"Otogarı Ar-Ge ve teknokent merkezine dönüştürmek istiyoruz"

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Biz burayı büyük bir yeşil alan içerisinde bilim, Ar-Ge ve teknokent merkezine dönüştürmek istiyoruz. Yani yüksek teknolojiye insan yetiştiren, eğitim veren, meslek öğreten bir merkeze dönüştürmek istiyoruz." dedi.

15 Temmuz Demokrasi Otogarını ziyaret edip Uluslararası Anadolu ve Trakya Otobüsçüleri Derneğinin yöneticileri ve sektör temsilcileriyle bir süre görüşen İmamoğlu, daha sonra gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Otogarın yıllardır İstanbul'a hizmet verdiğini, gelinen noktada yapının fonksiyon değişimine muhtaç hale geldiğini, sorunları yerinde görmek ve tespitlerde bulunmak için çeşitli incelemelerde bulanacağını aktaran İmamoğlu, "Biz kamuyu temsil ediyoruz. Acilen bir işlem yapmamız gerekti ve özellikle bu biten sözleşme gereği otogarımızın otopark işletmesini yönetmek üzere yine kamu kurumu, İBB iştiraki İSPARK'a devrettik. Karar, İBB Meclisi'nde oy birliğiyle alındı." diye konuştu.

İstanbul'un makro planlamasında hem 15 Temmuz Demokrasi Otogarı hem de Harem otogarının şehir dışına, ana ulaşım akslarına hakim ve raylı sistemlerle buluşan bir konumda düşünüldüğünü vurgulayan İmamoğlu, bu konuda herkesin, İBB'nin önceki yönetimi ve seçim sürecinde rakibi olan Binali Yıldırım'ın da aynı fikirde olduğunu söyledi.

Kimsenin bu konuda farklı düşünmediğini vurgulayan Başkan İmamoğlu, şöyle devam etti:

"Tabii ki bir başka yönü de bu ana otogarların cep otogarlarıyla da şehir içerisinde desteklenmesidir. Ana prensibimiz bu. Bu prensip üzerinde yol yürüme konusunda biz adaylığımızda da yine sektör temsilcisi ve uzman arkadaşlarım görüşmeler, buluşmalar yaptılar. Bu fikir tabanında çok büyük bir sorun gözükmediğini gördük. Buradaki otogarın kendi fiziki koşullarından tutun işletmelerine, bir kısım güvenlikle ilgili problemlerine varıncaya kadar, burada geçmişten bugüne birtakım ticari sözleşmelerinden dolayı sorunlar olduğunu da biliyoruz. Bunlar direkt bizimle ilişkili de değil. İlişkili olan da olabilir. Ama biz o sorun, bu sorun bizi ilgilendirmez diyen bir yönetim olmayacağımızın taahhüdünü vermiştik. Seçim ve parti bitti artık işimize bakacağız. Mutlaka Esenler Otogarındaki aktörlerle ortak masamız olacak. Buranın ve İstanbul'un şehirler arası geleceğini beraber üreteceğiz. Bunda çok netiz. Hiç kimse bu konuda bir tereddüt duymasın."

"Kamu kurumlarıyla eş güdümlü çalışacağız"

İmamoğlu, bu süre içerisinde projenin tasarımı, finansmanı, ne zaman hayata geçirileceği hususlarında görüşmeler, planlamalar devam ederken, otogardaki diğer sorunları da gidermek zorunda olduklarını belirtti.

"En başta güvenlik sorunu ve çevreye verdiği zararları gidermek zorundayız" diyen İmamoğlu, "İnsanlara zarar veren, huzursuz eden birtakım koşulları ortadan kaldırmak zorundayız. Birincisi bu. İBB, İSPARK marifetiyle süreci ele almış durumdadır. Emniyeti ilgilendiren başka türlü hususları da engellemek adına kamunun diğer kurumlarıyla eş güdümlü çalışacağız." ifadelerini kullandı.

