Gazze'ye 3. Özgürlük Filosu Hedefe Yaklaşıyor

İsrail'in Gazze'ye yönelik ablukasını delmeyi hedefleyen 3. Özgürlük Filosu, Yunanistan'ın Girit adasından son kez demir alarak hedefine doğru yola çıktı. Filoda, eski Tunus Cumhurbaşkanı Muhammed Munsif el-Marzuki'nin de bulunduğu tekne öncü unsur olarak uluslarararası sulara ulaşırken, diğer tekneler de aynı güzergahta ilerliyor.  Filonun hava koşullarına bağlı olarak 2-4 gün arasında Gazze açıklarında olması öngörülüyor.

İsrail'in 2007'den beri Gazze topraklarındaki Filistinlilere karşı sıkı biçimde sürdürdüğü ablukayı delmek ve dünya kamuoyunun dikkatini bu insanlık dışı uygulamaya çekmek isteyen Özgürlük Filosu Koalisyonu, çalışmalarını ara vermeksizin sürdürüyor.

Gazze'ye insanı yardım malzemesi götürmeyi amaçlayan 3. Özgürlük Filosu'nu oluşturan 5 teknede toplam 48 kişi yer alıyor. Bunlardan 2'si balıkçı, 3'ü gezinti teknesi.

Önceki gün uluslararası sulara çıkan "Marianne" adlı teknede eski Tunus Cumhurbaşkanı Muhammed Munsif el-Marzuki de yer alıyor. "Marianne", filonun diğer unsurlarının ilerisinde seyrediyor ve Gazze açıklarına daha önce ulaşması bekleniyor.

Hafta içinde Girit'e ulaşan diğer teknelerden 3'ünde aktivist, akademisyen, siyasetçi ve gazetecilerden oluşan 30 kişi var.   Resmi adı "Sea Rex" olan ancak Gazze seferinde 2011'de Cenin'de öldürülen İsrailli sinemacı ve aktivist Juliano Mer-Khamis anısına "Juliano 2" adı verilen teknede AA muhabiri de bulunuyor. Bunun dışında iki tekeneye "Rachel" ve "Vittorio" adları verildi. Yunanistan'dan katılan "Agios Nikalous" adlı tekne de filonun bir diğer unsuru.

Son kez demir aldılar, rota Gazze

Filoya ait 3 tekne, Yunanistan'ın başka bir limanından gelecek "Agios Nikalous" ve uluslararası sulara ulaşarak öncü unsur olarak seyreden "Marianne" ile buluşmak üzere Girit'ten denize açıldı.

Geriden gelen bu teknelerin de bir saat içinde uluslararası sularda olması bekleniyor.

Girit adasından son kez demir olan teknelerin diğerleri ile ara vermeden yol alması ve hava koşullarına bağlı olarak 2-4 gün arasında Gazze açıklarında olması öngörülüyor.

Özgürlük Filosu Koalisyonu yetkililerinden alınan bilgiye göre, Gazze'ye ulaşılması durumunda balıkçı tekneleri Gazze halkına hibe edilecek.

Hazırlıklar büyük bir gizlilikle yürütüldü

İsrail'in Yunanistan makamlarına uyguladığı baskı nedeniyle filonun son anda engellenmesinden endişe eden aktivistler, yola çıkış çalışmalarını büyük bir gizlilik içinde yürüttü. Hazırıkların basında yer almaması ve duyulmamasına özen gösterildi.

Yaklaşık bir haftadır Girit'in Heraklion kentinde bulunan aktivistler, dün sabah saatlerinde gruplar halinde Elounda kentine doğru yola çıktı.

Filonun yolcuları buradan bindikleri dördüncü bir tekneyle açıkta bekleyen filoya ait 3 tekneye taşındı.

İsrailli aktivistten Yahudilere çağrı

3. Özgürlük Filosu'nun yolcuları arasında İsrail parlamentosu Knesset'in üyesi Dr. Basel Ghattas da bulunuyor.

Hazırlıklar sırasında AA muhabirine konuşan Özgürlük Filosu Koalisyonu Organizasyon Komitesi'nin İsrailli üyesi Zohar Chamberlain Regev, 3. Özgürlük Filosu'na katılma nedenini, "bir insan ve Yahudi bir İsrail vatandaşı olarak, insan hakları ihllalerine sessiz kalmak istemediği" şeklindeki sözleriyle açıkladı.

Regev, Yahudilerin, zülme uğradıklarında dünyayı buna sessiz kalmakla suçladığını ancak şimdi başka insanlara korkunç şeyler yaptıklarını ifade ederek, Yahudiler olarak buna sessiz kalamayacaklarını kaydetti.

Gazzelilerin işgalin kısıtlamalarına maruz kalmadan serbest dolaşım hakkına sahip olmaları gerektiğine dikkati çekmek istediklerini vurgulayan Regev, "Amacımız Gazze'ye ulaşmak. Ancak bu yolla Gazzelilerle dayanışma içinde olduğumuzu gösterebiliriz" dedi.

Regev, filo Gazze'ye ulaşamasa bile dünyanın, vermek istedikleri mesajı alacağına inandıklarını ifade ederek, Gazze'de yaşananların bir doğal afet olmadığını, Gazze Şeridi'nde halkın insan eliyle topluca cezalandırıldığına dikkati çekti.

"Gazzeliler çadırlarda yaşam mücadelesi veriyor"

Ekipte yer alan, Norveçli spor, sosyoloji ve kültür bilim dalları Profesörü Gerd von der Lippe, filoyo katılmasının öncelikli amacının Gazze'de halkın yaşadığı olumsuz koşullara dikkati çekmek olduğunu ifade etti.

Lippe, Gazze'de insanların çadırlarda yaşam mücadelesi verdiğini vurgulayarak, tüm dünya Suriye'deki gelişmelere odaklanırken, Gazze'de insani bir felaket yaşandığını söyledi.

Lippe, İsrail'in Gazze'ye uyguladığı gayrimeşru ablukaya karşı siyasetçileri ve dünyayı harekete geçirmek istediklerini sözlerine ekledi.

"İsrailliler barışın tek seçenek olduğunu görmeli"

Finlandiyalı denizci ve aktivist Wellu Koivisio da her şeyin yolunda gideceğini düşündüğünü söyledi.

"İsrail askerlerinin bizi durdurması söz konusu ki bu İsrail basınına bakılırsa büyük ihtimalle böyle olacak" diyen Koivisio, şöyle konuştu:

"Oldukça saldırgan yorumlar var. Ancak ben yine de İsraillilerin son dakikada barışın tek seçenek olduğunu görmelerini ve Gazze'ye gitmemize izin vermelerini umuyorum. Ondan sonra barışın nasıl sağlanacağını, Gazze'deki insanların acılarının nasıl dindirileceğini konuşabiliriz."

"Kolkola gireceğiz ve onlara şiddet içermeyen direnişimizi göstereceğiz"

Uluslararası Dayanışma Hareketi (ISM) üyesi İtalyan aktivist  Claudio Abu Sara, filoda yolculuk eden aktivistlere şiddet içermeyen direniş yöntemlerini öğretmekle görevli olduğunu anlattı.

ISM olarak Batı Şeria ve Gazze'de yıllardır İsrail askerleri ile halk arasında pozisyon aldıklarını ve halkı askerler karşısında korumaya çalıştıklarını anlatan Abu Sara, şiddet içermeyen direniş tekniklerini Filistin'de yıllardır öğrettiklerini söyledi.

3. Özgürlük Filosu için eğitimlere Palermo'da başladıklarını ve Girit'te de devam ettiklerini anlatan Abu Sara, "Aktivistlere silah tüccarlarının yönettiği dünyada şiddetsiz direnişi öğretmeye çalıştık" dedi.

Abu Sara, şiddete karşı bireylerin tek tek karşı koyamayacağını, grup olarak hareket etmek gerektiğini vurguladı.

İtalyan aktivist, "Korkumuzla baş etmeyi öğrenmeliyiz. Tepeden tırnağa silahlı, öfkeli askerleri görünce korkabiliriz belki ama asıl İsrail korkuyla yaşayan bir ülke. Onlardan korkan biz değiliz, onlar bizden korkuyor, çünkü biz gerçeği biliyoruz. İsrail'i bir arada tutan şey dünyanın geri kalanından duyduğu korku" diye konuştu.

"Eğitimde, askerlerin karşısında durup gözlerine bakmayı öğretiyoruz" diyen Abu Sara, "Askerler bizim tehlikeli olduğumuzu hayal ediyor. Ama bazen onlara bakmak ve sakince konuşmak çok şeyi değiştirebiliyor. Muhtemelen bu sefer de teknelerimizi basacaklar ama bizim sakin ve barışçıl olduğunuzu görecekleri için kötü bir şey yaşanmayacak, beklentim bu" görüşünü dile getirdi.

Abu Sara, "İsrail askerleri geldiklerinde tekneleri öylece teslim edecek değiliz. Kolkola gireceğiz ve onlara şiddet içermeyen direnişimizi göstereceğiz" şeklinde konuştu.

Ablukayı delme girişimleri

İsrail'in Filistin toprağı Gazze'ye uyguladığı ablukayı delmek için 2009 yılı içerisinde 3 ayrı konvoy karadan bu kente ulaşmış, 2010'da da "Viva Palestina" yardım organizasyonu bölgeye girmişti.

2010 yılında Özgür Gazze Hareketi adlı uluslararası sivil toplum kuruluşu ile İnsan Hak ve Hürriyetleri  (İHH) İnsani Yardım Vakfı'nın ortaklaşa düzenlediği "Gazze'ye Özgürlük Filosu" İsrail'in askeri saldırısına uğramıştı.

İsrail ordusunun, filodaki 500'den fazla kişiyi taşıyan Mavi Marmara gemisine, uluslararası karasularında 31 Mayıs 2010'da düzenlediği saldırıda 9 kişi yaşamını yitirmiş, 56 kişi yaralanmıştı. Saldırıda ağır yaralanan Süleyman Uğur Söylemez, Ankara'da tedavi gördüğü hastanede 2014 yılında hayatını kaybetmişti.

Mavi Marmara'ya saldırıdan 1 yıl sonra Temmuz 2011'de "Gazze'ye 2. Özgürlük Filosu" için hazırlıklara başlanmış ancak organizasyon daha sonra iptal edilmişti.

3. Özgürlük Filosu'nun başını çeken balıkçı teknesi "Marianne", İsveç'in Göteborg şehrinden 11 Mayıs'ta demir almıştı.

Özgürlük Filosu Koalisyonu'nu, "European Campaign to End the Siege on Gaza", "Freedom Flotilla Italia", "Gaza's Ark", İHH İnsani Yardım Vakfı, "International Committee for Breaking the Siege on Gaza" (ICBSG), "Rumbo a Gaza", "Ship to Gaza-Greece", "Ship to Gaza-Norway", "Ship to Gaza-Sweden" adlı sivil toplum örgütleri oluşturuyor.

İsrail Dışişleri Bakanlığı, 3. Özgürlük Filosu teknelerinin deniz ablukası altındaki Gazze'ye ulaşmasına izin vermeyeceklerini, filodaki aktivistleri ülkelerine geri göndereceklerini açıklamış ancak müdahalenin yöntemine ilişkin ayrıntı paylaşmamıştı.