Bağlar'da HDP'li Ceylan'dan mazbata eylemi
DİYARBAKIR'ın Bağlar ilçesinde resmi olmayan sonuçlara göre belediye başkanı seçilen ancak Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edildiği gerekçesiyle mazbatası verilmeyen HDP'li Zeyyat Ceylan, Bağlar Belediyesi önüne gelerek kararı protesto etti. Ceylan, kararı Anayasa Mahkemesi'ne götüreceklerini, oradan sonuç alamadıkları takdirde konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşıyacaklarını söyledi.
Öğretmenlik görevindeyken KHK ile ihraç edilen ve 31 Mart'ta yapılan yerel seçimlerde resmi olmayan sonuçlara göre Bağlar ilçesinde belediye başkanı seçilen HDP'li Zeyyat Ceylan ve beraberindekiler belediye binası önüne gelerek, Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) kararını protesto etti. Belediye girmek isteyen grupla polis arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Grup içeri giremeyince, bina önünde oturma eylemi yaptı.
KHK ile ihraç edildiği gerekçesiyle mazbatası verilmeyen HDP'li Zeyyat Ceylan, 3 Mart'ta seçime girme hakkını YSK'dan aldığını söyledi. Ceylan, "Biz bu sürecin takipçisi olacağız. Demokratik teamüller çerçevesinde hak, hukukumuz neyse onu sonuna kadar yürüteceğiz, sahip çıkacağız. Halkımızın iradesini öyle ortada bırakmayacağız. Seçme ve seçilme hakkı Anayasa ile hukuk altına alınmış ve bireylere hak olarak tanınmış bir haktır. Haliyle, YSK bizim seçme ve seçilme hakkımızı elimizden aldı. Onun için kararımızı Anayasa Mahkemesi'ne götüreceğiz. Anayasa Mahkemesi'nde ilgili süreçler sonlandıktan sonra bizim lehimizde sonuçlanırsa zaten bir sorun yoktur. Aleyhimizde sonuçlanırsa konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne götüreceğiz" dedi. Grup, açıklamanın ardından dağıldı.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
Belediye önünde alınan güvenlik önlemleri
TOMA
Grupla polis arasında yaşanan tartışma
Sloganlar
Oturma eylemi yapan grup
Polisin anonsu
Zeyyat Ceylan'ın açıklaması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Emrah KIZIL-Mesut BUDRAÇ/DİYARBAKIR,
==========================
Yatağan'da 2 işçinin öldüğü kazanın davasında sanıklara para cezası verildi
MUĞLA'nın Yatağan ilçesindeki termik santralde 2 işçinin ölümü, 9 işçinin ise yaralanmasıyla sonuçlanan kazayla ilgili haklarında dava açılan 5 yöneticiden Serdar T. (Toprak), Murat Ü. (Ünsal) ve Semiha D.'ye (Dündar) 4 yıl 2'şer ay hapis cezası verilip, 45 bin 600'er lira adli para cezasına çevrildi. Ali D. (Değirmencioğlu) ve Rıdvan Edip A. (Akdeniz) ise 2 yıl 4'er ay hapse çarptırılıp, cezaları 25 bin 50'şer lira adli para cezasına çevrildi.
