DHA YURT BÜLTENİ - 4 - Son Dakika
Güncel

DHA YURT BÜLTENİ - 4

Tortum Şelalesi coştuYAPILACAK YATIRIMLARLA ÖNEMLİ BİR TURİZM NOKTASI OLACAKUNESCO'nun Dünya Mirası'na aday gösterilen, Avrupa ve Asya'daki en yüksek, dünyada üçüncü yüksek şelalesi olduğu belirtilen Erzurum'un Uzundere ilçesindeki Tortum Şelalesi coştu.

02.06.2019 10:01

Tortum Şelalesi coştu
YAPILACAK YATIRIMLARLA ÖNEMLİ BİR TURİZM NOKTASI OLACAK

UNESCO'nun Dünya Mirası'na aday gösterilen, Avrupa ve Asya'daki en yüksek, dünyada üçüncü yüksek şelalesi olduğu belirtilen Erzurum'un Uzundere ilçesindeki Tortum Şelalesi coştu. Muhteşem tabiat güzelliğine sahip olan Tortum Şelalesine yatırım eksikliği ziyaretçileri üzerken, Uzundere Belediye Başkanı Hilmi Aktoprak, planlanan yatırımlar bittiğinde bölgenin önemli bir turizm noktası olacağını söyledi.
Erzurum- Artvin karayolunun 110'uncu kilometresinde, 2016 yılında Türkiye'nin 11'inci sakin şehri seçilen Uzundere ilçesi sınırlarındaki şelale, 21 metre genişliğinde ve 48 metre yükseklikten akıyor. Balıklı köyü yakınlarındaki dağda, 18'inci yüzyılda meydana gelen heyelan sonucu oluşan Tortum Şelalesi, UNESCO'nun Dünya Mirası'na aday gösterilen Türkiye'nin en büyük şelalesi olma özelliğini taşıyor. Aynı zamanda dünyanın en yüksek şelalelerinden olan bu doğa harikası, yılda yaklaşık 10 bin yerli ve yabancı turist ağırlıyor. Suyun coşkulu aktığı bu günlerde muhteşem görünüme bürünen şelalenin suyunun zerrecikler halinde uçuşmasıyla ise gökkuşağı oluşuyor.
Şelaleyi görmek için Uzundere'ye giden ziyaretçilerden emekli Büyükelçi Zehra Başaran, " Kıbrıs'tan gezgin olarak buraya geldik. Muhteşem bir yer. Erzurum'u ziyaret ederken burayı görmeden gidersek olmaz dediler. Doğası muhteşem ama tesis yok. Tuvalet var ama kullanılır durumda değil. Şelaleyi gören yapacak başka bir şey bulamadığı için hemen gidiyor. Buralara çok güzel tesisler yapılabilir. Burası gerçekten görülmesi gereken doğa harikası bir yer" diye konuştu.
Tortum Şelalenin dışında buraya gelenlerin hemen yanındaki, yeri gölleri ve hemen yanındaki Narman ilçesindeki peri bacalarını görme imkanına sahip olduğunu söyleyen Uzundere Belediye Başkanı Hilmi Aktoprak, şelalenin ülkemizin değil, dünyanın en önemli değerleri arasında olduğunu belirtti. Başkan Aktoprak, "Dünyanın üçüncü büyük şelalesine kamu ve belediye imkanlarıyla gelenlerin memnun kalacağı çok güzel bir tesis yapacağız. Bölgeye büyük bir önem gösteren Vali Bey büyük bir yatırım planlıyor. Özel sektör işletmecileri var, valimiz onların da önünü açtı.  Şelalenin sağ tarafında kaymakamlık tesisi var. Uzundere Belediyesi'nin onaylanan ve yatırım programına alınan projesi var. Kısa bir süre sonra Uzundere'ye gelenler, kiraz, dut yemek için değil, aynı zamanda çok keyifle temaşa edebilecekleri Tortum Şelalesi'ne kavuşacaklar" dedi.

Görüntü Dökümü
----------
-Tortum şelalsinden detay
-Fotoğraf çeken turistler
-Zehra Başaran ile röp
-Nilgün Songül ile röp
-Hüseyin Üneş ile röp.
-Drone ile çekilen görüntüler

SÜRE: 08.12 BOYUT: 917 MB

Haber: Turgay İPEK - Kamera: Zafer KUMRU/ ERZURUM,

===================

Adrenalin tutkunları tatilde uçaktan paraşütle atladı

Türkiye'deki tek serbest paraşüt atlayış merkezi olan Efes Türk Hava Kurumu Paraşüt Okulu'nda bayram tatili nedeniyle yoğunluk yaşanıyor. 9 günlük bayram tatilini fırsat bilen vatandaşlar, adrenalin tutkunlarının ortak noktası olan merkezde tandem atlayışı yaparak doyasıya eğleniyor. Maceraperestlerin paraşüt uçağına binerek 12 bin feet yükseklikten kendini boşluğa bıraktığı sporda, renkli görüntüler oluşuyor.
Efes Türk Hava Kurumu Paraşüt Okulu, bayram tatilinde adrenalin tutkunlarının akınına uğradı. Tatili fırsat bilen adrenalin tutkunları, cazibe merkezi haline gelen paraşüt okulunda tandem atlayışıyla doyasıya eğleniyor. Okulda görevli profesyonel eğitimcilerden bire bir atlayış eğitimi alan maceraperestler, paraşüt uçağıyla 12 bin feet yüksekliğe çıkarak, tandem atlayış yapıyor. Atlayışı ikişer kişi halinde eğitimci eşliğinde gerçekleştiren vatandaşlar, büyük keyif aldı. 16 yaşından büyük yetişkinlerin atlayış yapabildiği merkezde, paraşüt eğitimi alacak kişilerin de 18 yaşından büyük olması ve herhangi bir sağlık sorununun olmadığına dair heyet raporu alması gerekiyor. Paraşüt Okulu'na gelen vatandaşlardan kimileri ailesiyle doyasıya eğlenmek için tandem atlayışını tercih ederken, kimileri de özel günleri farklı bir alternatif ile kutlama fırsatı buluyor.
'SÜRATİMİZ 220- 240 KİLOMETREYE ULAŞTIĞINDA PARAŞÜTÜMÜZÜ AÇIYORUZ'
Paraşüt okulunda eğitim veren Muammer Evci, bayram tatili nedeniyle katılımın en üst düzeye çıktığını belirterek, şunları söyledi:
"Burada hem paraşütçülük anlamında eğitim veriliyor hem de insanlara adrenalinin son noktasını göstermek için tandem atlayışı yapılıyor. Bu atlayış için yaklaşık 10 dakika eğitim veriliyor. Katılımcıları önümüze bağlayarak paraşüt uçağı ile 12 bin feete çıkıyoruz. Öncelikle 45 saniye serbest düşüş yapıyoruz. Süratimiz 220- 240 kilometreye ulaştığında paraşütümüzü açıyoruz ve Efes Havaalanı üzerine inişimizi gerçekleştiriyoruz. Şuanda tandem yolculuğu için yoğun bir talep alıyoruz. Bizler de öğretmenlerimizi çoğaltmak için uğraşıyoruz. Bayram tatilinde her yıl olduğu gibi bu yıl da kalabalık grupları ağırlıyoruz. Atlayışın yapılması için sağlıklı olmak gerekiyor. Paraşütçülük, ilerisi ve ufku çok uzak bir nokta. İlk kez tandem atlayışı yapan kişiler uçaktan çıkış anında ilk üç saniye adeta yok oluyorlar. Üç saniyeden sonra bilinçleri açılıyor ve süratli, farklı bir dünyayla karşılaşıyorlar. Çok güzel tepkilerle karşılaşıyoruz."
ZİRVEDE 40'INCI DOĞUM GÜNÜNÜ KUTLADI
İlk kez tandem atlayışı yapan Jale Konfidan, "Harika bir atlayış oldu. Bambaşka bir duygu olduğunu düşünüyorum. İnsan gerçek anlamda yaşadığını hissediyor. İlk kez atlayış yaptığım için kendimi hocaya bıraktım. Pilot arkadaşlarımız çok güven vericiydi. Arkadaşımın 40'ıncı doğum gününü kutlamak için buraya geldik. Muhtemelen kendisini daha genç hissetmek istedi" diye konuştu. 40'ıncı doğum gününü arkadaşlarıyla tandem atlayışı yaparak kutlayan Nedim Paltura ise, "Çok farklı bir duyguydu. Herkese tavsiye ediyoruz. Eğitimcilerin söylediği şeyleri bire bir uyguladık ve benim için farklı bir doğum günü oldu" dedi. Uzun süredir tandem sporuyla ilgilenen Ayhan Dönmez, "Atlayış her zamanki gibi çok güzel geçti. Bugün kızlarımla birlikte paraşüt okuluna geldim. Onlar da büyüyünce atlayış yapacaklar. 7 yıldır bu sporla ilgileniyorum fırsat buldukça atlayış yapıyorum. Kış aylarında hava koşulları çok uygun olmadığı için özellikle bahar aylarını tercih ediyorum. Paraşüt sporunda önemli konulardan birisi sürekli yapıyor olmaktır. Emniyetli atlayabilmek için ara verilmemesi gerekiyor. Tatilimizi her sene bu şekilde değerlendiriyoruz. Bütün tatilleri tandem sporuyla geçiriyorum" dedi.

Görüntü Dökümü
----------
-Tandem atlayışından görüntüler
-Muhabir anonsu
-Ayhan Dönmez ile röp.
-Jale Konfidan ile röp.
-Nedim Paltura ile röp.
-Muammer Evci ile röp.
-Eğitimlerden genel detay görüntüler

Haber: Hande NAYMAN Kamera: Tekin GÜRBULAK/ İZMİR,

=============================

Foça'nın kendi kadar adaları da güzel

İzmir'in huzur dolu ilçesi Foça, kendine özgü dokusunu, doğasını ve tarihini koruyabilen ender yerlerden. Efsanelere konu olan Siren Kayalıkları, Fransız Tatil Köyü, Orak Adası, İngiliz Burnu koyları ve Menteşe Adası ile tatilcilerin gözdesi.
Antikçağdan bugüne gelen Siren Kayalıkları, Foça açıklarında Orak Adası'nın güneybatısında yer alıyor. Bu kayalıklarda fokların barındığı biri sualtında, beşi karada olmak üzere toplam altı mağara var. Foça da adını 'fok' anlamına gelen antik 'Phokaia' sözcüğünden alıyor. Akdeniz foklarının barınağı olduğu için adada kayalıklara çıkmak, yüzmek ve avlanmak yasak. Diğer adalarda ise yalnızca olta balıkçığına izin var. Adalara ve Foça çevresindeki pek çok koya Foça'dan tekne turlarıyla gidilebiliyor. Orak Adası'nın yanı sıra  İncir Adası, Metelik Adası ve Fransız Tatil Köyü ile İngiliz Burnu koyları güzellikleriyle herkesi kendine hayran bırakıyor. Orak şekline benzeyen ve doğal yollardan oluşan Orak Adası, meteliğe benzeyen Metelik Adası ve martı sesleri eşliğinde insana huzur veren İncir Adası, gezi tekneleriyle tura çıkan tatilcilere kartpostallık fotoğraf çekme imkanı sunuyor. Deniz, kum ve güneş üçlemesinin en harika noktalarından olan koylar ise yaz sıcağında serinlemek isteyen tatilcilere en iyi seçenek. İlçede otel işletmeciliği yapan turizmci yazar Sebahattin Karaca, bayramda otellerin tamamının tam kapasiteyle doluluk oranını yakaladığını belirterek, "Foça'ya dünyanın birçok ülkesinden turist geliyor. Foça, görülmesi ve gezilmesi gereken birçok tarihi ve doğal güzelliğe sahip. İnsanlar buraya tatile geldiklerinde, gönüllerince gezebilecekleri, yiyip içebilecekleri, yüzebilecekleri her türlü imkana sahip" dedi.

Görüntü Dökümü
---------
Drone çekimleri
Koylardan ve adalardan çekim
Röportaj

Haber: Mehmet CANDAN - Seyfi GÜL - Kamera: Tekin GÜRBULAK/ FOÇA (İzmir),

=================

Deniz dibinde hissiyle gezilen akvaryumda en büyük ilgiyi köpekbalıkları çekiyor

İzmir'de bir AVM'de hizmet veren yerden başlayan tünel akvaryum, gezenlere adeta okyanus dibindeymiş hissi veriyor. Akvaryumda en büyük ilgiyi, 7 tür köpek balığı ile onların beslenme anı çekiyor.
İzmir'de geçen eylül ayında bir AVM içinde açılan  yerden başlayan tünel akvaryum, yaklaşık 2 bin 500 metrekare kapalı alan içerisinde, toplam 2 milyon litreden fazla su kapasitesi ve 230 metrelik yürüyüş yoluna sahip. Ziyaretçilerini su altının renkli dünyasına götüren akvaryumda, köpek balıkları, vatozlar, tropik canlılar, soğuk denizlere özgü türler bulunuyor. 70'ten fazla tematik akvaryum ve teraryum içerisinde yüzlerce canlının sergilendiği akvaryumunun en önemli özelliklerinden biri çevreci olması. Akvaryumda, akuaponik (balık yetiştiriciliği ve topraksız sebze üretiminin birleşimi) sistemler ile suda tarım yapılıp hem su biyolojik olarak filtreleniyor hem de vejetaryen canlıların yemleri bu şekilde yetiştiriliyor. Akvaryumun yerden başlaması ve tünel şeklinde olması özellikleri nedeniyle ziyaretçiler kendilerini okyanus dibinde gibi hissederken, 2 yaşındaki çocuklar da balıkları keyifle izleyebiliyor. Havuz camları üç yetişkin fili taşıyacak güçte. Ziyaretçiler akvaryumdaki balıkları sadece camların arkasından izlemekle kalmıyor. Koi balıkları ile vatoz balıklarını biberonla besleyebiliyor. Akvaryum, fok sesleriyle ünlü siren kayalıklarıyla başlıyor, 7 tür köpek balığının bulunduğu havuz, korsan gemi batığı, Koi balıkları, böcekler ile devam ediyor.  Akvaryumda en büyük ilgiyi köpek balıklarının bulunduğu havuz görüyor. Bir gözü doğuştan olmayan 'Odin' isimli kum kaplanı türündeki köpekbalığı ziyaretçilerin gözdesi. Başka balıkların da bulunduğu havuzda beslenme saati tam bir şölene dönüşüyor. Özel eğitimli dalgıçlar tedbirli bir şekilde salı ve perşembe günleri dalarak, ucunda yem olan uzun bir sopayla balıkların ağzına yemi bırakıyor. Yemin kokusunu alan balıklar, dalgıçın etrafında toplanarak adeta dans ediyor. Ziyaretçiler de bu anları, ilgyile izliyor. Akvaryumda görevli Su Ürünleri Mühendisi Tuğçe Baskın da tropikal bölge canlılarının bulunmasına daha çok dikkat ettiklerini, bu nedenle ziyaretçilerine benzersiz anlar yaşattıklarını, onların büyük bir beğeniyle ayrıldıklarını anlattı.
Akvaryumu ziyaret ücretleri şöyle; yetişkin 39 TL, 0-3 yaş ücretsiz 3-12 yaş arası 29 TL.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
------------
Akvaryumdan görüntü.
Balıkların beslenmesinden görüntü.
Balıkların bulunduğu alanların görüntüsü.
Tuğçe Baskın ile röportaj.

Haber: DHA- Kamera: Tekin GÜRBULAK/ İZMİR

====================

Gaziantepli baklavacıların 'tatlı' mesaisi

Gaziantep'te baklava imalatçıları, Ramazan Bayramı öncesi siparişleri yetiştirebilmek için yoğun mesai yapıyor.
38 yıllık baklava ustası Şirvan Payaslı, bayram öncesi yoğun sipariş nedeniyle üretimlerini artırdıklarını söyledi. Herkesin bayramda ziyaretçilerine tatlı ikram etmek için baklava siparişi verdiğini anlatan Payaslı, gece gündüz üretim ile talebe cevap vermeye çalıştıklarını ifade etti.
Bayram nedeniyle 'tatlı' mesaisi yaptıklarını ifade eden Şirvan Payaslı, "Gaziantep baklavasıyla ve fıstığı ile özdeşleşmiş bir şehir. Yılda iki dini bayramımız var. Bu bayramlarda mutlaka herkes Türkiye'nin birçok yerinde bulunan yakınlarına baklava gönderiyor. Hatta yurt dışına bile baklava gönderiyoruz. Talepler çok olduğundan büyük bir çalışma var" dedi.
OTOBÜS VE UÇAKLA GÖNDERİLİYOR
Bayram dolayısıyla yoğun sipariş olduğunu söyleyen Payaslı, baklavaların otobüs ve uçakla gönderildiği de vurgulayarak, "Yurt içi olduğu zaman adrese teslim gönderiyoruz. Buradan kargo aracılığı ile bir gün içerisinde müşterimize ulaştırıyoruz. Otobüsle ya da uçakla da gönderiyoruz" diye konuştu. Payaslı, en iyi baklavanın Gaziantep'te yapılmasının nedeninin kullanılan yöresel ürünler ve kaliteli malzeme olduğunu da sözlerine ekledi.

Görüntü Dökümü
-------------
Baklava'nın fırında pişirilmesi
Şerbetin dökülmesi
Baklavalardan görüntü
Şirvan Payaslı ile röp
Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Kadir GÜNEŞ-GAZİANTEP-DHA)

====================

(Özel) - Mahallelinin maskotu deve kuşları

Diyarbakır'ın Sur ilçesinde çiftçi Abdullah Çınar'ın(57), geçen yıl Kahramanmaraş'tan yavruyken getirdiği 3 deve kuşu, boyları 2 metreye ulaşınca eve sığmadı. Çınar'ın, çitlerle çevrili bahçede beslediği deve kuşları, mahallelinin maskotu haline geldi. Deve kuşlarını görenler şaşkınlıklarını gizleyemiyor.
Sur'un Kabasakal Mahallesin'de yaşayan çiftçi Abdullah Çınar, yaklaşık bir yıl önce arkadaşında gördüğü deve kuşlarına merak sardı. 2'si dişi 3 yavru deve kuşunu alıp, Diyarbakır'daki evine  getirdi. Evde beslediği kuşlar, boyları uzamaya başlayınca odaya sığmadı. Çınar da evin önüne bahçe yaptırıp, etrafını çitlerle çevirdi. 1 yılda boyları 2 metreyi geçen deve kuşları mahallelinin ilgi odağı haline geldi. Yoldan geçenlerin de bol bol fotoğraf çektirdiği deve kuşlarının sağlığına dikkat eden Çınar, kuşları, Dicle Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi'nde kontrole götürüyor.
'BAKIMLARI KOLAY'
Abdullah Çınar, "Yumurtadan yeni çıkmışlardı. Alalı bir sene dolmadı. Boyları 2 metreyi geçti.  İlk başta kimse fark etmedi. Hindi gibiydiler. Evin içindeydiler. Ama şimdi gelen geçen arabadan inip fotoğrafını çekiyor. Bakımları da kolay" dedi.
'BÖYLE BÜYÜK OLACAĞINI TAHMİN ETMİYORDUK'
Deve kuşlarını gördüğünde hindi kadar olduklarını ifade eden Çınar'ın kardeşi Hasan Çınar da "Bu kadar büyük olacaklarını tahmin etmiyorduk. Satmak için almadık. Mahalleli geliyor, seviyor, fotoğraf çekiyor. Daha da büyüyorlar" diye konuştu. Abdullah Çınar'ın oğlu Mehmet Çınar ise şunları söyledi:
"Yavruyken aldık. Çok güzel ve değişik hayvanlar. Yoldan geçenler durup, fotoğraf çekiyor. Hindi ve tavuk gibi besliyoruz. Otla besleniyorlar. Buğday da veriyoruz. Sağlıklarını kontrol ediyoruz. Biri rahatsızlandı.  Dicle Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi'ne götürdük. Önce şaşırdılar. Yardımcı oldular. Ameliyat ettiler. Köyde herkes ilgileniyor. Sevimli hayvanlar."
Mahalle Muhtarı Zeyneddin Çınar, "Sur deyince aklımıza sırf kötü şeyler gelmesini istemiyoruz. Bir muhtar olarak böyle güzel şeylerin de görülmesini istiyoruz" ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü
--------
Drone ile çekilen deve kuşlarında detaylar
Köylülerin deve kuşlarını beslemesi
Çocukların deve kuşlarıyla oynaması
Deve kuşlarının beslenmesi
Abdullah Çınar'ın konuşması
Hasan Çınar'ın konuşması
Zeyneddin Çınar'ın konuşması
Mehmet Çınar'ın konuşması
Devekuşlarından genel ve detay görüntüler
Devekuşlarının yavruyken çekilen görüntüleri

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 641 MB

Haber-Kamera: Emrah KIZIL/DİYARBAKIR,


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA YURT BÜLTENİ - 4 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement