TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Hakan Çavuşoğlu, insan hakları konusunun hiçbir siyasi istismara taşınmaması gerektiğini belirtti.
TBMM Genel Kurulunda, HDP, "OHAL dönemi ve sonrasında yaşanan hak ihlallerine" ilişkin araştırma önergesinin bugün görüşülmesini, Genel Kurul gündemine grup önerisi olarak getirdi.
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, olağanüstü hal rejiminde, cezalandırma politikasının bireysel olmaktan çıktığını, kolektif bir ceza anlayışıyla, "düşman ceza hukuku" prensiplerine göre vatandaşların cezalandırıldığını iddia etti.
İşkencenin idari pratiğe dönüştüğünü, 1990'ların ve olağanüstü hal dönemlerinin zorla kaybedilme vakalarının şimdi Ankara'nın merkezinde olduğunu öne süren Tanrıkulu, "2017'nin başından bu yana 22 yurttaşımız zorla kaybedildi. 7 Şubat ile 22 Şubat arasında Ankara, İstanbul ve Antalya'da 6 yurttaşımız 150 gündür kayıp. Transporterlarla kaybedildiler, görüntüler var. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, İçişleri Bakanlığı sessiz. Zorla kaybedilme, OHAL döneminde bir idari pratiğe dönüştü." dedi.
Tanrıkulu, yargıda FETÖ borsası oluştuğunu, herkesin bir fiyatı olduğunu, bütün itirazlarına rağmen Hakimler ve Savcılar Kurulunun bu konuda adım atmadığını öne sürdü.
Tanrıkulu'nun konuşması üzerine söz isteyen TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Hakan Çavuşoğlu, insan hakları konusunun her türlü renk, dil, din, mezhep, siyasi düşünceden ari olarak, tüm insanların sahip olması gereken hakları ele aldığını anlattı.
Komisyonlarına, Tanrıkulu, bazı milletvekilleri ve vatandaşlardan yazılı talepler geldiğini ifade eden Çavuşoğlu, bunlarla ilgili gerekli mercilere, işin esasının araştırılarak bilgi verilmesine yönelik yazı gönderdiklerini söyledi. Çavuşoğlu, bununla yetinmediklerini, İçişleri Bakanlığının komisyona, kolluk güçlerine insan hakları bağlamında verilen eğitim uygulamalarına ilişkin 3 saat süreyle brifing verdiğini anımsattı.
Çavuşoğlu, "6 kayıp meselesinde, İçişleri Bakan Yardımcımızın ifadesiyle, bu kişiler zaten çeşitli suçlardan dolayı aranan şahıslardır. Yakalandıklarında gözaltına alınacak ve haklarında işlem yapılacak kişilerdir." dedi.
Çavuşoğlu, "Belli konular ve kişiler hakkında, özellikle işkence ve kötü muameleye ilişkin talepler geliyor. FETÖ, algı operasyonlarıyla gündeme gelmeye çalışan bir örgüt. Bir örnek vereyim; Ankara'daki işkence ve kötü muamele iddialarında 119 avukat görev yaptı. Her rapor süresinde alınmış, kamera kayıtları altında gerçekleştirilmiştir. İnsan hakları meselesi hiçbir siyasi istismara taşınmamalıdır." diye konuştu.
-"Abesle iştigal"
AK Parti Balıkesir Milletvekili Pakize Mutlu Aydemir, FETÖ tarafından yapılmaya kalkışılan darbenin, demokratik, meşru hükümete, anayasal düzene karşı yapılan terörist darbe girişiminin, başta yaşam hakkı olmak üzere 82 milyon vatandaşın temel hak ve özgürlüklerini de ihlal ettiğini anımsattı.
Devletin varlığına ve milletin yaşam hakkına yönelik tehditlerin bertaraf edilmesi için Anayasa'nın 120. maddesi uyarınca OHAL ilan edildiğine hatırlatan Aydemir, "251 şehit verdiğimiz, 2 bin 193 vatandaşımızın gazi olduğu hain FETÖ darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL, istisnai bir rejim olsa da hukuk dışı bir rejim değildir. OHAL, bizatihi hukuk tarafından düzenlenen ve öngörülen şartların gerçekleşmesi durumunda belli usuller izlenerek hayata geçirilebilen bir rejimdir." diye konuştu.
Aydemir, hain FETÖ darbe girişiminin, 82 milyon vatandaşın en temel hakkı olan yaşama hakkına karşı yapıldığına işaret etti.
" Türkiye'de insan hakları ihlali vardır" demenin, abesle iştigal olduğunu dile getiren Aydemir, "Hukuk ve kanunlar herkes için geçerlidir. Türkiye bir hukuk devletidir. Kim hukuka aykırı iş yapıyorsa ve ülkeye zarar veriyorsa, terör örgütleriyle iş birliği içerisinde kanuna aykırı iş yapıyorsa, elbette hesabı sorulacaktır." dedi.
Konuşmaların ardından HDP'nin grup önerisi kabul edilmedi.
Son Dakika › Politika › TBMM Genel Kurulu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?