GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :
Dikmetaş köyü girişi ve sınır hattı
Öğretmen Sinem Süs'ün sınıfa gelişi
Süs'ün öğrencilerle ilgilenmesi
Sinem Süs'ün konuşması
Toplu fotoğraf çekimi Suriye sınırında İstanbullu eğitim meleği
İç savaşın sürdüğü ve zaman zaman şiddetli çatışmaların yaşandığı Kobani sınırının sıfır noktasındaki Dikmetaş İlkokuluna geçen yıl atanan sınıf öğretmeni Sinem Süs, imkansızlıklara rağmen özveriyle öğrencilerini eğitiyor
Okulun lojmanını sınıfa çeviren Sinem öğretmen, her gün 30 kilometre mesafedeki ilçeye gidip geliyor
Öğretmen Süs:
"Çocuklar bana pırıl pırıl baktığı için burada duruyorum yoksa İstanbul'dan kalkıp buraya gelmek bir kadın için çok zor"
HALİL FİDAN - İç savaşın sürdüğü ve zaman zaman yoğun çatışmanın yaşandığı Halep'e bağlı Kobani (Ayn el Arap) sınırının sıfır noktasındaki Dikmetaş İlkokulunda öğrencilerine umut olan İstanbullu sınıf öğretmeni Sinem Süs, zor koşullara rağmen özveriyle çalışıyor.
Suruç ilçesinin Suriye sınırındaki Dikmetaş Mahallesinde bulunan ilkokula geçen yıl atanan 24 yaşındaki Sinem öğretmen, ön yargılarına ve ailesinin itirazına rağmen görevine başladı.
İstanbul'da doğup büyüyen ve eğitimini de İstanbul'da tamamlayan Süs, atandığı dönemde Suriyelilerin kaldığı okulu yeniden eğitime hazırlamak için kolları sıvadı.
Suruç Kaymakamı Abdullah Çiftçi ile İstanbul'daki tanıdıklarının desteği ve sosyal medya aracılığıyla okulu adeta yeniden inşa eden Süs, hem okul müdürlüğü hem de 4 sınıftaki 39 öğrencinin öğretmenliğini yapıyor.
Öğrencilerin daha iyi ortamda eğitimlerini sağlamak ve sınıf mevcudunu düşürmek için okulun lojmanını sınıfa dönüştüren Sinem öğretmen, evinden okula her gün 30 kilometre gidip geliyor.
Sabahın ilk ışıklarında yollara düşen Sinem öğretmen, onca zorluğa rağmen öğrencilerine umut olmaya çalışıyor.
"Okulumuz pırıl pırıl oldu"
Sinem Süs, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İstanbul'da doğup büyüdüğünü, daha önce Suruç'a gelmeyi hayal bile edemediğini belirtti.
Tercihleri arasında Dikmetaş'ın bulunmadığını, buraya atandığını öğrenince çok şaşırdığını anlatan Süs, anne ve babasıyla köye geldiklerinde üzüntü duyduklarını aktardı.
Ailesinin istifa etmesini istediğini kaydeden genç öğretmen, bunu kabul etmediğini söyledi.
İlçeye geldiklerinde ev bulmakta da zorlandıklarını vurgulayan Süs, "Buraya geldiğimizde lojman kullanılacak durumda değildi. İlçede de ev bulamadım. Bir gün köyde bizi misafir ettiler, daha sonra ev bulduk yerleştik. Bu kez okula gidiş geliş sıkıntı oldu. Servis yok, özel araçla gidip gelmek gerekiyor. Bu nedenle araba almak zorunda kaldım. İlk geldiğimde okul epey kötüydü. Çok uğraştık, Kaymakamlık ve milli eğitimin desteğiyle okulumuz pırıl pırıl oldu. Bölgedeki en güzel okul diyebilirim. Şu anda bütün okulun sorumluluğu bende ama bundan memnunum. Öğrencilerim çok başarılı ve beni mutlu ediyorlar." diye konuştu.
Zor süreçte özellikle ablasının kendisine çok destek olduğunu ifade eden Süs, yabancı olduğu bir kültüre alışmada da zorluklar yaşadığını dile getirdi.
Çocuklardan Kürtçe öğrendi
Sinem öğretmen, çocukların Kürtçe konuştuğunu, bu nedenle ilk etapta öğrencileriyle anlaşmakta zorluk çektiğini belirterek "Onlar bana Kürtçe, ben onlara Türkçe öğreterek anlaşmaya çalıştık." dedi.
Okulun bulunduğu bölgede ailelerin gelir durumlarının iyi olmadığına değinen Süs, şunları kaydetti:
"Aileler çocuklara defter kitap alamıyorlar. Onların hepsini ben temin etmeye çalıştım. Geçen sene tanıdıklarım vasıtası ve sosyal medya sayesinde okula çok yardım geldi. Artık, çocukların hiçbiri defter, kalem almıyor. O kadar çok stok var ki ben veriyorum hepsini. İhtiyaç duymuyorlar. Defter, kalem, çanta ve kıyafet hepsinden veriyorum. Kışın bile terliklerle okula geliyorlar. İçim el vermediği için onlara yardım ulaştırmaya çalışıyorum.
Buraya gelmeden önce sobayla hiç işim olmamıştı. Doğalgazlı evde büyüdüm. Burada tanıştım sobayla. Zaten ilk başta yakamadım, çok zor oldu. Külünü boşaltmak, bacayı temizlemek gerekiyormuş. Bayağı didindim. Artık 2 dakikada yakabiliyorum. Soba yakmakta uzmanlaştım."
Bölgenin içinde bulunduğu şartlar ve sınır bölgesinde olması nedeniyle pek çok zorluğa göğüs germek durumunda kaldığını ifade eden Süs, "Çocuklarım için, eğitim için, öğretmenliği sevdiğim için katlanıyorum bu duruma. Çocuklar bana pırıl pırıl baktığı için burada duruyorum yoksa İstanbul'dan kalkıp buraya gelmek bir kadın için çok zor." diye konuştu.
Öğretmenliğin sınır köylerinde daha da anlam kazandığını ve uzun yıllar burada kalıp görevini sürdüreceğini dile getiren Süs, meslektaşlarını bölgede görev yapmaya davet etti.
Öğretmenlerini çok seviyorlar
Okuldaki öğrenciler ise Sinem öğretmenlerini çok sevdiklerini ve onun gitmesini istemediklerini söyledi.
4. sınıf öğrencisi Sevdanur Değer, ders bittikten sonra da okuldan ayrılmadıklarını belirterek, burada çok mutlu olduğunu dile getirdi.
Sibel Songün ise Sinem öğretmen geldikten sonra derslerinde daha başarılı olduğunu kaydetti.
Son Dakika › Güncel › Suriye Sınırında İstanbullu Eğitim Meleği - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?