Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, sağlık çalışanlarının nöbet ücretlerinin artırılmasına ilişkin, "En geç mayıs ayından itibaren nöbet ücretlerindeki yüzde 50'lik artışı tüm hekimlerimize, sağlık çalışanlarımıza yansıtabileceğiz" dedi.
Müezzinoğlu, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Müezzinoğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, kısa bir süre önce sağlık çalışanlarına müjde verdiğini anımsattı.
Konuyla ilgili üzerinde durduklarını ve hızla devreye girmesi istedikleri iki temel başlık bulunduğunu dile getiren Müezzinoğlu, birincisinin nöbetlerdeki ücretlerin yüzde 50 oranında artışı olduğunu hatırlattı. Müezzinoğlu, bununla ilgili Torba Kanun'daki maddelerin geçen hafta geçtiğine işaret ederek, şöyle konuştu:
"Perşembe, en geç cuma günü yürütme ve yürürlük maddeleri de tamamlanarak, Sayın Cumhurbaşkanımıza gidecek ve öyle inanıyorum ki 10 gün sonra yasalaşmış olacak. Mart ayını geçtik kabul edersek, en geç mayıs ayından itibaren nöbet ücretlerindeki yüzde 50'lik artışı tüm hekimlerimize, sağlık çalışanlarımıza yansıtabileceğiz. Dolayısıyla burada şu anda gördüğümüz olağanüstü bir sıkıntımız olmazsa, Meclis cuma günü itibarıyla takviminde bunu tamamlamış olacak. Cumhurbaşkanımızdan da bir hafta çıkmış olsa, nisanın en geç 10'una kadar bunu tamamlamış olacağız ve bu müjde reel olarak sağlık çalışanlarımıza yansımış olacak."
-"(Cezayı ben veririm) deme hakkı asla kimsede olamaz"
Müezzinoğlu, sağlıkta şiddet konusuna da değinerek, kamuoyu vicdanının bu anlamdaki yanlışlığı esasında ret ettiğini söyledi.
Her gün ortalama 2,5 milyon insanın derdine derman aradığı veya yakınının derdine çözüm aradığı bir sistemi yönettiklerini belirten Müezzinoğlu, sağlık çalışanlarının, zaman zaman iletişim sorunları ya da kişinin ruhsal sorunlarından kaynaklanan nedenlerle şiddetle karşılaştıklarını anlattı.
Müezzinoğlu, sağlıkta şiddeti kesinlikle ret ettiklerini ve asla toleranslarının bulunmadığını vurgulayarak, "Hangi gerekçeyle olursa olsun, hekime el kaldırmayı, acilde kapıyı çerçeveyi indirmeyi, oradaki çalışma ortamını bozmayı haklı gösteremez. Hasta hakları kurulu, bütün hastanelerde var. 24 saat bu şikayetleri alan bir merkezimiz var. Hukuki haklarını arama konusunda önünde asla hiçbir engel yok. Ama 'cezayı ben veririm' deme hakkı asla olamaz hiç kimsede. Geçtiğimiz yıl bir yasal düzenleme yaptık. Savcılarımıza, hakimlerimize tutuklu yargılama yetkisi verdik. Son bir yıldır bu anlamda hakimler ve savcılarımızın verdiği kararlar, esasında bizi büyük oranda memnun ediyor. Cezaları üst düzeyden veriyorlar ve tutuklama yargılama süreçlerini de yer yer başlattılar. Tam arzu ettiğimiz dinamikte olmasa bile. Ama geçtiğimiz, daha önceki yıllara göre bu yasal düzenlemenin bir artısını gördük" değerlendirmesinde bulundu.
-"En caydırıcı olanın tutuklama olduğuna inanıyorum"
Sağlık alanında şiddetin önlenmesi için yürüttükleri çalışmalar hakkında bilgi veren Müezzinoğlu, "Burada en caydırıcı olanın tutuklama olduğuna inanıyorum. Mahkeme süreçleri devam ediyor, 1-2 yıl sonra bir kişiye 3 yıl ceza verilmesi, toplum psikolojisinde o kişinin cezalanmasını sağlıyor ama toplum psikolojisine pozitif etkisi olmuyor. Ama o gün tutuklama, o gün gözaltı, anında yapılabildiğinde, o işte caydırıcılıkta çok önemsediğimiz bir konu. İnşallah bu hafta sonu itibarıyla bu her iki konu da Meclis gündeminde tamamlanmış olacak" şeklinde konuştu.
Müezzinoğlu, hekimlerin 70 yaşına kadar çalışmasıyla ilgili dün Sağlık Komisyonu Başkanıyla görüştüklerini kaydetti. Komisyonda görüşülen bir yasa tasarısı bulunduğunu bildiren Müezzinoğlu, "O tasarının içine muhalefetle birlikte anlaşarak alabilirlerse, o da komisyon aşamasını tamamlayıp bu dönemde onu da yasalaştırmaya çalışacağız" ifadesini kullandı.
- "Çat kapı" ziyaret uygulaması
Taburcu edilen hastaların sağlık hizmetlerinden memnuniyetine yönelik gerçekleştirilen "çat kapı" ziyaret uygulamasına ilişkin bilgilendirmede bulunan Müezzinoğlu, ev ziyaretlerinin yöneticiler açısından fevkalade faydalı olduğunu dile getirdi.
Müezzinoğlu, yöneticilerin uygulamaya ilişkin önce bazı tereddütlerinin olduğunu ifade ederek, "Biz 3 ayda 100 bin aileyi planlamıştık. İki ayımız henüz dolmadı. Bu sabah itibarıyla 96 bin çat kapı ev ziyareti yapmış bir sağlık yönetici kadromuz var. Buralardaki memnuniyet oranı, yüzde 98'lerde. 'Çok memnunum' diyenler yüzde 47-48 ve 'memnunum' diyenlerle birlikte yüzde 97-98" diye konuştu.
-"Temizlik asla şikayet konusu olamaz"
Konuyu il yöneticileriyle değerlendirdiklerini belirten Müezzinoğlu, "Arkadaşlara şunu söyledim: Yüzde 98 vatandaşın takdiri, bizi ilgilendiren yüzde 2. Bu yüzde 2 nedir? Bu yüzde 2 şikayetleri, sorunları, mennuniyetsizlikleri biz yüzde 100 gibi göreceğiz" şeklindeki görüşlerini paylaştı.
Müezzinoğlu, burada önlerine 3 temel başlık çıktığını ve birinin temizlik olduğunu ifade ederek, bir sağlık kuruluşunda temizliğin asla şikayet konusu edilemeyeceğini bildirdi. Müezzinoğlu, tam aksine temizliğiyle takdir gören kuruluşların bulunması gerektiğini anlattı.
İkincisini ise bilgilendirmenin oluşturduğunun altını çizen Müezzinoğlu, bilgilendirmede çok dahi iyi bir konuma gelmek için çalışma yürüttüklerini aktardı.
Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, üçüncü başlığı ise transferin oluşturduğunu belirterek, bu konunun da tüm yönleriyle değerlendirildiğini kaydetti.
Müezzinoğlu, "Şifa Veren Ele Vefa" kapsamında, hastaların 40 bin hekimi ziyaret ettiğini de açıkladı.
-" Beşiktaş'ın bu yılından memnunum"
"Bir Beşiktaş taraftarı olarak maçların son 15 dakikasını nasıl izliyorsunuz?" sorusu üzerine ise Müezzinoğlu, "Geçen hafta gelseydik programa, ne güzel Brugge maçı ümidimiz vardı o gitti" şeklinde espri yaptı.
Müezzinoğlu, bir taraftar olarak Beşiktaş'ın bu yılından memnun olduğunu dile getirerek, şu ifadelere yer verdi:
"Gerçekten bütün olumsuz koşullarına rağmen, stadı yok, hangi maçı nerede oynayacağı belli değil, devamlı deplasman gibi koşullarda ve ekonomik anlamda da diğer Galatasaray veya Fenerbahçe'ye baktığımızda zor ama ben yönetimi tebrik ediyorum. Bütün zorlukları yansıtmadan, daha çok amatör ruhu kazandırdı yine takıma. Çok para konuşan değil, takım ruhunu konuşan, ruh sağlığı açısından iyi buluyorum. Fiziksel sağlığı açısından gücünü iyi değerlendirdi. Beşiktaş, şu anda, ruh sağlığı, fiziksel sağlığı ve sosyal sağlığı açısından en iyi kulüp diyebilirim bu yıl için. Geçtiğimiz yıllarda için onu diyemem. Zaman zaman çok ruh sağlığı açısından da ve sosyal sağlık açısından da yanlışları oldu. Seyircimizin sosyal sağlık açısından Çarşı grubunun zaman zaman şeyi oluyor ama yine de onların da sosyal mesajları gerçekten güçlü."
-"Taraftar rekabeti, rekabet olmaktan çıkıyor, çatışmaya dönüşüyor"
Taraftarın güçlü bir şekilde takımı desteklediğinin altını çizen Müezzinoğlu, ancak zaman zaman ceza alınması nedeniyle tribünlerin boş kaldığını ve seyircisiz maçlar oynandığını anımsattı.
Sporda da şiddetin gerçekten rahatsız edici bir konu olduğunu vurgulayan Müezzinoğlu, sporun, sosyal kaynaşmanın bir aracı şeklinde görülmesi gerektiğini bildirdi.
Müezzinoğlu, sporun, toplumsal ruh sağlığını besleyen alan olarak görülmesi gerektiğini dile getirerek, "Bizim spordaki taraftar rekabeti, rekabet olmaktan çıkıyor düşmanlığa, çatışmaya dönüşüyor. Bu da yine özü itibarıyla sosyal sağlık açısından, ruhsal seyirci sağlığı açısından sorunumuz olduğunu gösteriyor. Halbuki ben bir Fenerbahçeli ile bir Trabzonsporlu ile Galatasaraylı ile karşı tarafın takımı gol attığında, o gol güzelse sevinerek kalkar, alkışlarım... Güzel bir gol, güzel bir refleks, güzel bir fiziksel aktiviteyi gördük. Bunu benim takımım atarsa da sevinirim öbürü de başarırsa sevinirim. Benim takımım başarılı olduysa duygu dünyam mutlu olur. Onunla dostluğumun, arkadaşlığımın artmasına vesile olmalı" ifadelerini paylaştı.
Bakan Müezzinoğlu'na açıklamalarının ardından Kırklareli'nde bir çocukla çekilen fotoğrafı, AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür Şenol Kazancı tarafından takdim edildi.
(Bitti)
Son Dakika › Güncel › Müezzinoğlu, Aa Editör Masası'na Konuk Oldu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?