2017 Yılı Bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, ABD Başkanlığına seçilen Donald Trump'ın ABD ve AB arasında yürütülen Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) görüşmelerine soğuk baktığını belirterek, "TTIP biraz gevşetilerek, inisiyatif ülkelere verilerek 4-5 yıl içerisinde gerçekleşecektir. Biz sürecin uzamasını şans olarak görüyoruz. Türkiye olarak Gümrük Birliğinin güncellenmesini planladığımız şekilde gerçekleştirebilirsek TTIP'e dahil olmamızda hiçbir engel kalmamış oluyor." dedi.

Zeybekci, Bakanlığının 2017 yılı bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Türkiye'de ekonomi yönetimindeki bakanlık sayısına yönelik eleştiriler üzerine Zeybekci, bu görüşlere katıldığını belirterek, İspanya hükümetindeki bakan sayısının 14 olduğuna işaret etti.

AK Parti'nin göreve geldiğinde 35 olan bakan sayısını 25'e düşürdüğünü de hatırlatan Zeybekci, "Bakan sayısı 35'ten 25'e düştü. Daha fazla düşmesi gerekir mi? O tartışılır. Ama ekonomi yönetiminin iki temel unsur üzerine oturması ve bir bütünlük sağlaması gerektiği bir gerçektir. Ekonomimizin maliye-finansman anlamında ve reel ekonomi anlamında bir bütünlük oluşturularak, bir yolunun bulunup bütünlük içerisine alınması lazım. Bu tespitlere katılıyorum. Ekonomimiz ile ilgili yapmamız gereken önemli reformlardan biri de budur." diye konuştu.

Zeybekci, yeni teşvik sistemi konusundaki soruları da yanıtlayarak, mevcut teşvik sisteminin genel teşviklerden oluştuğunu ve yeterince başarılı olmadığını söyledi. Bu noktada yeni yöntem arayışları içerisine girdiklerini kaydeden Zeybekci, Almanya, Japonya ve Güney Kore'nin sistemlerini analiz ettiklerini bildirdi.

Bakan Zeybekci, bu kanunun Bakanlar Kurulunca onaylandığını ve Cumhurbaşkanının onayını beklediğini belirterek, "Yeni teşvik sistemi ile Türkiye'nin kendi devlerini yaratmasını, ülkenin teknolojik sıçramayı yapabilmesi için gerekli olan desteği milli bir seferberlikle sağlamayı hedefliyoruz." dedi.

"FETÖ'den tam saha negatif ihanet propagandası"

Yurt dışında Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) ilişkileri konusundaki değerlendirmeler üzerine de Zeybekci, "FETÖ'nün yurtdışında her alanda tam saha negatif ihanet propagandasına devam ettiğini görüyoruz. Bütün dünyayı dolaşıyoruz, gittiğimiz her yerde bu örgütlenme karşımıza çıkıyor." diye konuştu.Zeybekci, Türkiye'nin mülteciler konusunda bir insanlık destanı yazdığını da kaydederek, "Resmi bütçeden 10 milyar doların üzerinde, gönüllü vatandaş yardımları ile beraber toplam itibarıyla bakıldığında 20 milyar doların üzerine geçen bir rakam. Yaklaşık 3 milyon insan var Türkiye'de. Ama gizli çekim yapacağız diye, BBC geliyor burda 2 tane Suriyeli çocuğun çalıştığını, bunların hangi marka için üretim yaptığını gösteriyor. Türkiye'nin bu insanlık destanı ile ilgili bir kelime etmeden, Türk ekonomisine zarar vermek amacıyla kasıtlı olarak yapıyor bunu. Bunu durup dururken yapmadığına ben eminim. Biz de boş durmuyor, karşı çalışmalarımızı yapıyoruz." ifadelerini kullandı.

İhracatta koordinasyonsuzluk eleştirileri üzerine Zeybekci, bunları son 1-2 yıl içerisinde tek bir merkeze topladıklarını, şu anda gözle görülür bir problem olmadığını kaydetti.Zeybekci, serbest bölgeler konusundaki eleştiriler üzerine de "Olumsuzluklar oldu diye ülkemizin geleceğinde önemli enstrümanlardan biri olan serbest bölgelerin, itham altında bırakılmasının haksızlık olduğunu düşünüyorum. Biz serbest bölgelerin artırılarak devamını düşünüyoruz. Aydın ve Konya'da serbest bölge çalışmamız var, olgunlaştığında bunları da açıklayacağız." değerlendirmelerinde bulundu.

