Suriye'den Lübnan'a İltica Edenleri Koruma Sempozyumu

İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Başkanı Bülent Yıldırım, " Suriye'de bu bombaları patlatan ve bunu Allah adına yaptığını söyleyen gruplara karşı cesur olmak zorundayız. İŞİD denen örgütün ne olduğunu anlatmak zorundayız. Masum kadın ve çocukları kim öldürüyorsa, ona karşı çıkmak zorundayız" dedi.

"Suriye'den Lübnan'a İltica Edenleri Koruma Sempozyumu"nun ikincisi, İstanbul'da düzenlendi. Sempozyumda konuşan Yıldırım, Suriye ve benzeri mazlum coğrafya için son günlerde çok sayıda toplantı yapıldığını belirterek, bu toplantıların kendisini sevindirdiğini söyledi.

Suriye'de, Esselame Sınır Kapısı yakınlarındaki patlamayı anımsatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizim mutfağımızda 30 bin kişiye yemek çıkıyor. Bu mutfağın 20 metre yakınında patladı. Ekmek fırınımızın yanında patladı. Muhtemelen bu fırın yarın çalışamayacak. Suriye'de bu bombaları patlatan ve bunu Allah adına yaptığını söyleyen gruplara karşı cesur olmak zorundayız. İŞİD denen örgütün ne olduğunu anlatmak zorundayız. Masum kadın ve çocukları kim öldürüyorsa, ona karşı çıkmak zorundayız. İnsani yardım örgütleri olarak yardımları güvenli bir şekilde ulaştırmak zorundayız. Suriye'de yardımlar Esed rejiminin ve İŞİD'in hakim olduğu bölgelere ulaştırılamıyor. Suriye'de yaşanılanları, hiçbir şeyin üstü örtülmeden anlatmak zorundayız. Bu örgüte destek veren insanlara gerçekleri anlatmak zorundayız. Kapı maalesef tekrar kapandı. İnsani yardım kuruluşları yardım götürmeye cesaret edemiyor. Bu yardımların önünü kesen herkesi mahkum ettirmek mecburiyetindeyiz."

Yıldırım, yardımların önüne bürokratik engeller konulduğuna dikkati çekerek, "Lübnan'a giden bütün yardım çalışmalarının önündeki bürokratik engellerin kaldırılması lazım. Suriye'nin çevresindeki yönetimlerin Suriye rejimine baskı yapması lazım. Yermuk Kampı'nın hali içler acısı. Bu yardım koridorlarını açmamız lazım" diye konuştu.

Türkiye'de son zamanlarda bir darbe girişimi yaşandığını söyleyen Yıldırım, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin Suriye'ye yaptığı yardımlardan dolayı bir darbe girişimi olmuş, elhamdülillah bu darbe etkisiz hale getirilmiştir. Bu darbeyi yapanların gerçek yüzleri henüz ortaya çıkmamıştır. Bu nedenle sizden ricamız, Suriye konusunda çok dik duran Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yanında durmanız. Çünkü mesele Suriye meselesidir. Bu hükümete darbe yaparak, Suriye'ye giden yardım kanallarını kesmek isteyen dış kaynaklı bir darbe girişimiyle karşı karşıyız. Türkiye'de gerçekler ortaya çıktı. Bu dışarıda, dış basında bilinmiyor. Türk basınını iyi takip edin ve bu darbe girişimini yapanlara kendi ülkelerinizde izin vermeyin. Filistin ve Suriye'nin yanında bulunan her ülkeye bunu yaşatacaklar."

Yıldırım, konferansa katılan tüm yardım kuruluşlarının temsilcilerine teşekkür etti.

"Suriye'deki durum bir insanlık meselesidir"

AK Parti Samsun Milletvekili Cemal Yılmaz Demir de Suriye'nin içinde bulunduğu durumun nedeninin Suriye rejimi olduğunu söyledi.

Esed rejiminin kendi halkına karşı varil ve misket bombası kullandığını ifade eden Demir, "Suriye'deki durum bir insanlık meselesidir. Ölü sayısı 120 bini geçti. Binlerce kişi sistematik işkenceye maruz kaldı. Kimyasal silah birden fazla kere kullanıldı" şeklinde konuştu.

Demir, Suriye konusunun AK Parti hükümetinin öncelikli konuları arasında bulunduğunu ve Suriye'deki sorunun çözümü için hiçbir ülkenin Türkiye kadar çaba sarf etmediğini vurguladı.

Türkiye'ye sığınan Suriyelilerin 10 ildeki kamplarda barındırıldığını anlatan Demir, kampların tüm ihtiyaçlarının karşılandığını kaydetti.

"Yüz binlerce insan öldü ve milyonlarca kişi evsiz bırakıldı"

Lübnan'da Su İçin Çalışan Kurumlar Birliği Genel Sekreteri Ahmet El Ömeri, ülkesindeki birçok yardım kuruluşunun Suriyeli mülteciler için yardım çalışması yürüttüğünü söyledi.

İnsanların baskılara boyun eğmek istemedikleri için Esed rejimine karşı direniş başlattığını dile getiren Ömeri, "Yüz binlerce insan öldü ve milyonlarca kişi evsiz bırakıldı. Günümüz Suriyesi bu durumda. Biz sadece barış ve adalet istiyoruz dedikleri için bu durumdalar. İnsanlık ve dinimiz açısından kardeşlerimize yardım etmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.

İslam İşbirliği Teşkilatı temsilcisi Dr. İbrahim Altan da Suriyeliler için düzenlenen toplantıdan güzel bir sonuç çıkmasını umduğunu söyledi. Suriye içi ve dışından birçok yardım kuruluşunun konferansa katıldığını aktaran Altan, Suriyelilerin acısının dinmesi için herkesin elinden geleni yapması gerektiğini vurguladı.

Arap Birliği temsilcisi Hessa El Tani de konferansa ev sahipliği yapan İHH'ya teşekkür etti. Uluslararası ve ulusal organizasyonların daha iyi çalışması için projeler oluşturulması gerektiğini aktaran El Tani, Suriye için çalışma yapan yardım kuruluşlarına yönelik bir koordinasyon ofisi kurulması önerisinde bulundu.

Katar'dan 2 milyon dolar bağış

Katar Hayır Kurumu Başkanı Yusuf El Qawari ise Suriyeliler için onlarca proje gerçekleştirdiklerini ve 30 milyon dolardan fazla yardım yaptıklarını söyledi. Lübnan'daki Suriyeli sığınmacı sayısının 1 milyonu geçtiğini anımsatan Qawari, "Halen de bu sayı artıyor. Bizim bunların ihtiyaçlarını karşılamamız lazım. Ulusal ve uluslararası organizasyonlarla bu konferansı gerçekleştiriyoruz. Çabalarımızı birleştirmek zorundayız" diye konuştu.

Qawari,  Suriyeliler için 2 milyon dolar bağışta bulunacaklarını ifade etti.

Konuşmaların ardından sempozyuma katılan kurum temsilcilerine teşekkür plaketi verildi. - İstanbul