Katalonya Özerk Yönetimi, tek taraflı bağımsızlık ilan ederken, İspanya merkezi hükümeti bölgeye doğrudan müdahale kararı alarak, Katalan yönetimini feshetti.
Ülkede ayrılıkçı liderler hakkında, "ayaklanma" suçlamasıyla soruşturma başlatılırken, yasal temelden yoksun bağımsızlık ilanını, sadece merkezi hükümet değil hiçbir ülke tanımadı.
Bağımsızlığı çıkmaza giren Katalonya, bu girişimiyle sadece İspanya değil, Avrupa'da etkisi yıllarca sürecek siyasi bir krizin de fitilini ateşledi.
İspanya'nın doğusundaki Katalonya Özerk Yönetimi Parlamentosu, 1 Ekim'de yapılan gayri meşru referandum çerçevesinde bağımsızlık ilan etti.
İktidardaki "Junts pel Si" (Evet için Birlik) ittifakı ve ona dışarıdan destek veren aşırı sol görüşlü "Halk Birliği Adaylığı" (CUP) partilerinin sunduğu teklif, gizli oylamada, 10'a karşı 70 "evet"le kabul edildi.
Yol haritası çizildi
Teklifte ayrıca Avrupa Birliği'nden (AB), "İspanya'nın yurttaş ve siyasi hakları ihlaline son vermek için müdahale etmesi" çağrısında bulunulurken, "bağımsız Katalan hükümetinden" pasaport ve kimlik belgelerinin oluşturulması için gerekli kararnameleri yayımlanması isteniyor.
Metinde, İspanya Krallığı hükümeti ile çifte uyrukluk antlaşması yapılması, vergi kanunlarının çıkarılması, merkezi hükümetin 26 bin memurunun Katalonya'ya entegre edilmesi, Merkez Bankası kurulması, Madrid hükümetiyle kamu borçları konusunda müzakerelere başlanması da yer alıyor.
Teklifte son olarak, Anayasanın yazılması için kurucular meclisi üyelerinin seçileceği belirtiliyor.
Merkezi hükümet, doğrudan müdahale yetkisi aldı
Oylama sonucu, ayrılıkçı Katalanların coşkulu gösterileri, merkezi hükümetin de tepkisiyle karşılandı. Katalonya Özerk Yönetimi Başkanı Carles Puigdemont liderliğindeki ayrılıkçıların kutlama yaptığı dakikalarda, İspanya Senatosu, yerel hükümetin feshedilmesi ve 6 ay içinde erken yerel seçime gidilmesini öngören anayasanın 155. maddesini uygulaması için merkezi hükümete yetki verdi.
İspanya Başbakanı Mariano Rajoy ilk açıklamasında, Katalonya'nın tek taraflı bağımsızlık ilanı karşısında devletin gerekli tepkiyi vereceğini söyledi. Senato'dan çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Rajoy, Katalonya'nın bağımsızlığı için "imkansız bir şey" ifadesini kullandı.
Özerk Yönetimi Hükümeti görevden alındı
Akşam saatlerinde yapılan olağanüstü Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası tekrar konuşan Rajoy, anayasanın 155. maddesi gereği, Katalonya Özerk Yönetimi Hükümetini ve yerel polis müdürlerini görevden aldıklarını açıkladı. Rajoy, 21 Aralık'ta erken yerel seçime gidileceğini de belirtti.
Anayasa mahkemesi bağımsızlık ilanını yok hükmünde sayacak
İspanya Anayasa Mahkemesinin yazılı açıklamasında, birkaç gün içinde bağımsızlık ilanının yasallığı konusunda karar verileceği duyuruldu. 1978 Anayasası'nda İspanya'nın "bölünemez" olduğu belirtildiğinden her türlü ayrılıkçı eylem, yasadışı olarak kabul ediliyor. Bağımsızlık referandumuna gidilmesini ilgili madde çerçevesinde iptal eden Anayasa Mahkemesinin, aynı gerekçeyle bağımsızlık ilanını yok hükmünde sayacağına kesin gözle bakılıyor.
25 yıla kadar hapis
Diğer bir yargı süreci de, Katalan hükümet yetkilileri hakkında yürütülüyor. İspanya Başsavcısının, Puigdemont ve yardımcısı Oriol Junqueras hakkında "ayaklanma" suçlamasıyla en erken pazartesi günü dava açacağı bildirildi.
Başsavcılık sözcüsü, diğer hükümet yetkilileri ve parlamento üyeleri hakkında da aynı suçlamada bulunulup bulunulmacağıyla ilgili de değerlendirme yapıldığını açıkladı. İspanya kanunlarına göre, "ayaklanma" 25 yıla kadar hapisle cezalandırılabiliyor.
