Son dakika haber! Dünyadaki ilk eski eser davası Troya hazinelerinin geri alınması için Osmanlı Devleti döneminde açıldı - Son Dakika
Kültür Sanat

Son dakika haber! Dünyadaki ilk eski eser davası Troya hazinelerinin geri alınması için Osmanlı Devleti döneminde açıldı

Son dakika haberleri: Dünyadaki ilk eski eser davası Troya hazinelerinin geri alınması için Osmanlı Devleti döneminde açıldı Osmanlı devleti Troya hazinelerinin bulunması için Atina'da 2 hafiye tuttu Maarif Nazırı Saffet Paşa, Hisarlık Tepe'yi kamulaştırmasaydı Troya hazineleri Heinrich Schliemann'ın olacaktı...

16.09.2021 15:38  Güncelleme: 19:10
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Dünyadaki ilk eski eser davası Troya hazinelerinin geri alınması için Osmanlı Devleti döneminde açıldı

Osmanlı devleti Troya hazinelerinin bulunması için Atina'da 2 hafiye tuttu

Maarif Nazırı Saffet Paşa, Hisarlık Tepe'yi kamulaştırmasaydı Troya hazineleri Heinrich Schliemann'ın olacaktı

ÇANAKKALE - Tarihte önemli bir yere sahip olan Troya hazinelerinin korunması konusunda dünyada ilk eski eser davası Osmanlı Devleti döneminde Atina'da açıldı. Osmanlı Devleti tarafından Heinrich Schliemann'a açılan davanın ilki kaybedilse de ikinci dava kazanıldı. Osmanlı Devleti'nin Troya hazinelerini Yunan yetkililerden de saklayan Schliemann'dan eserlerin geri alınması için 2 tane de hafiye tuttuğu öğrenildi.

Troya kazılarının 150'nci yıl dönümünde Osmanlı Devlet arşivinde bulunan belgeler de gün yüzüne çıktı. Belgelerde, Heinrich Schliemann'ın 31 Mayıs 1873 yılında Hisarlık Tepe'deki Troya Höyüğünden çıkarttığı Priamos Hazinesi'ni çalarak Atina'ya kaçırdığı ve bu süreçte Osmanlı Devleti'nin Troya hazineleri için yaptığı önemli girişimler yer alıyor.

Konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulunan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Troya Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, "Troya, Anadolu'daki pek çok önemli yerleşim yerlerinden bir tanesidir. Fakat, Troya 150 yıl önce başlayan resmi kazılarla biraz daha ön plana çıkmaktadır. Burada özellikle tarih öncesi arkeolojinin farklı dönemlerde bilime dönüştüğünü ve en ileri teknolojilerinin burada uygulandığını görüyoruz" dedi.

"Saffet Paşa'nın bu araziyi kamulaştırmasıyla Troya'yı korumaya aldığını görüyoruz"

Heinrich Schliemann'ın Hisarlık Tepe'de kazı izni almak istemesinden şüphelenen dönemin Maarif Nazırı Saffet Paşa'nın arazinin hemen kamulaştırılması talimatı verdiğini ifade eden Aslan, "1870'li yıllarda yani resmi kazıların başlamasından bir süre önce Heinrich Schliemann, Hisarlık Tepe'de olduğuna inandığı Troya'yı bulmak için burada izin almadan kazılar gerçekleştiriyor. ve hatta Troya Höyüğü 'nün bir bölümünü satın alarak, buluntuların birçoğunu arazi sahibi olarak mal etmeye çalıyor. İşte bu Osmanlı döneminde Troya ilgisini ve verilen önemi görüyoruz. Saffet Paşa'nın buradaki araziyi hemen kamulaştırdığını ve buradaki buluntuları ile Troya'yı korumaya aldığını görebiliyoruz" diye konuştu.

"Osmanlı Devleti'nin Atina'da çok önemli hukuk mücadelesi verdiğini biliyoruz"

Prof. Dr. Aslan açıklamasının devamında; "Heinrich Schliemann'ın 1871'de resmi kazı izniyle bazı zayıflık ve açıklıkları kullanarak eserleri çaldığını biliyoruz. Yine 1873'te Schliemann'ın Priamos Hazinelerini olarak tanımladığı ve çalıp götürdüğünü hazinelerin geri alınması konusunda da Osmanlı Devleti'nin önemli bir hukuki mücadeleyi Atina'da verdiğini çok iyi biliyoruz" ifadelerine yer verdi.

"1869 yılında ilk eski eser koruma kanunumuzu çıkarttık"

Osmanlı Devleti döneminde ilk eski eser koruma kanunun 1869 yılında çıkarıldığını belirten Troya Müze Müdürü Rıdvan Gölcük, "Troya kazıları sürecinde Türkiye ve dünyada tarihinde çok ilkler oluyor aslında. Biz 1869 yılında ilk eski eser koruma kanunumuzu çıkartıyoruz. Yurt dışına eser çıkartmayacaksın. Bulduğun her şey yurt içinde kalacak. Yalnız bir de kanunda zayıf bir nokta var. Zayıf yönü de şu; 'Özel mülkte çıkan eserler, şahsın hakkıdır' Schliemann 1871 yılında İstanbul'a Maarif Nazırı Saffet Paşa'ya kazı izni alabilmek için gidiyor ve 'Hisarlık Tepe'de 40 dönüm bir arazi var ben bunu köylüyle anlaşıp satın aldım ama Troya kazılarını yapmam için sizden izin lazım' diyor. Saffet Paşa dikkatle arazinin tarifini alıyor ve Schliemann'a sonra diyor ki; 'Siz gidin, ben izni göndereceğim' diğer kapıdan memurunu çağırıyor ve diyor ki; ' Gelibolu'ya gideceksin, şu araziyi devlet adına kamulaştıracaksın" dedi.

"Kamulaştırma olmasaydı, Schliemann çıkan eserlerden yüzde yüz hak sahibi olacaktı"

Maarif Nazırı Saffet Paşa tarafından Hisarlık Tepe kamulaştırılmasaydı Schliemann'ın çıkan eserlerde hak sahibi olacağını söyleyen Gölcük, "Eğer kamulaştırma işlemi olmasaydı ve Schliemann bu araziyi satın alsaydı çıkan eserlerden yüzde yüz hak sahibi olacaktı. Fakat Saffet Paşa kamulaştırdı ve orada çıkan eserlerin tamamı hakkında devlet hak ve hukuku doğdu. Dolayısıyla Saffet Paşa burada şahane bir devlet adamlığı örneği gösteriyor. 1873 yılında Schliemann bildiğimiz gibi hazineyi Atina'ya kaçırıyor. Bu durum anlaşılır anlaşılmaz soruşturma için İzzetin Efendi gönderiliyor. 'Çanakkale'de memurların bir kusuru oldu mu' şeklinde bir soruşturma yürütülüyor" diye konuştu.

"Dünyada eski eser konusunda ilk davayı Atina'da Osmanlı Devleti açıyor"

Dünyada eski eser konusunda ilk davayı Atina'da Osmanlı Devleti tarafından açıldığını kaydeden Gölcük, "İkinci adım, Atina'ya İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nden Dethier'i gönderiyoruz ve dava açıyoruz. Bu davanın öncesinde de 'eski eser davası nasıl' olur şeklinde bir örnek yok. Dünyada eski eser konusunda ilk davayı Atina'da Osmanlı Devleti açıyor ve ilk davayı kaybediyoruz. Davayı kaybettikten sonra gazetelerde bir protesto yayınlıyoruz. Devlet diyor ki; 'Bu eserler benim, her kim alır ve satarsa peşine düşerim' ardından" dedi.

"Eserlerin yerini bulmak için 2 hafiye tutuluyor"

İlk davayı kaybetmesine rağmen ikinci davayı kazanan Osmanlı Devleti, eserlerin yerlerinin bulunması için de 2 tane hafiye tuttuğunu belirten Gölcük, "Bugünkü anlamıyla temyize gidiliyor ve ikinci mahkeme açılıyor. Mahkemeyi kazanıyoruz fakat Schliemann eserleri saklamış ve Atina'daki yetkililer eserleri bulamıyor. ve bunun ardından eserlerin yerini bulabilmek için iki tane hafiye tutuyoruz. Yani hukuk mücadelesi yetmiyor ve hafiyede tutuyorsunuz. Bana kalırsa Osmanlı Devleti'nin burada verdiği mücadele dünyada eski eser hukuku konusunda verilmiş en önemli mücadelelerden birisidir" şeklinde konuştu.

Son dakika haber! Dünyadaki ilk eski eser davası Troya hazinelerinin geri alınması için Osmanlı Devleti döneminde açıldı
Kaynak: İHA

Son Dakika Kültür Sanat Son dakika haber! Dünyadaki ilk eski eser davası Troya hazinelerinin geri alınması için Osmanlı Devleti döneminde açıldı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • Tokat'ta bulunan Sebastapolis Antik Kenti depremlerde zarar görmedi
    07:53 Tokat'ta bulunan Sebastapolis Antik Kenti depremlerde zarar görmedi

    Tokat'ın Sulusaray ilçesinde bulunan Sebastapolis Antik Kenti, yaşanan depremlerde zarar görmedi. Antik kentin, Anadolu Ajansı tarafından dron ile yapılan görüntüleme sonucunda zarar görmediği belirlendi. Sebastapolis Antik Kenti, M.S 98-117 yıllarında Kapadokya eyaletine dahil edilmiş ve Karadeniz'in en büyük 5 şehrinden biri olarak biliniyor. Ancak zamanla önemini kaybeden ve unutulan antik kent, 1986 yılında başlayan kazı çalışmalarıyla gün yüzüne çıkarılmaya başlandı.

  • 23. Afyonkarahisar Klasik Müzik Festivali'nde Suk Dörtlüsü Quartet Sahne Aldı
    23:48 23. Afyonkarahisar Klasik Müzik Festivali'nde Suk Dörtlüsü Quartet Sahne Aldı

    Hüseyin Başkadem'in yönettiği 23. Afyonkarahisar Klasik Müzik Festivali'nin ikinci gününde, Suk Dörtlüsü Quartet sahne aldı. Prag Sahne Sanatları Akademisi'nden gelen sanatçılar, çello, viyola ve keman enstrümanlarıyla seçkin eserlerini seslendirdi. Başkadem, konserde yaptığı konuşmada, dünyada keman ailesinden 4 enstrümanı bir arada çalabilen çok az grubun olduğunu belirtti ve Suk Dörtlüsü Quartet'in festivale üçüncü kez katıldığını söyledi.

  • Ferhat Göçer, Adana'da Portakal Çiçeği Karnavalı'nda sahne aldı
    23:13 Ferhat Göçer, Adana'da Portakal Çiçeği Karnavalı'nda sahne aldı

    Adana'da düzenlenen Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı'nda şarkıcı Ferhat Göçer, Seyhan Nehri kıyısındaki Merkez Park'ta konser verdi. Katılımcılar, Göçer'in şarkılarına eşlik ederken, dinleyiciler ise performansı cep telefonlarıyla kaydetti ve konser sonunda sanatçıyı alkışladı.

  • Muğla'da nefesli çalgılar konseri verildi
    23:07 Muğla'da nefesli çalgılar konseri verildi

    Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleşen konserde, Sinan Çelik, Erhan Özden, Erhan Tekin, Haydar Tanrıverdi, Murat Toraman, Mustafa Eke ve Adil Bedel'in çaldığı nefesli çalgılarla birçok eser seslendirildi. Programa katılanlar da eşlik etti. Rektör Prof. Dr. Turhan Kaçar da düzenlemeye katkılarından dolayı teşekkür etti.

  • Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi, Melike Abasıyanık Kurtiç'in sergisini açtı
    22:49 Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi, Melike Abasıyanık Kurtiç'in sergisini açtı

    Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi, 2021'de hayatını kaybeden seramik sanatçısı Melike Abasıyanık Kurtiç'in 'Bir Denizkestanesinin Anıları' isimli sergisini sanatseverlerle buluşturdu. Sergide, Abasıyanık'ın seramikleri, denizkestaneleri, yosun perdeleri, pirinç kağıtları ve gel-git fotoğrafları yer alıyor. Sergi, 19 Nisan-1 Eylül tarihleri arasında ziyaret edilebilir.

  • Diyarbakır'da 'Başyapıtların İzinde' adlı resim sergisi açıldı
    20:59 Diyarbakır'da 'Başyapıtların İzinde' adlı resim sergisi açıldı

    Diyarbakır Müzesi ve özel bir okulun ortaklığı ile Dünya Sanat Haftası kapsamında müze bahçesinde yaklaşık 50 eserin yer aldığı resim sergisi sanatseverlerle buluştu. Sergide, dünyaca ünlü ressamların yanı sıra öğrencilerin yaptığı resimler de sergilendi. Sergi, 18-21 Nisan tarihleri arasında ziyaretçilere açık olacak.

  • Milli şair Mehmet Akif Ersoy'un anısına düzenlenen panelde konuşmalar yapıldı
    19:18 Milli şair Mehmet Akif Ersoy'un anısına düzenlenen panelde konuşmalar yapıldı

    Milli şair Mehmet Akif Ersoy, Cümle Dergisi ve Küçükçekmece İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen 'Halkın Gür Sesi: Mehmet Akif' adlı panelle anıldı. Panelde konuşan Küçükçekmece Milli Eğitim Müdürü Murat Gözüdok, Ersoy'un eserlerinin milletin karakterini şekillendirdiğini ve gelecek nesillere yol gösterdiğini belirtti. Ersoy'un torunu Selma Argon da dedesinin vatan, bayrak, ezan ve inanç konularında derin bir hassasiyete sahip olduğunu vurguladı. Yazar Osman Koca ise Ersoy'un mütefekkir bir şahsiyet olduğunu ve Türk düşüncesine önemli katkılar sağladığını ifade etti. Panelde ayrıca Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya ve yazar Fahrettin Gün de Ersoy'un entelektüel birikimi ve karakteri hakkında konuşmalar yaptı.

  • Dünya Basın Fotoğrafı Ödülü Gazze Savaşı Fotoğrafçısı Mohammed Salem'e Verildi
    18:22 Dünya Basın Fotoğrafı Ödülü Gazze Savaşı Fotoğrafçısı Mohammed Salem'e Verildi

    Mohammed Salem'in çektiği fotoğrafta, Gazze'deki İsrail hava saldırısında ölen beş yaşındaki yeğeninin kefene sarılı cesedine sarılan Inas Abu Maamar yer alıyor. Jüri, fotoğrafın dayanılmaz bir kayba dair tüm hissi yansıttığını belirtti. Ayrıca, diğer dallarda da savaşlar, mülteci krizleri ve iklim değişikliği gibi konulara dair fotoğrafların ödüle layık görüldüğü belirtildi.

  • Türk ve Yunan Sanatçıların Ortak Çalışmasıyla Sahnelenecek Romeo ve Juliet Oyunu Provaları Tamamlandı
    18:04 Türk ve Yunan Sanatçıların Ortak Çalışmasıyla Sahnelenecek Romeo ve Juliet Oyunu Provaları Tamamlandı

    İngiliz yazar William Shakespeare'in Romeo ve Juliet oyunu, Türk ve Yunan sanatçıların ortak çalışmasıyla iki ülkede izleyiciyle buluşmaya hazırlanıyor. Devlet Tiyatroları ile Yunanistan Pire Şehir Tiyatrosunun ortak yapımı olan oyun, Ankara Cüneyt Gökçer Sahnesi'nde sahnelenecek. Oyunun provaları tamamlanırken, yönetmen Lefteris Yovanidis, iki ülke sanatçılarının işbirliği yapmasının önemini vurgulayarak, nefret yerine sevgiyle kazanabileceğimizi belirtti. Oyun, Ankara, İstanbul ve Atina'da sahnelenecek.


Advertisement