TBMM Genel Kurulu

AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, "IŞİD ile hükümetimizi ilişkilendirmeye çalışmak aslında açıkça terör örgütlerinin bir algı operasyonudur. Buna Gazi Meclisimizin alet edilmesini de kabul edemeyiz." dedi.

TBMM Genel Kurulunda Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç, grup başkanvekillerine yerlerinden söz verdi.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, TÜİK'in Kasım ayı iş gücü istatistiklerini açıkladığını, işsizlik oranının 2019 Kasım ayında 2018 yılının aynı dönemine göre bir puan arttığının görüldüğünü söyledi.

Bu dönemde işsiz sayısının 4 milyon 308 bin kişi olduğuna, istihdamda da azalmanın devam ettiğine işaret eden Türkkan, "İstihdam edilenlerin sayısı 145 bin kişi azalış gösterirken, rakamlar işsizliğin her geçen gün attığını gösteriyor. Hükümet artık bu gerçeği görmeli ve tüm yoğunluğunu ekonomiye vermelidir. Vatandaşımızın iş bulamaması, evine AŞ götürememesi Türkiye'nin gerçek ve en önemli sorunudur." diye konuştu.

Türkkan, bugün Meclis'in Çankaya kapısı önünde bir vatandaşın üzerine benzin dökerek intihar girişiminde bulunduğunu ifade ederek, bu tür örneklerin artmaması temennisinde bulundu.

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, Kremlin sözcüsünün dün Türkiye'nin İdlib'deki meşru varlığına ilişkin itham edici açıklamalarda bulunduğunu, bu açıklamaların devamında ise Rusya Savunma Bakanlığı tarafından Türkiye'nin İdlib'deki terörist odakları ayırt edemediği ithamında bulunulduğunu söyledi.

Bu tür mesnetsiz açıklamaların devamında ise Rusya Federasyonu'nun Ankara Büyükelçiliğinin resmi hesabından "Takdiri size bırakıyoruz" başlıklı bir paylaşımın yapıldığını vurgulayan Akçay, şunları kaydetti:

"Bu paylaşımı ile Rus Büyükelçiliği haddi olmayarak böylesine kritik bir meselede görüş beyan etmiş, diplomatik misyon için bulundukları Türkiye topraklarında görevlerini kötüye kullanmışlardır. Zira Moskova'da terör örgütü PKK'ya temsilcilik açan Rus hükümetinin ayırt etme kapasitesi de ortadadır. Oysa Türkiye Cumhuriyeti doğruyu yanlışı, zalimi mazlumu ayırt etme ferasetine ve devlet geleneğine sahiptir. Kahraman ordumuzun İdlib'deki varlık sebeplerinden en temeli halkına zulmeden Esad rejiminin gözü dönmüş kıyımlar gerçekleştiren, güvenliğimizi tehdit eden terör örgütlerinin uluslararası hukuk ve insan hakları bağlamında karşısında durmaktır. Rejim ordusunun sivilleri hedef alan saldırıları gayet açıktır. Esad rejimine toz kondurmamak adına kılı kırk yaran Rusya bu tür söylemleri terk etmelidir."

"Umarız Tahir Elçi'nin kimler tarafından vurulduğu ortaya çıkar"

HDP Grup Başkanvekili Fatma Kurtulan, ajanslardan düşen habere göre DEAŞ'ın yeni elebaşının Gaziantep ve Ankara'da karargahlarının bulunduğunun iddia edildiğini söyledi.

DEAŞ üyelerinin Suriye'de yapılan toplantılarına ilişkin çeşitli basın organlarına röportajlar verdiğini öne süren Kurtulan, "Bu iddialara bir cevap verilmesini bekliyoruz." diye konuştu.

Kurtulan, ayrıca Eski Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin öldürülmesi olayının üzerinden 5 yıl geçtiğini, şüpheli sıfatıyla bir kısım polisin ifadelerine yeni başvurulduğunu söyledi. Bu soruşturmanın sürüncemede bırakıldığını öne süren Kurtulan, "Umarız, bu soruşturma kısa zamanda davaya dönüşür, Tahir Elçi'nin kimler tarafından vurulduğu ortaya çıkar." ifadelerini kullandı.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Şanlıurfa Barosu Çocuk Hakları Komisyonunun raporuna göre 2019 yılında kentte 782 istismar vakasının meydana geldiğini, bu sayının 733'ünün 4-18 yaş aralığında olduğunun belirtildiğini söyledi.

