CHP'li Koç: "Abd'nin Amacı Federal Kürt Bölgesi"

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Basın Sözcüsü Haluk Koç, Amerika'nın amacının geniş bir federal bir Kürt bölgesini oluşturmak olduğunu ileri sürdü.

CHP Samsun İl Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenleyen Haluk Koç, terör, KPSS, zam konuları ve balyoz davasıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in teröre bakış açısını sert bir dille eleştiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, "Tarih 19 ya da 21 Ağustos 2010 referandumu öncesi, yer Kayseri meydanı, Başbakan'ın söylediği bir söz var. 'Bizim PKK ve Öcalan'la görüştüğümüzü iddia ediyorlar, bu iddiaları ortaya koyamayanlar alçaktır ve namerttir' bu sözleri o dönem Başbakan Recep Tayyip Erdoğan söyledi. Bu sözler bana ait değildir. Süreç geçti, belgeler ve kanıtlar ortaya çıktı. Önce böyle bir belge yok noktasından, nereden buldurlar noktasına geldi. 'Sahte' dediler. Sonra ise 'Görüştüysek görüştük' oldu, bugün geldiğimiz nokta budur" dedi.

CHP'yi PKK ile aynıymış gibi sunmaya çalışan bir Başbakan fotoğrafı olduğunu söyleyen Koç, "Perdenin arkasında devleti siyasi konularda terör örgütüne muhatap kılan bir Başbakan fotoğrafı var. Ben soruyorum 'Sen hangi Tayyip beysin?' Perdenin önünde ki mi, arkasında ki mi? Hatta bir başlık vermiştim. 'Sen Oslo'da tikli postuna bürüneceksin, Ankara'da dönem milliyetçiliği yapacaksın' Sayın Başbakan bunu yemezler. Bunu millete de anlatamazsınız demiştim. Şu anki çerçeve budur" diye konuştu.

ABD'nin amacının federal bir Kürt bölgesinin oluşturulması olduğunu ileri süren Koç, "Terör, Türkiye'nin iç sorunu olmaktan çıktı. ABD, PKK'nın yok edilmesini kendi stratejisine aykırı görüyor. Irak sürecinden sonra Irak'ta konuşlanan, destek alan, her türlü ekipmanını kuran bir terör örgütüyle karşı karşıyayız. ABD'nin yönlendirdiği ve Suriye'deki iç çatışmalara sebep olan süreç ülkenin kuzeyinde de böyle bir özerkleşecek bir yapıya gidiyor. Bunların hepsi Türkiye'nin yanlış izlediği politikayla da birleştirildiğinde de PKK kendi iç dinamiklerinden öte artık hem Irak merkezi hükümetinden hem Şam'dan hem de Malatya'ya kurulan füze radar sisteminin İran'ın güvenliğini tehdit etmesinden dolayı Bağdat'tan yeni ihaleler alır hale getirdi. Şemdinli'de, Çukurca'da, Bingöl'de bir süredir de Tunceli'de yoğunlaşan ve alan hakimiyetini sağlamaya dönük terör girişimlerinin arkasında ki bu boyutu gözden kaçırmamak gerekiyor. Yani uluslararası konjonktürün PKK'ya yeni iş alanları çıkarttığını söylemeye çalışıyorum. ABD'nin amacı gördüğüm kadarıyla amacı açık ve nettir. Geniş bir federal bir Kürt bölgesini oluşturarak İsrail'den sonra kendisine bağlı bu bölgede ikinci bir devlet oluşturma gayretidir. Daha sonraki süreç İran'a dönük başka bir girişimlere sahne olacak gibi görünüyor" şeklinde konuştu.

Terör sorunuyla Türkiye'nin ulusal ve uluslararası hukuk kuralları içerisinde kalarak mücadele etmek zorunda olduğunu belirten Koç, "Devletin tanımı zaten budur. Yani karşısında silahla dikilen ve onun iç düzenin tehdit eden, evlatlarımızı elimizden alan bu terör örgütüne karşı bir hukuk devleti olan Türkiye mücadelesini güvenlik boyutunda sürdürecek. Ama Türkiye'de ciddi anlamda bir Kürt sorunu var. Milyonlarca Kürt vatandaşımız aynı terör örgütünün rehinesi durumunda. Onların sorunu kaplı kapılar arkasında elinde silah bulunan terör örgütünü devletin muhatap alarak çözmesi kabul edilemez. Bu sorunun çözümü TBMM'dir" ifadelerini kullandı.

Türkiye'deki sınav sistemini de eleştiren Haluk Koç şöyle devam etti:

"Geçmiş dönemlerde de KPSS'ye benzer sorunlar oldu. Sorular çalındı ve nedense ÖSYM Başkanı halen yerindedir. En son KPSS sınavı yapılırken sorular aynı anda internete konuldu. Ben de 'sınavın adını değiştirelim' dedim. KPSS yenine AKPSS olsun dedim. AKP seçme sınavı. Suskun bir toplum, sessiz bir toplumun içinde yaşıyoruz. Yargı bir felaket. Ne oluşturulduğuna bakmak için Silivri duruşmalarını izleyin. 12 Eylül 1980 sıkıyönetim mahkemeleri, DGM savcıları, 2012 Türkiye'si özel yetkili mahkemeler, özel yetkili savcılar, gizli tanık müesseseleri, 12 Eylül 1980'de Mamak Cezaevi, bugün Silivri zindanı. 'Asmayalım da besleyelim' diyen bir Kenan Evren mantığı bugün 'yargıya gereken talimatı verdim' diyen Başbakan mantığı. Ne farkı var. Balyoz sanıklarının sökülen rütbelerini Recep Tayyip Erdoğan'a takalım, çalışma masasına da Kenan Evren fotoğrafı koyalım. Yeni vesayet dönemini tarif edelim."

Son zamların bütçenin kötü yönetilmesinden kaynaklandığını iddia eden Haluk Koç, "Zamlar var bir de değil mi? Onlar unutuluyor dikkat edin. Eskiden olsa bunlar gündemin temel maddesi olurdu. Alışa alışa sizi daha küçük Türkiye'ye mahkum etmeye çalışıyorlar ve bunun ne kadar uygun, ne kadar münasip, ne kadar elverişli, ne kadar yenidünya düzenine uygun olduğu konusunda da alıştırmaya çalışıyorlar. Bence alışmayın. Bu da kötü huylardan bir tanesidir. Zamlar son derece ilginç. Kötü bütçe yönetimi" açıklamasında bulundu. - SAMSUN