"15 bin ihracatçıya yeşil pasaport"

Bakan Zeybekci, ihracatçıya yeşil pasaport verilmesine yönelik uygulamaya ilişkin şöyle konuştu:

"Aslolan TC pasaportuna itibar kazandırmaktır. Vatandaş diyor ki '2 bin kişi çalıştırıyorum, gidiyorum AB üyesi ülkelerde vize için kuyruklarda dolaşıyorum. Başka amaçlarla söylemiyorum ama bu memlekete hizmet etmiş bir öğretmen veya bir imamın eşi yeşil pasaportla dünyayı geziyor.' Küçümsemek için söylemiyorum. Bunun biraz hoyratça kullanıldığının altını çizerek ben de katılıyorum. İhracatçılarımızın gönlü böyle hoş olacaksa... Böyle bir çalışma yapıldı. Tasarladığımız sistemde 15 bin civarında yeşil pasaport verilecek. Yeşil pasaportların itibarıyla ilgili bir negatiflik taşıyacaktır. Yeniden bir düzenlemeyle daraltmak lazım. Millete hizmet etmekle, millete hizmetkar olmakla görevli olanların bu görevlerinden dolayı milletten daha iltimaslı bir kimliğe sahip olmaları benim anlayışıma aykırı. Onun için bunun tekrar düzenlenmesi olabilir." diye konuştu.

"TTIP bizim için olumlu bir noktaya geliyor"

Zeybekci, AB ile Gümrük Birliği'nin imzalanmasına yönelik çok hızlı bir süreç yaşandığını ve 2017 yılı sonuna kadar sonuç alınmasını hedeflediklerini söyledi.

ABD ve AB arasında yürütülen TTIP görüşmelerinin geleceğine ilişkin de Zeybekci, şunları kaydetti:

"Trump'un açıklamaları var, Trump TTIP meselesine soğuk bakıyor. Zaten önceden de seçim dönemi yaklaşırken, 'sen beni istemiyorsan, ben de seni istemiyorum.' şekliyle iki taraf birbirine açıklamalar yaptı. Ama tabii derin damar buna o kadar kolay müsade etmeyecektir. Belki süreç olarak 2 yıl içerisinde gerçekleşmeyebilir ama TTIP biraz gevşetilerek, inisiyatif ülkelere verilerek 4-5 yıl içerisinde gerçekleşecektir. Biz sürecin uzamasını şans olarak görüyoruz. Türkiye olarak Gümrük Birliğinin güncellenmesini planladığımız şekilde gerçekleştirebilirsek TTIP'e girmemizde, dahil olmamızda hiçbir engel kalmamış oluyor. Ekonomik olarak onu sağlamış oluyor. AB'nin üçüncü ülkelerle imzalayacağı Serbest Ticaret Anlaşması ve benzerlerine otomatik olarak taraf oluyoruz. Bu iki durum nedeniyle TTIP bizim için olumlu bir noktaya geliyor."

"(AB'ye) Verilen cevap, yeterli"

AB'nin son ilerleme raporunu değerlendiren Zeybekci, "(Türkiye'nin AB üyeliğini dondurmayı gözden geçiririz) denildiği zaman tarihi boyunca asla diz çökmemiş, bu konularla ilgili 'aman' dememiş bir milletin fertlerinin 'aman bize öyle yapmayın' demesi mi lazımdı? Türkiye'nin kararlılığını göstermek açısından burada verilen cevap, yeterli bir cevaptır." ifadelerini kullandı.

AB standartlarını tutturmanın Türkiye'nin vazgeçilmez stratejik hedefi olduğunu ancak AB üyeliğinin bir devlet hedefi olduğunu belirten Zeybekci, "O gün o şartları eleştirmiyorum ama bugünün Türkiye'sinde Gümrük Birliği anlaşmasını imzalamak, bağımsız, egemen bir ülkenin yapacağı bir anlaşma değildi. O gün Türkiye'ye 'En geç 2000 yılında üye olacaksın, geçiş süreci için böyle bir anlaşma yapalım.' Türkiye de buna 'evet' demiştir. Bundan her iki taraf da kazanmıştır." değerlendirmelerinde bulundu.

AB'nin eleştirilerine ilişkin Zeybekci, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında AB'den herhangi bir tepki gelmediğini vurguladı.

Başka bir soru üzerine de Zeybekci, "Olağanüstü halin (OHAL) bir dönem daha uzatılması AK Parti grubu olarak bizi mutlu eden bir şey mi? Hayır. Bir an önce bitmesini biz de istiyoruz. Ama baktığımızda ihanetin boyutları yeni ortaya çıkıyor." dedi.

Zeybekci, ekonomi yönetiminin Türkiye'nin hedefleri doğrultusunda önden giderek kararlar alması gerektiğini, böylece faiz politikalarıyla ilgili gelişmeleri önden okuyarak tedbirlerin alındığını da sözlerine ekledi.

Konuşmaların ardından Ekonomi Bakanlığının 2017 yılı bütçesi kabul edildi.