Bingöl'de Kovid-19 salgınında satın aldığı tarlayı tropikal meyve bahçesine çevirdi

Bingöl'de üretici Mahmut Yıldırım, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde satın aldığı araziyi bahçeye çevirerek tropikal meyvelerden pepino, siyah ve kırmızı gojiberi elde etmeyi başardı.

Bingöl Üniversitesi Basın Yayın Halkla İlişkiler Müdürlüğüne 11 yıl önce atanan Ankara Haymanalı Mahmut Yıldırım, geçen yıl boş zamanlarında ailesiyle doğal bir ortamda sebze meyve yetiştirmek amacıyla Bingöl Havaalanı yolunda daha önce ekin tarlası olarak kullanılan 2 dönümlük araziyi satın aldı.

Tarım alanında kendisini geliştiren, çok sayıda meyve ağacı diken, sebze yetiştiren Yıldırım, çalışmaları neticesinde ayrıca Rize, Aksaray, Mersin gibi illerden getirdiği tropikal meyve fidelerini de deneme amaçlı dikti.

Pepino, siyah ve kırmızı gojiberi gibi tropikal meyveler yetiştirmeyi başaran Yıldırım, AA muhabirine Bingöl'ün iklim ve toprak yapısının verimli olduğunu göstermeyi ve tropikal meyve yetiştiriciliğini özendirmeyi amaçladığını söyledi.

Kentin bu tür güzellikleriyle anılması için meyvesini elde ettiği bütün ürünleri yetiştirmek isteyenlere fidelerini hediye etmek isteyen Yıldırım, 11 yıldır yaşadığı Bingöl'ün "doğal cennet" olduğunu, kentin ikliminin birçok meyve ve sebze yetiştiriciliğine uygunluk gösterdiğini dile getirdi.

Satın aldığı yerin daha önce çorak bir arazi olduğunu anlatan Yıldırım, şöyle konuştu:

"Yaptığım araştırmalardan sonra tropikal meyvelere yöneldim. İlk olarak pepinoyu düşündüm, çünkü pepino Manisa'da yetişiyordu. Manisa'nın iklimi buraya uygun olduğundan ilk denemelerini ocak ayında yapıp mart ayında da ekimini yaptık. Şu anda meyvelerini yemeye başladık. Aynı zamanda gojiberiyi düşündüm ve ekiminin yapıldığı Aksaray'dan fidanlarını aldım. Gojiberinin iki türünü de burada denedik. Bizleri tatmin edebilecek düzeyde meyve almaya başladık. Hakikaten bana göre Bingöl organik tarım yapılabilecek noktada, kimyasal kullanılmamış ve sanayi atığı olmamış bir toprağa sahip."

Manisa, Rize, Aksaray, Tokat, Gaziantep ve Mersin gibi illerden getirdiği fidelerle bahçesinde yaklaşık 250 meyve ağacının olduğunu belirten Yıldırım, şöyle devam etti:

"Toplamda 5 tropikal meyvemiz var. Frambuaz şu an fidan halinde, inşallah o da yetişecek. Kırmızı dut da yetiştireceğiz. Pepino özellikle şeker hastalarına çok faydalı. Gojiberi de gençlik iksiri olarak tabir ediliyor, yaşlanmayı geciktiriyor. Toplam 50 çeşit sebze de yetiştirdik. Ahşaptan bir sera yaptık, yeşillik, sebzeler, karnabahar ve roka yetiştirdik. Gelecek yıl kivi ve ejder meyvesi denemesi yapacağız."

Gelip bahçelerini görenlerin ekim yapmak için fidan istediğini anlatan Yıldırım, "Elde ettiğimiz tropikal meyveleri daha da geliştirip iklim koşullarına uygun olduğunu ispat ettikten sonra halkın da bu meyveleri kendi bahçesine ekmesini sağlamayı düşünüyoruz. İmkanımız olduğu müddetçe herhangi bir ücret talep etmeden fidan dağıtacağız." dedi.

Çevre dostu sulama sistemi kullanıyor

Bu yıl yağış seviyesinin çok düştüğü kentte, meyve ve sebzelerinin sulamasını evinin çatısına kurduğu güneş enerjisi panelleri aracılığıyla damlama yöntemiyle gerçekleştirerek israfın önüne geçmeye çalıştığını da vurgulayan Yıldırım şunları söyledi:

"Günümüzde su çok değerli. Kuraklığın had safhaya ulaştığı bir dönemde biz de sulamada vahşi sulama olarak değil damlama sulama yönetimini kullanıyoruz. Doğal enerjilerden yaralanıyoruz. Minik evimizin üzerinde 4 adet panel var. Panellerden aldığımız enerjiyi pompaya aktarıyoruz oradan da damlama sulama sistemine suyu veriyoruz. Çok da verim aldık herhangi bir sıkıntı yaşamadık. Doğal ortamda, doğal bir sulama şekli. İnanıyorum ki çevre açısından da değerlidir."