CHP Grup Başkanvekili Gök Açıklaması

CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, Ağrı'daki terör saldırısına ilişkin, "Böyle bir devlet idaresi olabilir mi? Üzerinden bir kaç gün geçti, Ağrı'da ne olup bittiği konusunda kamuoyu tam aydınlatılmış değil" dedi.

Gök, TBMM'de gazetecilerin gündemdeki konulara ilişkin sorularını yanıtladı.

Ağrı'daki terör saldırısı ve buna ilişkin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarının sorulması üzerine konuya ilişkin konuşması gerekenin Başbakan Ahmet Davutoğlu olduğunu ancak onun ortalarda bulunmayarak, yerine Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuştuğunu söyledi.

Ağrı'da ne olup bittiği konusunda kamuoyunun aydınlatılmadığını savunan Gök, "Cumhurbaşkanı yetkisi olmadığı halde konuşuyor, Başbakan ortada yok. Bir eski İçişleri Bakanı operasyonlarla ilgili valilere talimat veriyor, Genelkurmay farklı bir değerlendirme yapıyor, HDP kanadı farklı bir değerlendirme yapıyor. Genelkurmay değerlendirmesinde, 'Vali jandarmaya talimat vermiştir' diyerek, Genelkurmayı bir nevi dışarda tutuyor. Böyle bir devlet idaresi olabilir mi? Üzerinden birkaç gün geçti, Ağrı'da ne olup bittiği konusunda kamuoyu tam aydınlatılmış değil" diye konuştu.

CHP olarak Cumhurbaşkanı'nın ve iktidarın söylediklerine güvenmediklerini ifade eden Gök, bunun için bölgeye bir heyet gönderdiklerini hatırlattı. Gök, heyetin incelemelerini sürdürdüğünü, vardığı sonuçları Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na aktaracağını, Kılıçdaroğlu'nun da kamuoyuyla paylaşacağını bildirdi.

-"Devlet Ağrı'da çökmüştür"

Ortada ne olup bittiği konusunda kafa karışıklığı olduğunu belirten Gök, şöyle devam etti:

"Devlet Ağrı'da çökmüştür. Daha objektif bir şekilde kamuoyuna tatmin edecek bir açıklama ortada yok. Biz de el yordamıyla, kendi olanaklarımızla araştırma yaparak ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz. Böyle bir tablo Türkiye'nin kabul edebileceği bir tablo değildir. Seçimin güvenliğini tehlikeye sokacak her türlü provokasyona Türkiye'nin ne denli açık olduğunun da göstergesidir. Şu andaki provokasyonlardan kaçınmamız gerekiyor. Bu ortamları çok soğukkanlılıkla irdelememiz gerekiyor. Seçimlerin güvenliğine gölge düşürmeyecek bir ortamın yaratılmasını istiyoruz. Türkiye bir ciddi seçime girerken ne olduğu belli olmayan olaylarla sarsılıyor. Biz bunların aydınlatılmasını istiyoruz."

-"Türkiye tahterevalli gibi birbirini suçlayan tarafların açıklamalarıyla yönetilmemelidir"

Gök, bir başka soruyu yanıtlarken de Ağrı'da yaşananlara ilişkin yetkililerin berrak açıklamalar yapmasını beklediklerini, istihbaratın kimden geldiğinin, kimin nerede devreye girdiğinin, Efkan Ala'nın operasyondaki rolünün ne olduğunun ortaya konması gerektiğini söyledi. İktidarın konuyu geçiştirmeye çalıştığını ileri süren Gök, "Bu konu geçiştirilemez. Biz de bu konunun arkasında ne olup bittiğini anlamaya çalışıyoruz. Öğrendiğimizde kamuoyuyla paylaşacağız" dedi.

CHP olarak tarafları kim olursa olsun Türkiye'nin bir provokasyona gitmemesi için uğraştıklarını kaydederek, "Türkiye böyle önemli bir seçimde tahterevalli gibi birbirini suçlayan tarafların açıklamalarıyla değil, net objektif açıklamalarla yönetilmelidir" ifadesini kullandı.