Şahinler Mahallesi'ndeki termik santralde geçen 19 Temmuz'da meydana gelen olayda, raylı sistem olan kömür sevk kanalının çökmesi sonucu işçiler Seray Şimşek ve Sezgin Kılıç öldü, 9 işçi ise yaralandı. Göçük sonrasında olay yerinde incelemelerde bulunan savcı, hem bilirkişi hem de uzmanların raporlarının ardından iddianameyi hazırladı. İddianamede işletme mühendisi Ali D., bakım müdürü Murat Ü., ölçü kontrol mühendisi Rıdvan E.A., iş güvenliği uzmanı Semiha D. ve genel müdür yardımcısı Serdar T. hakkında 'bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebebiyet vermek' suçundan 22.5 yıla kadar hapis cezası istendi. Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın bugün ilk duruşması yapıldı. Tutuksuz yargılanan 5 sanık ve avukatların hazır bulunduğu duruşma, kimlik tespitlerinin yapılmasıyla başladı. Sanıkların savunmalarının ardından Bilal Saydam başkanlığındaki mahkeme heyeti, 5 dakikalık ara sonrası kararını açıkladı. Sanıklar Serdar T., Murat Ü. ve Semiha D.'ye 4 yıl 2'şer ay hapis cezası verildi. Üç sanık hakkındaki hapis cezaları, günlüğü 30 liradan 45 bin 600'er lira para cezasına çevrildi. Ali D. ve Rıdvan E.A. ise 2 yıl 4'er ay hapse mahkum edilip, cezaları 25 bin 50'er lira adli para cezasına çevrildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
Adliye binasından görüntü
Sanıkların adliye binasından ayrılması
Haber- Kamera: Cavit AKGÜN/ MUĞLA,
==============================
Derecik'te başkan seçilen Çetinkaya, misafirleri için 40 keçi kesti
HAKKARİ'nin Irak sınırındaki Derecik ilçesinde, 31 Mart Mahalli İdareler Genel seçimlerinde yeniden belediye başkanı seçilen AK Parti'li Ekrem Çetinkaya, kendisini tebrik etmeye gelen yaklaşık bin kişi için 40 keçi kesti.
31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nde, geçerli 4 bin 715 oyun 2 bin 712'sini alarak AK Parti'den ikinci kez belediye başkanı seçilen Ekrem Çetinkaya, Şemdinli ilçe Seçim Kurulu'nda dün mazbatasını aldıktan sonra bugün göreve başladı. İlçedeki Gerdi aşiretine mensup yaklaşık bin kişi, Belediye Başkanı Çetinkaya'ya tebrik ziyaretinde bulundu. Çetinkaya, misafirlerini Merkez Mahallesi'ndeki evinde ağırladı. Misafirleri için 40 keçi keserek kavurma, pirinç pilavı ve köfte yaptıran Çetinkaya, birlik, beraberlik mesajları verdi, ilçede güzel hizmetler yapmaya devam edeceğini söyledi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Mazbatasını alan Derecik ilçesi Belediye Başkanı Ekrem Çetinkaya tebrikleri kablu ederken
-Çetinkaya'a tebrik ziyareti için gelen kabalık vatandaş grubu
-Evinde misifarlerine yemek ikramınde bulunan Çetinkaya
-Detaylar
Abdullah KAYA/DERECİK, (Hakkari)-
============================
Eski eşinin ölümüne neden olan sürücünün yeniden tutuklanmasını istiyor
MUĞLA Köyceğiz'de 33 yaşındaki Erol Canlı'ya çarparak ölümüne neden olan sürücü yaklaşık 4 ay sonra serbest kalırken, İzmit'te yaşayan boşandığı eşi Aysel Gelebek, karara tepki göstererek, devam eden mahkemede sürücünün tutuklanmasını umut ettiğini söyledi.
8 Aralık 2018 tarihinde, Muğla Köyceğiz Sarayyanı Mahallesi mevkiinde yol kenarında bir erkek cesedi bulundu. Jandarma ekipleri, ölen kişinin Erol Canlı olduğunu belirledi. Erol Canlı'ya çarpıp ölümüne neden olarak kaçan Nahit Koç(54), Menteşe ilçesinde yakalandıktan sonra tutuklanarak cezaevine konuldu. 8 Nisan günü Muğla 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşmasında Nahit Koç tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. 3 çocuk annesi Aysel Gelebek, boşandıktan sonra birlikte yaşamaya devam ettiği eşinin ölümüne neden olan sürücünün serbest kalması üzerine karara itiraz edeceğini söyledi.
Eski eşinin ölümünün ardından psikolojik olarak zor bir dönem geçirdiğini anlatan Gelebek, "Günlerce evde kalamadım. Çok kötü bir psikolojideydim. Çocuklarıma durumu açıklayamıyorum. Sürekli soruyorlar. Sonra kaymakamlığa gittim. 'Bana yardımcı olun, ben buradan gideyim' dedim. Bir de kazanın olduğu yoldan başka bir yol yok. Sürekli oradan geçmek zorundaydım. Kaymakamlığın desteğiyle İzmit'e tekrar taşındım. Avukat araştırıp, buldum. İlk mahkemede şahitler dinlendi. Şoförün yanında bir şahıs varmış, olaya şahit olan. İlk ifadesinde, 'Bir tık sesi geldi' dedi. Tık sesi duymuş. Otopsi raporunda vücudunda yüzlerce kırık var. Sadece bir tık sesi olamaz. 'Ben 112'yi aramak istedim ama şoför beni engelledi' diyor. Belki o an 112'yi arasaydı belki kurtulurdu. Tehdit etmiş şoför, 'Bu olaydan kimseye bahsetmeyeceksin' diye. Oradan basıp gitmişler. 15 saat boyunca cesedi yol kenarında kalmış. Belki de yaşayacaktı, alıp götürselerdi. İnsanlar hayvanlara çarpınca alıp götürüyorlar. Bir insan yol kenarında ölüme terk edilir mi? Benim aklım almıyor" şeklinde konuştu.
