Kamu Başdenetçisi Nihat Ömeroğlu, görevini düzenlenen törenle Şeref Malkoç'a devretti.
Kamu Denetçiliği Kurumunda (KDK) düzenlenen törene, TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Sayıştay Başkanı Seyit Ahmet Baş, Askeri Yargıtay Başkanı Ahmet Zeki Liman, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanı Abdullah Arslan ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akarca katıldı.
Törende konuşan TBMM Başkanı Kahraman, devleti güçlü kılan en önemli unsurlardan birinin adalet olduğunu belirterek, "Adalet mülkün temelidir. Bir devlet ki adildir, güçlüdür ve müddeti ebeddir. İnsanda da böyledir, ailede de böyledir." diye konuştu.
Adalet sembolünün gözleri kapalı, bir elinde terazi, diğer elinde kılıç bulunduğunu anlatan Kahraman, "İnşallah yeni heyetimiz de böyle adaletle hükmedecek. İşte ömür bu. Dün Nihat Bey vardı, bugün Şeref Bey var. Baki olan yalnız Cenabı Hak. Mühim olan şöyle geriye dönüp rahatça bakabilmek. Baki kalan bu kubbede hoş bir seda imiş." dedi.
Nihat Ömeroğlu'nun hukukçu olduğunu, iyi bir kadroyla çalıştığını vurgulayan İsmail Kahraman, "Nihat Ömeroğlu Bey'i, mesai arkadaşlarını tebrik ediyorum. Aslolan hüsnüniyet. Muhakkak ki iyi hizmetler yaptınız. Zorluğunuz kurucu olmak. Binanın en mühim tarafı, temeli. Çok zorluklar aşmışsınızdır. Şeref Bey'in bu bayrağı daha ötelere götüreceğine inanıyorum." ifadelerini kullandı.
Şeref Malkoç'un da bu bayrağı devredeceğini, rahatça geriye bakabilmenin önemli olduğunu dile getiren Kahraman, şöyle devam etti:
"Biz fani olduğumuza inanıyoruz. İki dünyalıyız, bu dünya fani bir dünya. Ömür bu kadar mı? Mümkün değil, ebedi bir hayat var. Pozitivistler buna inanmıyor. Marksist, Leninistler inanmıyor, 'Tek bir dünya var, bu dünya. Ben gördüğüme ve tuttuğuma inanırım' diyor. Rüyayı görüyorsun, tutuyor musun? Aklı tutuyor musun? Ruhu tutuyor musun? Öyle saçmalık olmaz. Hesap günü var. Toplumun bir eksikliği de hesap gününü unutmak. Biraz dünyevilik oldu. Seküler düşünce hakim oldu. 'Her şey dünya için, dünya her şey'. Böyle değil. Bu düşünce de değişmekte ve değişmelidir. Öyle olursa kamu denetçiliğimizin yükü iyice azalacaktır, zira hesap gününü bilecek. Bu duygu geliştirilmeli."
Rize'de kürek, balta sapı, kazma sapı yapıldığını, bunların Erzurum'da takaslandığını anlatan TBMM Başkanı Kahraman, şunları söyledi:
"İbrahim dayım vardı rahmetli, iyi kürek yapardı. Hani ağaçta iyi damar var onu bilirler. Bir de 'hartama' deriz, bizde kiremit yok, çatıya koyarsınız. Gider ağacı keşfeder. Bizde bin 400 rakım kuş uçmaz, kervan geçmez kimse yok, yalnız Allah var, her yerde var. Bazısı şöyle bir laf söyler, 'yukarıda Allah var'. Haşa, O her yerde var. İbrahim Bey ağacı seçti, köye geldi, ertesi gün baltayı çuvala sardı. Keseceği ağacın yanına gidene kadar o balta çuvalda. Öbür ağaçlar 'Acaba bu beni mi kesecek' diye korkmasın diye. Onun yanında çuvaldan çıkarır baltayı. Biz kurban keserken gözünü bağlamıyor muyuz? Bu duygular lazım, bu hava, bu kültür, bu iklim lazım. Bu da iki dünyalı olmakla mümkün. Elinizde adalet terazisi şaşmayacak inşallah."
"Devlet ve millet duygusuyla fedakarca çalıştık"
Nihat Ömeroğlu ise göreve geldiklerinden bu yana devlet ve millet duygusuyla fedakarca çalıştıklarını belirtti.
Kökenleri Osmanlı'da bulunan böyle bir kurumu 300 sene sonra yeniden getirmenin büyük başarı olduğunu ifade eden Ömeroğlu, yasanın 2006'da hazırlandığını, o dönemki Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in iptal cihetine giderek konuyu Anayasa Mahkemesine götürdüğünü, açılışın 2012 yılına kadar sarktığını anlattı.