Otogarın başka yere taşınma kararı alınması halinde mevcut yapının ne olacağına da değinen İmamoğlu, şunları kaydetti:

"Çok net ifade ettim. Daha önce birkaç sıfat içeren tanımlama olduğu için öyle ifade ettim. Dedim ki, 'Bu güzel otogarı biz akla ve bilime peşkeş çekeceğiz.' Nedir o? Biz burayı büyük bir yeşil alan içerisinde bilim, Ar-Ge ve teknokent merkezine dönüştürmek istiyoruz. Yani yüksek teknolojiye insan yetiştiren, eğitim veren, meslek öğreten bir merkeze dönüştürmek istiyoruz. Var olan yapının büyük bir revizyona ihtiyacı var. Bütün bunları yerine getirerek kendi içinde değerli bir ekosistem oluşturmak istiyoruz. Bu ekosistemin aynı zamanda Bayrampaşa, Esenler, hatta Güngören'i pozitif etkileyecek bir yatırım olacağını şimdiden görüyorum. Biz kurumsal çıkarımıza bakmayız, toplumsal menfaatin peşindeyiz. O bakımdan biz burada gerçekten 21. yüzyıla yakışan, İstanbul'un göbeğinde insanların nefes aldığı keyifli bir merkez yapacağız. Yoksa biz burada AVM yapacak anlayışa sahip değiliz. Çok net."

"Hızlı başlamak zorundayız"

Otogarı, insanları mağdur etmeden, doğru zamanda, doğru yere nakledeceklerini vurgulayan İmamoğlu, "Cep otogarlarıyla desteklenmesini, sürecin senkronize bir şekilde İstanbul'un önümüzdeki 30-40 yılını iyi hesaplayarak, bir daha revizyon içermeksizin, tadilatla geçiştirebilecek bir mantıkla bu süreci daha kalıcı bir noktaya yerleştirmek istiyoruz. Bu hem Harem için hem Esenler için geçerlidir. Hızlı başarmak zorundayız. Çünkü İstanbul'un acelesi var. Şeffaflık içerisinde, kapıları açarak kamuoyunun önünde sistemi kurgulayacak ve göreceksiniz bu işi çok kısa sürede çözeceğiz." değerlendirmesini yaptı.

Açıklamanın ardından otogarı gezen İmamoğlu, Atatürk büstünün bulunduğu alanda toplanan halka da hitap etti. Uluslararası Anadolu ve Trakya Otobüsçüleri Derneğinin yöneticileri ve sektör temsilcileriyle görüştüğünü anlatan İmamoğlu, onlara da aynı bilgiyi verdiğini belirterek, hiçbir haksızlığa yol açacak bir uygulamaya imza atmayacaklarının sözünü verdi.

Otogarın alt katlarını gezdi

İBB Başkanı İmamoğlu, daha sonra otogarın alt katlarını gezdi. Otobüslerin park ettiği alanları, şoför ve muavinlerin bekleme sırasında kaldıkları ortamların durumunu yerinde gören İmamoğlu, çalışanların, esnafın sorunlarını dinledi.

İmamoğlu, alt katları gezerken, "Alınacak önlemleri, mevcut durumları görünce sıralasan sayfa yetmez. Çok ihmal edilmiş. Böyle bir yere hiç kimse evladını yollayıp 'Otobüse bin. Şuraya git' demez. ya da 'Orada in. Seni alayım' da demez . Dolayısıyla böyle bir sistemde otobüsçü de hizmet edemez. Yeni sistemi kurarken yatırım yapacağız buraya. Böyle bir yere çocuğum girmez. Eşim girmez. 16 milyon İstanbullunun eşini çocuğunu buraya ben nasıl yollayayım? Ha benim çocuğum, eşim, ha bir başkasının eşi, çocuğu, ailesi girmez buraya. Hızlıca çözmek zorundayız. En çarpıcı sorun güvenlik. Huzurla ilgili sorun var." değerlendirmesinde bulundu.

İmamoğlu, otogardaki incelemesinin ardından geldiği İBB'deki makamında da gazetecilere şunları söyledi:

"Bu tabiri kullanırken üzülüyorum ama bir bataklığına dönüşmüş. Çevresine zarar veren, insanları mutsuz eden hatta çocukları, gençleri olumsuz etkileyen birçok suç unsurunu bugün ne yazık ki orada gördüm, gözlemledim. O bakımdan çok hızlı hareket etmek zorundayız. Hızlı hareket edeceğiz. Bir imalat süreci var. İSPARK'ın kendi sistemi var. Giriş çıkışlardaki bariyer ve güvenlik düzeni gibi. Orayı bu haliyle teslim almaktan ziyade bazı arkadaşlarımın güvenlik amaçlı tespit yapmaları gerekiyor diye düşünüyorum. Hangi alanın otoparka dahil olduğunun çizimi, dizaynı yapılacak. Öngörüme göre ağustos sonunun geçmemesi lazım."