Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, " Türkiye'de baraj ve gölet yapılması keyiften değil, Türkiye'nin iklim şartlarının, coğrafik şartların getirdiği mecburiyetten yapılıyor" dedi.
Eroğlu, İstanbul Platformu'nun Üsküdar Çenkelköy'deki Yakamoz Restoran'da düzenlediği toplantıda yaptığı konuşmada, suyun insan hayatı ve şehirler için son derece önemli, Allah'ın insanlara ve tüm canlılara verdiği en büyük ihsanlardan birisi olduğunu vurguladı. Türkiye'nin yarı kurak iklim bölgesinde olduğunu, ülkeye uzun yıllar ortalamasına göre 646 milimetre yağış düştüğünü, 7-8 yılda bir kısmi kuraklık, 18-20 yılda bir de şiddetli kuraklık yaşandığını belirten Eroğlu, bu nedenle su yönetiminin büyük önem taşıdığını dile getirdi. Türkiye'de yaz aylarında su tüketiminin arttığını ve bu nedenle yağış düşen mevsimlerde suyun biriktirilmesinin gerektiğini anlatan Eroğlu, "Bazıları baraja, gölete karşı çıkıyor. Türkiye'de baraj ve gölet yapılması keyiften değil, Türkiye'nin iklim şartlarının, coğrafik şartların getirdiği mecburiyetten yapılıyor. Suyu biriktirmezsek yazın hiçbir şekilde su veremeyiz" ifadelerini kullandı. Türkiye'nin enerji ihtiyacının karşılanmasında da suyun büyük önem taşıdığını kaydeden Eroğlu, şöyle konuştu: "Türkiye'nin ekonomik, son derece fizibil hidroelektrik potansiyeli 186 milyar kilovat saat olduğunu hesap ettik. Biz şu anda yüzde 50'sindeyiz. Demek ki kat edeceğimiz çok mesafe var. Bu neye vesile oluyor biliyor musunuz? Bu her 4 ampulden birisi bizim getirdiğimiz hidroelektrik, temiz enerji ile aydınlatıyor. Ayrıca HES'ler anında devreye girdiği için pik saatlerdeki ihtiyacı karşılıyor. Enerjiyi orada depoluyoruz. Elektrik depolanamaz ama suyu depoladığımız için elektriği depolamış oluyoruz. Ne faydası oldu? Şu anda 15 milyar dolarlık doğalgazı daha az alıyoruz." Hayata geçirdikleri "Bin günde bin gölet" projesinin tüm dünyada çok dikkati çektiğini ifade eden Eroğlu, " Hindistan'dan, ta İspanya'dan bakan geldi. 'Nasıl yapıyorsunuz?' dedi. Ben anlatınca, İspanyol Bakan, 'Biz yapamayız. Koltukları değişelim' dedi. 'Ben memleketime hizmet ediyorum' dedim. Hatta Şangay'dan teklif geldi, 'İstanbul'daki her şeyi bitirmişsiniz. Açık çek veriyoruz, kaç yüz bin dolar isterseniz gelin, Şangay'daki işleri halledin' dedikleri zaman dedim ki, 'Biz para için çalışmıyoruz, Allah rızası için çalışıyoruz. İnsanların hayırlısı, insanlara en faydalı olandır, anlayışıyla çalışıyoruz'. İkincisi, baki kalan şu kubbede hoş bir seda bırakmak, aslolan bu. Mezara para götüren var mı?" ifadelerini kullandı. Eroğlu, Türkiye'de sulama olmazsa yeteri kadar verim almanın mümkün olmadığını belirterek, "Türkiye'de sulama alanını 6 milyon hektara çıkardık. 8,5 milyon hektar ekonomik sulanabilir alan var, 6 milyon hektarı yakaladık. 2018 yılında büyük bir hedefimiz var, Türkiye'de sulanabilir bütün mevcut toprakları sulayacağız" diye konuştu. -"Tasarruf yapacağımız alan sulamadır" Sulamada verimliliğin artırılmasının büyük önem taşıdığını vurgulayan Eroğlu, şöyle devam etti: "Hesabı iyi yapmak lazım. Madem ki suyumuzun yüzde 73'ünü sulamada kullanıyoruz, o halde en büyük tasarruf yapacağımız alan sulamadır. Bazıları soruyor: 'Niye vatandaşlara içme suyunda tasarruf yapın diye beyanat vermiyorsunuz?' diyor. Geçen gün bir bakan arkadaşım da sordu. Ben, 'Vatandaşlara böyle bir şey söylediğim zaman sular kesilecek diye endişeye kapılır. Ben İSKİ Genel Müdürüyken İstanbul'daki geçmiş yıllardaki su sıkıntısından kaynaklanan özellikle psikolojik sıkıntısını kaldırmak için 'Suyumuz bol, İSKİ çok para kazansın lütfen su kullanın' diye beyanat verdim' deyince vaz geçtiler. Bunun için sulama çok önemli. İnşallah tarımda da büyük bir mesafe kat edeceğiz. Yakın bir gelecekte 20-25 yıl sonra dünyadaki en önemli sektör gıda güvenliği ve gıda arzı olacaktır, su ve enerjinin yanında. O nedenle şimdiden gerekli tedbirleri almamız gerekiyor. Bu yüzden biz, GAP, KOP, Doğu Anadolu Projesi, Trakya Kalkınma Projesi, Doğu Karadeniz Kalkınma Projelerine bu sulamaları ve diğer baraj ve göletleri yıldırım hızıyla bitiriyoruz." -"Mayıs ayında İstanbul'da su bitiyordu" İSKİ Genel Müdürlüğü döneminden itibaren İstanbul'da su sorununu nasıl çözdüklerini anlatan Eroğlu, 2000, 2007 yıllarındaki kuraklığı İstanbullulara hissettirmediklerini söyledi.Eroğlu, "2014 yılında daha büyük bir kuraklık oldu. Bakın aslında şunu itiraf edeyim, su sıkıntısı olmadığı için rahatça söylüyorum, mayıs ayında İstanbul'da su bitiyordu. Sevk ve idareyi bizzat ben aldım. Her ay toplantı yaparak kim ne zaman, neyi ne yapacak, talimatlarını verdik. Sürekli takip ettim. Neticede hiç hissettirmeden problemi çözdük. B planını uyguladık" ifadelerini kullandı. Eroğlu'nun bu sözleri üzerine katılımcılardan biri "Bıyığınızı da kurtardınız" şeklinde espri yaptı. Eroğlu, "Askerde bile kesmediğim için...." diyerek karşılık verdi. İstanbul Platformu adına eski bakanlardan İsmail Müftüoğlu, Eroğlu'na katılımı dolayısıyla teşekkür etti. -
Son Dakika › Güncel › Bakan Eroğlu: Baraj ve Gölet Yapılması Keyiften Değil - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?