Gök, AGİT heyeti ile yaptığı görüşmeye ilişkin soruları yanıtlarken de heyetin kendisine yönelttiği soruların seçimlerin güvenilirliğine ilişkin kuşku ve rahatsızlıklar olduğunu ortaya koyduğunu söyledi. "Türkiye'deki seçim sürecinin eşit, adil ve herkesin vicdanlarını tatmin edecek şekilde geçip geçmeyeceğini merek ediyorlar" diyen Gök, önemli bir görüşme gerçekleştirdiklerini, CHP'nin görüş ve kaygılarını heyete aktardıklarını söyledi.

Ankara Büyükşehir Belediyesi'nce Tandoğan Meydanı'nın adının değiştirilmesine ilişkin soruyu da yanıtlayan Gök, kent kimliğinin önemine işaret etti. Hafızalarda yer etmiş isimlerin bir çırpıda değiştirilemeyeceğini kaydeden Gök, meydanın isminin değiştirilmesinin pratik bir fayda sağlamayacağını, vatandaşların alıştıkları üzere eski ismi kullanmaya devam edeceklerini düşündüğünü anlattı.

Gök, kent kimliği ile ilgili bu tür konuların referandum yoluyla halkın onayına sunularak hayata geçirilmesi gerektiğinin de altını çizdi.

-"Cumhurbaşkanının Türkiye'ye getirdiği tahribatın ne denli büyük olduğunu yaşayarak göreceğiz"

Gök, "Eski Meclis Başkanlarına TBMM'de makam oluşturulması yönünde bir çalışma olduğu haberleri var. Buna ilişkin değerlendirmeniz ne olur?" sorusuna ise "Bu hangi ihtiyaçtan doğdu bilmiyorum, konunun ayrıntılarını da öğrenemedik. Ama Türkiye bir yandan tasarruf gerçekleştirmek isterken bir yandan da yeni savurganlık alanları yaratmamak gerekir" karşılığını verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın TÜSİAD'a yönelik sözlerinin de sorulduğu Gök, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Cumhurbaşkanı ettiği yemine sadık kalmayan, anayasal çizgiler içinde kalmayan, tarafsızlığını yitirmiş bir cumhurbaşkanıdır. Cumhurbaşkanı herkes arasındaki sorunları gidermek üzere bu makamı kullanması gerekirken tam tersine toplumu kutuplaştırmak, partilere saldırmakta, AKP sözcüsü gibi muhalefetle söz düellosuna girmekte, sivil toplum örgütlerini çok ağır dille suçlamakta. Cumhurbaşkanı artık ülkede birliği ve düzeni temsil eden bir makam olmaktan çıkmıştır. Tarafsızlığını yitirmiştir. Bu cumhurbaşkanına biz artık otur yerine diyoruz. Haddini bil diyoruz. Hadlerini bilerek anayasal sınır içinde kalmaya davet ediyoruz. Ama tarafsızlığını yitirdiği gibi artık saygınlığı da kalmayan bu cumhurbaşkanına elbet tüm sivil toplum örgütleri ve diğer partiler de gereken cevabı veriyorlar. Türkiye'de daha önce görülmemiş bir cumhurbaşkanı, muhalefet partileri ve sivil toplum örgütleri ilişkileri yaşıyoruz. Cumhurbaşkanı'nın Türkiye'ye getirdiği tahribatın ne denli büyük olduğunu önümüzdeki günlerde yaşayarak daha da fazla göreceğiz.

Gök, bir soru üzerine dolardaki yükselişin iktidarın ekonomi alanında da ülkeyi yönetemez hale geldiğinin göstergelerinden biri olduğunu söyledi. Yönetemeyen bir iktidarın yarattığı olumsuz tablonun faturasının yurttaşlara çıktığını savunan Gök, doların yükselişinin de bu açıdan değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.