Bu rakamları Şanlıurfa Barosu gibi herkesin dikkate alması gerektiğini ifade eden Özel, "Parlamentonun daha fazla beklemeden harekete geçmesi, mevzuattan kaynaklı problemler ise onu değiştirmek için çaba göstermesi, farkındalık eksiği varsa bunun için adım atması gerekir. Bu rakamların korkunçluğunu gözler önüne sermekten kaçınmamalı ve meselenin üzerine cesaretle yürümeliyiz." dedi.

Özel, bu sabah Meclis önündeki bir intihar girişimi ile irkildiklerini söyledi. "Açım aç, çocuklarım aç" diye bağıran bir babanın intihar girişimine şahit olduklarını aktaran Özel, şöyle konuştu:

"CHP'nin dünkü grup önerisi artan intihar girişimlerinin araştırılmasıydı. Konuşmaları dahi dinlemeyen milletvekilleri içeri davet edildi. Bu kadar önemli bir önerge Meclis gündemine alınmadan reddedildi. Ardından da yeni bir intihar girişimi Meclis kapısında yaşandı. Trajik olan ise bugün yaşanan olayda, intihar girişiminde bulunan babanın gözaltına alınıp hakkında yasa dışı eylem yapmak suçundan işlem yapılacağı açıklamasıydı. Bu, basına böyle yansıdı. Bu kabul edilebilecek bir yaklaşım değildir. Trajikomik bu yaklaşımı gerçekten kimler nereden aldıkları yetkiyle yapıyorlar, buna bir müdahale etmek gerekir."

"Birileri ne kadar sözde mücadele yaparsa yapsın..."

AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan ise Türkiye'nin demokratik hukuk devleti olduğunu, devlet işleyişinin de anayasal hukuk çerçevesinde gerçekleştiğini söyledi.

Hukuk düzenine aykırı davranışların, hukuk denetimi çerçevesinde değerlendirilerek gerekli yaptırımların adli ve idari olarak hayata geçirildiğini vurgulayan Özkan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu bağlamda söz konusu husus soruşturmaya konu edilmiştir. Özellikle IŞİD ile hükümetimizi ilişkilendirmeye çalışmak aslında açıkça terör örgütlerinin bir algı operasyonudur. Buna Gazi Meclisimizin alet edilmesini de kabul edemeyiz. IŞİD ile ilgili Türkiye'nin mücadelesine bakacak olursak, birileri gerek PKK gerek FETÖ gerek marjinal sol terör örgütlerinin eylemi tamamen aynı merkezden yönetilmelerine rağmen görünüşte sanki kendi aralarında bir çatışma varmış izleniminden ibaret olduğunu, özellikle Barış Pınarı Operasyonu çerçevesinde gördük. Birileri ne kadar sözde mücadele yaparsa yapsın, biz özde sadece DEAŞ'la değil, PKK'sıyla, FETÖ'süyle, DEAŞ'ıyla, PYD'si, YPG'si, DHKP-C'si ile mücadeleyi sürdürmeye devam edeceğiz.

Bugün Meclis'in kapısına gelerek intihar girişiminde bulunduğu iddia edilen Oktay Alkaya isimli şahıs Meclis kapısına hazırlıklı bir şekilde gelmiştir. Bahsedilen kişinin Hatay ilinden geldiği, işsiz olduğu gerekçesiyle eylemi yaptığı öğrenilmiştir. Şahsın yapılan sorgulamalarda 5 hırsızlık, 2 konut dokunulmazlığını ihlal, 9 intihara teşebbüs, 4 kasten yaralama, 3 silahlı tehdit, 2 suç eşyasının satın alınması, 1 fuhuşa teşvik, 1 kamu malına zarar verme, 1 güveni kötüye kullanma, 1 kasten yangın çıkarma suçlarından kaydının bulunduğu tespit edilmiştir. Bunların yanında devam eden soruşturmaları da var. Elbette soruşturma devam ediyorsa masumiyet karinesi de var. Bu meseleyle ilgili belirli bir örgüt anlayışı içerisinde motivasyonun da olduğu ve bu noktada da soruşturmanın başlatıldığı gelen bilgiler ışığında. Bunlar ortaya çıkarılacaktır."