Hiçbir ülke tanımadı
Yasal temelden yoksun olan ve merkezi hükümetin sert tepkisiyle karşılaşan bağımsızlık ilanı, uluslararası arenada da kabul görmedi.
Türk Dışişleri Bakanlığı, Katalonya'nın tek taraflı bağımsızlık ilanının Anayasal meşruiyeti bulunmadığına dikkati çekerek, "İspanya'nın toprak bütünlüğü ile anayasaya ve İspanya halkının iradesine saygıyı esas olarak görmekteyiz." açıklamasını yaptı.
Katalonya AB'den duruma müdahale etmesini istese de AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, Katalanların bağımsızlık ilan etmesiyle ilgili olarak, "AB için hiçbir şey değişmedi. İspanya, bizim tek muhatabımız olmayı sürdürüyor." dedi.
Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Antonio Tajani, tek taraflı bağımsızlık ilanını hukukun üstünlüğü ilkesinin ihlali olduğunu ve AB üyesi ülkelerin bu ilanı tanımayacağını bildirdi.
Birleşmiş Milletler (BM), Katalonya'nın tek taraflı bağımsızlık ilanına ilişkin taraflara "İspanya anayasası çerçevesinde siyasi ve yasal kanallar kurularak çözüm bulunması" çağrısı yaptı.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, İspanya'nın önemli bir müttefik olduğunu belirterek, Katalonya'nın tek taraflı bağımsızlık ilanının İspanya'nın iç işleriyle alakalı bir konu olduğunu ifade etti.
Birleşik Krallık, Katalonya Özerk Yönetim Parlamentosunun tek taraflı bağımsızlık ilanını tanımayacağını açıkladı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, "Katalonya, İspanya'nın bir parçası ve ABD İspanyol hükümetinin İspanya'yı güçlü ve bütün tutmak için aldığı anayasal önlemleri destekliyor." açıklamasında bulundu.
Avrupa'daki ayrılıkçı hareketlere ders
Avrupa'nın sert tepkisinin altında kendi toprak bütünlükleri ile ilgili endişeler yatıyor. Katalonya'nın bağımsızlık girişimleri, bir yandan Belçika, Fransa, İtalya, İngiltere ve Almanya'daki ayrılıkçı hareketleri cesaretlendirirken diğer yandan bu ülkelerin yönetimlerini kaygılandırıyor. Katalonya'nın başarı elde etmesi halinde örnek olacağını düşünen Avrupa ülkeleri gösterdikleri tepkiyle, olası ayrılıkçı girişimlerin önüne geçmeye çalışıyor.
Temelde özerklikte gerileme ve ekonomik kriz var
Katalonya'nın 2011'den bu yana artarak devam eden bağımsızlık girişimlerinin temelinde ise 2006 yılında elde edilen yeni özerklik statüsünün 14 temel maddesinin 2010'da Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve İspanya'nın yaşadığı ekonomik kriz yatıyor.
Ulus olarak tanınmanın yanı sıra mali, siyasi, adli ve Katalanca diliyle ilgili kazanılan tüm yeni haklarını kaybeden Katalanlar, bağımsızlık yanlısı ilk büyük gösteriyi 10 Temmuz 2010'da "Biz ulusuz, geleceğimize kendimiz karar veririz." sloganıyla Barselona'da düzenledi.
Katalonya, 2010 yılındaki olağan yerel seçimin ardından bağımsızlık girişimlerinden dolayı 2012 ve 2015 yıllarında iki erken seçim yaşarken, bağımsızlık talebiyle bağlantılı kendi yerel parlamentosunda alınan kararların tümü Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi.
Anayasaya göre meşru değil
Anayasa Mahkemesinin iptal kararıyla "yasa dışı" ilan edilmesine rağmen 9 Kasım 2014 tarihinde yapılan bağımsızlık yanlısı halk oylaması da hiçbir meşruluğu olmaması nedeniyle başarı sağlayamadı.
Puigdemont'un, 12 Ocak 2016'dan beri, radikal sol görüşlü Halk Birliği Adaylığı (CUP) partisinin dışarıdan desteğini alarak kurduğu azınlık hükümeti, Katalonya'da ikinci kez bağımsızlık referandumu denemesine girişti.
Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği referandum, İspanyol güvenlik güçlerinin müdahalesine rağmen 1 Ekim'de gerçekleştirildi.
Son Dakika › Güncel › Derleme - Katalonya'nın Bağımsızlığı Çıkmaza Girdi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?