Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Yüzümüze başka konuşulması, arkamızdan başka iş çevrilmesine tahammülümüz yok"
"Bizim tek istediğimiz, dostumuz olduğunu söyleyenlerin dostluğunu, müttefikimiz olduğunu ifade edenlerin müttefikliğini görmektir. En çok üzüldüğümüz ve tahammül edemediğimiz husus, yüzümüze başka konuşulması, arkamızdan başka iş çevrilmesidir. Türkiye sizlerin her birinin dostudur, öyle olmak ve öyle muamele görmek istemektedir"
"Kıbrıs ve Doğu Akdeniz'de istikrar ancak Türkiye'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin hak ve çıkarlarının gözetilmesi ile mümkündür. Bu bölgede yapılmaya çalışılan oldubittilere göz yummayacağımızı ilgili tüm tarafların gördüğüne inanıyorum"
"Biz NATO üyesiyiz, öyleyse diğer NATO üyelerinin bize yanlış yapmalarını bizim kabullenmemiz mümkün değil. Zira hem NATO üyesi olacaksın, stratejik ortak olacaksın, ondan sonra size yaptırım konuşulacak. Bu anlaşılabilir bir şey değil, böyle ortaklık olmaz"
"AB üyeliği bizim için başından beri stratejik bir dış politika hedefi oldu, olmayı da sürdürmekte. Ama AB hala bize çalım atıyor. Bunlar katlanılabilir bir şey değil"
ANKARA - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bizim tek istediğimiz, dostumuz olduğunu söyleyenlerin dostluğunu, müttefikimiz olduğunu ifade edenlerin müttefikliğini görmektir. En çok üzüldüğümüz ve tahammül edemediğimiz husus, yüzümüze başka konuşulması, arkamızdan başka iş çevrilmesidir. Türkiye sizlerin her birinin dostudur, öyle olmak ve öyle muamele görmek istemektedir" dedi.
AK Parti tarafından düzenlenen Geleneksel Büyükelçiler İftarında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, önemli açıklamalarda bulundu.
"Oldubittilere göz yummayacağımızı ilgili tüm tarafların gördüğüne inanıyorum"
Ortadoğu ve Avrupa'nın müşterek uzantısı olan Doğu Akdeniz'de de huzur ve güveliğin tesisi için çalıştıklarını söyleyen Erdoğan, "Kıbrıs ve Doğu Akdeniz'de istikrar ancak Türkiye'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin hak ve çıkarlarının gözetilmesi ile mümkündür. Bu bölgede yapılmaya çalışılan oldubittilere göz yummayacağımızı ilgili tüm tarafların gördüğüne inanıyorum. Biz tüm sorunlarımız gibi bu konuyu da karşılıklı görüşme, diyalog ve işbirliği yolu ile çözmek istiyoruz" açıklamasında bulundu.
"Biz haklı olan güçlüdür diyoruz, güçlü olan haklıdır demiyoruz"
Uluslararası işbirliği kültürünün yerini giderek geleneksel jeopolitik güç mücadelelerine bıraktığını söyleyen Erdoğan, "Bir çok bölge ve ülke vekalet savaşları üzerinden farklı güç odaklarının karşı karşıya gelişlerine sahne oluyor. Ortak çıkarların gözetilmesi yerine tek taraflı dayatmaları öne çıkartan politikaların revaç bulmasından endişe duyuyoruz. Korumacı tedbirler, ticaret savaşları, kur savaşları, ekonomik yaptırımlar ve yaygın şekilde kullanılan tehdit dili devlet arasındaki ilişkileri zehirliyor. Su, enerji ve gıda gibi doğal kaynaklar ile ulaştırma ve haberleşme yollarının kontrolündeki rekabet giderek sertleşiyor. Artan yoksulluk, yasa dışı göç ve iklim değişikliği gibi sorunlar mevcut durumu daha da karmaşık hale sokuyor. Bu tür sorunların ağırlıklı olarak Müslüman coğrafyayı etkilemesi ise başlı başına üzerinde durulması gereken bir konudur. Sevgi, barış ve hoşgörüyü esas alan İslam dininin çatışmalar ve diğer sorunlarla anılmasını üzüntü ile karşılıyoruz. Buna karşılık BM Güvenlik Konseyi bayta olmak üzere uluslararası kuruluşlar insanlığı ilgilendiren sorunlara etkin çözüm sunamadıkları için inandırıcılıklarını da yitiriyorlar. Uluslararası kurumlar veya uluslararası kurumsal yapıların acil ve kapsamlı reform ihtiyacı her geçen gün daha önemli hale geliyor. Türkiye olarak insanlığın ortak sorunlarına adil ve sürdürülebilir çözümler getirilmesi gerektiği anlayışımızı 'dünya 5'ten büyüktür' diyerek her fırsatta ifade ediyoruz. Maalesef bu çağrımıza henüz yeteri kadar güçlü cevaplar alamadık. Çünkü birilerinin iyine gelmiyor. Yakaladıkları gücü ellerinden kaçırmak istemiyorlar. Biz haklı olan güçlüdür diyoruz, güçlü olan haklıdır demiyoruz. Farkımız burada. Küreselleşme ile dünyanın küçüldüğü söylenirken, toplumlar arasındaki kutuplaşma sürekli artıyor. Tüm bu tespitler Türkiye olarak izlediğimiz girişimci ve insani dış politikamızın çıkış noktasını oluşturuyor" dedi.