8 Nisan'da görülen davanın ikinci duruşmasından da bahseden Aysel Gelebek, "İkinci mahkeme geçtiğimiz Pazartesi günüydü. Şahıs serbest bırakıldı. Dava 26 Haziran'a ertelendi. 54 yaşında 3 çocuk babası bir adam evlatlarına kavuştu. Evinde eminim şu an bir bayram sevinci var. Ben daha durumu açıklayamadım çocuklarıma. Ben kimsesizim. Rabbimden tek isteğim adalet yerini bulsun. Bir insanın daha canı yandı. Başka insanların daha canı yanmasın. Trafik suçu bu kadar hafife alınmasın. Benim eşim, kızıma o kadar düşkündü ki. Kızına doyamadı. Kızım her gün, 'Ara babayı' diye telefonu veriyor. Görüyoruz, insanlar hayvanlara zarar verince Türkiye ayağa kalkıyor. Burada söz konusu olan bir insan canı. Hayalleri vardı. Çocuklarını okutacaktı. Kızını evlendirecekti" dedi.
26 Haziran'da görülecek üçüncü duruşmada sürücünün tekrar tutuklanmasını istediğini söyleyen Gelebek, "Yüce mahkemeye inanıyorum. Ne olursa olsun hala inanmak istiyorum. Tekrardan itiraz yolları açık tabii ki ama 26 Haziran'a ertelendi. 26 Haziran'da üçüncü mahkeme olacak. O zamana kadar serbest ama inanıyorum ki, inşallah o gün tekrar içeri alınmasını istiyorum. Tekrar, en azından adalet yerini bulsun. Benim 3 evladımın boynu bükük kaldı. En azından vicdanlarımız biraz soğusun. Karşı tarafın avukatı mahkemede, 'Müvekkilim 54 yaşında olduğu için cezaevinin şartlarını kaldıramıyor' dedi. 33 yaşındaki bir insan da toprağın altını kaldıramıyor. 33 yaşındaki bir adam da toprağın altında. Toprağın altının şartlarını kaldıramıyor. 54 yaşındaki insanın cezaevi şartlarını kaldırması mümkün değilmiş. 33 yaşında Erol'da toprağın altını kaldıramıyor. Çıkartın hadi, çıkartın geri getirin buraya" diye konuştu.
Gelebek hayatını kaybeden eski eşi Erol Canlı ile boşanma süreçlerini de şöyle anlattı:
"Biz 2015'te boşandık. Maddi açıdan sıkıntılarımız vardı. Aile baskısı da vardı. Biz kaçarak evlendik. Benim 17 yaşımı bitirmeme 40 gün vardı. Erol'a kaçtım. Bundan dolayı ailelerimiz hiçbir zaman tanışmadı. Biz 10 buçuk yıl evli kaldık ama ailelerimiz tanışmadı. Anlaşamadılar, hiçbir şekilde de tanışmak istemediler. Maddi imkansızlıklardan dolayı, onun biraz daha toparlanması daha iyi olacağı için 2015 yılında boşandık. Ama gerek çevre, gerek de çocuklar için hiçbir şekilde ayrı yaşayamadık. Tekrardan devam ettik. Yeniden devam edelim, maddi olarak tekrar toparlanalım dedik. İyi ki ben onu hep affetmişim, hep yanında olmuşum. Ne olursa olsun hiç bırakmamışım"
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Aysel Gelebek'in çocukları ile görüntüsü
-Aysel Gelebek ile röp.
