L20 Dönem Başkanı ve Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, G20 Liderler Zirvesi'ne ilişkin, "Kayıt dışı ekonomilerin kayıt altına alınması, ücretlerin satın alma gücünün artırılması, vergi şeffaflığı ve adaletinin sağlanması, toplu pazarlık sisteminin güçlendirilmesi ile kadın ve genç istihdamının teşvikini ve taşeronlaşma ile güvencesiz çalışma biçimlerine son verilmesini isteyeceğiz" dedi.
Atalay, küresel işveren kesimini temsil eden B20 Dönem Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile AA'nın ev sahibi fotoğraf sağlayıcısı olduğu G20 Liderler Zirvesi öncesi, TOBB İkiz Kuleler'de ortak basın toplantısı düzenledi.
Türkiye ve ülkenin çıkarları söz konusu olduğunda, işçi ve işveren örgütlerinin birlikte hareket edebilme başarısını gösterdiğini belirten Atalay, G20 Liderler Zirvesi kapsamında L20 ile B20 olarak önemli ve faydalı toplantılar yaptıklarını bildirdi.
"Çalışanların yaşadığı sıkıntı, dünyanın her yerinde aynı"
L20 Dönem Başkanı olarak 160 ülkeden 333 sendika ve 180 milyon işçiyi temsil ettiklerine dikkati çeken Atalay, şöyle konuştu:
" Antalya'da yapılacak bu toplantı, belki Türkiye'de bir asırdır yapılan en önemli toplantılardan birisi. Bunun için bu toplantının verimliliği ve toplantıya iyi ev sahipliği, ülkemizdeki herkesi ilgilendiriyor. Bizim önceliğimiz dünya genelindeki 180 milyon işçinin sorununu zirvede dile getirmek. 2008'den itibaren tüm G20 toplantılarının tamamına katıldım. Özellikle çalışanların yaşadığı sıkıntı, dünyanın her yerinde hemen hemen aynı. Biz burada konuşurken, dünyanın farklı yerlerinde işçiler yine işinden olmaya ve yoksullukla mücadeleye devam ediyor."
Atalay, zirve kapsamında hafta sonu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'den randevu aldıklarını ifade etti.
Altı kişilik heyetlerle üç devlet başkanıyla görüşeceklerini dile getiren Atalay, "Bu görüşmelerde, kayıt dışı ekonomilerin kayıt altına alınması, iş yerlerinin güvenli hale getirilmesi, ücretlerin satın alma gücünün artırılması, vergi şeffaflığı ve adaletinin sağlanması, toplu pazarlık sisteminin güçlendirilmesi, kadın ve genç istihdamının teşvikini ve taşeronlaşma ile güvencesiz çalışma biçimlerine son verilmesini isteyeceğiz" diye konuştu.
"GDO'lu ürünler insanları zehirlemeye devam ediyor"
Diyalog kültürünü önemsediklerini ve işveren temsilcisi Hisarcıklıoğlu ile basın toplantısı düzenlemelerinin önemli olduğunu belirten Atalay, dünya insan hakları ve sendikal haklar konusunda hızla geriye giderken, Türkiye L20 ve B20'sinin, dünya ekonomisinin gidişatında söz sahibi olma iradesini en net şekilde ortaya koyduğunu vurguladı.
Sıkıntıları Antalya'daki zirvede yapılacak görüşmelerde dile getirmeye çalışacaklarını anlatan Atalay, G20 ülkelerinin liderlerine, "başta ücretlerle ilgili sıkıntılar olmak üzere, çözümde kendilerinin sorumluluk sahibi olduğunu" hatırlatacaklarını söyledi.
Özellikle az gelişmiş ülkelerde yaygın tüketilen GDO'lu ürünlerin insanları zehirlemeyi sürdürdüğüne dikkati çeken Atalay, şunları kaydetti:
"Genetiği değiştirilmiş tohumlar, ortaya çıkan sağlıksız ürünlerle, sağlıklı beslenmek mümkün değildir. Düşük gelir gruplarına hitap eden GDO'lu ürünler, toplum sağlığını tehdit etmekte, ülkelere ek maliyetler getirmektedir. Gelişmiş ülkelerin kendilerinin tüketmedikleri bu ürünleri, yoksul ülkelere yedirmesi bir insanlık ayıbıdır. Dünyadaki tüm işçiler adına GDO'lu ürünlerin ve nişasta bazlı şekerlerin kullanımının azaltılmasını talep ediyoruz."
"Terör olmasaydı herkesin evi ve arabası olurdu"
Türk-İş'in 40 yıldır Asgari Ücret Tespit Komisyonunun tarafı olduğuna işaret eden Atalay, asgari ücretin 40 yılda 3 kez işçi, işveren ve hükümetin anlaşmasıyla belirlendiğini dile getirdi.
Bu yıl AK Parti'nin bin 300 lira olan asgari ücret vaadinin, işçi, işveren ve hükümetin anlaşmasıyla karara bağlanabileceğini ifade eden Atalay, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bin 300 lira geçim ücreti değil bir başlangıç ücretidir. Maalesef bu geçim ücreti olarak algılanıyor. Çikolata veya tekstil fabrikasında çalışan ile madende çalışan bir olmamalı diye düşünüyorum. 10 yıldır bir iş yerinde çalışan birisi, bin 300 lira ücret alıyor, yeni işe başlayan biri de bin 300 lira alacak. İşte burada problemimiz var. Bunun yanında asgari ücretle kişi başı bin 500 lira maliyeti olan işverenin maliyeti yeni rakamla bin 924 liraya çıkacak. Bazı işverenlerimiz bunu ödemeyebilir. Bu akşam yapacağımız toplantıda bunları ele alacağız. Bizim önceliğimiz Türkiye. Terör belasına bu ülke harcadığı paraların yarısını harcamasaydı, herkesin bir arabası, bir evi olurdu. Temennimiz terörün bir an önce bitmesi."
Atalay, Suriyeli sığınmacıların olduğu bazı bölgelerde çalışma hayatında sorunlar yaşandığını da belirterek, "Suriyelilerin çalıştığı yerlerde daha önce 40 dolara çalışanlar, şimdi 10 ila 20 dolara çalışıyor. Dünya liderleri Suriyelileri görmüyordu, kapılarına dayanınca onlar da görmeye başladı. Türkiye'nin ağırladığı Suriyeli sayısının, tüm dünya 10'da 1'ini misafir etmiyor. Bu konuda herkes elini taşın altına koymalı" dedi.
Son Dakika › Güncel › G20 Liderler Zirvesi'ne Doğru - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?