"Bu anlaşılabilir bir şey değil, böyle ortaklık olmaz"
İnsani yardımların milli gelire oranı açısından dünyada ilk sıralarda Türkiye'nin yer aldığını söyleyen Erdoğan, müttefiklerle ilişkileri müttefikliğin ruhuna yakışır şekilde yürütmek istediklerini belirtti. Erdoğan, "Biz NATO üyesiyiz, öyleyse diğer NATO üyelerinin bize yanlış yapmalarını bizim kabullenmemiz mümkün değil. Zira hem NATO üyesi olacaksın, stratejik ortak olacaksın, ondan sonra size yaptırım konuşulacak. Bu anlaşılabilir bir şey değil, böyle ortaklık olmaz. Güvenlik politikamızın en önemli dayanağı olan NATO ittifakına 60 yılı aşkın süredir son derece önemli katkılar sunuyoruz. Aidatsa bütün ödemelerini Amerika'dan sonra ikinci, bilemedin üçüncü sırada yapan biziz. NATO'da nerede ülkemize, askerimize, ordumuza bir görev verildiyse bunu dört dörtlük yerine getiren yine biziz. AB üyeliği bizim için başından beri stratejik bir dış politika hedefi oldu, olmayı da sürdürmekte. Ama AB hala bize çalım atıyor. Bunlar katlanılabilir bir şey değil. Bu konuda salonda bulunan bütün AB üyesi ülkelerin büyükelçilerine hatırlatmak istiyorum. Dün yaptığımız Reform Eylem Grubu toplantısıyla bu konudaki kararlılığımızı bir kez daha ifade ettim. Uzak yakın demeden tüm ülkelerle ilişkiler geliştiriyoruz. Afrika'ya, Latin Amerika'ya ve Asya'ya yönelik açılım politikalarımızla tüm dünya ile ilişkilerimizi geliştirmeyi hedefliyoruz. Düşmanı azaltma dostu artırma politikamızdır bu. Tarihi, kültürel ve gönül bağımızın bulunduğu coğrafyaların hiç birine kayıtsız değiliz. Bugün dünyada 242 dış temsilciliğe sahip bir ülke konumundayız. Bunları birbirinin alternatifi değil, tamamlayıcısı olarak görüyoruz" diye konuştu.
"Yüzümüze başka konuşulması, arkamızdan başka iş çevrilmesine tahammül edemiyoruz"
Türkiye'nin sözüne ve dostluğuna güvenilir bir ülke olduğunun altını çizen Erdoğan, "Bizim tek istediğimiz, dostumuz olduğunu söyleyenlerin dostluğunu, müttefikimiz olduğunu ifade edenlerin müttefikliğini görmektir. En çok üzüldüğümüz ve tahammül edemediğimiz husus, yüzümüze başka konuşulması, arkamızdan başka iş çevrilmesidir. Türkiye sizlerin her birinin dostudur, öyle olmak ve öyle muamele görmek istemektedir" şeklinde konuştu.
Son Dakika › Politika › Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Yüzümüze Başka Konuşulması, Arkamızdan Başka İş Çevrilmesine Tahammülümüz... - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?