MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, 2013'ü "travmatik" bir yıl olarak nitelerken, 2014'te iç siyasetin daha yoğun yaşanacağını ve bu nedenle siyasi gerginliğin daha fazla olabileceğini söyledi.
Vural, AA muhabirine 2013'e ilişkin değerlendirmelerde bulunurken 2014 yılına ilişkin öngörü ve beklentilerini anlattı.
Parlamentoda 2013'ün bol kavgalı ve gürültülü geçtiğini ifade eden Vural, çözüm süreci, Gezi Parkı olayları ve Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun çalışmalarının uzlaşma sağlanamadan sonlanmasının toplumda kutuplaşma ve ayrışmalara yol açtığını belirtti. Vural, "Böyle bakıldığında birbirimizi anlamamızı sağlayabilecek değerlerden giderek uzaklaştığımız yıl oldu" dedi.
Türkiye'nin Mısır, Suriye ve Irak ile ilişkilerindeki politikaları nedeniyle dış dünyada da yalnızlaştığını savunan Vural, "İçeride kutuplaşma ve gerginlik, dışarıda yalnızlaşma, huzursuzluk 2013'ün en bariz tespitlerinden biri. 2013'e büyük umutlarla bakalım derken böyle gelişmedi. İçimizdeki sıkıntıların daha fazla kaotik hava estirdiği 2013. Ben böyle algılıyorum" diye konuştu.
Vatandaşın gündeminin ve sorunlarının tartışılmadığını ifade eden Vural, 2013'ü şöyle değerlendirdi:
"Cambaza bak siyasetiyle oluşturulmuş Türkiye. Bu süreç içinde özellikle açılım adı altında bölücülüğün siyasallaşması doğrultusunda adımlar atılması, sürecin terör örgütünün meşrulaştırılmasına doğru götürülmesi, dilimizin sorgulanması, tek vatanımızın, tek milletimizin sorgulanması.... Travmatik 2013 diyebilirim. Yozlaşmayı alabildiğine yaşadığımız, buna mukabil insanların sorunlarının esaslı gündem haline gelmediği, halkın sorunlarına çözüm bulması gereken siyasetin kutuplaşma aracılığıyla horoz dövüşüne doğru götürülmek istendiği Türkiye. Gündem vatandaşın gerçek gündemi değil. Gündem, sanal gündem halinde yönlendirilir oldu. Geriye baktığımızda kutuplaştırılmış, değerler ekseninde ayrışmış yapının topluma büyük zarar verdiği kanaatindeyim. Makro açıdan bakıldığında siyaset açısından olumlu izlenim göstermiyor."
- "Siyaset kutuplaştırmamalı"
Vural, bu durumun aşılması için siyasetin, toplumu değerler ekseninde çatıştırıp kutuplaştırmaktan çıkarılması gerektiğini söyledi.
Siyasetçinin dilinin çok önemli olduğunun altını çizen Vural, "Etnik ve mezhebi ön plana getiren ve toplumun sahip olduğu ortak değerleri hepimize şamil kılmak yerine, bu değerler ekseninde ayrıştırmaya götüren siyaset anlayışı toplumsal çatışmaya yol açıyor. İnsanların yaşam tarzlarını birbirine çatıştırmak kabul edilemez. Siyasetçinin bundan uzaklaşması gerekiyor" dedi.
Otay Vural, siyaset kurumunun Türkiye'nin meseleleri konusunda diyalog ve uzlaşma arayışında olması gerektiğini belirtti.
Vural, 2014 yılına ilişkin beklentilerini dile getirerken, toplumun çeşitli kesimlerinin görüş ve düşüncelerini iletebileceği yıl olması gerektiğini söyledi. "İktidarda olanların her yaptığının doğru ya da her yaptığının yanlış olmadığı dikkate alınmalı" diyen Vural, iktidarın yanlışlarını görebilmesi için sivil toplum örgütlerine ve siyaset dünyasına açık, cesaretlendirici bir yapılanmaya ihtiyaç olduğunu belirtti.
Vural, yılın son günlerinde İstanbul merkezli operasyonun ortaya çıktığına ve 2014'te yerel seçimlerle Cumhurbaşkanlığı seçiminin yapılacağına işaret ederek, "2014, iç siyasetin daha yoğun yaşanacağı, muhtemelen siyasi gerginliğin daha çok olacağı bir yıl olacak" dedi.
-"2014 milli irade yılı"-
Yerel seçimlerin, yerelde hizmet arayışının ötesinde bir anlam kazandığını ifade eden Vural, 2014'e ilişkin öngörülerini de şöyle sıraladı:
"Bu yılın sonunda ortaya çıkan yolsuzluk, adaletin tecellisine yönelik karşı girişimler, seçimleri fırsat olarak görüp milli iradeyle bunların üstünü örtme gayreti ve seçimlerin bu amaçla kullanılması bu seçimleri her zamankinden daha önemli hale getirdi.
PKK ile yapılan görüşmeler neticesinde varılan ateşkes ve seçim sonunda atılması gereken vatandaşın kabul edemeyeceği adımların saklanması, seçim öncesi kadar seçim sonrasını da kritik hale getiriyor. Bu bakımdan 2014, milli iradenin tecelli edeceği yıl olacak. Ben 2014'e milli irade yılı diyorum. Yerel seçim, sadece yerelde hizmet edecek yöneticileri seçmekten öte siyasi anlam yüklenecek seçim olacak. 30 Mart seçimlerinin akabinde Cumhurbaşkanı seçimi olması, Cumhurbaşkanlığı seçimine endeksli muhtemel genel seçimin planlanıyor olabilmesi, bu konular milli iradenin tecelli edeceği ortam. 30 mart seçiminin siyasal anlamı yerel anlamın ötesindedir."
Yerel seçim sonuçlarının Cumhurbaşkanı seçimine endeksli olduğunu savunan Vural, "Bugün atılan adımlar, aday belirlemelerin hepsi Cumhurbaşkanlığı seçimi için promosyondur. Bakanların aday yapılması, devletin merkezi yönetimin gücüyle yerel seçimlere müdahale etme arzusudur. Bunun yapılmasının amacı yerel seçimleri kazanmak, yerelde hizmet arayışı değildir. Erimenin durdurulmasını sağlamak istemeleri, Cumhurbaşkanlığı seçiminde arzu ettikleri sonucu elde etmek içindir."
Oktay Vural, bütün bunlara rağmen Türkiye'nin geleceğine güvendiğini vurgulayarak, "Türk demokrasisinin, sahip olduğumuz potansiyelin sorunları çözecek güce sahip olduğuna inanıyorum. Sonuçta demokrasi içinde bütün bu kötülükleri def ederek daha iyiye, daha makule, daha sağduyuya yöneleceğimize inanıyorum" diye konuştu.
Son Dakika › Güncel › Oktay Vural: '2014 milli irade yılı' - - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?