarafından Mövenpick Otel'de düzenlenen "Değişen Zamanlarda Sosyal Demokrasi: Balkanlar'da Dayanışma ve Refah" konferansında konuşan Kılıçdaroğlu, konferansın, Balkanlar'ın her köşesinde refah, huzur ve barış için mücadele eden insanlara desteklerinin, Türkiye ve Balkan halklarının kökü yüzyıllar öncesine uzanan kardeşliğine verdikleri değerin bir ürünü olduğunu söyledi.

Konferansta, İstanbul penceresinden sosyal demokrasinin özgürlük ve eşitlik değerleri ışığında, farklı dinlerin ve milletlerin kaynaştığı Balkanlar'ı yeniden anlamaya çalışacaklarını anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Neden İstanbul penceresi diyorum. Çünkü İstanbul bir yönüyle Balkanlar'dır. Her Balkanlı biraz İstanbullu'dur. Balkanlar bizim için barışa yönelik köklü bir ihtiyacı ve iradeyi, farklılıkları bir arada huzur içinde yaşatacak bir yönetim için bulunmaz fırsatları ve sosyal demokrasinin eşitlik özgürlük ve dayanışma ideallerini el birliği ile hayata geçireceğimiz bir bölgeyi ifade etmektedir. Türkiye'nin bütün Balkan ülkeleriyle iyi bir dost olmasını önemsiyoruz. Mustafa Kemal Atatürk'ün özgürlükçü fikirlerine kaynaklık eden, tanıklık eden bu bölge ile dayanışma içinde olmamız, siyasi işbirliğinden ekonomiye, turizm ve ulaşımdan kültüre farklı alanlarda ortak projeler üzerinde çalışmamız ayrıca güvenlik konularında işbirliğini yoğunlaştırmamız hepimizin yararına olacaktır."

Kılıçdaroğlu, CHP olarak, Balkan devletlerinin fanatik milliyetçi, otoriter yönetimler ve savaşların acı hatıralarından sıyrılarak insan haklarını içselleştirmiş, demokratik, barışçı yönetimlere ve çoğulcu ekonomilere doğru ilerleyişini desteklediklerini belirterek, Adriyatik kıyılarından Trakya içlerine kadar Balkan halklarının yaşadıkları siyasi ve ekonomik dönüşümlere, ülkelerarası diyaloğun ve bölgesel kurumların önemli rol oynadığını gördüklerini söyledi.

AB, Güney Doğu Avrupa işbirliği Süreci, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü, Bölgesel Kalkınma İş birliği Konseyi gibi kurum ve platformların Balkanlar'ın barış ve istikrarı için çok önemli olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, organize suçlara karşı mücadelede yerel yönetimler arası işbirliği, ticaret odaları, sivil toplum kuruluşları ve akademik çevreler gibi kuruluşların aralarında işbirliği içine gitmelerinin memnuniyet verici olduğunu dile getirdi.

-Bölgedeki barış ve istikrar-

Konuşmasını bölgedeki barış ve istikrara dikkati çekerek sürdüren Kılıçdaroğlu, bölgedeki barış ve istikrara gelince, muhtemelen gelecekte de farklı etnik grupların, bir arada yaşamasına karşı çıkan bazı marjinal grupların Balkan insanları arasında güven sorunu yaratmaya devam edeceğini söyledi.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, bölgede daha fazla çatışma ve parçalanmayı destekleyenlerin kesinlikle başarısızlığa mahkum olacaklarını ifade ederek,

"Buna yürekten inanıyorum. Sosyal demokratların işbirliği ve ortak çabaları, Balkanlar'ın düşmanlık üreten ideolojilerden ve tarihten gelen önyargılardan sıyrılmasına en büyük katkıyı yapacaktır. Balkanlar'ın bir barış ve istikrar coğrafyasına dönüşmesi, sosyal demokratların ortak çabalarıyla mümkün olacaktır" diye konuştu.

Bu noktada Balkanlar açısından AB'nin önemine dikkati çekmek istediğini belirten Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Balkan devletlerinin özellikle 2000'lerin başından bu yana izledikleri AB yanlısı politikaları, barış, istikrar yönünde attıkları adımları, AB çatısı altına taşımalarını memnuniyetle karşılıyoruz. Herkes kabul etmelidir ki, bugünkü Avrupa, Batı Balkanlar'ı da içermedikçe tamamlanamayacaktır. Bu bağlamda AB'nin, Batı Balkanlar'ın yanında, Türkiye'ye karşı da daha kapsayıcı bir siyaset izlemesinin gerekli olduğunu vurgulamak isterim.

Siyasi diyalog, herkes için güvenlik, ekonomik bütünleşme, çok etnili, çok kültürlü ve çok dinli toplumsal yapıların kurulması Balkanlar'a bakış açımızı özetleyen temel unsurlardır. Ayrıca son yıllarda Türk dış politikasının Balkan ülkelerinde tartışma konusu yapıldığının farkındayız. Bir ülkenin dış politikadaki başarısını belirleyen o ülkenin kendini nasıl gördüğünden ziyade başkaları tarafından nasıl algılandığıdır. Bugün bölge ülkelerinden Türkiye'ye karşı suçlayıcı sesler çıkıyorsa, Ankara oturup bunun sebebini anlamaya çalışmalıdır."