Ömeroğlu, "Biz fedakarlıkla, özveriyle halkımıza, bireylerimize ve devletimize nasıl hizmet edebileceğimizin yollarını, çözümlerini aradık. Bir yerlere getirdik. Bundan sonra yeni Başdenetçimiz ve yeni denetçi arkadaşlarımızın hepsi tecrübeli, birikimli, vatan millet kaygısı olan insanlarımızdır. Onların da bu kurumu çok daha ileri götüreceklerine, eksiklerimizi tamamlayacaklarına, daha büyük yeniliklere imza atacaklarına canıgönülden inanıyorum." şeklinde konuştu.
Bir kurumun kuruluş aşamasının zorluğuna işaret eden Nihat Ömeroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a desteklerinden dolayı şükranlarını iletti.
"Bu bir bayrak yarışı"
Şeref Malkoç ise Ömeroğlu ve arkadaşlarının 4 yıl önce yeni kurulmuş bir yapıyı teşkilatlandırdıklarını, müessese haline dönüştürdüklerini ve çok büyük emek verdiklerini kaydetti.
Bir müesseseyi kurmanın işin en zor kısmı olduğunun altını çizen Malkoç, "Bu bir bayrak yarışı. Bayrağı aldılar taşıdılar, millete önemli hizmetler yaptılar ve bugün bu bayrağı devrediyorlar. Allah nasip ederse biz de temenni ederiz, güzel hizmetler yaptıktan sonra aynı bayrağı süresi gelince devretmiş olacağız." diye konuştu.
Ombudsmanlığın, aslında kökleri Osmanlı'da olan bir müessese olduğunu hatırlatan Şeref Malkoç, "Uzun müddet bunu kaybettik. Sonra aramaya başladık, bir de baktık ki AB müktesebatıyla huzurumuza geldi. Ama kökleri sağlam ve bizde olduğu için inşallah Nihat Bey ve arkadaşlarının başlattığı bu güzel çalışmayı bölgemize ve dünyamıza örnek şekilde biz de sürdüreceğiz." dedi.
Devletle, kamuyla, idareyle vatandaşlar arasında köprü vazifesi görmenin önemine dikkati çeken Malkoç, şunları ifade etti:
"Peygamber Efendimizin hadisi şerifinde buyurduğu gibi, 'insanların en hayırlısı, insanlara en fazla faydası dokunandır'. Rehberimiz bu olacak, ölçülerimiz sağlam olacak inşallah. Bu kurumla hak arama kültürünü inşallah daha da yaygınlaştıracağız. Kamu hizmetlerinin kalitesinin standardını daha yükseltmeye çalışacağız. Var olan iyi yönetim ilkelerini daha da pekiştirmeye çalışacağız. Dolayısıyla kamu hizmetlerinin kalitesini yükseltmeye çalışacağız. Sayın Cumhurbaşkanımızın çok sıklıkla ifade ettiği, bürokratik oligarşiyle inşallah Nihat Bey ve arkadaşlarının başlattığı, milletin yanında olma mücadelesini daha ileri noktalara getirmeye çalışacağız. Devletimizin, milletimizin 2023 hedefleri var. Bu 2023 hedeflerinin en önemlisi Türkiye'yi her alanda dünyanın en iyi 10 ülkesi arasına getirmek. İnşallah biz de KDK olarak buna katkıda bulunmaya çalışacağız."
Şeref Malkoç, Türkiye'de hukukun iyice yerleşmesi, demokrasinin bütün kurum ve kurallarıyla yerleşmesi için ellerinden geleni yapacaklarını dile getirerek, "Önümüzde büyük zorluklar var. Türkiye, 15 Temmuz darbesi, işgali, terör olayı gibi ağır bir badireyi atlattı. Çok şükür milletimizin kahramanlığıyla dünyada eşi benzeri görülmemiş bir fedakarlıkla bunu aştık. İnşallah bu kahraman millet, hizmet ederken hukuk rehberimiz olacak, demokrasiye saygılı olacağız, adaletin kökleşmesi ve yerleşmesine gayret edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Bu hizmetleri eşitlikle, şeffaflıkla sürdüreceklerini vurgulayan Malkoç, "15 Temmuz'u görünce, tarihte kaldığını zannettiğimiz bir çok hissiyatımız ve duygularımızın yeniden canlandığını ve bu milletin bütün hücrelerinde var olduğunu gördük. Bu millete ne kadar hizmet etsek azdır." değerlendirmesinde bulundu.
Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit de KDK'nın sancılı bir süreçle kurulduğunu anımsatarak, Nihat Ömeroğlu ve arkadaşlarının katkısına işaret etti.
KDK'nın "Gezi olayları" gibi konularda önemli raporlar hazırladığını, kendilerinin de bunlardan istifade ettiklerini, ancak bunların kamuoyunda yeterince yer almadığını söyleyen Cirit, bu raporların hukuk dünyası, Türkiye'nin sosyal ekonomik verileri açısından oldukça önem taşıdığını kaydetti.
Törenin sonunda Ömeroğlu ve Malkoç birbirilerine çiçek verdi.
Son Dakika › Güncel › Kdk'da Devir Teslim Töreni - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?