Mısır'ın başkenti Kahire'de Al-Ahram Araştırma ve Strateji Merkezi'nde IŞİD ile mücadelenin akademik boyutunun tartışıldığı bir panel yapıldı. Panele Gaziantep'ten Hasan Kalyoncu Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Sezer Özcan da katıldı.
Sempozyum'da Mısır hükumetinden üst düzey yetkililerin yanı sıra El-Ezher üniversitesinden, Avrupa Birliği komisyonundan, Fransa İçişleri Bakanlığından ve uluslararasi sivil toplum kuruluşlarından çok sayıda katılımcı da yer aldı. Sempozyum Euro Mesco Projesi kapsamında Avrupa ve Akdeniz bölgesinde radikal gruplarla mücadele ve güvenliğin tesisi başlığı altında yapıldı. Özellikle IŞİD'le mücadele konusu, öne çıkan önemli konu başlıklarından biri oldu. IŞİD'in komşu ve bölge ülkelerine vermiş olduğu zararlar masaya yatırılarak, IŞİD'e katılımların sebepleri ve katılım sayısının minimize edilmesi adına katılımcılar görüş alışverişinde bulundu. Hasan Kalyoncu Üniversitesi Yrd. Doç. Dr. Sezer Özcan da, 'Türkiye'nin radikal gruplarla mücadelesi ve Suriye Krizi başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Özellikle Türkiye'nin son zamanlarda IŞİD ve PKK gibi terör örgütleriyle mücadelesine değinen Dr. Özcan, bölgede barışın tesisi adına komşu ülkelerle ve uluslararası aktörlerle işbirliğinin elzem olduğunu belirtti. Başta Mısır olmak üzere bazı Ortadoğu ve batılı ülkelerin Türkiye'yi IŞİD'e lojistik destek vermekle suçlamalarının haksız ve ahlaksız olduğunu vurgulayan Özcan, bu tür söylemlerin radikal grupların popülaritesini arttırdığını ve bölgedeki krizlerin çözümüne engel oluşturduğunu belirtti. Türkiye ve Mısır'ın köklü medeniyetlere sahip iki kadim dost olduğunu ve bölgede en önemli aktörlerden biri olduğunu belirten Özcan, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin biran evvel iyileştirilmesini önerdi ve Arap Baharı sonrası Ortadoğu'da cereyan eden krizlerin çözümüne ilişkin ortak hareket etmeleri gerektiğini vurguladı. Dr. Özcan, Mısırlı akademisyenler ve Sisi hükumetine yakın üst düzey kişilerle yaptığı görüşmeler sonrasında Sisi Hükumetinin Türkiye ile diplomatik ilişkilerin normalleşmesini istediklerini, aksi takdirde ilişkilerin normalleşmemesi halinde, IŞİD gibi terör örgütlerinin bölgedeki ülkelerin kendi aralarında yaşamış oldukları politik, diplomatik krizleri fırsat bilip taraftar topladığını ve popülaritesini arttırdığını ifade etti. Bu durumun Ortadoğu'da ki olası barış senaryolarının önüne de set oluşturduğunu belirten Özcan, bu ülkelerin IŞİD'le mücadele ve radikal gruplara katılımların minimize edilmesi amacıyla üniversiteler, düşünce kuruluşları, sivil toplumörgütleri, uluslararası örgütler ve kanaat önderleriyle işbirliği çerçevesinde ortak stratejiler ve projeler başlatmasını önerdi. Arap Baharının cehenneme dönüşmemesi için bu tür işbirliklerinin komşu ve bölge ülkeleriyle zorunluluk olduğunu belirten Özcan, radikal ve terörist gruplarla mücadelenin ancak bu şekilde mümkün olduğunu ifade etti.
Arap baharı sonrası başta Mısır, Libya, Tunus,Suriye olmak üzere Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgelerindeki (Menaregion) ülkelerin demokrasiyi doğurmak adına doğum sancıları çekecekleri su götürmez bir gerçek olduğunu söyleyen Özcan, bu sancılı süreci en iyi şekilde atlatmanın çarelerini birlikte hareket ederek bulmaları gerektiğine inandığını belirtti. - GAZİANTEP
Son Dakika › Güncel › Işid'le Mücadelede Akademik Boyut - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?