Kemal Kılıçdaroğlu, Balkan ülkelerinin ve halklarının eşit, onurlu birlikteliğine dayanmayan işbirliği anlayışının kalıcı olacağına inanmadığını ifade ederek, bu itibarla sosyal demokrasinin evrensel ilkelerine ve o ilkeler ışığında iş ve güç birliği yapmaya en fazla Balkanlar'ın ihtiyacının olduğunu düşündüğünü söyledi.

Sosyal demokrasinin Balkanlar için sadece bir toplumsal istikrar projesi değil, aynı zamanda kalıcı ve gerçekçi bir bölgesel barış projesi olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Balkanlar'daki barışın ve güvenin teminatı, çoğulcu ve katılımcı demokrasilerdir. Bu nedenle Balkanlar'da vatandaşlık hakları temelinde yapılan çalışmaları ve atılan adımları önemsiyoruz. Balkanlar'daki farklı kimliklerin kendilerini ifade edebilmeleri için demokratik mekanizmaların etkin bir şekilde çalıştırılması gerektiğini düşünüyoruz" dedi.

-Sosyal dayanışma gerçeği-

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, çoğulcu ve katılımcı demokrasilere ek olarak, Balkanlar'ı, etnik ve mezhepsel farklılıkları ekseninde, kutuplaşma tehlikesinden uzak tutacak sosyal dayanışma gerçeğini de dikkate sunmak istediğini söyledi.

Farklı kimliklerin birbirlerinin haklarını dayanışma içinde savundukları toplumların, huzura, mutluluğa ve istikrara en yakın toplumlar olduğuna değinen Kılıçdaroğlu, Balkanlar'ın farklı kültürlerin harmanlanmasından oluşan sosyal yapısının, bölge halkları arasındaki dayanışmayı destekleyecek en temel faktörlerden birisi olduğunu söyledi.

Balkan halklarının dayanışmasına nitelik kazandıracak bir başka önemli unsurun da sosyal demokrasi olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Balkanlar'da dayanışma ve eşitlik temelinde insanların özgürlüğü için mücadele eden sosyal demokrat ve sosyalist bütün oluşumlar, önlerine çıkacak ayrıştırıcı, kutuplaştırıcı tuzakları aşacak fikirsel donanıma sahiptirler" ifadesini kullandı.

Kemal Kılıçdaroğlu, hukukun üstünlüğünün de hayati önem taşıdığına dikkati çekerek, uyuşmazlıkların adil bir şekilde çözümünün, üstünlerin hukukuyla değil ancak hukukun üstünlüğü ile sağlanacağını, Balkanlar'ı 90'lı yılların günümüzdeki kalıntılarından koruyacak olan sigortalardan birisinin de hukukun üstünlüğü olduğunu anlattı.

CHP olarak çoğulcu siyaset anlayışı, temsilde adalet, farklı kimliklere saygı ve eşit vatandaşlığın Balkanlar'ın huzur ve refahı için olmazsa olmaz olduğunu bildiklerini anlatan Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Fakat bildiğimiz bir şey daha var; ekonomik adaletsizlikler aşılmadıkça, siyasi ilerlemeler kısa süreli ve etkisiz olmaya mahkumdur. Bu nedenle Balkanlar'da adil bölüşümün sağlandığı üretim temelinde hakça bir ekonomik düzenin egemen olmasını Balkan halklarının refahı için zorunlu görüyoruz ve arzuluyoruz. AB ülkelerinden bir çoğunun ekonomik zorluklarla boğuştuğu bu günlerde krizlerin faturasının çalışanların ve emekçi kitlelerin sırtına yükleneceği endişesini de taşıyoruz. Bu bağlamda Yunanistan'da yaşayanları kaygıyla izliyoruz. İstihdam yaratan, toplumun bütün kesimlerinin refahını artıracak ekonomi politikalarının Balkanlar için istikrar getireceğini düşünüyoruz."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal politikaların, ekonomik politikaların vazgeçilmez bir parçası haline getirilmesi gerektiğini belirterek, küreselleşme sürecinin beraberinde getirdiği olumsuz etkilerin sosyal kalkınmayla en aza indirileceğine inandıklarını söyledi. Sosyal kalkınmada amaca ulaşabilmek için ekonomik planlama ve büyüme hedeflerine gerekli sosyal boyutların entegre edilmesinin önemine işaret eden Kılıçdaroğlu, böylece kalkınmanın sosyal açıdan kabul edebilir hale geleceğini kaydetti. Kılıçdaroğlu, bu bağlamda Balkanlar'ın yakın dönemdeki ortak deneyimleri, hali hazırdaki sosyal ve ekonomik alt yapısının gözden uzak tutulmaması gerektiğini belirtti.

Bugün Türkiye'de çok yönlü demokrasi, hukukun üstünlüğü, insan hakları, özgürlükler ve laiklik mücadelesi olduğunu dile getiren Kemal Kılıçdaroğlu, "Bu mücadeleyi yapıyoruz. Dayanışma anlayışımız çerçevesinde Balkanlar'daki yoldaşlarımızın desteği bize güç verecektir. Sosyal demokrasiyi uygarlığın yükselen değerlerinden biri olarak görüyoruz. Çünkü insan onuruna odaklanan, adaletin yaygınlaşmasını hedefleyen ve dayanışmayı esas alan sosyal demokrasi, bu özellikleriyle barış ve istikrara da katkı vererek, onların teminatı olacaktır" diye konuştu.

Muhabir: Muharrem Aksakallı

Yayıncı: Sibel Ertürk Kurtoğlu - İSTANBUL

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel 'Değişen Zamanlarda Sosyal Demokrasi: Balkanlar'da Dayanışma ve Refah' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement