Görüntü Dökümü :
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş'un açıklamaları ANKARA - Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Çankaya Köşkü'nde düzenlediği basın toplantısında, Bakanlar Kurulu toplantısına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bakanlar Kurulu toplantısı
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş: (2)
"Suriyelilere verilen çalışma izni, Türk vatandaşlarının istihdamlarını kısıtlayacak bir alan değildir. Geçici koruma sağlanan yabancılar, geçici kimlik belgesi düzenleme tarihinden 6 ay sonra çalışma izni için başvurabilecekler. Bu insanlar, İçişleri Bakanlığı tarafından kendilerine kimlik belgesi verilen, ikamet ettikleri illerde ancak çalışma hakkına sahip olacaklar"
-"Suriyeli mülteci kardeşlerimizin çalışmalarını kısıtlayan bir başka alan ise çalıştıkları iş yerindeki toplam çalışan sayısının yüzde 10'unu geçemeyecekler"
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Türkiye'deki Suriyelilere verilen çalışma izninin, Türk vatandaşlarının istihdamlarını kısıtlamayacağını belirterek, "Geçici koruma sağlanan yabancılar, geçici kimlik belgesi düzenleme tarihinden 6 ay sonra çalışma izni için başvurabilecekler. Bu insanlar, İçişleri Bakanlığı tarafından kendilerine kimlik belgesi verilen, ikamet ettikleri illerde ancak çalışma hakkına sahip olacaklar. Suriyeli mülteci kardeşlerimizin çalışmalarını kısıtlayan bir başka alan ise çalıştıkları iş yerindeki toplam çalışan sayısının yüzde 10'unu geçemeyecekler" dedi.
Kurtulmuş, Çankaya Köşkü'nde, Bakanlar Kurulu toplantısı devam ederken basın mensuplarına açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
Toplantıda ele alınan konular arasında Ar-Ge reform paketinin de bulunduğunu ifade eden Kurtulmuş, 64. Hükümet'in ekonomide çok önemli bir faz değişikliğine gittiğini belirtti.
Ekonomide sadece makro dengeler ve makro ihtiyati tedbirlerle yol alınması ve Türkiye'nin nitelikli büyümeyi sağlamasının mümkün olmadığına dikkati çeken Kurtulmuş, "Bunun için Türkiye hem nitelikli büyümeyi sağlamak hem nitelikli büyümeyi sürdürmek hem de Türkiye'nin olası bir orta gelir tuzağına düşme riskini ortadan kaldırmak için gerçekten Ar-Ge'de çok önemli, devrim niteliğinde adımlar atmaya ihtiyacı vardır" diye konuştu.
Kurtulmuş, bu kapsamda Türkiye'nin Ar-Ge alanında 2002'den 2014'e kadar çok önemli gelişmeler kaydettiğini belirterek, "Ne yazık ki sonuç yeterli değildir. 2002'de Türkiye'nin gayri safi yurtiçi hasılasının sadece yüzde 0,53'ü Ar-Ge'ye giderken, bu rakam 2014 itibarıyla yüzde 1,03'e çıkmıştır. Evet, yükseliş yüzde 100'den fazladır ama Türkiye için yeterli değildir. 2023 hedefimiz için Türkiye'nin Ar-Ge'ye ayırmış olduğu gayri safi yurtiçi hasıla içerisindeki payının yüzde 3 seviyesine çıkmasıdır" dedi.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Türkiye'de 2002 yılında Ar-Ge'nin sadece yüzde15'i özel sektörce karşılanırken 2014 yılında yüzde 44,8'e gelindiğini, 2014 yılı itibarıyla Ar-Ge faaliyetlerinin yarısını kamu kurum ve kuruluşları geri kalan yarısını da özel sektörün yaptığını, 2023 yılındaysa özel sektörün Ar-Ge payının yüzde 67'ye çıkmasının hedeflendiğini söyledi.
Bu amaçla çalışmaların yoğunlaştırıldığını, niteliki Ar-Ge elemanı sayısının artırılması ve bu elemanların kalitelerinin yükseltilmesi için çok önemli bir teşvik programı gündeme getirildiğini vurgulayan Kurtulmuş, sözlerine şöyle devam etti:
"Yine bu çerçevede 2002 yılında yaklaşık 28 bin 900 kişi Ar-Ge'de tam zamanlı olarak çalışırken, 2014 yılı itibarıyla bu rakam 115 bin seviyelerini çıkmıştır. Hedefimiz, 2023'te bu rakam 300 bin nitelikli personel seviyesine çıksın. Bunların olabilmesi için detaylı bir çalışma gündeme getirildi. Beş öncelikli dönüşüm programı ve eylem planıyla Ar-Ge'de tasarım faaliyetlerinin güçlendirilmesi, ürün bazında teşviklerin ortaya konması, Ar-Ge merkezlerinin desteklenmesi, sipariş veren ve alanlara muafiyetlerin getirilmesi, Ar-Ge personelinin nitelik ve istihdamının artırılmasına ilişkin çok önemli uygulamalar inşallah ekonomik reform adımlarımızın birisi olarak gündeme gelecek ve Bakanlar Kurulu tarafından da takip edilecek.
Bu iki alanda, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu, bir diğeri ise Ar-Ge Reform Porgramı... Birisi siyasi ve hukuki alanda bir diğeri ise ekonomi alanında çok önemli iki reformu Bakanlar Kurulu gündemine almış, kararlaştırmış. Bunlarla ilgili yasal düzenlemeler önümüzdeki günlerde inşallah Meclis'e sevk edilecek."
-Suriyelilerin çalışma izni
Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu'ndan ele alınan diğer önemli bir konunun ise Türkiye'de bulunan Suriyelilerin çalışma izniyle ilgili düzenlemeler olduğunu dile getirdi.
Suriye'de iç savaşın başladığı 2011 yılından bu yana yaklaşık 2 milyon 411 bin Suriyeli'nin Türkiye'ye geldiğini anımsatan Kurtulmuş, 2014'te Suriyelilerin geçici korunma altına alınmasıyla ilgi yasal düzenlemelerin yapıldığını ve 7 bin 351 kişiye çalışma izni verildiğini vurguladı.
Türkiye'ye sığınan Suriyelilere çalışma izni verilmesi için Çalışma ve Sosyal Güvenli Bakanlığının son derece detaylı ve önemli bir çalışma yaptığına dikkati çeken Kurtulmuş, "Türkiye'nin hassasiyetlerini de dikkate alan bir çalışma bugün Bakanlar Kurulu'nun bilgisine sunuldu. Bununla ilgili yasal düzenleme de Bakanlar Kurulu yönetmeliği olarak önümüzdeki günlerde yayınlanacak. Bu konu hassas olduğu için istismar edilmemesini de istirham ederek birkaç konunun altını çizmek istiyorum. Suriyeli mültecilerin varlığı aslında bizin milletimizin misafirperverliğinin ve ensar ruhunun çok canlı uygulamalarından birisidir. Mülteciler konusunda birkaç yüz bin mülteciyle karşılaştığı zaman ne yapacağını bilemeyen bizden çok daha zengin ülkelerin aksine Türkiye, bugüne kadar bu konuda müşfik bir ev sahibi, dost ve kardeş bir komşu görevini yerine getirmiştir" değerlendirmesinde bulundu.
Kurtulmuş, Suriyeliler konusunda gösterilen hassasiyet nedeniyle vatandaşlara teşekkür ederek şunları kaydetti:
"Bu süre içinde Suriyelilerin çalışma hayatında istismar edilenler, kayıt dışı ve çok kötü şartlarda çalıştırılanlar gibi.. Çok farklı şikayetler olduğunu görüyoruz. Suriyelilere verilen çalışma izni, Türk vatandaşlarının istihdamlarını kısıtlayacak bir alan değildir. Geçici koruma sağlanan yabancılar, geçici kimlik belgesi düzenleme tarihinden 6 ay sonra çalışma izni için başvurabilecekler. Bu insanlar, İçişleri Bakanlığı tarafından kendilerine kimlik belgesi verilen, ikamet ettikleri illerde ancak çalışma hakkına sahip olacaklar. Suriyeli mülteci kardeşlerimizin çalışmalarını kısıtlayan bir başka alan ise çalıştıkları iş yerindeki toplam çalışan sayısının yüzde 10'unu geçemeyecekler.
Ancak buna bir istisna getiriliyor. Başvuru tarihi itibarıyla geriye dönük olarak 4 haftalık sürede açık bulunan işlerin kapatılmadığı iş yerlerinde yüzde 10 kotasının dışına çıkmak mümkün olacak. Ayrıca geçici tarım işçisi olarak çalışan ya da tarım ve hayvancılık işleriyle uğraşan ya da uğraşacak olan Suriyeli mülteciler için bu kota uygulaması dışında valiliklerin izni alınacak, bu çerçevede çalışmaları sağlanacak. Valilikler isterse bu kotaları illerin ihtiyaçlarına göre esnetebilecekler.
Önemli gördüğümüz alanlardan biri de burada bulunan Suriyeli sağlık personeli ve eğitim alanında çalışmaları muhtemel olan Suriyeli eğitimciler için sadece Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ya da valilikler kanalıyla verilecek izinler değil aynı zamanda Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Yüksek Öğrenim Kurumu'nun da bu konudaki olurlarına başvurulacak. Yapılan düzenlemeyle hem istihdamın kayıt altına alınacak hem de Türkiye'de bulunan nitelikli Suriyelilerin hayatlarının koordinasyonun sağlanacak. Bu bakımdan uzun zamandır konuşulan bu çalışma izninin faydalı olacağı kanaatindeyiz."
Kurtulmuş, çalışma izni alan Suriyeli sığınmacıların Çalışma ve Sosyal Güvenlik mevzuatı bakımından Türk vatandaşlarının sahip olduğu yükümlülüklere tabi olacaklarını sözlerine ekledi.
(Sürecek)
Son Dakika › Güncel › Kurtulmuş: 'Türkiye'nin Her Yerinde Barış ve Esenliğin Olmasını İsteriz' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?