-Detay
HABER: Dinçer AKBİR-KAMERA: Alişan KOYUNCU/İZMİT(Kocaeli),
========================
Şanlıurfa'nın düşman işgalinden kurtuluşunun 99'uncu yıl dönümü kutlandı
ŞANLIURFA'nın düşman işgalinden kurtuluşunun 99'uncu yıl dönümü törenle kutlandı.
Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen etkinlikler kapsamında, protokol üyeleri ve kent sakinleri, Ulu Cami önünden mehter takımı eşliğinde Haleplibahçe semtindeki Hamarat Eller Çarşısı'na kadar Türk bayraklarıyla kortej eşliğinde yürüdü. Buradaki törende, mehteran, halk oyunları ve kılıç kalkan ekipleri gösteri yaptı, sıra gecesi ekibi de yöresel türküler seslendirdi.
Törende konuşan Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, kentin 99 yıl önce birlik ve beraberlik ile işgalden kurtularak 'Şanlı' unvanını hak ettiğini belirterek, "Düşman işgal ettiği zaman Şanlıurfalı kahraman ecdadımız elbette rahat uyumadı. İçten içe hazırlığını yaparak bu işgalcilere, bu zalim ve hainlere dersini verdi. Bir kez daha şehitlerimizi, ecdadımızı rahmetle yad ediyoruz" dedi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül de düşman kuvvetlerinin 99 yıl önce vatanı bölmeye çalıştığını ifade etti. Düşmanın bugün de aynı emelin peşinde olduğunu vurgulayan Beyazgül, "İşgal kuvvetleri, Kurtuluş Mücadelesi'nde aldıkları darbeden sonra da emellerinden ve planlarından vazgeçmemişlerdir. Tarihi iyi okumamız gerekiyor. Gençlerimizin bugüne bakıp, o günü anlamaları gerekir. Tarih tekerrürden ibarettir. Bu tarihin tekerrür etmemesi için elbette o günü iyi bilmemiz lazım. Kahraman ecdadımızın o gün başlattığı kahramanlık destanı bitmiş midir? Hayır, devam etmektedir. Düşman şekil değiştirerek bu vatan üzerinde hain plan ve amaçlarını devam ettirmektedir. Halkımızın uyanık olması lazım, tarihin tekerrür etmemesi için çok dikkatli olmamız lazım. Bugün bir kez daha tüm şehitlerimizi minnet ve rahmetle anıyoruz" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------------------------
Protokol ve vatandaşlar kortej yürüyüşü
Mehter takımı ile halk oyunlarının gösterisi
Protokol üyelerinin konuşmaları
Genel ve detay görüntüler
Haber -Kamera: Ali LEYLAK-ŞANLIURFA-DHA)
======================
Kütahya'da zehirlenen 10 köpek öldü
KÜTAHYA'nın Tavşanlı ilçesi Akçaşehir köyünde 10 köpek, kimliği belirsiz kişi ya da kişiler tarafından zehirlenerek öldürüldü.
Akçaşehir köyünde kepçe operatörü Hüsnü Çetin'in (34) yaklaşık 5 yıldır baktığı 10 köpeği zehirlenerek öldürüldü. Büyük üzüntü yaşayan Çetin, durumu jandarmaya haber verdi. Köye gelen jandarma ekipleri, köpekleri zehirleyenleri bulmak için çalışma başlattı.
Kimseyle husumeti olmadığını belirten Hüsnü Çetin, "Köpeklerim benim her şeyimdi. Onlara 5 yıldır gözüm gibi bakıyordum. Güzellik yarışmalarına hazırlayıp, dereceler aldığım bu köpeklerimi zehirleyen kişilerin bulunmasını istiyorum. Yüreğim çok yanıyor. Maddi zararım ise yaklaşık 100 bin lira civarında ama bana servet verseler o köpekleri vermezdim. Onları Allah yarattı, onların canını alamazsın. Benim köpeklerimin yemeğinden yiyen başka köpeklerin de öldüğünü duydum" dedi.
Görüntü dökümü:
-Hüsnü Çetin'in cep telefonundan ölen köpeklerinin fotoğraflarına bakması,
-Çetin'in konuşması,
-Ölen köpeklerin fotoğrafları
Haber-Kamera: Tuna İŞLEYEN/TAVŞANLI(Kütahya),
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülten-15 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?